Burak Yilmaz agir bir set oyunu oynayan bir takimda, negatif olarak ön plana cikacaktir herzaman. Galatasaray´in hücum temposu azaldikca, Burak´in da eksikleri yükselere, ortaya cikmaya basladi. Galatasaray simde ise ne hücumda ne yapmak istedigini bilen bir takim var, ve gittikce tempimuz da azalmaya basladi. Bu sartlar altinda her forvetin, parlama sansi kisitli olacagini düsünüyorum. Bu takimda su an Elmander bile olsa oynamazdi, istedigi kadar duvar olsun, pres yapsin, ama arkadan oyuncu bastirmadigi sürece, bunun rakipe zarari minimum düzeyde olur.
Teknik anlamda bir forvet icin, gayet iyi düzeyde olmasina ragmen Benfica macinda Podolski ileride bir tane bile top tutamadi. Ayni sikintilari Mancini döneminde, yine hücum anlaminda statik oynadigimizda siklik ile yasadik. Yani forvetin görevinde top tutmak vardir, ancak top tutmasinda takim halinde de, yardimci olmak gerekiyor. Bu takimda Drogba gibi adam bile, top tututmakta zorlanmisti ki, bu konuda dünyada en iyi forvetlerin arasindaydi.
Burak Yilmaz´a bütün sucu yüklemek de bir cözüm degil. 10-21 hafta arasi, oynadigi 9 macta 9 gol bulmustu. Bu dönemde Galatasaray son yillarin, en iyi topunu oynamisti, ve sampiyonluk icin en önemli sürecti. Takim o sürecte 8 galibiyet ve bir beraberlik almisti.
Burak Yilmaz´in gidip, daha iyi bir forvetin gelmesi elbette yardimci olacaktir, ancak Galatasaray öncelik ile bir gücum oyunu üretmesi gerekir.