Yaş geçtikçe insan ne için yaşadığını daha çok merak ediyor. Böylesine muazzam bir evrenin merkezinde gerçekten İnsanlık mı var ?
Güneşin, Ayın, tüm yıldızların, Dünyamız etrafında döndüğünü düşünürken şimdi ise Samanyolu galaksisinde bile merkezde olmadığımızı öğreniyoruz.
Bir maddenin büyüklüğünü görsel boyutu ile değilde, tıpkı bilgisayarlarda olduğu gibi içeriğindeki kodlamalar ile ölçüleceğini düşünüyorum.. Yani bir maddenin açıklanabilmesi için ne kadar çok bilgi gerekiyor o madde o kadar büyüktür.. (Benim teorim budur.)
Şuan okumuş olduğumuz sayfadaki kodlamaları;
Bu sayfa için bile bu kadar kodlama gerekirken, tüm evrendeki detaylar ve ayrıntılar nasıl oluşmuştur gerçekten inanılmaz..
14 Şubat 1990'da Voyager 1 adlı uzay aracı komşu gezegen alanlarını aşıp güneş sistemimizin kenarlarına ulaştığında, mühendisler kendi evi olan gezegene son bir bakış atabilmesi için aracı kendi etrafında çevirdiler. Voyager 1 Dünyamızın bu portresini çektiğinde, evinden yaklaşık 6,4 milyar kilometre uzaktaydı. Resmi Güneş'e çok yakın çekmenin bir sonucu olarak, saçılmış güneş ışınlarının ortasında yer alan Dünya, yalnızca küçük bir ışık noktası olarak görülüyor.
Uzayın derinliğinden bu resmi çekmeyi başardık. Eğer bu resme dikkatlice bakarsanız, orada mavi bir nokta göreceksiniz. O noktaya tekrar bakın. İşte o nokta burasıdır. Evimizdir.
Carl Sagan '100 milyar galaksi, her birinde 100 milyar yıldız'
[video=youtube;i5Afd4W8fOU]https://www.youtube.com/watch?v=i5Afd4W8fOU[/video]
Tüm bu gezegenlerin kendine özgü rotalarında bir bütün olarak hareket etmesi ;
Son olarak sizi Pluton'dan başlayıp, evrenin en büyük yıldızı olan Canis Majorise uğurluyorum;
[video=youtube;CAY87kJl0Nk]https://www.youtube.com/watch?v=CAY87kJl0Nk[/video]
Bonus Duvar Kağıdı;
Güneşin, Ayın, tüm yıldızların, Dünyamız etrafında döndüğünü düşünürken şimdi ise Samanyolu galaksisinde bile merkezde olmadığımızı öğreniyoruz.
Bir maddenin büyüklüğünü görsel boyutu ile değilde, tıpkı bilgisayarlarda olduğu gibi içeriğindeki kodlamalar ile ölçüleceğini düşünüyorum.. Yani bir maddenin açıklanabilmesi için ne kadar çok bilgi gerekiyor o madde o kadar büyüktür.. (Benim teorim budur.)
Şuan okumuş olduğumuz sayfadaki kodlamaları;
Kod:
view-source:https://www.gscimbom.com/forum/f268-bilim-felsefe-forumu/neredeyiz-kimiz-162207/#post9503015
Bu sayfa için bile bu kadar kodlama gerekirken, tüm evrendeki detaylar ve ayrıntılar nasıl oluşmuştur gerçekten inanılmaz..
14 Şubat 1990'da Voyager 1 adlı uzay aracı komşu gezegen alanlarını aşıp güneş sistemimizin kenarlarına ulaştığında, mühendisler kendi evi olan gezegene son bir bakış atabilmesi için aracı kendi etrafında çevirdiler. Voyager 1 Dünyamızın bu portresini çektiğinde, evinden yaklaşık 6,4 milyar kilometre uzaktaydı. Resmi Güneş'e çok yakın çekmenin bir sonucu olarak, saçılmış güneş ışınlarının ortasında yer alan Dünya, yalnızca küçük bir ışık noktası olarak görülüyor.
Uzayın derinliğinden bu resmi çekmeyi başardık. Eğer bu resme dikkatlice bakarsanız, orada mavi bir nokta göreceksiniz. O noktaya tekrar bakın. İşte o nokta burasıdır. Evimizdir.
Carl Sagan '100 milyar galaksi, her birinde 100 milyar yıldız'
[video=youtube;i5Afd4W8fOU]https://www.youtube.com/watch?v=i5Afd4W8fOU[/video]
Tüm bu gezegenlerin kendine özgü rotalarında bir bütün olarak hareket etmesi ;
Son olarak sizi Pluton'dan başlayıp, evrenin en büyük yıldızı olan Canis Majorise uğurluyorum;
[video=youtube;CAY87kJl0Nk]https://www.youtube.com/watch?v=CAY87kJl0Nk[/video]
Bonus Duvar Kağıdı;
Son düzenleme: