Cevap: # Balazs Dzsudzsak
Ciddi bir potansiyele sahip genç bir oyuncunun Türkiye'ye rahatlıkla getirilebileceğine inanmak gerçekçilik değildir.Fenerbahçe'nin her yıl banko ŞL'ye gitmesiniyse nereden çıkardın hiç anlayamadım
Türkiye'yi tanımıyorsun,farklı bir gözle bakıyorsun ve normalde olmayan şeyleri varmış gibi gösteriyorsun.Fenerbahçe Güiza'ya 14 milyon euro vermiş bir kulüp.Getiriliş biçimine baktığın zaman İspanya gol kralı ama onun ötesinde nasıl bir futbolcu olduğunu demek ki bir tek Fenerbahçe görememiş.Böylesine har vurup harman savuran bir takımın şimdiye kadar 1 tane bile genç yıldız getirememesine rağmen istediği çoğu futbolcuyu getirebilirmiş imajı yaratman akıl alır gibi değil.
Gerçekçi olmayan birisi varsa bu ben değilim
Guiza'yi zerre kadar sevmem, alinmasinin da hata oldugunu dusunurum, ancak Guiza'yi Avrupa Sampiyonasi'nda Ispanya milli takiminin ucuncu forveti oldugu, bir onceki sezonda 27 gol attigi bir donemin ardindan transfer etmek sacmalik degildir. Ustelik transferinde rol oynayan kisilerden biri zaten takimin basina gecirilen Ispanya milli takim antrenoruyse o zaman gayet de normal karsilarim. Oyle bir anlayis var ki memlekette, Fenerbahceliler de dahil olmak uzere tabii ki, gelen oyuncu mutlaka ama mutlaka makina gibi oynasin, onune geleni yere devirsin, ezsin gecsin, eger kotu cikarsa da koy gotune gitsin. Transfer bana kalirsa boyle yapilmiyor - bu sene basinda Elano alindiginda ben de cok iyi bir transfer oldugunu dusunmustum, ancak gosterdigi performans pek de beklendigi gibi olmadi. Ama gidip de bunun uzerine Elano kotu transferdi diyemem, boyle yazilmamali tarih.
Takimlarin transfer politikalari sabit degildir, surekli degisir. Nasil bundan bes sene evveline kadar ucuz ama faydali olabilecegine inanilan yabancilar Galatasaray takimina doldurulduysa, ki isimlerini bile hatirlamiyorum cogunun, son iki yildir Hakan Bilal Kutlualp doneminde Fenerbahce'nin izlemis oldugu yolu izlemeye basladi kulup, ve yaslari 20lerin ortalarinda ya da sonlarinda olan gayet kaliteli adamlar parasi neyse verildi, alindi. Fenerbahce de su anda bir kabuk degistiriyor, kalici olmasini istedigim bir politikaya yonelip gelecek vaad eden, nisbeten genc oyunculari takima toplamaya calisiyor.
Iki takima bakiyorum (zira Besiktas maalesef Fenerbahce'nin 1990larina oykunuyor, icim burkulmuyor degil):
Elano
Keita
Andre Santos
Cristian
Neill
Lugano
Baros
Muhtemelen:
Stoch
Dzsudzsak
Az bir ihtimal ama ilgilenildigi ve en azindan Fenerbahce'nin Juventus ve Inter'e en ciddi rakip olmasindan oturu:
Krasic
Simdi, bu adamlar gercekten ust duzey futbolcular. Takim da pek onemli degil, sen ikisini begenmezsin, ben digerlerini begenmem, bu degil anlatmak istedigim. Bu adamlar bu ligin kalitesini artiran, gelecekte buraya gelmesi muhtemel oyuncularin da onunu acan topcular. Dolayisiyla oncelikle buraya parlamakta olan adam gelmez imajini silmemiz gerekiyor. Bal gibi geliyor iste. Andre Santos milli takima cagrilmadi, ama henuz gecen sene ilk 11 oyuncusuydu. Yasi 25-26 mi ne. Elano dunya kupasinda Brezilya'nin ilk 11'inde oynayacak. Keita da, Lugano da, Stoch da, gelirse Krasic de. Fenerbahceliyim Fenerbahceli olmasina, ama Fener-Galatasaray macina gittigimde Umit Karan'in yerine Baros'u gordugumde seviniyorum acikcasi.
Italya ligini seyrediyoruz herhalde hepimiz, sahalarindan tut zeminine kadar, maclara giden seyirci sayisindan tut irkciliga kadar, oynanan futbolun kalitesinden tut hakemlerine kadar gercekten de iyi degiller, hatta yuzum eksiyerek seyrediyorum cogu maci. Turkiye'nin de adini duyurmasi icin yapmasi gereken hamleler var - stadlarini duzeltmesi, futbola, salt futbola olan ilginin artirilmasi, medyanin birazcik da olsa temizlenmesi, ve Anadolu takimlarinin kalitelerinin artmasi gerekiyor. Bence bir suredir bu yonde iki ileri bir geri gidiyoruz zaten, ama bana kalirsa o kadar gomulmusuz ki zavalli ve minik cekismelere pek de farkinda degiliz katettigimiz yoldan. Acikcasi sirf geleneginden ve Avrupa'daki yadsinamaz basarilari yuzunden hakettiginden fazla cazip gorunen Italya ligini kalite olarak gecmememiz icin bir sebep yok - evet, oncelikle Rijkaard'a tribunden ana avrat kufreden bagri acik Sivasli agir agabeyleri yok etmek gerekiyor, ama gercekten duzgun bir planlamayla olmayacak sey degil. Bundan 15 sene evvel emin olun Hollanda ligi bile bize uzaylilarin ligi gibi geliyordu, ancak bugun onlarin liginden cok ilerdeyiz kanimca.
Bir de su sampiyonlar ligi olayina aciklik getireyim - 2004 yilindan beri Fenerbahce - onumuzdeki sezon da dahil - 7 sezonda 4 kez sampiyonlar ligine katildi, bir kez on elemede elendi, bir kez ligde ucuncu olup uefa avrupa ligine gitti, bu sene de on eleme oynayacak. Sonucta 7 sezonun altisinda Sampiyonlar Ligi'ne gitme
hakkini elde etti, bu sene de becerebilirse - evet, onceki senelere gore cok daha mesakkatli - besinde de gitmis olacak. Turkiye gibi uc tane denk kulubun oldugu bir ligde bunu basarmak bence hatiri sayilir bir basari, ve yabanci bir futbolcunun onune sunulabilecek gecerlilikte bir portfoy. Sampiyonlar liginde surekli basarili olmak ise ciddi bir emek ve sans da gerektiriyor, ozellikle Turkiye gibi henuz ulke puani 9-10.luktan oteye gidemeyen ulkeler icin.