Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Dursun Aydın Özbek ve Galatasaray Sportif A.Ş. Başkanvekili Erden Timur, derbi sonrası yaşanan olaylara ilişkin Florya Metin Oktay Tesisleri'nde basın toplantısı düzenledi.
Başkan Dursun Aydın Özbek’in yaptığı açıklama şu şekilde:
Dursun Özbek: "Dün yaşanan olaylarla alakalı, baş ahlaksız, yancıları ve kamu görevlileri hakkında gerekli suç duyurularını yaptık! Bu boş stat kabadayılarıyla geçen sene de mücadele ettik yine ederiz!"
Dursun Özbek: "Baş ahlaksız Ali Koç, trafik durdurularak, polis eşliğinde sahaya gelmiş ve sahaya alınmıştır. Güvenliği sağlayanlar şehir eşkiyalarının korumalığını yapmıştır!"
Dursun Özbek: "Ali Koç buradan söylüyorum sana; sana bu yaptıklarını tek tek soracağım bunu bil. Bunun hesabını bugün ve yarın göreceksin. Senin bir proje oluğunu tüm Türkiye öğrenecek!"
Dursun Özbek: "Senin bu yaptıkların bana sökmez Ali Koç. Ben Galatasaray başkanıyım. Taraftarımız ve üyelerime sesleniyorum; hiçbir seçim şampiyonluktan önemli değildir. Tek konsantrasyonumuz 24. şampiyonluk. Seçim toplantılarını durdurduk. Oyuncu kardeşlerimiz ve Okan hocamızın yanında olup şampiyon olacağız. İyilik kazanacak!"
Dursun Özbek: “Provakasyon, tek bildikleri o! Futbolcunun adını söylemeye gerek yok, tek bildiği o. Herkes gördü, bir şey dememize gerek yok!”
Dursun Özbek: "Boş sahaya silahlı korumalar, yanında 70-80 tane yancısı... Akreditasyon alanına giren kişiler bellidir. Federasyonun belli bir süresi var. O süre bittikten sonra o bölge Galatasaray'ın evidir. Sen haneye tecavüz eder gibi geliyorsun. Tek başına da gelmiyorsun. Silahlı korumalar, 70-80 kişi... Bu sahte kabadayılık değil de nedir?"
Dursun Özbek: "Ali Koç önemli bir ailenin ferdi, iyi eğitim almış biri, ailesinin gücü belli. Bu gücün arkasından, böyle bir işe girişmek, insanları birbirine düşürmek, bunun hesabını kim verebilir? Yarın böyle bir olay olunca bu durumdan vazife çıkaracak insan olmayacak mı?"
Dursun Özbek: "Ali Bey stadyuma polis eskortuyla geliyor. Maç bitmiş! Orada stadyumu korumakla görevli arkadaşlar ortada yok! Orada ne işi var? Kamu onu ne diye görevlendirmiş?"
-Stat müdürünüz öldüresiye yumruklandı. Ne söylemek istersiniz?
Dursun Özbek: "Ali Çelikkıran stadın bakımından sorumlu bir arkadaş. 7-8 kişi onun üzerine çullanmış. Böyle bir şey delikanlılığa sığar mı? Bu Ali Koç nasıl bir spor adamı? Sen neyine güveniyorsun ya?"
Dursun Özbek: "Bu sahte kabadayılık, bu sokak kabadayılığı öyle bir şeydir ki önüne geçilemez. Emniyet Müdürüme, Sayın Valime değerli savcılarıma ve devletime sesleniyorum; Bu gidiş iyi bir gidiş değil. Son 6 aydır olanları gözden geçirin!"
Dursun Özbek: "Sahaya girdin de ne kazandın? Ne kazandın Ali bey? Toplumu bölmeye ve toplum içine husumet tohumları ekmeye çalışmak, memlekete ihanetten öte bir şey değildir!"
-Ali Koç’un stadyuma gelip sahaya çıkması arasında 15 dakika vardı. Galatasaray taraftarı, bu süre zarfında sizin nerede olduğunuzu merak ediyor.
Dursun Özbek: "Maç bittikten sonra Okan hocamın odasındaydım. Artık maç bitmişti, stattan ayrıldım ve yola çıktık. Ben yoldayken haber geldi. Ben dönüp gelene kadar Ali Koç orayı terk etmişti. Kimin aklına gelirdi birilerinin böyle gelip silahlı korumalarla stadı basacağı?"
Dursun Özbek: "Yazıklar olsun sana. Yazıklar olsun ki sen değerli bir ailenin çocuğusun."
Dursun Özbek: "Çocukluğumda Mithat Paşa Stadyumu'nda maçları beraber seyrederdik. Mağlup olan takıma ne yapılırdı? Bir tabut bulurlardı, tabutun üzerine yenilen takımın bayrağı koyulurdu, Taksim'e kadar götürülürdü. Bugün, adam silahlı insanlarla 80 kişi geliyor, stadyum boşalmış vaziyette, polis eskortuyla! bakın burayı özellikle söylüyorum, sorumlu arkadaş o esnada geziyor, ya arkadaş devlet seni niye oraya gönderdi? Ali Çelikkıran yumruklanırken polis gördünüz mü?"
Dursun Özbek: "Seçime gideceksin şimdi bunu kahramanlık hikayesi olarak anlatacaksın! Türkiye'nin huzurunu düşünen adam böyle bir şey yapar mı? Çok basit olaylarda insanlar yakalanıyorlar haberlerde görüyorsunuz, biz suç duyuruları yaptık bakalım ne yapacaklar!"
Dursun Özbek: “Ali Koç'un neresiyle konuşulur? Nasıl konuşulur? Onun istediği tarz, Galatasaraylılara uygun değil. O yüzden buluşamayız!”
Dursun Özbek: "Şu kadar yüreğin varsa, kabadayılık sıfatını kendine yakıştırıyorsan mekanın sahibi oradayken gel yap bunu!"
Dursun Özbek: "İyi ki orada değildim. Ne olacak benim de korumalarım var. Bunlar karşı karşıya gelecek. Al sana bir sürü olay. Boş stadyumda kabadayılık yapmak kolay. Eğer birazcık yüreğin varsa mekanın sahibi oradayken bunu yapman lazım."
Dursun Özbek: "Polis, çok gurur verici ve yüksek seviyede yapılması gereken meslek. Sormak aklına gelmedi mi? Ali Bey niye geldin buraya diye. Maksadın ne? Çünkü devlet seni oraya o stattaki olayları engellemek, korumak için gönderdi. Yasal bir görev."
Dursun Özbek: “Galatasaray stadyumuna kimse öyle kolay kolay giremez. Ali Koç stadyuma nasıl girdi? Bariyerleri kim açtırdı?”
-Karşı tarafın Erden Timur düşmanlığı nereden geliyor?
Dursun Özbek: "Başlamadan cevap vereyim. Kusura bakma... Erden düşmanlığı şuradan geliyor. O kadar başarılı 2 sene geçirdik ki Erden kardeşimle beraber… Kıskançlık… Onların fıtratında olan fitneyle dağıtmak... Galatasaray'ın ulaşacağı finansal yapıdan dolayı da endişeleri var!"
Dursun Özbek: “TFF'de oturuyorduk, Ali Koç ayağa kalktı ve Erden Timur'u tehdit etti. Ayağa kalktım, "Sen kimsin?" dedim.”
Dursun Özbek: "TFF'de bir toplantıdayız. Ali Bey şiddetle kalktı ve Erden'e parmağını sallayarak 'Seni mahvedeceğim, sen Koç ailesini tanımıyorsun, ticari hayatını bitireceğim' dedi. Ne diyorsun sen ya dedim. 'Sen kimsin, haddini bil otur aşağı' dedim. Tık, aşağıya."
____________________________
Erden Timur: “Polisler telefona bakıyor numarasıyla Ali Koç'a yol açtı!”
Erden Timur: "Yüzlerce araba durdurularak polis esortuyla içeri giriliyor. Emniyet görevlilerimiz arasında hiçbir şey yapmayarak, telefonla konuşarak arkasını dönenler var. Meydan bırakılmıştır! Silahlı adamlarla gelenler korunmuştur."
Erden Timur: "Korumakla yükümlü olduğunuz insanları değil de silahla gelen insanları koruyorsunuz. Bundan sonra herkes 100 silahlı adam tutup böyle bir şey mi yapsın? Ne olacak çatışma mı çıksın? Bunlar işleri nerelere götürür?"
Erden Timur: "Bir tarafın başından beri kayrılması, işi bu noktaya getirmiştir maalesef!"
Erden Timur: "Camia asmayı kesmeyi beklediğinde çok kolay kahraman olursunuz. Maalesef diğer tarafın yapmaya çalıştığı şey bu."
Erden Timur: "Oradaki memur arkadaşlara bir şey demiyorum. Onlar orada emir kulu. Ama orada başında olan insanların... Şunu da ilavet edeyim kasıtı göstermek için; bir sürü olay var orada, tehdit var, darp var... Bir tane polis orada tutanak tutmadı! Devletin polisinin orada görevi tutanak tutmaktır. Görevini ihmal edenlere suç duyurusunda bulunu."
Erden Timur: “Planlı ve bize açıkça kast var! Amaçları bizi devletimizin polisiyle karşı karşıya getirmekti!”
Erden Timur: "Fenerbahçe seçimi öncesi Ali Koç'un şöyle bir sahneyle karşılamayı göze alacağını düşünür müsünüz? Polisler ittiriyor ve içeri giremiyorlar... Hiç kimse bu riske girer mi? Girmez. Yoksa bu işin önceden garantisi mi alındı?"
Erden Timur: “Bu şeye benziyor. “Gece evinize birisi geliyor. Siz niye uyanık değilsiniz?” Maç bitmiş. Herkes gitmiş. Statta polisler kaldığı için onların önlem almasını beklersiniz. Memur arkadaşlara bir şey demiyorum. Onlar emir kulu.”
Erden Timur: “İdealist insanlar her zaman cesur olur. Biliyorsunuz basın önünde neler neler yaptılar. Sorun değil, ben Galatasaray ile ilgili vazifemi yapmak zorundayım.”
Erden Timur: "Bana 20’den fazla kez hakaret edildi ve cevap vermedim. Birisi birisine bir şey yaparsa ne olur diye konuştuk. Başkanımız da burada, o da söyledi. Eğer 18 yaşında iki çocuk birbirini bıçaklarsa ne olacak?
‘Ceza alsınlar’ dememe takılmışlar. Ben hukuk dışı hiçbir şey söylemedim. Bizim birlikteliğimizi bozmayı kimse beceremez! Size 10 defa terörist dediklerinde siz hiçbir şey demezseniz ne olur? Biz bir camiayı temsil ediyoruz."
Erden Timur: “Dayanışma ve konsantrasyon tam da bu zamanda lazım! Biz Galatasaray’ız! Mayıslar bizim yılbaşımızdır.”
Erden Timur: “Sportif AŞ’deyim. Listelerde olmama gerek yok zaten."
Erden Timur: "Başta sayın Okan Hocam, Futbolcularımız, Teknik Heyetimiz ve Yönetimimiz olmak üzere herkesi birleşmeye, birlik içerisinde hareket etmeye; hakkımız olan 24. şampiyonluk için Konya’da olağanüstü bir futbolla şampiyonluğa yürekten inanmaya davet ediyorum."
Erden Timur: "Yunus Emre'nin çok güzel bir sözü var; 'Derdi dünya olanın dünya kadar derdi olurmuş diye' en iyisi bu sözle kapatalım."
