Aşağıdaki fotoğraf tanıdık mı renktaşlar öyleyse nereden çıkarttığınızı ve kim olduğuna detaylı bakalım 
14 temmuz 1912'den 30 aralık 1922'ye kadar galatasaray lisesi müdürlüğü yapmış sultani'nin 15. müdürüdür kendisi Mektebin 1891 mezunu olan salih arif bey hukuk mektebi’ni de bitirdikten sonra önce adliye sonra da maarif nezaretlerinde ve çeşitli öğretmenliklerde bulunmuş, bir süre mektepte ikinci müdür olarak vazife görmüş, 14 temmuz 1912’de müdürlüğe getirilmiştir. Mektepte kendisinden evvelki dönemlere göre çok sıkı bir disiplin kuran salih arif bey’in idaresi, birinci cihan harbi mağlubiyeti gibi nazik bir devreye rastlar.
Salih arif bey ittihatçı sempatizanı bugünkü rize ili, güneysu ilçesi olan potamyalı bir galatasaraylıdır. Diğer sultani müdürlerinden farklı olarak o da tıpkı tevfik fikret gibi galatasaray terbiyei bedeniye yani galatasaray kulübünün hami başkanı olmuştur. Kulübü himayesi altına alarak mektep ile kulübün bölünmez bir bütün olması için çaba harcamıştır.
Salih arif bey istanbul'un işgal senelerinde mekteb-i sultani'yi işgalden evi gibi korumuş, babaları malta'da sürgün olan veya kurtuluş savaşı’na katılmak için anadoluya giden çocukların bizzat velisi ve koruyucusu olmuş ve memlekete birçok gençler yetiştirmiştir. Bu kara günlerde sultani'de normal ve aralıksız olarak derslere devam olanağını sağlamıştır. Salih arif bey'in mektebe yaptığı bu büyük hizmet daima minnetle anılmaktadır. Salih arif bey, iki yıldan fazla ikinci müdür ve 11 yıldan fazla müdür olmak üzere galatasaray’da tam 14 yıl bulunmuş, 30 aralık 1922’de müdürlükten ayrılmıştır. Birçok yabancı dil bilen çok değerli bir eğitimciydi.
Bilhassa işgal yıllarında galatasaray'ın müzesinin ali sami yen tarafından liseye kaçırılmasını sağlamış ve kupalarımıza ingilizlerin el koymasına müsaade etmemiştir. Günümüzde özellikle her galatasaraylının, florya metin oktay tesislerindeki yönetim ve başkan odasında bulunan kimi zaman basın toplantısı kimi zaman imza töreni yapılan salondaki masanın arkasında duran kime ait oldukları kulüp üyelerince bile bilinmeyen başkanın arkasında duran portre fotoğraflardan pos bıyıklı, kravatlı ve kel olan alt sıradaki fotoğraf rahmetliye aittir
14 temmuz 1912'den 30 aralık 1922'ye kadar galatasaray lisesi müdürlüğü yapmış sultani'nin 15. müdürüdür kendisi
Mektebin 1891 mezunu olan salih arif bey hukuk mektebi’ni de bitirdikten sonra önce adliye sonra da maarif nezaretlerinde ve çeşitli öğretmenliklerde bulunmuş, bir süre mektepte ikinci müdür olarak vazife görmüş, 14 temmuz 1912’de müdürlüğe getirilmiştir. Mektepte kendisinden evvelki dönemlere göre çok sıkı bir disiplin kuran salih arif bey’in idaresi, birinci cihan harbi mağlubiyeti gibi nazik bir devreye rastlar.Salih arif bey ittihatçı sempatizanı bugünkü rize ili, güneysu ilçesi olan potamyalı bir galatasaraylıdır. Diğer sultani müdürlerinden farklı olarak o da tıpkı tevfik fikret gibi galatasaray terbiyei bedeniye yani galatasaray kulübünün hami başkanı olmuştur. Kulübü himayesi altına alarak mektep ile kulübün bölünmez bir bütün olması için çaba harcamıştır.
Salih arif bey istanbul'un işgal senelerinde mekteb-i sultani'yi işgalden evi gibi korumuş, babaları malta'da sürgün olan veya kurtuluş savaşı’na katılmak için anadoluya giden çocukların bizzat velisi ve koruyucusu olmuş ve memlekete birçok gençler yetiştirmiştir. Bu kara günlerde sultani'de normal ve aralıksız olarak derslere devam olanağını sağlamıştır. Salih arif bey'in mektebe yaptığı bu büyük hizmet daima minnetle anılmaktadır. Salih arif bey, iki yıldan fazla ikinci müdür ve 11 yıldan fazla müdür olmak üzere galatasaray’da tam 14 yıl bulunmuş, 30 aralık 1922’de müdürlükten ayrılmıştır. Birçok yabancı dil bilen çok değerli bir eğitimciydi.
Bilhassa işgal yıllarında galatasaray'ın müzesinin ali sami yen tarafından liseye kaçırılmasını sağlamış ve kupalarımıza ingilizlerin el koymasına müsaade etmemiştir. Günümüzde özellikle her galatasaraylının, florya metin oktay tesislerindeki yönetim ve başkan odasında bulunan kimi zaman basın toplantısı kimi zaman imza töreni yapılan salondaki masanın arkasında duran kime ait oldukları kulüp üyelerince bile bilinmeyen başkanın arkasında duran portre fotoğraflardan pos bıyıklı, kravatlı ve kel olan alt sıradaki fotoğraf rahmetliye aittir
Son düzenleme: