Koray Günter: Galatasaray'ın Geleceği Olmak İstiyorum | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Koray Günter: Galatasaray'ın Geleceği Olmak İstiyorum


83e50b10fece4d01863eca5fbf598cc9.jpeg


Galatasaray futbol takımının genç oyuncusu Koray Günter Galatasaray’daki iki yılını ve geleceğe yönelik hedeflerini Galatasaray Dergisi’nin 154’üncü sayısında Galatasaray Dergisi’ne anlattı. Tolga Küçük’ün sorularını yanıtlayan Koray Günter’in mesajlarından öne çıkanlar şöyle:

Bir gün bile pişman olmadım

Geldiğimden beri bir gün bile pişman olmadım, oynasam da oynamasam da. Buraya gelirken hep oynamayı düşünüyorsunuz tabii ama oynamak bir futbolcu için her şey demek değil. Bazen oynamazsın ama hayat ve kafa gelişimi için bu camianın içinde bulunmak bile çok önemli.

Gelişmek için gereken şey süreklilik

Buraya kariyerimde ileri bir adım atmak için geldim ve burada bulunmaktan çok memnunum. Genç oyuncular için her zaman yükselişler ve düşüşler vardır. Bu normal bir şey. Genç oyuncuların gelişmesi için gereken ilk şey süreklilik. Her hafta 90 dakika oynayıp maç temposuna alışmamız lazım. Sürekliliği kazandıktan sonra da iyi bir performans ortalaması tutturmayı öğrenmemiz gerekiyor. Bu herkes için zor. 30 yaşındaki oyuncu da baskıyla, koşullarla oyun içinde dağılabiliyor.

Kendime güveniyorum

Hamza hoca döneminde de 10-15 maç forma şansı buldum. Hocamıza da çok teşekkür etmiştim bana güvendiği için. Şimdi tekrar öyle bir döneme gelmeye başladım. Kendime güveniyorum. Bu kulübün geleceği olmak istiyorum. Fırsat verilirse, bana güvenen bir hoca olursa ve bir süreklilik kazanırsam olacağımı da düşünüyorum. Kendi kalitemi biliyorum. Henüz her şeyi yüzde 100 veremiyorum saha içinde. Ama yine de aklımdan geçenleri zor kolay demeden deniyorum. Çünkü her oyuncu ne yapabileceğini ne yapamayacağını bilir.

Bu oyun tarzını sürdüreceğim

Benim en büyük özelliğim oyun açışım. Almanya’daki takım arkadaşlarım ve hocalarım da her zaman bunu söylerdi. “Top iki kez istediğin yere gitmez, bir kere gider, gol olur” diyorlardı. Takım arkadaşlarım bana güvenirse, benden bu oyunu oynamamı isterlerse devamı da gelecek. Futbol artık çok değişti, gelişti. Artık topu oyuna defans oyuncuları sokuyor. Böyle oynamaya devam edeceğim. Takımla daha fazla oynayınca, takım arkadaşlarım beni daha iyi tanıyınca ters toplarımın ve uzun paslarımın isabet oranı da artacak.

Maç sonrası performansımı kontrol ediyorum

Hava topları eskiden beri çalıştığım bir şeydir. Ama şu ara çok yoğun bir maç temposu içindeyiz, ekstra çalışmaya vakit kalmıyor. Maçtan maça deneyerek geliştirebiliyorum. Maçlardan sonra zaten kendimi de izliyorum ne yapmışım, daha neler yapabilirim diye. Kafamda bir oyun şekli var, her şeyi tam yapmak istiyorum. En küçük hatada bile kendime kızıyorum ve takım arkadaşlarım için üzülüyorum.

Oyun içinde arkadaşlarımı yönlendirmeye çalışırım

Hakan ağabeyle çok iyi anlaşıyoruz. Saha içinde Almanca konuşuyoruz, benim için biraz daha kolay ve rahat oluyor. İkimiz de topu oyuna sokabilen oyuncularız. Aurelien’le de gayet iyi performans gösterdik. Konyaspor maçında birlikte oynadık, 13 maç sonra ilk kez gol yemedik. Oynarken çok konuşurum. Etrafımdaki kişileri yönlendirmeye çalışırım. En geride stoperler olduğu için sahayı en geniş biz görüyoruz sonuçta. Bu diyaloğu sağladığımızda çok iyi performans gösterebiliyoruz. Maç içindeki devamlılığımı artırmak istiyorum. 70’inci dakikadan sonra yorgunluk başlıyor. Bu da konsantrasyonuma yansıyor. Bu idmanla kazanılabilecek bir tempo değil, maçlara çıkmak gerekiyor. İnşallah oynadıkça performansımı da artıracağım.

Hummels ve Ramos’u örnek alıyorum

Son zamanlarda çok eleştiri alsa da bana göre dünyanın en iyi stoperlerinden biri Mats Hummels. Onu örnek alıyorum. Onun dışında stilini çok beğendiğim Sergio Ramos var. Topu oyuna çok iyi sokan bir stoper. Kendime o ikisini örnek alıyorum. Tabii ki onlar dünyanın en iyileri, onlar gibi olacağım demiyorum ama kendimi geliştirmek için ikisine benzemeye çalışıyorum diyebilirim.

Bu zor durumu atlatırız

Zor zamanlar geçiriyoruz ama bunlar futbolun içinde olan şeyler. Dortmund’a ilk gittiğimde kulüp neredeyse batmak üzereydi. O dönemde çok doğru kararlar verildi. Taraftar ve kulüp bütünleşti. Kulüp kurtarıldı Bayern Münih’le başa baş giden, iki kez şampiyonluk kazanmış, Şampiyonlar Ligi’nde final oynamış bir takım yaratıldı. Biz de bu zor durumu atlatırız. Kimse geçen seneyi unutmasın. Geçen sezon şampiyonluğu kazanan da aynı kadroydu. Kenetlenelim, birbirimize güvenelim ve destek olalım. Gelecek senelerde inşallah çok daha iyi yerlere geleceğiz.

Röportajın tamamı Galatasaray Dergisi’nin 154’üncü sayısında.

https://www.galatasaray.org/haber/g...-galatasarayin-gelecegi-olmak-istiyorum/31999
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
Dortmund’a ilk gittiğimde kulüp neredeyse batmak üzereydi. O dönemde çok doğru kararlar verildi. Taraftar ve kulüp bütünleşti. Kulüp kurtarıldı Bayern Münih’le başa baş giden, iki kez şampiyonluk kazanmış, Şampiyonlar Ligi’nde final oynamış bir takım yaratıldı.

Sıkıntı bunu yapacak yönetimin olmayışı, mevcut yönetimle birlikte seneye uefa şansı yakalamak için savaşarız.
 
Arkadaş bu çocuğu hata yapsada her maçta oynatacaksın ! Oynatacaksınki herif oynamasını öğrenecek.

Ben anlamıyorum zaten, Bundesliga'da bir sürü Türk oyuncu var, Galatasaray şu gençlerin bir kısmını kadrosuna katsa, hem şu krizden kurtuluruz hemde kaliteli kadromuz olur. Birazcık Dortmund'u örnek alın.
 
Son düzenleme:
Ekstra maç temposu derken?
Sadece Türkiye kupasında oynuyoruz be kardesim

XT1033 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Denizli de ekstra efor harcadi kafa patlatti Gs icin deniyordu,koray da yogun calisiyoz demis keske hic calismasaymisiniz, bundan daha kotusu olmazdi zaten
 
millet 19 yaşında la ligayı serie a yı premier ligi bundesligayı öttürüyor ama nedense bizim gençler hep bir gelişim içinde :) aydını da süper star olacak diye yıllarca bekledik
 
Dünyada kaç stoper bu yaşta kusursuz oynuyor?

Gerçekten anlamsız şekilde oyuncu harcayan bir taraftar kitlesi var.

Koray bence gelişimini sürdürürse iyi yerlere gelebilecek yetenekte bir adam.
 
Üst Alt