Armanın Öteki Yüzü | Bölüm 5: Arsenal | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu
arsenal-logo_1tvoe4tm0yvj714z5hckhxql73.jpg

Arsenal Futbol Kulübü’nün adı, lakabı ve arması arasındaki harmoni, doğduğu bölgenin askerî mirasını temsil ediyor.​
Arsenal, 13 Premier Lig şampiyonluğu olan İngiltere’nin 6 büyük futbol kulübünden biri. İsminin Türkçe karşılığı ‘cephanelik’ olan Arsenal’ın lakabı ‘Gunners’ yani ‘Topçular’dır. Bu ikiliyi arması ile tamamlayan Arsenal’in göğsünde ise sürpriz olmayacak bir şekilde bir top arabası bulunuyor.​
Bu sebeple armanın arka plandaki hikayesi kulübün tarihi açısından da birçok şeyi açıklıyor.​
Arsenal Futbol Kulübü, 1886 yılında ‘Dial Square’ ismi ile, Londra'nın güneydoğusundaki Woolwich bölgesinde yer alan Royal Arsenal adlı silah fabrikasında çalışan işçiler tarafından kuruldu. Royal Arsenal silah fabrikasında mühimmat, silah (topçu ve küçük silahlar gibi) ve patlayıcılar üretilirdi. Kuruluşundan 1 ay sonra ise kulübün ismi Royal Arsenal olarak değiştirildi.​
Aslında birçok şehir kulübü gibi Arsenal de temsil ettiği bölgeden esinlenerek ilk armasını tasarladı. Kulübün 1888-1992 yılları arasında kullandığı ilk arma, Woolwich bölgesinin arması olan üç aslan başlı dikey top arabalarıydı ve aynı Latince mottoya yer verilmişti: “Clamant nostra tela in regis querela.” Türkçe anlamı ise şu: “Bizim silahlarımız kralın savaşında çarpışır.” Bölge, yalnızca armada değil kulübün isminde de etkili oldu ve 1893 yılında Royal Arsenal adı yerini “Woolwich Arsenal” adına bıraktı.​
Woolwich armasındaki semboller bölgedeki askeri etkiye atıfta bulunuyordu. Arsenal her ne kadar o bölge ile bağlantısını 89 yıl önce kesmiş olsa da topçu simgesi yıllar boyunca değişimlere uğrayarak armadaki yerini korudu. O zamanlarda armalar futbol kulüpleri için günümüzdeki kadar önemli değildi; resmî belgeler ve maç günü programlarında kullanılıyordu. Aynı şekilde formalar da Federasyon Kupası finali gibi önemli bir maç anısına yapılmadığı sürece oldukça düz ve sadeydi.​
Arsenal 1913 yılında Highbury’ye taşındığında Woolwich’in adını bir süre daha kullandı. Ancak kısa bir zaman sonra Woolwich gitti ve yerine yalnızca Arsenal Futbol Kulübü kaldı. 1914’te I. Dünya Savaşı patlak verdiğinde futbol da bundan çok etkilendi ve 4 sezon futbol oynanmadı. 1919-20 sezonunda futbol yavaş yavaş hayata döndü. O dönemlerde armaların esamesi bile okunmuyordu; ancak 1921-22 sezonunda kulübün antetli kağıtlarında göz kamaştırıcı, yeni tasarlanmış ve batıya dönük tek bir topçu arabasına yer verilen bir arma yer alıyordu. 1922-23 sezonunu Burnley ile açan Arsenal, bir önceki sezonda kullanılan armada birtakım değişiklikler yaptı ve top arabasının görüntüsü daha karakteristik bir şekilde tasarlandı; aynı zamanda yönü doğuya çevrildi. Armanın kenarındaki “The Gunners” yazısı ise yerinde kaldı.​
arsenal-crests-through-the-years_1xiriqcqtv4ct18zjc6xk17y2w.jpg
1936 yılına gelindiğinde ise kulübün baş harflerinin ön plana çıkarıldığı daha farklı bir tasarım yapıldı. Oldukça modern bir arma tasarlayan Arsenal bunu 13 yıl boyunca kullandı. İlk kez bu armada top arabasına yer verilmedi; onun yerine merkezde kırmızı bir futbol topu vardı.​
Renkli armalar ve Nottingham Forest etkisi
1949 yılında top arabası geri dönmüştü ve Arsenal ile özdeşleşecek yepyeni ve karizmatik bir motto armaya eklenmişti: “Victoria Concordia Crescit” mottosu. Türkçe anlamı: “Başarı uyumdan doğar.”​
1940’lı yılların sonuna gelindiğinde kulüp ambleminde ilk kez kırmızı ve beyaz renklere baskın olarak yer verildi. Bu renkler, formalarda da kullanıldı. Arsenal’ın kırmızı ve beyaz renkleri kullanmasının sebebi ise Nottingham Forest’tı. Nasıl mı?​
1886 yılında, Fred Beardsley, Bill Parr ve Charlie Bates gibi Nottingham Forest’lı futbolcular, o zaman Dial Square olarak kurulan ve henüz profesyonel bir futbol kulübü olmayan Arsenal’ın kadrosuna katılmıştı. Gelirken de yanlarında eski takımlarında giydikleri koyu kırmızı ve beyaz renkteki formaları getirmişlerdi.​
O sıralarda dar bir bütçeyle geçinen Arsenal, forma masrafları için en ucuz yolun; Nottingham Forest’tan yeni gelen futbolcularda olduğu gibi tek renk kullanmak olduğuna karar verdi. Kulübün ilk formaları uzun kollu koyu kırmızı renkteydi, yakalıydı ve önünde üç adet düğmesi vardı. Formanın altında beyaz şort ve beyaz ile mavi halkalı yün çoraplar giyiyorlardı.​
Beardsley, Parr ve Bates, formaların teminatında kulübe cömertçe yardımda bulunmuş ve kırmızı rengin kullanılmasına öncülük etmişlerdi. Üstelik Arsenal, kırmızı renk forma konusunda birçok futbol kulübüne örnek olmuştu. Bunun en büyük örneklerinden biri ise şu: 1906 yılında Sparta Prag kulübünün başkanı Dr. Petric, Londra’yı ziyarete gelir. Woolwich Arsenal’ın bir maçını izledikten sonra ülkesi Çekoslovakya'ya dönen Petric, kulübün formasından o kadar etkilenir ki kendi kulübünün de aynı renklerde forma giymesini ister. Bugün Sparta Prag aynı koyu kırmızı rengi kullanmaktadır...​
O zamandan sonra farklı renkler, arka planlar, ufak dokunuşlar yapılsa da 2002 yılında günümüzdeki halini alan Arsenal arması, tıpkı mottosunda yer verdiği gibi kulübün kimliğini temsil eden sembolleriyle gerçekten büyük bir uyum içerisinde...​
Rezzan Yetiş
 
Üst Alt