İlhan Mansız Kimdir? | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu
Almanya’ da doğan ve annesi terzi, babası fabrika işçisi olan İlhan Mansız, 9 yaşındayken annesi kardeşi ve ablası ile birlikte ailesinin memleketi olan Eskişehir’e döndü. 4 yılını Eskişehir’de geçirdi ve ailesinin Almanya’da kalması sebebiyle geri döndü. Almanya’ya dönüşünden sonra burada futbola başladı. Ayrıca kardeşi Erman Mansız da Köln takımının genç takımında oynamaktadır.

SV Lenzfried, FC Kempten ve FC Augsburg altyapılarında oynadığı futbol ve attığı gollerle dikkat çekti. Augsburg takımıyla 1993’te Almanya Gençler Şampiyonluğu, bir sene sonra da Almanya Gençler Kupası’nın sahibi oldu. O sene finalde yendikleri ülkenin köklü takımlarından FC Köln’e transfer oldu. 19 yaşında yaptığı bu transferle futboldan ilk defa para kazandı. Kazandığı ilk parayla kendisine bir müzik seti almıştır. Köln ekibi ile iki yıllık sözleşme imzalayan futbolcu, birinci sene 1. FC Köln II takımında oynayıp, sonraki sene birinci takıma çıkacaktı ancak babasının isteği ile Türkiye’ye gelmeye karar verdi.

Samsun’da 3 sezon boyunca son derece başarılı bir performans gösteren İlhan Mansız Samsunspor ile sözleşmesinin bitmesi üzerine 2001-02 sezonu için Galatasaray ile sözleşme imzaladı. Fakat daha sonra Beşiktaş’ın daha cazip bir teklif yapması üzerine Galatasaray ile sözleşmesi bulunmasına rağmen, Beşiktaş’a da imza attı. Dönemin Beşiktaş yönetiminin Galatasaray’a ricası üzerine, Galatasaray İlhan’ı şikayet etmekten vazgeçti ve olaylı bir şekilde Samsunspor’dan takım arkadaşı Tümer Metin ile beraber Beşiktaş’a transfer oldu.

Beşiktaş’ta ilk sezonu olan 2001-2002 sezonunda başarılı performansını sürdürdü. İlk maçında Trabzonspor karşısında sahaya ilk 11’de çıkan futbolcu, 23. dakikada sakatlanıp sahayı terk etmek zorunda kaldı. Bir hafta sonra ise Bursaspor karşısında sahaya yine ilk 11’de çıkan futbolcu, 2-2 biten maçta Beşiktaş’ın 2 golünü de kaydedip, beraberliği getiren isim oldu. Sezon içinde Malatyaspor’a hat-trick yaptı. Sezon boyunca attığı 21 golle, Galatasaray’dan Arif Erdem’le birlikte gol krallığına ulaştı. Bu sayede millî takıma kadar yükseldi.

Dünya Kupası sonrası uzun süren sakatlıklar serisi başladı ve 2002-2003 sezonunda uzun süre Beşiktaş’ta kadroya giremedi. Ancak sezon ilerledikçe düzeldi ve gollerle buluşmaya başladı. Özellike Türkiye Kupası çeyrek finalinde Gençlerbirliği ile oynanan ve Beşiktaş’ın uzatmalarda 4-3 kaybettiği maçta attığı 3 golle ve gösterdiği performans ile Beşiktaş tarihine adını yazdırdı. Sezonu, çeyrek finale kadar çıktıkları UEFA Kupası’nda iki, Türkiye Kupası’nda dört, ligde ise yedi golle kattı. Sezon sonunda kariyerindeki ilk lig şampiyonluğuna ulaştı.

2003-04 sezonuna çok iyi başlayan futbolcu, ligdeki 13 maçta 8 gol kaydetti. O sezon attığı goller dışında gördüğü kırmızı kartlarla da dikkat çekti. 1 Ekim 2003’te Beşiktaş’ın deplasmanda Chelsea FC ile oynadığı UEFA Şampiyonlar Ligi grup maçında düdükten sonra topa vurması nedeniyle gördüğü iki sarı kart nedeniyle 51. dakikada kırmızı kartla takımını 10 kişi bırakmıştı. 25 Ocak 2004’te Beşiktaş’ın 5 kırmızı kart gördüğü meşhur Samsunspor maçında son kırmızı kartı görerek Beşiktaş’ın hükmen mağlup olmasına neden oldu. Şubat ayında Beşiktaş’a veda eden futbolcu, Beşiktaş formasıyla ligde 58 maçta 36 gol atma başarısını göstermiştir.
 
Rakip takımlarda oynamış sevdiğim tek futbolcuydu kendisi. WC 2002'nin bunda payı çok büyük elbette.

Severiz, sayarız..
 
biz ümiti alınca bundan vazgeçtik diye biliyorum fakatt ilk yorumdaki bjk etikliğinin resmedilmesi güzel olmuş.
 
Ben bizim bir yöneticiyle buluşacağını ama yöneticinin buluşmaya gitmediğini hatırlıyorum. Bayağı kameralarla beraber bekliyordu adam, İlhan da bekliyorum ama gelmediler diyordu. Enteresan bir muhabbetti doğru hatırlıyorsam.
 
Ben bizim bir yöneticiyle buluşacağını ama yöneticinin buluşmaya gitmediğini hatırlıyorum. Bayağı kameralarla beraber bekliyordu adam, İlhan da bekliyorum ama gelmediler diyordu. Enteresan bir muhabbetti doğru hatırlıyorsam.
Bu dediğin doğruysa daha çok aklıma yatıyor çünkü tam bizim yapabileceğimiz bir mallık gerçekten.

sent via GSC
 
İlhan'ı Gençlerbirliği'ne transfer olmadan önce Köln'de keşfedenlerden biri de Erman Toroğlu'ymuş. Erman Telegol zamanında anlatmıştı. Önce babasıyla tanışmış, sonra İlhan'la. O dönem Türkiye'de her takımda oynarım falan diye baya iddialı şeyler söylemiş İlhan. 19-20 yaşlarındaymış.


Elimizden nasıl kaçırdığımızı da anlatıyor.


İlhan Mansız o hikayeyi bir de kendisi anlattı!

Türk futbolunun en özel anlarından biri olan 2002 Dünya Kupası'nda Senegal'e karşı attığı altın golle hafızalara kazınan ayrıca Beşiktaş taraftarının gönlünde taht kuran İlhan Mansız 2001 yılındaki transfer hikayesi hakkında Lig TV ekranlarında yayınlanan 21 programına açıklamalarda bulundu.

İlhan Mansız transfer süreciyle ilgili olarak, ''Ben transfer döneminde Galatasaray ile anlaşmıştım. Hatta imzalamıştım. Daha sonra benim gibi gurbetçi arkadaşım Ümit Karan ile konuştum. O da Galatasaray ile anlaştığını söyledi. Aldığımız rakamlar arasında büyük fark vardı. Ben Samsunspor'un da transferden para kazanmasını istiyordum. Sonrasında Eskişehir'den bir telefon geldi. Beşiktaş'ta oynamak ister misin? diye. Soluğu İstanbul'da aldım. Galatasaray'a attığım imza aklıma bile gelmiyordu. Çocukluğumun takımı Beşiktaş'ta oynamak istiyordum. Rakamlar hemen hemen Galatasaray ile aynıydı ama benim için önemli olan oynamaktı. İmzayı attım.'' dedi.

Daha sonra bu süreçte yaşadığı zorlukla değinen Mansız, ''Daha sonra ise lisans sorunum oluştu. Galatasaray'dan bonservisimin alınması gerekiyordu. İstanbul'daki kampa katılamadık Tümer Metin ile beraber. Ancak daha sonra Köln'de kampa katıldık. Hazırlık maçlarında hocam beni belirsizlik yüzünden 45 dakika oynatıyordu. Ligin başlamasına iki gün kala halen bonservisimiz çıkmadı. Biz de Tümer ile imzaladığımız yabancı takıma(hülle) gidelim oynayalım dedik. Tepkimizi koyduk ve antremana çıkmadık. Bir gün sonra Galatasaray ile Beşiktaş anlaştı. Bonservis parası Samsunspor'a yattı. Maçın oynanacağı Cuma günü lisansımız çıktı ve biz de Tümer ile beraber maça çıktık.'' şeklinde ilginç hikayesini anlattı.

Sorunu Ergün Gürsoy çözmüştü!

Bilindiği üzere Galatasaray'a ve Beşiktaş'a imza atan İlhan Mansız o dönem 1 yıl futbol oynamama tehlikesiyle karşı karşıya kalmıştı. Ancak daha sonra dönemin Beşiktaş menajeri Sinan Engin, o dönemin Galatasaray yöneticisi Ergün Gürsoy'u ikna ederek olayı çözdüğünü daha önceden açıklamıştı.

Hülle yoluyla transfer:
Bir zamanlar Türkiye'de adı çok duyulan bu yöntem futbolcunun transferini kolaylaştıran bir yöntem olarak biliniyor. O dönemde dünyada kabul edilen Bosman kuralları, Türkiye'de kulüplerin biz hazır değiliz demesi sebebiyle 1 yıl ertelenmişti. Ancak sözleşmesi biten oyuncu sadece yurt dışına bedavaya gidebiliyordu. Bunun için de kulüpler futbolcuyu önce bir Avrupa kulübüne imza attırıp, sonra o takımdan bedavaya kendilerine imza atmasını sağlıyorlardı.
 
Üst Alt