olmasa çok daha iyi olacak işteSabırsız değiliz, şımarıklık biraz var ama Türkiye'nin en başarılı ve en iyi takımının taraftarında olsun o kadar da.
olmasa çok daha iyi olacak işteSabırsız değiliz, şımarıklık biraz var ama Türkiye'nin en başarılı ve en iyi takımının taraftarında olsun o kadar da.
İlk paragrafına katılıyorum. İkinciye gelince yine neden anlaşamadığımız ortaya çıkıyor, Sarper bak kimse burada çöp vb bir şey demiyor bir derdi var insanların onu anlatıyor bu düzelmezse ki işlemiyor bu sistem en azından o insanlara göre bunu düzeltme gayretinde olmazsa gitsin diyor bundan normal olan ne var? Bir hata var ve onda ısrar ediyor ne denilebilir sence böyle bir durumda? Elbette puan kaybedebiliriz bu çok normal ancak böyle değil bile isteye sahaya yenik çıktığımız maçlar var böyle olmaz. Real'den 6 yediğimiz maçın ilk yarısında bile baya pozisyona girdik o maçı o skora rağmen kötü hatırlamam elimizden geleni yaptık, şansımız yaver gitmedi sonrasında çözüldük. Klasik 1-2 içerde yenildiğimiz Fener maçı her yenildiğimiz maç böyle olmak zorunda da demiyorum ama her yenildiğimiz maç eziliyor isek elbette orada bir problem olduğunu kabul etmeliyiz.Tamam ben de Tudor'u bir kenara bırakıp değerlendirme yaptım zaten.Sadece Tudor'a özgü bir durum değil.Geçen yıl Riekerink'in sosyal medya tarafından olağanüstü şişirilip sonra Riekerink bye denmesi bile buna delalet.Riekerink ne bu kadar şişirilecek bir hocaydı,ne de böylesine hayal kırıklığına uğrayacak.
Kimi getirirsen getir 34 maçın illa ki 10-11'inde şampiyon da olsan kötü oyun da olacak puan kaybı da.Tamam büyük maçları anladık,deniyor ki Antalya'da puan kaybetti.Antalya'da olmasa Sivas'ta olacak bu kayıplar,bir yerde olacak.Buna benim tepkim.Sürekli o defolsun gitsin bu çöp vb. diyenlere.Biraz sakin olmak lazım.
Sosyal medya insanlara sadece herşeye yorum yapabilme fırsatı vermedi. Aynı zamanda dünyada olup biten hadiselerden haberdar olabilme fırsatını verdi, burda da bizi ilgilendiren futbol kısmı. İşin taktiksel kısmıyla ilgilenenler için sayısız kaynak var yazılı ve görsel. Bu nedenle de eskiye nazaran insanlar futbolun taktiksel ve hatta yönetimsel kısmı hakkında daha somut fikirlere sahipler. Hal böyle olunca ortadaki yanlışlara da yine sosyal medya üzerinden homurdanmak futbolseverlerin en doğal hakkı. Bunu "şımarıklık" diye tanımlamak abartı. Durum çok net. İnsanlar futbolun detaylarının daha fazla farkında.
Bu nedenle de fark ettiyseniz Tudor'a yapılan eleştiriler "büyük maçı kaybetti, gitsin" şeklinde değil de "büyük maçlara yanlış mentaliteyle çıkıyor ve puan kaybediyor, bu hocayla olmaz" şeklinde daha çok. Aynı durum futbolcular için de geçerli. Sosyal medya öncesi olsa belki "Belhanda 6 asist 1 gol üretti" diye hiç eleştirilmeyecek belki ama şu anda neden eleştirildiği ortada. Semih ve Selçuk eleştirilmeden önce 1.5-2 sene kadar vasat ve altında oynadılar. Ondan önce ikisi de göklerdeydi. Taraftar gayet de sabretti ikisine kısaca. Onlar bu sabrı değerlendiremediler.
Sabır önemli bişey. Beşiktaş 2-3 sene sabretti, şu anda onun ekmeğini yiyorlar. Peki neye sabrettiler? Doğru bir yapılanmaya. Gelecek için umut verici hamlelere. Tudor geldiğinden beri hedef maçlardaki performansımıza dayanarak gelecek için ne kadar umutlanabiliyorsunuz? Şampiyonlar Ligi gruplarında (kalırsak) başarılı olabileceğimizi iddia edebilmek için yeterli dayanağınız var mı? Neye sabredelim? Ne kadar sabredelim?
Sarper YıldırımDoğru mu anlıyorum, sen bu maçlarda oynanan oyunu Futbolun içinde olan kötü oyun olarak tanımlıyorsun?
Taraftar bu kadar şeyi öğrenebiliyorken aynı medya ve teknoloji imkanlarını kullanarak mesela dönem içinde değiştirilen kaç teknik direktörle başarıya ulaşılmış, Ya da Galatasaray son 20 yılda kaç sezonda 13 haftada 29 puan toplamış, kaçında en çok atan en az yiyen olmuş, fizik olarak son 4 seneden sonra neredeyse tamamı yeni oyunculardan kurulan takım nasıl bir anda bu seviyeye gelmiş, Terim bırakın ilk dönemini 3. dönemine nasıl başlamış, ilk hafta Başakşehir bizi sahadan sielcek akdar ezmemiş mi? ilk haftalarda anlamsız bir 4-3-3 denememiş mi, hatta benzer birşeyi Nihat'ın ısrarla olmadığını ama ne zaman Semih girse sistemin işlediğini gördüğümüz Euro 2008'de bile yaptığını ancak bir şekilde zaman içinde hatalarını göre göre ilerlediğini öğrenemiyor mu? Ayrıca aynı taraftar alınan bunca puanı, atılan güzel golleri, hücum futbolunu, akan oyunda yenilen az miktarda golü neden teknik direktör hanesine hiç yazma nezaketi gösteremiyor? Aynı taraftar açıp ilgili bilgi sitelerini yahu bu BJK 4-5 snedir kurulan takım, Başakşehir desen yine öyle ama bizim takım daha 23 haftadır beraber zamanla çok daha iyi olabilir diye düşünemiyor mu mesela? Ciddi ciddi bu takım 13 haftada liderlik bir tarafa hiç mi ışık vermedi diye elinini vicdanına koyup düşünemiyor mu? Aynı taraftar 4 senedir kangren olmuş konuların ve oyuncu profillerinin öyle ya da böyle bu adamın da katkılarıyla sonudna temizlenebildiğini göremiyor mu?
Tudor tabiki büyük maç tercihleriyle,3'lü takıntıları ile eleştirilebilir. Ben de eleştiriyorum. Ama taraftardaki şu anki psikoloji bu tür bir teknik eleştiriden değil. Psikolojik olarak bu takım 2 büyük maçta kötü oynadı ve kaybetti, ben bu hocayı da beğenmedim kullan at öbürüne geçelim şeklinde. Üstelik bunu Tudor öncesinde de yapıyorduk. Yapıyorduk diyorum zira ben de aynı şekilde düşündüm bir zaman. Tudor hala sevapları günahlarının önünde bir hoca. Şu lgde hala Başakşehir ile beraber en iyi top oynayan takım biziz. Ve ezeli rakiplerin 6 puan önündeyiz. Üstelik fikstür kolaylığı safsatası da bitti artık.
Belki önümüzdeki hafta da kaybedeceğiz. Bunalrı yazarken o hafta sonudan gelip dalga geçecekler olacağını da bilerek yazıyorum ama şu takımın gerçekten şu anda gösterilen reaksiyonu hakedecek akdar kötü idare edildiğini, kötü top oynadığını mı düşünüyorsunuz? Terim'in 3. döneminde 4-4-2'ye döndüğü ya 12 ya da 14. hafta Fenerbahçe maçına kadar bundan daha iyi oynuyorduk diyebilir miyiz mesela?
Kabul edelim ki haklı eleştiri boyutundan ben dedim öyle olacak bu adam gidecek boyutuna geçti taraftar.
Çirkin figürler ile olayı çirkinleştirme Arif.
Yav bu teori doğru da 2015-17 arası kadroyla şu anki kadroyu bir tutmak doğru değil. Bir TD’nin başarılı olması için elinde malzeme olması lazım. Denizli ve Riekerink’e öyle kadrolar verildi ki ağızlarıyla kuş tutsalar başarılı olamazlardı. Mevcut kadroyu işi bilen birine verirsen emin ol bundan kötü olmaz.
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi
Bunun sabırsız yada şımarıklıkla alakası yok.Tudor hoca olarak yetersiz biri bu çok net açık.Hadi kendi kadrosunu kurdu zaman verelim dedik süresi çoktan doldu.1 maç kaybedersin şansızlık olmadı diyebilirsin.Ama kredisi çoktan tükendi.Görünen köy klavuz istemez.Bu takım küçük maçları kadro kalitesi ile kazanıyor.Büyük maçlarda yenilmemizin hatta ezilmemizin nedeni tamamen d.direktör yetersizliğinden.Cahil Rıza bile hoca olarak 2 kere bunun eline verdi daha kötü kadrolar ile.
Terim'in kadroyu Mancini'ye verdik olmadı. Prandelli yapamadı. Hamza istisnası vardı ama O'nun kadroyu da Denizli'ye verdik yapamadı. Riekerink de beceremedi. Sonra Riekerink'in kadroyu aldık Tudor'a verdik o da yapamadı. Demek ki bundan kötüsü olmaz diye birşey yok. Olabiliyor.
Kaldı ki bu kadroyu iyi buluyorken neden bu kadronun kurulmasında rolü olan hocaya pay verilmiyor?
Hatalarından ders çıkamaması, bu doğrultuda maçlara yanlış kadrolar ile çıkması, maçlarda geç veya yanlış müdahele yapması. Bunlar benim için yetersizlik kategorisine girer. Öğrenir mi, belki ama ne zaman? Bizim için geç olur mu? Mesela bu sene şampiyonluk gider mi bu yüzden? Gitmesi bizim için ağar sonuçlar doğura bilir.Mesela bu yetersizlik iddiası da büyük iddia. Bu kadar yetersiz adam yeterli hocalardan daha fazla puan toplamış mı? Daha iyi top oynatmış mı? Verdiğiniz Rıza önreğinin BJK'deki halini hatırladınız mı? Ya da yeterli hocalar Mancini, Prandelli, Denizli Tudor'dan çok mu iyilerdi? Neye göre yetersiz? Hatalı ayrı şeyi yetersiz ayrı şey.
Eğer burada dokundurduğun konu Lato konusu ise bence yanlış düşünce. Bir tarafta yetersiz olan bir oyuncu ve bunu hala kaç maçtır kabul etmeyen bir Teknik Direktör. Diğer tarafta Takıma katkı verebilecek ama formsuz olan bir oyuncu.mesela ronaldo bu sene şimdiye kadar 9 maçta 2 gol 2 assist yapabildi.
Şimdi ronaldo bizde olsa moralini bozup külüpten gitmesini isteyecek adamlar var.
AYRICA;
ne Federasyon nede beinsports Galatasaray'ın 15-20 fark atmasını istemez.
İlk paragrafına katılıyorum. İkinciye gelince yine neden anlaşamadığımız ortaya çıkıyor, Sarper bak kimse burada çöp vb bir şey demiyor bir derdi var insanların onu anlatıyor bu düzelmezse ki işlemiyor bu sistem en azından o insanlara göre bunu düzeltme gayretinde olmazsa gitsin diyor bundan normal olan ne var? Bir hata var ve onda ısrar ediyor ne denilebilir sence böyle bir durumda? Elbette puan kaybedebiliriz bu çok normal ancak böyle değil bile isteye sahaya yenik çıktığımız maçlar var böyle olmaz. Real'den 6 yediğimiz maçın ilk yarısında bile baya pozisyona girdik o maçı o skora rağmen kötü hatırlamam elimizden geleni yaptık, şansımız yaver gitmedi sonrasında çözüldük. Klasik 1-2 içerde yenildiğimiz Fener maçı her yenildiğimiz maç böyle olmak zorunda da demiyorum ama her yenildiğimiz maç eziliyor isek elbette orada bir problem olduğunu kabul etmeliyiz.
Mancini döneminde takımda ayni bugünün Bjk’sinde olduğu gibi doygunluk ve ŞL yükü vardı. Yine de Real, Juve’li gruptan çıktı, Türkiye’de bunu başka hangi takım yapabilirdi? Hamza’nın 2. dönemi ve sonrası tamamen kadro yetersizliğiyle alakalı. Bundan muzdarip olanlar da Hamza-Denizli ve Riekerink. Çünkü son 3 yılda o kadro başarısız oldu. Bugünün as kadrosunda görsek çıldıracağımız adamlar banko 11’di, bu her şeyi açıklamıyor mu? Ama TD’yi de doğru seçmek lazım, orası doğru
Tapatalk kullanarak iPhone aracılığıyla gönderildi