Televizyonlara bakıyorum çoğunlukla rıdvan, lucescu ve spor bakanı osman bak tarafından sürekli açıklama geliyor. Peki yabancı kuralı kalkalı tam 2 seneyi geçti ülkemiz de bu süreçte neler değişti.
1) Bundan 2 sene öncesine kadar hangi anadolu takımımız Avrupa Liginde mücadele etse grup sonuncusu olarak geri dönüyorlardı. Yabancı sınırı kalktıktan sonra Osmanlıspor tam tamına 14 maç oynadı ve Villarreal, Bükreş ve Zürih grubundan lider olarak çıktı hatta Olympiakos mücadelesinde rakibe göre çok daha etkili oynayıp elendiler.
2) Bu sene Başakşehir şampiyonlar ligi ön elemelerinde Club Brugge paramparça etti ve üstüne sevilla gibi bir takıma karşı turu son dakika da direkten dönen topla kaybetti. Gruplarda as kadrolarıyla çıksalardı yüksek ihtimal bir üst tura kalacaklardı
3) Konyaspor içerde marsilya'yı yendiği taktirde ki marsilya inanılmaz formda büyük bir iş yapıp üst tura kalacaklar
Ligimizin kendi içinde değerlendirecek olursak;
Başakşehir gibi bir takım yabancı kuralından sonra ciddi ciddi şampiyonluğa oynayacak bir takım kıvamına geldiler; caicara, clichy, adebayor, elia, visca, mossoro gibi oyuncularla seviye atladı. Antalyaspor da nasri, menez, eto, vainqueur, maicon gibi isimlere sahip Sivasspor kone, Kayserispor gyan, Bursaspor badu gibi önemli isimleri transfer ettiler.
Ligimizdeki artan kaliteyi de buna bağlayabiliriz eskiden anadolu takımlardaki iyi oyuncular fazla miktarda verilen bonservislerle büyük takımlarda oynardı ve elindeki iyi oyuncular gittikten sonra anadolu takımları yerini dolduracak oyuncular bulamazlardı. Bu yüzden 3 takım ligdeki kalitesiz takımlara karşı rahat maçlar geçirirlerdi ama günümüzde basının kolay fikstür dediği kavramın yabancı sınırı kalktıktan sonra geçerli olduğunu sanmıyorum. Büyük takımlar kendi güçlerine güç kattılar fakat anadolu takımları bu gelişimden en fazla yararlanan takımlar oldular ve o sayede artık büyük takımları belli ölçüde zorlayabiliyorlar hatta galibiyeti bile düşünebiliyorlar.
Bizim kadroyu Avrupa da merak ediyorum geçtiğimiz yıllarda başardığımızın üzerine çıkma ihtimalimiz olabilir çünkü artık o güce ve imkanlara sahibiz özellikle artan yayın gelirleriyle beraber avrupaya gittiğimiz taktirde güzel işlere imza atabiliriz. Şampiyonlar liginde yarı final görmek hala zor bir ihtimal ama kaliteli ve doğru hamlelerle olmayacak işlerde değil. Umarım yabancı serbestliği uzun yıllar devam eder. Hazır ülkemizde her takım 30-40 bin kişilik modern stadlara kavuşmuşken yabancı serbestliğiyle ligimizdeki kalite büyük liglere yetişebilir ve onlarla daha eşit şartlarda mücadele edebiliriz.
Yabancı kuralı getirmek yerine de şöyle bir öneri yapılabilir; her takıma zorunlu modern tesisleşme getirilmeli ve alt yapıdan oyuncu oynatan takımlara sene sonu oynattığı maç sayısına göre cezbedici bir ekstra prim(3 oyuncu 17 şer maç oynadıysa toplam 51 maç ve maç başı 20.000 TL = 10.200.000 TL) verilmeli o zaman bir şeyler değişir. Fikirleri kısıtlamak hiçbir şeyi değiştirmez tam tersi fikirleri özgürleştirmek yeni fikirler yaratır.
1) Bundan 2 sene öncesine kadar hangi anadolu takımımız Avrupa Liginde mücadele etse grup sonuncusu olarak geri dönüyorlardı. Yabancı sınırı kalktıktan sonra Osmanlıspor tam tamına 14 maç oynadı ve Villarreal, Bükreş ve Zürih grubundan lider olarak çıktı hatta Olympiakos mücadelesinde rakibe göre çok daha etkili oynayıp elendiler.
2) Bu sene Başakşehir şampiyonlar ligi ön elemelerinde Club Brugge paramparça etti ve üstüne sevilla gibi bir takıma karşı turu son dakika da direkten dönen topla kaybetti. Gruplarda as kadrolarıyla çıksalardı yüksek ihtimal bir üst tura kalacaklardı
3) Konyaspor içerde marsilya'yı yendiği taktirde ki marsilya inanılmaz formda büyük bir iş yapıp üst tura kalacaklar
Ligimizin kendi içinde değerlendirecek olursak;
Başakşehir gibi bir takım yabancı kuralından sonra ciddi ciddi şampiyonluğa oynayacak bir takım kıvamına geldiler; caicara, clichy, adebayor, elia, visca, mossoro gibi oyuncularla seviye atladı. Antalyaspor da nasri, menez, eto, vainqueur, maicon gibi isimlere sahip Sivasspor kone, Kayserispor gyan, Bursaspor badu gibi önemli isimleri transfer ettiler.
Ligimizdeki artan kaliteyi de buna bağlayabiliriz eskiden anadolu takımlardaki iyi oyuncular fazla miktarda verilen bonservislerle büyük takımlarda oynardı ve elindeki iyi oyuncular gittikten sonra anadolu takımları yerini dolduracak oyuncular bulamazlardı. Bu yüzden 3 takım ligdeki kalitesiz takımlara karşı rahat maçlar geçirirlerdi ama günümüzde basının kolay fikstür dediği kavramın yabancı sınırı kalktıktan sonra geçerli olduğunu sanmıyorum. Büyük takımlar kendi güçlerine güç kattılar fakat anadolu takımları bu gelişimden en fazla yararlanan takımlar oldular ve o sayede artık büyük takımları belli ölçüde zorlayabiliyorlar hatta galibiyeti bile düşünebiliyorlar.
Bizim kadroyu Avrupa da merak ediyorum geçtiğimiz yıllarda başardığımızın üzerine çıkma ihtimalimiz olabilir çünkü artık o güce ve imkanlara sahibiz özellikle artan yayın gelirleriyle beraber avrupaya gittiğimiz taktirde güzel işlere imza atabiliriz. Şampiyonlar liginde yarı final görmek hala zor bir ihtimal ama kaliteli ve doğru hamlelerle olmayacak işlerde değil. Umarım yabancı serbestliği uzun yıllar devam eder. Hazır ülkemizde her takım 30-40 bin kişilik modern stadlara kavuşmuşken yabancı serbestliğiyle ligimizdeki kalite büyük liglere yetişebilir ve onlarla daha eşit şartlarda mücadele edebiliriz.
Yabancı kuralı getirmek yerine de şöyle bir öneri yapılabilir; her takıma zorunlu modern tesisleşme getirilmeli ve alt yapıdan oyuncu oynatan takımlara sene sonu oynattığı maç sayısına göre cezbedici bir ekstra prim(3 oyuncu 17 şer maç oynadıysa toplam 51 maç ve maç başı 20.000 TL = 10.200.000 TL) verilmeli o zaman bir şeyler değişir. Fikirleri kısıtlamak hiçbir şeyi değiştirmez tam tersi fikirleri özgürleştirmek yeni fikirler yaratır.
Son düzenleme:
