“Gençlik öyle bir yazdır ki
Ne yurt ne ev ne oda
Yalnızca gökyüzü
Yeter insana”
Haydar Ergülen
Yönetmen Paolo Sorrentino, Youth filminde büyüleyici görüntüleri, kendine has açı ve kadraj oyunlarıyla bizlere görsel anlamda estetik bir ziyafet sunuyor. Yabancı Dilde En İyi Film Oscar’ını da alan Youth’ta; hayat, ölüm, gençlik, yaşlılık ve kalıcı hatalar ile hesaplaşan Sorrentino, bunları bize iki yaşlı karakter üzerinden anlatmayı tercih ediyor.
Alplerin eteklerinde bir otelde tatil yapan emekli besteker Fred (Michael Caine) ve kariyerinin son filmini çekmeye hazırlanan Mick (Harwey Keitel) yaptıkları doğa yürüyüşleri sırasında sohbetlerini, “Gençler ümitleriyle, ihtiyarlar anılarıyla yaşar.” sözünü doğrularcasına yaşlanma ve geçmiş kavramları üzerinden şekillendirirler. Filmde ara sıra karşımıza çıkan bir karakter ise futbol dünyasının en özel isimlerinden Diego Armando Maradona. Arjantinli sanatçı Rodrigo, Maradona’yı Maradona üzerinden anlattığı eserinde “İsa bile hata yaptıysa ben nasıl yapmayayım?” diye sorar. Sorrentino’nun hatalardan ve önemli kararlardan dem vurmak için Maradona’yı seçmesi futbol tutkunları için anlaşılır. Fakat bu seçim pek de kolay olmaz çünkü filmin Amerikalı ortakları Maradona’yı tanımadıkları için senaryodan çıkartılmasını talep ederler. Sorrentino ise anlaşmanın iptalini dahi göze alarak Maradona konusunda diretir ve Amerikalı ortakları ikna eder.
Sorrentino’nun Maradona konusundaki bu ısrarı ve daha önce La Grande Belleza filmiyle kazandığı Oscar ödülünü alırken sahneden Maradona’ya teşekkür etmesi akıllara “neden Diego onun için bu kadar önemli?” sorusunu getiriyordu elbette. Bu soru Paolo’ya sorulduğunda verdiği cevap ise oldukça ilginç:
“Elbette Maradona benim için çok değerli, bunun birçok sebebi var ama bir tanesi çok özel. O bilmez tabii ama farkında olmadan benim hayatımı kurtardı. Ben 16 yaşındayken ailem hafta sonu dağ evine gideceğimizi söyledi, bir yolunu bulup onları atlattım ve dağ evine gitmedim. O hafta Napoli-Empoli maçı vardı ve ben de Maradona’yı izlemek için oradaydım. Ailem dağ evindeki gaz sızıntısı nedeniyle vefat etti, eğer Diego’yu izlemeye gitmeseydim muhtemelen ben de ölecektim. Beni o kurtardı, önemli
olmasının bir sebebi de bu…”
Diego hatalarıyla ve eksikleriyle “kusurlu insanların en kusursuzu” oldu her zaman, saha içinde yaşattığı sayısız güzelliklerin dışında farkında olmadan binlerce insanın hayatına bir şekilde dokundu. Kusturica tarafından çekilen Amando a Maradona filminin son sahnesinde Diego sokakta yürürken Portekizli müzisyen Manu Chao şarkı söylemeye başlar, şarkının şu sözleri ise Diego’nun gözlerini doldurur :
“Eğer Maradona olsaydım, tıpkı onun gibi yaşardım.
Eğer Maradona olsaydım, aynı hataları yapardım…”
Yazı ve İllüstrasyon: Harun Tekdal
