Mesele sadece bir adamin performansini yorumlamak degil ki, bir futbolcunun faydali yada faydasiz oldugunu saha icinde yaptiklarindan görebilirsin. Onyekuru´nun daha ilk oynadigi maclarda, bazi konularda yasina göre cok olgun oldugunu gözlemliyebiliyordun. Onyekuru tarzi özelliklerini ücüncü bölgede kullanan bir oyuncu icin, oldukca aktif geriye calisiyordu. Winning futbolu bildigini, ve ona göre oynadigini anliyordun. Hizi, kivrak bilekleri felan zaten üst düzey seviyede...
Eksikleri de var elbet. Pas oyunu zayif, orta sahada paslasmaya iyi katki veremiyor, genelde toplarin bos alanda önüne atilmasini istiyor. O yüzden ancak o konuda kullanabildigimiz an bir silaha evrilebilir, ve bunu bizde ligin ikinci yarisinda yapabildik ancak. Yani durum ortada, 17. haftaya kadar ilk 11 diye birsey yoktu. Sürekli degisen oyuncular, dizilisler, sakatlik, ceza vesaire derken böyle gitti bitti ilk yari.
Ikinci yari oyun oturdugunda, Onyenin yavas yavas eksiklikleri daha az, elit seviyesinde oldugu özellikleri ise daha fazla göze batmaya basladi. Ama Onye herzaman takima yarar saglayacak isler yapiyordu sahada, sadece oyunu oturtabildigimiz gibi, onun da bireysel katkisini yükselttik.