Her hafta halısaha maçları yapıyoruz. Halısaha maçlarında aynı rakibin sürekli oynayan kalecisi; Bir maçta son dakika yediği golden sonra rakip takımın on numaralı oyuncusuna sadece topu istedi diye kovalayıp umursamazcasına tekme sallarsa, ertesi denk gelen maçta cinsel organını tutup gösterirse, ertesi denk gelen maçta poposuyla top tutmaya kalkarsa, ertesi denk gelen maçtada auta giden topa takla atarsa bizim Kasımpaşa'da ölür. Şaka yapmıyorum gerçekten mevzu çıkar ölür.
Ama şöyle bir gerçekte var, bizim halısaha maçlarında oynayan kalecilerin bile yapmayacağını bu ülkenin milli takımının ve önemli takımlarından birinin kalecisi yapıyor. Düşünmüyor rakip yeniliyor gergin demiyor. Onların en nefret ettiği formanın içindeyim ve bunlardan binlerce var. Bunların 100'ü sahaya girse bu yaptıklarımdan tahrik olupta, 80'ini güvenlik tutsa 20'si kaçıp yanıma gelse ağzım burnum ezilse diye düşünmüyor. Biz Galatasaray'lılar olarak Volkan'ın kafasına şişe gelseydi ya ölseydi diye düşüneceğiz. Bir şey diyeyim mi? İster bana kızan renkdaşım veya rakip takım taraftarı olsun, istersenizde insanlığımdan şüphe edin. O şişe Volkan'ın kafasına gelseydi. Volkan ölseydi. Zerre kadar umrumda olmazdı. Allah rahmet eylesin, akıllı dursaydı bok yoluna gitti der ve geçerdim.
