Dünyanın en iyi basketbolu oynanıyor nba'de hiç süphesiz ama gerçekten çok ama çok saçma bir statüsü var bu ligin yıllardır ve değiştirilmemekte de ısrar ediliyor.
Her takım 82 maç yapıyor.Normal bir ligde her takım birbirleriyle 2 'şer kez karşılaşır içerde ve dışarda olmak üzere.Ama bu ligde durum farklı.Diğer konferanstan bir takımla 2'şer maç yapılırken kendi konferanslarından bazı takımlarla 4 bazı takımlarla 3 maç yapıyorlar.Neye göre seçiliyor kiminle 4 maç kiminle 3 maç yapacağı meçhul.Eğer kendi konferansından her takımla 4 maç yapsalar toplam maç sayısı 86 olacak ama yapmıyorlar ve 82 maçta bitiriyorlar.4 maç oynamayı gerek görmedikleri için de ortaya adaletsiz bir durum çıkıyor.Yani 3 maç oynadığı takımlar arasında güç farkı olabilir.Ayrıca 3 maç oynayınca 2 maç içerde 1maç deplasmanda yada tam tersi 1 maç içerde 2 maç deplasmanda oynama gibi saçma bir durum da ortaya çıkıyor.Bu statünün ilk mantıksız tarafı.
İkinci mantıksız taraf ise küme düşme yada lige çıkma gibi bir durum olmaması.Playoff'a çıkabilecek çapta olan takımlar aşağı yukarı belli sezon öncesinde.Dolayısıyla zayıf takımlar için kasım ayında başlayan lig arka arkaya gelen mağlubiyetlerden sonra ocak ayında bitiyor.Bu takımlar için ocak ayından sonra oynanan 40 küsür maçın gazozuna oynanan mahalle maçlarından farkı yok iddia açısından.Nasılsa 82'de 0 çekseler bile küme düşmeyecekler.Bu da heyecanı minimuma indiren,rekabeti sıfırlayan bir durum.Hiçbir iddiası olmayan bir takımı 3 maç izlersiniz 4 maç izlersiniz.50 maç iddiasız bir takımı izlemek insanı basketboldan soğutur.Her sezon bu durumlara düşen bir sürü takım var.Oysaki küme düşme sistemi olsa her maç önem arzedecek bu tarz takımlara.Bu sayede zirveye oynayan takımların maçları da daha zorlu geçecek.Ama küme düşme yok kurulduğundan beri.2. lig diye bir kavram yok.
Üçüncü mantıksız taraf bazı takımların isim ve şehir değiştirmeleri.Örneğin yıllarca Charlotte Hornets diye bildiğimiz kulüp birkaç yıl önce başka bir şehre taşınma kararı aldı ve ismini New Orleans Hornets diye değiştirdi.Şimdi o kulübün taraftarı olduğumu düşünüyorum.Ne kadar saçma bir durum olurdu.Yıllarca tuttuğum adına şarkılar,tezahüratlar söylediğim,kazanınca sevindiğim,kaybedince üzüldüğüm takım başka bir şehrin takımı oluyor ve ismi değişiyor.Gel de tut o takımı.Bu yılki örneği de daha önceden Seattle Supersonics olan Oklohama City Thunder takımı.
Bir de Charlotte Bobcats adında kurulan bir oluşum var birkaç yıl öncesinde.Bir takım yeni kuruluyor ve alt liglerde mücadele etmeden direk en üst düzey lige alınıyor.Bu takımı kim tutar ve niye tutar.Charlotte Hornets taraftarları tutar desek onlar New Orleans Hornets taraftarı olmadılar mı.O takımın adı değişti diye takımlarını mı bırakacaklar.Yani dönek olmaya da teşvik eden bir sistem var amerika'da.Ne kadar manasız.
Bir diğer saçmalık ise 82 maç mücadele eden ve başarıya ulaşan takımın bunu playofflarda sadece 1 maç daha fazla iç sahada oynayabilmek için başarıyor olması.Yani düşünün 82 maçın 82'sini de kazanmışsınız ve 40 maç kazanabilen playoff 8.'siyle eşleşmişsiniz tek avantajınız 7 maçlık seride 4 maçı kendi evinizde oynama şansı ki bunu bile dezavantaja çeviren bir sistem var nba'da.Diyelim ki ilk maçı kaybettiniz.82 maç boyunca uğraştığınız saha avantajı direk rakibe geçiyor.Üstelik de 2. maç da iç sahada.Yani o panikle 2. maçı da kaybedebilirsiniz.Kazansanız bile avantaj rakibinizde çünkü serinin 3.,4. ve 5. maçları rakibiniz sahasında oynanacak.İç sahada taraftarıyla coşabilen bir takıma düştünüz mü 3 maçın en az birini almak mecburiyetindesiniz elenmemek için.82 maçta elde edilen liderlik tek bir maçla tek bir hatayla belki de son saniye basketiyle elinizden uçup gidebilir normal sezonda sizden çok daha başarısız bir takıma.Avrupa liglerinde olan iki takım arasında oynanan maçlarda daha fazla kazanan takım seriye 1-0 önde başlar kuralı gibi önemli bir kural da yok bu ligde.
Bir başka ve şuan aklıma gelen son saçmalık ise playoff final serisinde ilk maçı evinde oynayan takımın şampiyonluğu kendi evinde kutlayabilmesi için serinin 6 yda 7 maçta bitmesi gerektiği.Yani süper bir takımsınız ve final serisinde rakibinizi eze eze her maçta yeniyorsunuz ve seriyi 4-0 kazanıyorsunuz ama şampiyonluğu kutlamak zorunda kaldığınız salon rakibinizin salonu.3-5 taraftarınızla sizi izleyen kızgın bakışlar altında şampiyonluğu kutlamak zorunda kalıyorsunuz bu sistemde.Çünkü kendi sahanızda şampiyonluğu kutlayabilmeniz için nba yönetimi en az 2 maç kaybetmen gerektiğini belirtiyor seri başlamadan.Şampiyonluk güzel şeydir ama her takım o şampiyonluk anını kendi seyircisi önünde büyük bir coşkuyla tatmak ister ama nba'de bu olay çoğu kez gerçekleşmiyor.
İşte dünyanın en büyük basketbol liginden aklıma gelen statü saçmalıkları.Dediklerim yapılsa daha iyi bir lig olmazmıydı nba ligi
Her takım 82 maç yapıyor.Normal bir ligde her takım birbirleriyle 2 'şer kez karşılaşır içerde ve dışarda olmak üzere.Ama bu ligde durum farklı.Diğer konferanstan bir takımla 2'şer maç yapılırken kendi konferanslarından bazı takımlarla 4 bazı takımlarla 3 maç yapıyorlar.Neye göre seçiliyor kiminle 4 maç kiminle 3 maç yapacağı meçhul.Eğer kendi konferansından her takımla 4 maç yapsalar toplam maç sayısı 86 olacak ama yapmıyorlar ve 82 maçta bitiriyorlar.4 maç oynamayı gerek görmedikleri için de ortaya adaletsiz bir durum çıkıyor.Yani 3 maç oynadığı takımlar arasında güç farkı olabilir.Ayrıca 3 maç oynayınca 2 maç içerde 1maç deplasmanda yada tam tersi 1 maç içerde 2 maç deplasmanda oynama gibi saçma bir durum da ortaya çıkıyor.Bu statünün ilk mantıksız tarafı.
İkinci mantıksız taraf ise küme düşme yada lige çıkma gibi bir durum olmaması.Playoff'a çıkabilecek çapta olan takımlar aşağı yukarı belli sezon öncesinde.Dolayısıyla zayıf takımlar için kasım ayında başlayan lig arka arkaya gelen mağlubiyetlerden sonra ocak ayında bitiyor.Bu takımlar için ocak ayından sonra oynanan 40 küsür maçın gazozuna oynanan mahalle maçlarından farkı yok iddia açısından.Nasılsa 82'de 0 çekseler bile küme düşmeyecekler.Bu da heyecanı minimuma indiren,rekabeti sıfırlayan bir durum.Hiçbir iddiası olmayan bir takımı 3 maç izlersiniz 4 maç izlersiniz.50 maç iddiasız bir takımı izlemek insanı basketboldan soğutur.Her sezon bu durumlara düşen bir sürü takım var.Oysaki küme düşme sistemi olsa her maç önem arzedecek bu tarz takımlara.Bu sayede zirveye oynayan takımların maçları da daha zorlu geçecek.Ama küme düşme yok kurulduğundan beri.2. lig diye bir kavram yok.
Üçüncü mantıksız taraf bazı takımların isim ve şehir değiştirmeleri.Örneğin yıllarca Charlotte Hornets diye bildiğimiz kulüp birkaç yıl önce başka bir şehre taşınma kararı aldı ve ismini New Orleans Hornets diye değiştirdi.Şimdi o kulübün taraftarı olduğumu düşünüyorum.Ne kadar saçma bir durum olurdu.Yıllarca tuttuğum adına şarkılar,tezahüratlar söylediğim,kazanınca sevindiğim,kaybedince üzüldüğüm takım başka bir şehrin takımı oluyor ve ismi değişiyor.Gel de tut o takımı.Bu yılki örneği de daha önceden Seattle Supersonics olan Oklohama City Thunder takımı.
Bir de Charlotte Bobcats adında kurulan bir oluşum var birkaç yıl öncesinde.Bir takım yeni kuruluyor ve alt liglerde mücadele etmeden direk en üst düzey lige alınıyor.Bu takımı kim tutar ve niye tutar.Charlotte Hornets taraftarları tutar desek onlar New Orleans Hornets taraftarı olmadılar mı.O takımın adı değişti diye takımlarını mı bırakacaklar.Yani dönek olmaya da teşvik eden bir sistem var amerika'da.Ne kadar manasız.
Bir diğer saçmalık ise 82 maç mücadele eden ve başarıya ulaşan takımın bunu playofflarda sadece 1 maç daha fazla iç sahada oynayabilmek için başarıyor olması.Yani düşünün 82 maçın 82'sini de kazanmışsınız ve 40 maç kazanabilen playoff 8.'siyle eşleşmişsiniz tek avantajınız 7 maçlık seride 4 maçı kendi evinizde oynama şansı ki bunu bile dezavantaja çeviren bir sistem var nba'da.Diyelim ki ilk maçı kaybettiniz.82 maç boyunca uğraştığınız saha avantajı direk rakibe geçiyor.Üstelik de 2. maç da iç sahada.Yani o panikle 2. maçı da kaybedebilirsiniz.Kazansanız bile avantaj rakibinizde çünkü serinin 3.,4. ve 5. maçları rakibiniz sahasında oynanacak.İç sahada taraftarıyla coşabilen bir takıma düştünüz mü 3 maçın en az birini almak mecburiyetindesiniz elenmemek için.82 maçta elde edilen liderlik tek bir maçla tek bir hatayla belki de son saniye basketiyle elinizden uçup gidebilir normal sezonda sizden çok daha başarısız bir takıma.Avrupa liglerinde olan iki takım arasında oynanan maçlarda daha fazla kazanan takım seriye 1-0 önde başlar kuralı gibi önemli bir kural da yok bu ligde.
Bir başka ve şuan aklıma gelen son saçmalık ise playoff final serisinde ilk maçı evinde oynayan takımın şampiyonluğu kendi evinde kutlayabilmesi için serinin 6 yda 7 maçta bitmesi gerektiği.Yani süper bir takımsınız ve final serisinde rakibinizi eze eze her maçta yeniyorsunuz ve seriyi 4-0 kazanıyorsunuz ama şampiyonluğu kutlamak zorunda kaldığınız salon rakibinizin salonu.3-5 taraftarınızla sizi izleyen kızgın bakışlar altında şampiyonluğu kutlamak zorunda kalıyorsunuz bu sistemde.Çünkü kendi sahanızda şampiyonluğu kutlayabilmeniz için nba yönetimi en az 2 maç kaybetmen gerektiğini belirtiyor seri başlamadan.Şampiyonluk güzel şeydir ama her takım o şampiyonluk anını kendi seyircisi önünde büyük bir coşkuyla tatmak ister ama nba'de bu olay çoğu kez gerçekleşmiyor.
İşte dünyanın en büyük basketbol liginden aklıma gelen statü saçmalıkları.Dediklerim yapılsa daha iyi bir lig olmazmıydı nba ligi
