İngilizceyi Çok İyi Düzeyde Öğrenmek ve Konuşmak İçin Neler Yapılmalıdır? - Sayfa 6 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

İngilizceyi Çok İyi Düzeyde Öğrenmek ve Konuşmak İçin Neler Yapılmalıdır?


https://www.udemy.com/'da 11 saatliğine geçerli indirimler söz konusu isteyen satın alabilir.


diğer kurs örnekleri:
1570433392332.png
1570433404140.png
 
Bunca yıl sonra sunu farkettim diller bana çok karmaşık geliyor ,ve hicbirsekilde gramer yapisina hakim olamıyorum.
bu ana dilim icinde geçerliydi,yabanci diller icinde.

Genel anlamda dil öğrenmek bence çok zor birsey,illaki zorlaniyorsun bir yerde ,deyimler, atasözleri kullanmadıktan sonra konuşmalarınız da, öğrendim demekte çok saçma .

13 yıldır ispanyadayim ,bölgesel farklılıklar oldugunda halen ne diyor bu oluyorum.Dile hakim olmak kesinlikle kültürünü yasamaktan geciyor.
Istediginiz kadar kelime öğrenin istediğiniz kadar gramer,eger kültürünü yasamas iseniz robotik cümleler kuruyorsunuz.

Yetenek gerektiren bi uğraşı dil.
 
bol bol hikayeli oyun oynayin zamaninda bana baya faydasi oldu. dialoglar icinde gecen kelimleri sözleri anlayabilmek icin sürekli sözlüklere bakip tercüme ediyordum.
 
Türkçe sonradan eklemeli bir dil olduğu için İngilizcedeki bazı kurallar bana biraz saçma geliyor. Örnek vermek gerekirse must/should yardımcı fiili. Teknik olarak ikisi de kendisinden sonra gelen fiile 'meli/malı' anlamı veriyor ama ikisinin de kullanım yerleri farklı.
 
Türkçe sonradan eklemeli bir dil olduğu için İngilizcedeki bazı kurallar bana biraz saçma geliyor. Örnek vermek gerekirse must/should yardımcı fiili. Teknik olarak ikisi de kendisinden sonra gelen fiile 'meli/malı' anlamı veriyor ama ikisinin de kullanım yerleri farklı.

Must zorunluluk, should ise daha cok tavsiye manasinda. Ornek verecek olursak:

You must wash your hands with soap every hour to prevent the spread of virus.

You should practice playing the guitar everyday if you want to get better.

Comprende?
 
Must zorunluluk, should ise daha cok tavsiye manasinda. Ornek verecek olursak:

You must wash your hands with soap every hour to prevent the spread of virus.

You should practice playing the guitar everyday if you want to get better.

Comprende?
Arkadaş başka konuya değinmiş sen manasını anlatmışsın.
Diyor ki Türkçede ben bunu kelime uzantısıyla çözüyorum İngilizcede ayrı bir kelime kullanmak mecburiyetindeyim.

Alman grameri daha berbat.
He she iti öyle abartmışlar ki, duya duya anca kavrayabiliyorsun.
Tekil çoğul bazen böyle bazen şöyle, hiç bir şeması yok.

En kolayı İspanyolca ve Italyanca.
Arkaya bir iamo araya bir bağlantı hooop al centro dayız.

Gscimbom mobil
 
Arkadaş başka konuya değinmiş sen manasını anlatmışsın.
Diyor ki Türkçede ben bunu kelime uzantısıyla çözüyorum İngilizcede ayrı bir kelime kullanmak mecburiyetindeyim.

Alman grameri daha berbat.
He she iti öyle abartmışlar ki, duya duya anca kavrayabiliyorsun.
Tekil çoğul bazen böyle bazen şöyle, hiç bir şeması yok.

En kolayı İspanyolca ve Italyanca.
Arkaya bir iamo araya bir bağlantı hooop al centro dayız.

Gscimbom mobil

buena historia ¡¡
 
ben dili türkçe yapıp alt yazıyı ingilizce yapıyorum ama yinede öğrenemiyorum bir ara odamın her yerini küçük post it lere kelimeler yazarak doldurmak gibi bir fikrim vardı onada üşendim.

En sonunda I can't speak english demeyi öğrenerek olayı kökünden çözdüm.
 
Arkadaş başka konuya değinmiş sen manasını anlatmışsın.
Diyor ki Türkçede ben bunu kelime uzantısıyla çözüyorum İngilizcede ayrı bir kelime kullanmak mecburiyetindeyim.

Alman grameri daha berbat.
He she iti öyle abartmışlar ki, duya duya anca kavrayabiliyorsun.
Tekil çoğul bazen böyle bazen şöyle, hiç bir şeması yok.

En kolayı İspanyolca ve Italyanca.
Arkaya bir iamo araya bir bağlantı hooop al centro dayız.

Gscimbom mobil

Olabilir. Hatasız kul olmaz. Ama dogru anlamis ta olabilirim.
 
şimdi bir baktım daha önce paylaşılan birşeymi bilmiyorum ama bende şimdi denemeye başladım ve harika duruyor netflix için hazırlanmış bir dil öğrenme eklentisi ve baya etkili görünüyor eklentiye linkten ulaşabilirsiniz netflix açınca bu eklentide ana dilinizi seçiyorsunuz ve size ingilizce alt yazısısınında tercümesini hemen altında türkçe olarak gösteriyor ana dili farklı bir dil seçerseniz farklı bir dilde gösteriyor harika valla.

 
Kurslar size sadece gramer öğretir. Onu pratiğe çevirmek size kalmış. Ben yurtdışına çıktığımda ilk 1 hafta falan baya çekingen takılmıştım. Grameri 4-4lük cümleler kurmaya falan çalışıyordum. Sonra baktım kimsenin şeyinde değil gramer saldım bende. O andan sonra bildiğin herşeyi anlatacak kıvama gelmiştim. Fazla kelime dağarcığım yoktu ama karşıdakinin ne anlattığını bile içinde bilmediğim kelimeler olmasına rağmen anlamaya başlamıştım. Okulda hocaların dediği gibi ingilizce türk gibi düşünerek konuşulmaz. şimdi ne durumda deseniz uzun zamandır ingilizceye hiç işim düşmüyor o yüzden baya köreldi ama 2-3 ayda yine o seviyeye gelirim heralde
 
Bu işe çift taraflı bakmak gerek.

1) günlük konuşma dili öğrenmek :
Bunun için dile maruz kalmak, sürekli ing dinlemek, düşünmek ve cümle kurmaya çalışmak.
Dizi izlemek, pratik yapmak(speaking club veya türevleri) vs yeterli olacaktır

2) akademik odaklı İngilizce :
İşte olay burda farklı. Burada iş dizi film veya oyun ile bitmiyor. Ciddi şekilde makale okumak, TED talks veya ünilerin yabancı dildeki derslerini dinlemek, ing seminerler dinlemek, BBC news gibi güzel grammar kullanan kanalları izlemek dinlemek okumak, ve günlük jargonla konuşmamak, konferans veya ders anlatımına uygun kelimelere hakim olup kullanmak gerekmekte. Yine maruz kalmak elbette en önemlisi fakat görüldüğü gibi maruz kalınan kanallar arasında fark var.

Saygılar

F5121 cihazımdan Gscimbom mobil uygulaması ile gönderildi
 
Must zorunluluk, should ise daha cok tavsiye manasinda. Ornek verecek olursak:

You must wash your hands with soap every hour to prevent the spread of virus.

You should practice playing the guitar everyday if you want to get better.

Comprende?

Hocam ben ikisi arasındaki ayrımı biliyorum, yine de sağol anlattığın için. Benim söylemek istediğim şeyi @Fatih Karadag arkadaş çok güzel açıklamış. Should/Must yardımcı fiileri ufak bir örnekti sadece. Mesela Can/May yardımcı fiili de öyle sayılır veya iki tane farklı gelecek zaman olması (will/going to) Bu gibi kurallarının olması benim gibi ana dili Türkçe olan biri için fazla detaylıca.
 
Arkadaş başka konuya değinmiş sen manasını anlatmışsın.
Diyor ki Türkçede ben bunu kelime uzantısıyla çözüyorum İngilizcede ayrı bir kelime kullanmak mecburiyetindeyim.

Alman grameri daha berbat.
He she iti öyle abartmışlar ki, duya duya anca kavrayabiliyorsun.
Tekil çoğul bazen böyle bazen şöyle, hiç bir şeması yok.

En kolayı İspanyolca ve Italyanca.
Arkaya bir iamo araya bir bağlantı hooop al centro dayız.

Gscimbom mobil

For example; 'I could have come.'

Abi şu cümlenin Türkçe çevirisi tek kelime; 'gelebilirdim' :red: Ayrıca sadece tek bir yardımcı fiil olsa neyse, bir sürü kural var. Bu gramer kuralları beni İngilizce'den soğuttu.
 
Üst Alt