2016-2017 Futbol Sezonu Kombine Fiyatları!

[Alper Altun]

Gücünü geçmişinden alan 4 yıldızlı Galatasarayımız, en büyük destekçisi ve itici gücü taraftarlarını, her sezon olduğu gibi önümüzdeki sezonda da Türk Telekom Arena’ya davet ediyor. 2016-2017 Futbol Sezonu kombine yenileme dönemi 10 Haziran'da başlıyor! Birlikte yeni şampiyonluklar, yeni kupalar için haydi omuz omuza!

2016-2017 Futbol Sezonu kombineleri, 10 Haziran 2016 Cuma günü saat 11:00’da GS Bonus kartlarına 3, 6, 9 taksit avantajıyla, passo.com.tr, Beyoğlu GSStore ve Ali Sami Yen Spor Kompleksi Türk Telekom Arena kombine satış ofislerimizden yenilemeye çıkıyor. Kombine yenilemelerinde bir senelik Passolig kart vizeleme bedeli Galatasaray tarafından karşılanıyor. Passolig kart vizeleme ücretini daha önce ödeyen taraftarların vize süresi ise ekstra bir sene daha uzatılıyor.

Kombine sahiplerinin özel yüzde 15 indirimli koltuğunu yenilemek için son tarihi ise 24 Haziran 2016.

https://galatasaray.org/haber/futbol/sahada-biz-tribunde-sen/32598
​

 

[Tuna Köse]

Dursun çok bekler kombine yenilenmesini

 

[Alp Çelik]

Peki sen 3 milyar 750 mılyar milyon sen bu parayi ne yaptın? Evde çocuğlar açtır bana ne diyor bilıyorsun senin dinin imanını biippppp.

 

[Arda Rami]

Kimi izleyeceğiz başkan.Yasini mi izleteceksin bize.

 

[Güven Soytürk]

tamam. kılıfımız da gücünü tarihten alır.

 

[Aziz Yıldız]

passoligle beleş 10 maça gittim bu sene
seneye hedef 20 maç
durmak yok beleş girmeye devam

 

[Alper Altun]

Ne hocasi belli takimin, ne gidenleri, ne de gelenleri, Dursun daha cok bekler.. Plan- projesiz bir takim suanda.

 

[Sarper Yıldırım]

Eskiden daha ucuz değil miydi sanki?

Proje,plan falan hepsi hikaye,biz taraftarız neticede.Amaç takıma destek olmak her koşulda.İstanbul'da olup da kombine almamamın tek sebebi fiyatı olurdu herhalde.

 

[Anıl Bunarcı]

Eskiden daha ucuz değil miydi sanki?

Proje,plan falan hepsi hikaye,biz taraftarız neticede.Amaç takıma destek olmak her koşulda.İstanbul'da olup da kombine almamamın tek sebebi fiyatı olurdu herhalde.

Yoo hikaye falan değil. Yönetim doğru plan ve proje kapsamında ilerliyorken takım başarısız sonuçlar alırsa o zaman desteğe devam edilir. Ama neredeyse taraftarın tamamı bu yönetimden, yönetimin yaptığı şeylerden mutsuz. Para kolay kazanılmıyor. O nedenle kimse parasını bir sistemi taktiği olmayan, saçma sapan oyuncularla yola devam eden, doğru hamleleri yapmamış bir yönetimin eserini izlemek ve kendini sinirden delirtmek için harcamaz. O paranın karşılığı bu hizmet olamaz çünkü.

 

[Sarper Yıldırım]

Yoo hikaye falan değil. Yönetim doğru plan ve proje kapsamında ilerliyorken takım başarısız sonuçlar alırsa o zaman desteğe devam edilir. Ama neredeyse taraftarın tamamı bu yönetimden, yönetimin yaptığı şeylerden mutsuz. Para kolay kazanılmıyor. O nedenle kimse parasını bir sistemi taktiği olmayan, saçma sapan oyuncularla yola devam eden, doğru hamleleri yapmamış bir yönetimin eserini izlemek ve kendini sinirden delirtmek için harcamaz. O paranın karşılığı bu hizmet olamaz çünkü.

Aslında eskiden böyle düşünüyordum,tabi ki dediklerinde haklısın ancak bu yazdığın cevap taraftarlığı değil müşteriliği karşılıyor bence.Günümüz endüstriyel futbol ortamında taraftarlar da bir müşteri midir,tartışma konusu.Benim şahsi görüşüm,takım kötü gittiğinde takıma arkayı dönmek gerçek taraftarlık değildir.

 

[Muhammed Safa Eker]

Yoo hikaye falan değil. Yönetim doğru plan ve proje kapsamında ilerliyorken takım başarısız sonuçlar alırsa o zaman desteğe devam edilir. Ama neredeyse taraftarın tamamı bu yönetimden, yönetimin yaptığı şeylerden mutsuz. Para kolay kazanılmıyor. O nedenle kimse parasını bir sistemi taktiği olmayan, saçma sapan oyuncularla yola devam eden, doğru hamleleri yapmamış bir yönetimin eserini izlemek ve kendini sinirden delirtmek için harcamaz. O paranın karşılığı bu hizmet olamaz çünkü.

Proje yok denir devam falan edilmez.

Türkiye, özellikle de İstanbul iyi gün taraftarlarının memleketidir.

 

[Onur Salihli]

Avrupanin en ucuz kombine fiyatlari bizde bence

 

[Anıl Bunarcı]

Aslında eskiden böyle düşünüyordum,tabi ki dediklerinde haklısın ancak bu yazdığın cevap taraftarlığı değil müşteriliği karşılıyor bence.Günümüz endüstriyel futbol ortamında taraftarlar da bir müşteri midir,tartışma konusu.Benim şahsi görüşüm,takım kötü gittiğinde takıma arkayı dönmek gerçek taraftarlık değildir.

Evet, değildir. Taraftar müşteri değildir tabii ki ama örneğin bir taraftar bir futbolcunun bir senede kazandığını ömrü boyunca futbolcuya göre zor şartlarda çalışarak kazanamazken aldığı üç beş kuruştan fedakarlık yapıp parasını gönlündeki takımını desteklemeye harcıyorsa, karşılığı bu olmamalı.

Geçen sene yapılan işlerden sonra takımın bu hale geleceği belliydi. Burda taraftar bile o zamandan bu günleri görebilirken yöneticilerin takımı uçuruma sürüklemesi kabul edilemez.

Eğer geçmiş yönetimlerin yaptığı gereksiz aşırı harcamalar bugün kulübümüzü ekonomik bir çıkmaza soktuysa, mevcut yönetimin de bu sorunu çözmeye yönelik hamleler yapması gerekir. Şimdi her seferinde "Bu borç geçmişten bizim sırtımıza yüklendi. Elimizi taşın altına biz soktuk." tarzında açıklamalar yapıyorsan, hak ettiğinin fazlasını kazanan oyuncuları göndereceksin. Yerine transfer yapacak para yoksa altyapıdan gençler oynasın. Ama sen hem bu açıklamaları yapıp hem de çöpleri yollamazsan, hazır sözleşmesi bitmiş ve 30 yaşını geçmiş oyuncunun maaşını neredeyse iki katına çıkartıp yeni sözleşme imzalarsan, 6 ay sonra boşa çıkacak kalitesiz bir oyuncuya 2.5 milyon euro bonservis ödersen, bir başkan verdiği hiçbir sözü tutmazsa, işte o zaman taraftarın tepki göstermeye hakkı vardır.

Yönetim doğru işler yapsa, taraftar onların elinden geleni yaptığı mesajını alsa zaten tribünler hiç boş kalmaz.

 

[Osman SEDEN]

"Gücünü geçmişinden alan 4 yıldızlı Galatasarayımız, en büyük destekçisi ve itici gücü taraftarlarını"

para istemeye gelince nasılda yalakalık yapıyorlar

 

[Sarper Yıldırım]

Evet, değildir. Taraftar müşteri değildir tabii ki ama örneğin bir taraftar bir futbolcunun bir senede kazandığını ömrü boyunca futbolcuya göre zor şartlarda çalışarak kazanamazken aldığı üç beş kuruştan fedakarlık yapıp parasını gönlündeki takımını desteklemeye harcıyorsa, karşılığı bu olmamalı.

Geçen sene yapılan işlerden sonra takımın bu hale geleceği belliydi. Burda taraftar bile o zamandan bu günleri görebilirken yöneticilerin takımı uçuruma sürüklemesi kabul edilemez.

Eğer geçmiş yönetimlerin yaptığı gereksiz aşırı harcamalar bugün kulübümüzü ekonomik bir çıkmaza soktuysa, mevcut yönetimin de bu sorunu çözmeye yönelik hamleler yapması gerekir. Şimdi her seferinde "Bu borç geçmişten bizim sırtımıza yüklendi. Elimizi taşın altına biz soktuk." tarzında açıklamalar yapıyorsan, hak ettiğinin fazlasını kazanan oyuncuları göndereceksin. Yerine transfer yapacak para yoksa altyapıdan gençler oynasın. Ama sen hem bu açıklamaları yapıp hem de çöpleri yollamazsan, hazır sözleşmesi bitmiş ve 30 yaşını geçmiş oyuncunun maaşını neredeyse iki katına çıkartıp yeni sözleşme imzalarsan, 6 ay sonra boşa çıkacak kalitesiz bir oyuncuya 2.5 milyon euro bonservis ödersen, bir başkan verdiği hiçbir sözü tutmazsa, işte o zaman taraftarın tepki göstermeye hakkı vardır.

Yönetim doğru işler yapsa, taraftar onların elinden geleni yaptığı mesajını alsa zaten tribünler hiç boş kalmaz.

Dediklerinde haklısın ama Muhammed'in dediği gibi kulüp iyi bir yapılanmaya girse bile başarısızlık sözkonusu ise millet hemen arkayı dönüyor.Tabi ki Dursun ve yönetim defolup gitmeli,kulüpteki lise hegemonyası kırılmalı bunlarda herkes hemfikir ancak bir bakıyorum Avrupa'daki maçlara stadlara,2. lig takımlarının stadları bile full çekiyor çoğu zaman.Avrupalılar Tanrı değil,Avrupa'da da çok kötü yönetilen kulüpler fazlasıyla var,ancak stadlarındaki doluluk da bir o kadar kallavi.Gerçekten projeye yapılanmaya önem verip de skora sonuca bakmadan desteğini sürdüren veya kesen varsa haklısın ancak bizim plan proje dediğimiz şeyler tamamen skor-sonuç-başarı.Son cümlene katılmıyorum o yüzden.