İbrahim Ege, Denizlispor'a yakın ! - Sayfa 2 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

İbrahim Ege, Denizlispor'a yakın !


SBK'dan "kural hatası" iddiası..



Türkiye Bayanlar Basketbol Ligi'nde mücadele eden Samsun Basketbol Kulübü'nden yapılan açıklamada, hafta sonu deplasmanda oynadıkları İstanbul Üniversitesi maçında kural hatası yapıldığı iddia edildi.



Açıklamada, İstanbul Üniversitesi'nin 79-60'lık üstünlüğü ile sona eren karşılaşmada, sahalarda ender görülen bir olayın gerçekleştiği ifade edildi.



İstanbul Üniversitesi'nin 18-17'lik üstünlüğü ile biten ilk periyotun ardından, hakemlerin ikinci periyotun başlaması öncesinde iki takımı yanlış sahalara yerleştirikleri, kenar yönetiminin ikazına rağmen maçın başladığı ve İstanbul Üniversitesi'nden Penn'in, savunması gereken potaya 2 sayılık bir basket yaptığı ifade edilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

''Bu andan itibaren oyunu durduran hakem üçlüsü hatanın farkına varmalarına rağmen yine bir hata daha yaparak, sayıyı İstanbul Üniversitesi lehine verdi. Tüm bunlar gerçekleştikten sonra hakem üçlüsü saha değişikliğini gerçekleştirdiler.''



Gereken itirazların yapıldığı belirtilen açıklamada, Türkiye Basketbol Federasyonu'ndan çıkacak kararın beklendiği vurgulanarak, ''Bu itirazda amacımız hakkın yerini bulmasıdır. Asla İstanbul Üniversitesi'nin galibiyetine gölge düşürmek istemiyoruz. Aksine müsabakayı bileğinin hakkı ile kazanan rakibimizi galibiyetinden ve misafirperverliğinden dolayı kutluyoruz. Ama yaşadığımız olay tamamıyla kural hatasıdır'' denildi.



Karşılaşmada, 15 dakika olan devre arasının 35 dakika olarak gerçekleştiği de belirtilerek, bu durum, ''hakemlerin içinde bulunduğu ruh halinin bir göstergesi'' olarak ifade edildi.



Kaynak: Ajansspor
 
B_6561_2b.jpg




Galatasaray Teknik Direktörü Frank Rijkaard, Galatasaray Televizyonu’nda yayınlanan Rijkaard’la Soru Cevap programında takımın son durumu ve Fenerbahçe ile oynanacak derbi maçıyla ilgili açıklamalarda bulundu.



Geçtiğimiz hafta Galatasaray için biraz şanssız bir haftaydı. Sarı kırmızılılar Trabzonspor mücadelesinden yenilgiyle ayrıldı. Çok kısa bu maça da değinelim istiyoruz. Trabzonspor-Galatasaray karşılaşması için herkes, “inanılmaz güzel keyifli bir maçtı” ifadelerini kullandı. Galatasaray ve Trabzonspor futbola hizmet etti. O mücadeleyle ilgili hocamız bir değerlendirme yaparsa neler söylemek ister?

Taraftarlar için mutlaka çok güzel bir maç oldu. Maça gayet iyi ve pozisyonlar bularak başladık. Ama ne yazık ki bu pozisyonları golle sonuçlandıramadık. Trabzonspor’un golüne gelince ne yazikki onlara bir hediye verdik. 1-0’dan sonra kolay olmuyor. İşiniz mutlaka daha fazla zorlaşıyor. Daha fazla risk almaya çalışıyorsunuz. 1-0’dan sonra biz de onlar da birçok pozisyon buldu. Ama 1-0 bitti. Üzücü sonuç. Bizim takım kesinlikle iyi bir performans gösterdi. İyi çalıştık, golle sonuçlandıramadığımız birçok pozisyon bulduk. Ve maç hediye ettiğimiz golle sonuçlandı.



Karşılaşma sonrası herkes maçın futbolcusu olarak Trabzonspor’un kalecisi Onur’u gösteriyordu. Herhalde buradan yola çıkacak olursak, oyun hocamıza çokta fazla bir memnuniyetsizlik yaratmadı.

Rakip kaleci çok önemli kurtarışlar yaptı. Pozisyonlara girdiğiniz zaman son vuruşları iyi değerlendirmeniz gerekiyor. Biraz son vuruşlarda sıkıntımız vardı. Genelde topları kalecinin olduğu yerlere gönderdik. Nasıl olursa olsun kendisi iyi bir performans gösterdi.



Yine en çok merak edilen konulardan biri Keita ve Dos Santos’un yer değiştirerek maça başlaması ve ters kanatlarda oynamasıydı. Buradaki temel amaç neydi. Birinci ağızdan dinleyebilir miyiz?

Normalda rakibimiz, Keita için hazırlanıyordu. Böyle bir değişiklik yaparak, Keita’nın sol taraftan, Santos’un da sağ taraftan içeri girmesini sağlamak istedik. Ama ben işe yaradığını düşünüyorum. Özellikle ilk on beş dakikaya bakarsak Dos Santos’un aldığı toplarla içeri girdi. Aynı şekilde Keita aldığı toplarla içeriye girip pozisyon yarattı. Demek ki bu işe yaradı ama bu pozisyonları gole çeviremedik.



Trabzonspor maçıyla ilgili son sorum Emre Güngör’le ilgili olacak. 90 dakika iyi bir performans gösterdi. Dışarıdan bakıldığında başarılıydı ancak çok şansız bir şekilde gole sebebiyet verdi.

Emre Güngör gerçekten çok iyi bir futbolcu, çok iyi bir defans oyuncusu. Rakibin birçok pozisyonunu engelledi. Ama bir talihsiz hata yapıldı. Daha sonra devre arasında kendisine desteğimizi gösterdik. Umarım bir daha böyle bir hata tekrarlanmaz. Ama kendisi bizim için çok önemli bir futbolcu.



Derbiyi konuşmaya başlayalım. Frank Rijkaard Kadıköy’de bu rekabeti bir kez yaşadı. Derbi atmosferini nasıl buldu. Türkiye’deki derbi yapısını nasıl değerlendirir?

Çok heyecanlı bir karşılaşma, diğer ülkelerde yaşanan derbiler gibi mutlaka Galatasaray-Fenerbahçe arasında çok önemli bir rekabet var. Maç boyunca taraftarlar buna ekleniyorlar. O yüzden inanılmaz güzel bir atmosfer diye düşünüyorum.



Biz Galatasaray-Fenerbahçe maçlarını dünyanın bir numaralı derbisi olarak nitelendiriyoruz. Real Madrid – Barcelona maçını tepeye yazalım, 2 numara diyoruz. Ancak bazıları haliyle itiraz ediyorlar. Gerekçeleri de şu örneğin; Barcelona ve Real Madrid’i karşı karşıya getiren 2005’teki maçı dünyada 1 milyar kişi televizyondan izlemiş. Biz de ise Arap ülkesi dışında derbiyi yayınlayan yok. Dışarıdan bakıldığında bir futbol otoritesi olarak Dünya’nın örnek aldığı saygı duyduğu bir kişi olarak derbimizin gelişmesiyle ilgili veya dışarıdan bakıldığında derbimizle ilgili düşüncesini veya bu derbiyi o söylediğimiz kıvama getirmek için nasıl bir çalışma yapmalıyız?

Ligin reklam değerinin çok önemi var. İspanya Ligi çok seyredilen bir lig, bu derbinin değerini daha fazla arttırıyor. Avrupa’daki başarılar bunu daha fazla arttıracaktır. Özellikle Türk takımlarının Avrupa’daki başarıları mutlaka buna etkisi olacaktır.



Galatasaray ve Fenerbahçe derbi atmosferini sonuna kadar yaşıyor diyebilir miyiz?

Kesinlikle aynı şekilde, aynı mücadeleyi ve aynı rekabeti görebiliyorsunuz. Lige duyulan ilgiyle alakalı. Bir maçı belki daha fazla kişi seyrediyor, diğer yandan Fenerbahçe-Galatasaray maçını daha az kişi seyrediyor ama ikisinde de aynı atmosferi, aynı mücadeleyi görebiliyorsunuz.



Hocalar açısından derbi maçları nasıl geçer? Taraftarlarımız bize zaman zaman sorular gönderiyor. Bir izleyicimiz şunu incelemiş, gözlemlemiş.. Sanıyorum 2005 yılındaki derbiydi. “Frank Rijkaard hep sakin yapısıyla bilinir fakat o maçta çok daha ateşli, çok daha heyecanlı bir Frank Rijkaard vardı” diyor. Soyunma odasından çıkıp, sahaya girene kadar oyunculara tek tek moral veren, onları ateşleyen bir Frank Rijkaard vardı. O maçın özelliği neydi.

Dürüst olmam gerekirse hiç düşünmedim. Şu an o farkı da bilmiyorum. Çünkü bütün derbiler bence çok önemlidir.



Herhalde o garip bir gözlemdi. Peki Dünya’nın bir numaralı derbisini teknik adam olarak yaşadı, futbolcu olarak yaşadı. Derbi futbol bayramıdır derler, bunu en iyi bilenlerden bir tanesi kendisi. Böyle unutamadığı derbi maçlardan ufak bir anektod varmıdır?

Derbiler de mutlaka sonuç çok önemlidir. O yüzden kazandığınız bir maç var ise bunu unutamazsınız. Sportif olarak bakarsanız belki derbilerde bunu çok fazla güzellik anlamında göremeyebilirsiniz. Çünkü özellikle derbilerde iyi bir maç görmek çok fazla kolay değildir. Saha içerisinde inanılmaz bir baskı vardır medya tarafından yaratılmış, kulüp tarafından yaratılmış bir baskı, çok fazla gergin geçer derbiler , o yüzden göze hoş gelen bir futbol göremeyebilrsiniz. Bunun da en büyük sebebi derbiler genel olarak fiziksel anlamda üst düzeyde yaşanır. Birçok faul yapılır, tabi taraftarın da katkısı var, o yüzden futbol anlamında fazla birşey göremeyebilirsiniz. Derbide iki takım arasındaki kalite ve güç farkı çok önemlidir. Eğer bu fark biraz daha fazlaysa belki farklı bir sonuç da alınabilir ve taraftarlar da daha güzel bir fubol seyretme imkanı bulabilir ama eğer denge anlamında birbirine yakınsa tansiyon ve baskı çok fazla olur. Çok faullü bir maç geçebilir. O yüzden futbol anlamında pek fazla birşey seyredemeyebilirsiniz. Deneyimlerime bakarak söylüyorum; en önemlisi eğer iki takım arasındaki fark fazla değilse burada daha soğuk kanlı olmayı becerebilen takım galibiyete ulaşacaktır. Çünkü derbilerden önce medya tarafından iki takım arasındaki nefret duygusunu içeren haberler artırılıyor, taraftarlara aktarılıyor. O yüzden sahada maç boyunca sakin olan, gerilmeyen ve bu baskıdan fazla etkilenmeyen takım mutlaka daha iyi bir sonuç alacaktır. Tabii ki bu benim tecrübelerimden edindiğim bir sonuç ama bu durum futbolun güzelliğini öldüren bir durum. O yüzden iki takımın da sakin kalıp, birbirine saygı gösterip ve antrenmanlarda söylenenleri abartmadan maça yansıtarak oynamaları gerekiyor. Çünkü diğer şekilde baskı arttığı zaman derbilerde sarı kartlar ve kırmızı kartlar görülebiliyor. Bu da futbolun güzelliğine tamamen aykırı ama sakin kalınsa bu tür şeyler olmaz.



Ligin ilk yarısında oynanan maçta Galatasaray kartlardan çok çekmişti. Hocamız da bir hayli çok sinirlenmişti. İkinci maçta bu hataların tekrarlanmaması için ekstra bir çalışma yapılacaktır herhalde.

Sizin de dediğiniz gibi ilk maçta bu tür sıkıntılar yaşadık. İlk maçta yaşanan bu sıkıntıdan bir ders alacağımızı umuyorum. Daha önce de belirttiğim gibi mutlaka sakin olmanız gerekiyor. Yani olaya sportif açıdan yaklaşmanız gerekiyor. Çeşitli provakasyonlar mutlaka olabilir ama bu provakasyonlara girmemeniz gerekiyor. Derbilerde soğukkanlılığınızı korumanız gerekiyor.



Liverpool’ın efsanevi teknik direktörü Bill Shankly’nin bir sözü var: “Futbol bir ölüm kalım durumu değildir. Bundan daha da önemlidir” diyor. Buradan yola çıkarak Galatasaray’ın oynayacağı bu derbi maç sezonun en önemli maçıdır ya da ölüm-kalım maçıdır diyebilir miyiz?

Derbilerin hepsi çok önemlidir ama sezon sonuna geldiğimiz için bu derbinin önemi daha da artıyor. Ne olursa olsun soğukkanlı olmamız gerekiyor. Bundan önce iyi performans gösterdiğimiz maçlarda ne yaptıysak aynı şekilde tekrarlamamız gerekiyor. Soğukkanlı bir şekilde oynayıp galip gelmemiz gerekiyor.



Derbide nasıl bir Galatasaray izleyeceğiz?

Yapmamız gereken şey hem defansif olarak hem atak anlamında bir takım olarak mücadele etmemiz gerekiyor. Bulduğumuz pozisyonları gole çevirmemiz gerekiyor. Biliyorsunuz biz futbol oynamasını seven bir takımız. Mutlaka güzel futbol oynamamız gerekiyor.



Bizim gözlemlerimize göre takımın genel havası da çok iyi. Derbi öncesinde hocamız takımın genel havasından memnun mu?

Özellikle Trabzonspor maçı sonrasında futbolcularımızda hayalkırıklığı vardı. Ama yaptığımız çalışmalarla, antrenman tarzlarıyla bunu üstümüzden attığımızı düşünüyorum. Daha rahat olmalarını sağladık. Antrenmanlar iyi ve eğlenceli geçiyor ama aynı zamanda fiziksel anlamda da antrenmanlarımızın iyi geçtiğini düşünüyorum.



Birkaç oyuncunun durumu çok merak ediliyor. Özellikle Arda Turan ve Milan Baros’un durumları. Hocamız Arda ve Baros’tan bu derbide yeterince yararlanabilecek mi?

Öncelikle Baros ile başlayalım. Bizim için çok önemli bir futbolcu. Baros her geçen gün daha iyiye gidiyor ve bunu görmek beni çok mutlu ediyor. Bildiğiniz gibi takımla birlikte çalışmalarını yapıyor ve bu da performansını artırıyor ama Fenerbahçe maçında ilk 11’de başlaması açısından erken olabilir. Ama bundan sonraki maçlarda Milan Baros’u ilk 11’de görebiliriz. Onun haricinde Arda Turan’ın Mehmet Topal’la çarpışmasından ötürü bir sakatlığı olmuştu. Sakatlığı hala var ve kendisi takımla birlikte idmanlara henüz çıkmadı. O yüzden Arda’nın durumunu beklememiz gerekiyor. Ama ne olursa olsun umarım Arda en azından ilk 18’e girer. İlk 11’de başlayıp başlayamayacağını şu an söyleyemiyorum ama umarım sakatlığı bir an önce düzelir.



Derbilerin gizli kahramanları olur. Herkes yıldız oyunculara odaklanırken hiç beklemediğiniz bir futbolcu aradan sıyrılıp derbilerin sonucunu tayin eder. En azından Türkiye’de bu durum böyledir. Hocamızın böyle bir çalışması var mı? Pazar günkü derbide sürpriz bir kahraman izleyebilir miyiz?

Maçın sonuna kadar bekleyip, görmemiz gerekiyor. Bu tip gizli kahramanların ortaya çıkması güzeldir. Sonuçta oynayan herkes kendi işine odaklanacaktır. Aradan böyle sürpriz kahramanlar ortaya çıkarsa güzel olacaktır.



Derbilerde istatistiklerin de önemli bir rol oynadığına inanıyoruz. Galatasaray Ali Sami Yen Stadı’nda genelde ezeli rakibine karşı üstünlük sağlamayı başarıyor. Galatasaray’ın bu seneki iç saha performansı da çok iyi. İç sahada Galatasaray namağlup. Buradan yola çıkacak olursak hocamız neler söyler?

Kendi sahamızda oynayacak olmamız büyük bir avantaj ve galibiyet için oynamamız gerekiyor. Ben her zaman oynadığım rakiplere karşı saygı duyarım. Fenerbahçe’ye de çok saygı duyuyorum. Bence gayet iyi bir takım. Ama ne olursa olsun umarım bu istatistiğimizi devam ettirip sahadan galip ayrılırız.



Taraftar gözüyle hocamız derbiye nasıl bakıyor? Derbiyle ilgili taraftarımıza bir mesajı var mı?

Taraftarımızın maçlarımızı ne kadar tutkulu seyrettiğini biliyorum. Bu zamana kadar bizi çok iyi desteklediler. Takımımızın 12. adamı gibilerdi. Burada birşeyi unutmamamız lazım. Fenerbahçe karşısında mutlaka galip gelmemiz gerekiyor. Bu yüzden taraftarımızın desteğine de çok ihtiyacımız var. Ama Fenerbahçe’yi geçtikten sonra evimizde oynayacağımız diğer maçlarımız da var. Taraftarımızın desteğine diğer maçlarda da ihtiyacımız var. Bunu da unutmamaları gerekiyor. Taraftarımıza vermek istediğim çok önemli bir mesaj var. Taraftarımız bizim için çok önemli ve bizi bu zamana kadar çok iyi desteklediler. Fenerbahçe maçında da bizi en iyi şekilde destekleyeceklerinden hiç şüphem yok. Sonuç ne olursa olsun takımlarına verdikleri desteği devam ettirsinler. Provakasyonlara kapılmadan bize destek olsunlar. Çünkü Türkiye’de buna benzer birçok örnek görebiliyoruz. Yapılan herhangi bir taşkınlıktan sonra verilen ağır cezalar var. Bizim de evimizde oynayacağımız çok önemli maçlar var. Her maçımızda taraftarımıza ihtiyacımız var. Mutlaka sakin ve sağduyulu olsunlar. Her zaman olduğu gibi bizi desteklesinler.



Medyaya yönelik bir takım konularda sinirleriniz gerilebiliyor. Hakkında birçok transfer haberi ortaya atılıyor. Milan, Chelsea ve Avustralya Milli Takımı benim hatırladıklarım. Mutlaka daha fazlası da vardır. Ayrıca son Trabzonspor maçındaki basın toplantısında Servet-Emre Güngör ikilisiyle ilgili bir soruda verdiğiniz cevap konuşuldu. Bu konuyla ilgili yorumunuz nedir?

Şu an için diğer takımlar hakkında yorum yapmam çok doğru olmaz. Şu anda ben Galatasaray’da çalışıyorum ve burada olmaktan mutluyum. Galatasaray’ın başarılarına odaklanmış durumdayım. Galatasaray ile 1 senelik kontratım daha var ve burada kalmak, başarılar yakalamak istiyorum. İkinci sorunuza gelecek olursak; bu tip sorular beni kesinlikle sinirlendirmiyor. Sonuçta 11 kişiyle oynuyorsunuz ve sorunun geliş tarzından dolayı kendi düşüncemi yansıtarak “niye oynamasın?” diye soru sordum. Dediğim gibi sahaya 11 kişi çıkıyorsunuz. Benim futbolcularıma her zaman söylediğim birşey var. İlk 11 olsun ya da olmasın benim bütün futbolcularıma ihtiyacım var. Kadromuzdaki her futbolcunun hazır olması gerekiyor. Herkese bu yolda çok ihtiyacımız var. Benim de bir seçim yapmam gerekiyor. Bir kişinin oynayıp diğerinin yedek kalması gerekiyor. O yüzden bu tip sorular beni kesinlikle sinirlendirmiyor.



Rijkaard: Galatasaray’da Başarılar Yakalamak İstiyorum - 26.03.2010 20:53 (RÖPORTAJLAR) / Galatasaray.org
 
Cevap: Rijkaard: "Galatasaray’da Başarılar Yakalamak İstiyorum"



EDİT

Adnan baskan seçilince inşallah 3 yıl uzatacağız sözleşmeyi.





Yönetici Notu : Türkçeyi lütfen katletmeyin
 
guus-hiddink.jpg




"Amerika'yı bekliyorum"



A Milli takımımızın yeni teknik direktörü Guus Hiddink, futbolcuların durumundan, Türk futbolundaki son gelişmelere kadar birçok konuda Lig TV muhabiri Can İpekçi'ye özel açıklamalar yaptı. Türk futbolcularının topla oynamayı çok sevdiğini ifade eden Hollandalı teknik adam, takımın durumunu Amerika kampından sonra değerlendireceğini söyledi.



Video



Kaynak: Ligtv.com.tr
 
6 kişinin tekme ve yumruklarla vurduğu yüzü kanlar içinde kalan yaşlı adam olay yerine gelen ambulans ile hastaneye kaldırıldı.



Olay Beyoğlu Tepebaşı'nda bulunan bir otoparkta meydana geldi. Daha önce şemsiye satma yeri yüzünden aralarında husumet bulunduğu iddia edilen Şener K. ile 6 kişi otoparkta karşılaşınca önce tartışma yaşandı.



Kısa süreli tartışma sonrası 6 kişi yaşlı adamı aralarına alarak tekme ve yumruklarla öldüresiye dövdü.



Bir güvenlik görevlisinin geldiğini gören grup, yere yığılan adamı bırakarak otoparktan ayrılırken yaralı adam için vatandaşlar ambulans istedi.



Yüzü kanlar içinde yerde bekleyen ve alkollü olduğu görülen vatandaş yaklaşık 20 dakika sonra olay yerine gelen ambulans ile polis nezaretinde Taksim ilkyardım Hastanesi'ne götürüldü

milliyet.





böyleleri sokaga bide erkegim diye çıkıyorlar ayıptır.
 
16 yaşındaki kızı öldürüp, "patatesle yiyen" yamyamlar, juri üyelerini hasta etti.



16 yaşındaki kızı öldürüp, parçalayıp, patatesle yiyen iki yamyam Rus'un davası, juri üyelerinin kızın fotoğraflarına bakarken dayanamamaları üzerine ertelendi.

20 yaşındaki Maxim Golovatskikh ve arkadaşı Yury Mozhnov'un, Karina Barduchian'ı banyoda boğduktan sonra vücudunu parçalayıp, patatesle pişirdikten sonra, komşularına sundukları iddia ediliyor.

Davaya ara verilmeden önce, Ekaterina Zinovyeva mahkemede Ocak 2009'daki cinayet gecesi arkadaşlarıyla parti verdiklerini anlatıyordu.

Golovatskikh'le sevgili olan Karina'nın gece onda kaldığını söyleyen Ekaterina, "Maxim ve Karina banyoya birlikte gittiler ve ben de yatağa yöneldim" dedi.

"Uyumak üzereydim ancak su sesleri ve bazı gürültüler duydum ama endişelenmedim. Bir süre sonra uyandım ve ne olduğunu kontrol etmeye karar verdim."





"Banyoya yöneldim ama Yury beni durdurup, yatağa dönmemi söyledi. Daha önce Karina'yı öldürmekle ilgili şaka yapmışlardı ama tabii ki ciddi olduklarını bir an bile düşünmemiştim" şeklinde konuşan Ekaterina, ertesi gün işten eve geldiğinde Maxim ve Yury'nin kendisine etli patates yemeği sunduklarını ve yemeği yediğini belirtti.

İki erkeğin, Karina'nın vücudundan geriye kalanları çöp poşetlerine sakladıkları iddia ediliyor.

Savcı Andrei Lavrenko "Kurbanın cesedini parçaladılar, bir kısmını yediler ve kalanları da çöpe attılar" açıklamasını yaptı.

Açıklama yapan bir polis yetkilisi, ikilinin cinayeti hemen kabul ettiğini, sarhoş ve aç oldukları için yaptıklarını söylediklerini açıkladı.

Duruşmaya önümüzdeki hafta devam edilecek





Milliyet
 
Cevap: Dehşete düşüren duruşma!



işten eve geldiğinde Maxim ve Yury'nin kendisine etli patates yemeği sunduklarını ve yemeği yediğini belirtti.



Tadı güzelmiymiş :eek:
 
Rijkaard, son haftalarda sahaya sürdüğü kadrolar yüzünden çok eleştiri almıştı. Rijkaard, bu maçta sahaya sürdüğü kadroyla bildiğimiz, istediğimiz Rijkaard gibiydi. Bu maç adına taktik, teknik, oynadığımız oyunu yazacak değilim. Rakip o kadar kötüydü ki, Galatasaray'ın oynamasına gerek kalmadı. Diyarbakır ceza sahasında Keita ve Baros halı sahadaymış gibi oynadılar. Bunun sonucunda da farklı galibiyet geldi.



Bu maç adına konuşulacak çok önemli başka hususlar var. Taraftarı ayrıca konuşmak lazım. Onu bir kenara koyuyorum. Rijkaard'ın yaptıklarını konuşmak istiyorum biraz. Galatasaray, bu sezona savunmada Servet, Gökhan ve iki Emre ile başladı. Bu maçta hiç biride yoktu... Demek ki Rijkaard, gelecek sezon bu bölgede köklü değişiklikler yapacak. Neill'in yanına bir stoper takviyesi gelebilir.



Rijkaard'ın yönetime ve futbolculara verdiği diğer mesaj, "ben orta saha oyuncularımdan memnun değilim"... Rijkaard, burnu kırılan ve bunun için özel maskeyle sahaya çıkan Mehmet'i tercih ettiğine göre seneye bu bölgede de yeni bir oyuncu görceğimiz kesin. Sağlam Mustafa ve Ayhan dururken maskeli Mehmet'i tercih etmesi anlayanlara çok önemli bir mesajdı.



Rijkaard'ın Caner ve Giovani'yi gelecek yıl mutlaka takımda görmek istediğini anladım. Bu iki oyuncudan da vazgeçmiyor. Benim fikrim de bu iki oyuncununda mutlaka bonservislerinin alınması. Giovani kumarı oynandı ve bana göre kazanıldı. Jo'nun ve Franco'nun durumları ise "Abbas Yolcu" olacak gibi görünüyor.



Futbol-Kolik: Rijkaard'ın Dönüşü {G.Saray:4 D.Bakır:1}
 
Cevap: Rijkaard'ın Dönüşü {G.Saray:4 D.Bakır:1}



direkt olarak düşüncelerimin aynısı. söyleyecek başka birşey yok. teşekkürler.
 
Diyarbakırspor için kader haftası..



Diyarbakırspor, ligin son 5 haftasında kaderini belirleyecek maçlara çıkacak. Deplasmanda oynayacakları Kayserispor maçı hazırlıklarına başladıklarını belirten teknik direktör Güvenç Kurtar, şanssız olduklarını söylereyerek kalan 5 maçın final niteliğinde olduğunu dile getirdi..



Geçen haftayı farklı Galatasaray mağlubiyetiyle kapatıp 24 puanda kalan Yeşil-kırmızılı takımda moraller bozuk. Diyarbakırspor'un bu hafta Ankara Yenikent ASAŞ Stadı'nda seyircisiz oynayacağı Kayserispor maçında sakatlıkları süren Tazemeta, Musa ile kaleci Metin takımlarının forma giyemeyecek.



Teknik direktör Güvenç Kurtar, takım olarak şanssız günler geçirdiklerini, bu hafta sonu kendileri için hayati önem taşıyan bir maç oynayacaklarını belirterek, "Geçen hafta bizi Galatasaray karşısında izleyenler gördü. Biraz güçlü olsak, biraz kendimize güvenimiz olsa sahadan en azından sahadan bir puanla ayrılabilirdik. Futbolda şans faktörü çok önemli bir faktördür. Diyarbakırspor'un ligde 6 maçı kalmıştır. Bunlardan birisi hükmen galibiyettir. Geriye 5 maçımız kalıyor. Bu maçlarımız bizim için birer final maçıdır. Hayati önem taşıyan ölüm kalım maçlarımızda varımızı yoğumuzu ortaya koyacağız.Sahamızda bile oynayacağımız 2 maçımızı bile seyircisiz oynayacağız.



Artık Diyarbakırspor için bu şanssızlıkların sona ermesini diliyorum. Hep olumsuzlukları biz yaşayacak değiliz. Yine eksiklerimiz var tüm şartları zorlayıp sahaya en iyi 11'mizi sürmeye gayret göstereceğim. Pazar günü yine sahamız kapalı olduğu için seyircisiz Ankara'da oynayacağımız Kayserispor maçının hazırlıklarına başladık" dedi.



Kaynak: Ajansspor
 
Diyarbakırspor Teknik Direktörü Güvenç Kurtar görevini bırakıyor.



Kurtar'dan boşalan göreve, bir süre önce görevinden istifa eden sportif direktör Mehmet Budakın'ın getirilmesi bekleniyor.



Bir süredir yeşil kırmızılı kulüp yönetimi ile çeşitli konularda sıkıntı yaşayan teknik direktörü Güvenç Kurtar, bugün yöneticiler ile yaptığı görüşmede görevini bırakması konusunda anlaştı.



Kurtar, yaptığı açıklamada, görevden ayrılması konusunda tek neden bulunmadığını ifade ederek, ''Görevden ayrılmam konusunda birçok sebep var. Menajerimle kulüp yetkilileri görüşüyor. Görüşme sonucunda takımdan ayrılacağım'' dedi.



Maçkolik
 
Cevap: Güvenç Kurtar Bırakıyor !



Güvenç Kurtar bıraktı!



Bir süredir Diyarbakırspor kulüp yönetimi ile çeşitli konularda sıkıntı yaşayan teknik direktör Güvenç Kurtar görevinden istifa etti.

Kurtar'dan boşalan teknik direktörlük koltuğuna, sezon başında Sportif Direktör olarak görev yapan Mehmet Budakın, yardımcı antrenörlüğe ise Kemal Zeydan'ın getirileceği iddia ediliyor.



Kaynak: Sporx.com
 
Üst Alt