Ümit Özat: "Biz Şenol Güneş'in taktikleriyle mi dünya üçüncüsü olduk?" - Sayfa 3 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Ümit Özat: "Biz Şenol Güneş'in taktikleriyle mi dünya üçüncüsü olduk?"


Vallaha o Kupa'dan hatırladığım bir şey varsa eğer Şenol Güneş'in başarının mimarı değil takımın el freni olduğudur. Saçmasapan değişiklikler yapardı maç içinde delirtirdi herkesi, maç sonu açıklamaları zaten malum o konuda değişen yok. O zaman da zavallıydı hala da zavallı. Şimdi güç ve başarı elinde olduğu için daha tehlikeli. Beşiktaş'ı futbol olarak uçuran adam kendisi onu inkar etmiyorum ama 2002'de tamamen yalan dolan bir adamdı.
 
Ümit Özat son derece doğru bir tespit yapmıştır. Bu arada Fatih Terim ile Şenol Güneş arasında resmen uçurum var, zira Fatih Hoca ilk Süper Lig şampiyonluğunu 44 yaşında (1996-97 Sezonu) kazanırken, Şenol Hoca ise ancak 62 yaşında (2015-16 Sezonu) kazandı. Tabi ki Terim'in 47 yaşında UEFA kupasını kaldırdığını ve tüm kupalarda Şenol Güneş'e fark attığını da notlarımıza ekleyelim..
 
Bein'de Ümüd'ün röportaj vidyosu var ama bu yazılanları konuşmamış.

Bunu başka yere mi açıklamış, anlamadım.
 
Tek başına Şenol Güneş değil tabiki ama Şenol Güneş faktörünü de gözardı etmek yanlıştır bence. Galatasaray’ın jenerasyonu harikaydı doğru ama nasıl UEFA kupasında Fatih Terim’i gözardı edemezsek Şenol Güneş’i de edemeyiz. Adam öyle böyle Terim’den sonra en iyi ikinci Türk teknik direktördür. Ümit Özat acınası halde. Polemik adamlarından kurtulmalı Türk sporu.
 
Senol bir dogruya cok gec imza atti , basarisiz bir adam degil , ts , bursa , milli takim ve bjk de hep o takimlarin genel puan , galibiyet ortalamalarini kendisi disindaki doneme gore yukseltti

ama hatasi suydu , gecmiste ts nin de bursanin da sampiyonluklari olsa da , ozellikle ts de cok omur curuttu ve ts senol olsun olmasin 3 kere cok yaklastigi sampiyonlugu bir turlu alamadi , hem 1996 hem 2005 hem de 2011 de muthis yaklastilar ama olmadi

sonra dogru bir karar vererek sampiyon olabilecek bir klube imza atti ve donemsel sansini iyi kullandi

kotu ve basarisiz oldugunu dusunmuyorum ama sert rakipleri ya da zorlu mac trafigi baslayinca metal yorgunlugu cok sert hissettirdi kendini

bjk nin son 2 seneki basarisinda senoldan ziyade ona duzgun calisma ortami ve maddi rahatlik saglayan fiko etkendir
 
Senol bir dogruya cok gec imza atti , basarisiz bir adam degil , ts , bursa , milli takim ve bjk de hep o takimlarin genel puan , galibiyet ortalamalarini kendisi disindaki doneme gore yukseltti

ama hatasi suydu , gecmiste ts nin de bursanin da sampiyonluklari olsa da , ozellikle ts de cok omur curuttu ve ts senol olsun olmasin 3 kere cok yaklastigi sampiyonlugu bir turlu alamadi , hem 1996 hem 2005 hem de 2011 de muthis yaklastilar ama olmadi

sonra dogru bir karar vererek sampiyon olabilecek bir klube imza atti ve donemsel sansini iyi kullandi

kotu ve basarisiz oldugunu dusunmuyorum ama sert rakipleri ya da zorlu mac trafigi baslayinca metal yorgunlugu cok sert hissettirdi kendini

bjk nin son 2 seneki basarisinda senoldan ziyade ona duzgun calisma ortami ve maddi rahatlik saglayan fiko etkendir
Fener, Dünya şike rekoru kırarak şike yapmasaydı 2011 de TS şampiyon olmuştu.
O yıl Trabzon Şampiyonlar Ligi’ne direkt katıldığına göre demek ki o yılın gerçek şampiyonu Trabzon.
 
Vallaha o Kupa'dan hatırladığım bir şey varsa eğer Şenol Güneş'in başarının mimarı değil takımın el freni olduğudur. Saçmasapan değişiklikler yapardı maç içinde delirtirdi herkesi, maç sonu açıklamaları zaten malum o konuda değişen yok. O zaman da zavallıydı hala da zavallı. Şimdi güç ve başarı elinde olduğu için daha tehlikeli. Beşiktaş'ı futbol olarak uçuran adam kendisi onu inkar etmiyorum ama 2002'de tamamen yalan dolan bir adamdı.
Bu bjk ı mimarı da Şenol değil ki tam olarak.
Bilic ve Önder ozanın kurduğu proje takımın tam oturmuş zamanında geldi başına.

Bir iki takviye ile de hazır takımı uçurdu deniliyor işte. Marifetleri yok diyemem bende tabiki ama bayada abartılıyor işte.
 
Bu bjk ı mimarı da Şenol değil ki tam olarak.
Bilic ve Önder ozanın kurduğu proje takımın tam oturmuş zamanında geldi başına.

Bir iki takviye ile de hazır takımı uçurdu deniliyor işte. Marifetleri yok diyemem bende tabiki ama bayada abartılıyor işte.

Elindeki malzemeden iyi fayda alıyor yalnız orada hakkını vermek gerek. Quaresma'dan bir tek o fayda alabildi, bitmiş dediğimiz Babel'i tekrar sağlam bir kanat yaptı. Hiç verim alamadığı adamlar da oldu ama birkaç oyuncu yetti zaten takımı oynatmaya. Yoksa bu kadronun iskeletini asıl olarak Bilic'in kurduğunu ben de daha önce söylemiştim birkaç kere. Ama Bilic zamanında bu kadar organize oynamıyordu takım.
 
Üst Alt