Sezon başında Merkez Hakem Kurulu (MHK) kararı ile hakemliğe veda eden Bülent Yıldırım, gündeme dair sorulara cevap verdi. Radyospor’dan Salim Manav’ın yayınına katılan Bülent Yıldırım “Hakemken çocuğum olmadığı için Allah’a şükrettim. Türkiye’de linç kültürü var. Bu kültürden hakemler ve aileleri de etkileniyor” ifadelerini kullandı.
Türk futbolunda kaotik ve ürkütücü bir ortam olduğunu belirten Bülent Yıldırım, “Hakemlik dönemimde sosyal medyada kullanmadım, hakem arkadaşlarımın da kullanmasını önermiyorum. Sosyal medyada ciddi algı bozukluğu ve linç kültürü var. Fenerbahçe-Kasımpaşa maçında Ali Palabıyık’ın penaltı kararı doğruydu. Karim Hafez’in pozisyonunda Ali Palabıyık iyi niyetli bir şekilde oradan ayrıldı fakat Karim Hafez atılmak için her şeyi yaptı. Aytaç Kara da sürekli hakemle oynuyor yakışmadı!” şeklinde konuştu.
Gelecek planları ile ilgili de konuşan Bülent Yıldırım, şunları söyledi:
“Henüz kariyer planlamamı yapmadım. Süper Lig ve 1. Lig’de oynanan maçları takip ediyorum ve analizlerini yapıyorum. İş yerlerinde ayrılık usulleri çok değerlidir. Bu noktada MHK’nin bana karşı tavrını doğru bulmuyorum. MHK’nin bu ayrılık şekli beni çok üzdü. MHK bana haksızlık yaptı. Hakemken çocuğum olmadığı için Allah’a şükrettim. Türkiye’de linç kültürü var. Bu kültüreden hakemler ve aileleri de etkileniyor. Çok trajik bir ortam var. Şu anda yorumculuk yapıyorum. Ben bunu bu alanda tecrübe sayıyorum. Hakemlik dönemimde hep dışarı kapalı bir insandım, başımı hiç dışarı çıkarmazdım. Masanın diğer tarafı hakkında da bilgi sahibi oldum. Sahadaki maç yöneten hakem eleştirilmekten asla çekinmez. Sağlıklı eleştiriden de her insan öğrenir. Fakat kişilik haklarına saldırı, hakaret ve argo kelimeler asla kabul edilemez. Eyyamcı ve kurgucu söylemi de asla kabul edilemez. Ben kariyerim boyunca asla eyyamcı ve kurgucu olmadım.”
Video Yardımcı Hakem (VAR) tartışmaları hakkında da fikirlerini söyleyen Bülent Yıldırım “VAR ile hakem arasındaki diyalogların iddia edildiği gibi yaşanması mümkün değil. VAR hakemi, orta hakemi asla yönlendiremez. VAR hakemi ile orta hakemin kavga etmesi, tartışması, bağrışması söz konusu olamaz” dedi.
Sözcü
Türk futbolunda kaotik ve ürkütücü bir ortam olduğunu belirten Bülent Yıldırım, “Hakemlik dönemimde sosyal medyada kullanmadım, hakem arkadaşlarımın da kullanmasını önermiyorum. Sosyal medyada ciddi algı bozukluğu ve linç kültürü var. Fenerbahçe-Kasımpaşa maçında Ali Palabıyık’ın penaltı kararı doğruydu. Karim Hafez’in pozisyonunda Ali Palabıyık iyi niyetli bir şekilde oradan ayrıldı fakat Karim Hafez atılmak için her şeyi yaptı. Aytaç Kara da sürekli hakemle oynuyor yakışmadı!” şeklinde konuştu.
Gelecek planları ile ilgili de konuşan Bülent Yıldırım, şunları söyledi:
“Henüz kariyer planlamamı yapmadım. Süper Lig ve 1. Lig’de oynanan maçları takip ediyorum ve analizlerini yapıyorum. İş yerlerinde ayrılık usulleri çok değerlidir. Bu noktada MHK’nin bana karşı tavrını doğru bulmuyorum. MHK’nin bu ayrılık şekli beni çok üzdü. MHK bana haksızlık yaptı. Hakemken çocuğum olmadığı için Allah’a şükrettim. Türkiye’de linç kültürü var. Bu kültüreden hakemler ve aileleri de etkileniyor. Çok trajik bir ortam var. Şu anda yorumculuk yapıyorum. Ben bunu bu alanda tecrübe sayıyorum. Hakemlik dönemimde hep dışarı kapalı bir insandım, başımı hiç dışarı çıkarmazdım. Masanın diğer tarafı hakkında da bilgi sahibi oldum. Sahadaki maç yöneten hakem eleştirilmekten asla çekinmez. Sağlıklı eleştiriden de her insan öğrenir. Fakat kişilik haklarına saldırı, hakaret ve argo kelimeler asla kabul edilemez. Eyyamcı ve kurgucu söylemi de asla kabul edilemez. Ben kariyerim boyunca asla eyyamcı ve kurgucu olmadım.”
Video Yardımcı Hakem (VAR) tartışmaları hakkında da fikirlerini söyleyen Bülent Yıldırım “VAR ile hakem arasındaki diyalogların iddia edildiği gibi yaşanması mümkün değil. VAR hakemi, orta hakemi asla yönlendiremez. VAR hakemi ile orta hakemin kavga etmesi, tartışması, bağrışması söz konusu olamaz” dedi.
Sözcü