1. Takımı elinde ki dar imkanlar ile şampiyon yapmış ve uzun vadeli projelerde başarılı olmuş Lucescu'nun zamansız biçimde gönderilip, yerine Fatih Terim'in getirilişi. Sonrasında Terim'in her şeyi ben bilirim, odunu da oynatırım egosu ile yaptığı transferler.
2. Terim'in 3. gelişi ile ivmesi yukarı doğru giden takımın duraklama ve gerileme dönemine sokan Aysal'ın zamansız kararı. Terim'in sene sonu veya başında değil ortasında gönderilip yerine Galatasaray kültürü ile uzaktan yakından alakası olmayan, fazla para harcatma uzmanı Mancini'nin getirilmesi.
3. Faruk Süren'in kulübün ekonomik sıkıntılarının başlangıç noktasını oluşturan ''AIG'' skandalı ile hisselerin nerede ise bedelsiz biçimde bu kuruma peşkeş çekilmesi. Ve sonrasında gelecek gelirlere, teminatlara, taşınmaz varlıklara ipotek konulması ile gelen darboğaz.
4. Mecidiyeköy arazisine Süren döneminde yapılması planlanan stadyumun maketine 7.500.000 Dolar para verilmesi. Proje yerine sadece maket ile buhar olan para ve Süren döneminin öteki yüzü yolsuzluklar.
5. Aslantepe olarak adlandırılan dağ başına çok karsız bir antlaşma ile çıkılması. Canaydın döneminde imzalanan ilk protokölün acizlik ile iptal edilip kulübün yeni araziden gelir elde etmesini sağlayacak rezidans projelerinin iptali. Polat'ın ilk kazığı.
6. Galatasaray adasının oldukça cuzi bir miktara aleni peşkeş çekilmesi. Sadece lisenin lokali olarak kullanmak gibi fantastik fikirlerin günümüzde bile dillendirilmesi.
7. UEFA Kupası'nda iddialı konumda iken ve transfer dönemi kapanmışken her ne kadar tartışılır performans gösterse de Meira'nin satılıp Kewell'in stoper oynamasına neden olan yönetim aczi.
8. Aysal dönemi BORSA oyunlarında kulübün öz sermayesinin sıfırlanıp, hisse senetlerinin çakılmasına sebep olan hisse satışları. Ve devlet tarafından engelleneceği bariz olan ücretsiz sermaye artışına 2. kez girilmeye çalışılması.
9. Bugün hala maddi açıdan sıkıntılı olmamıza neden olan 2013-2014 ara transfer dönemi skandalları. Dönen komisyonlar, maliyetli ve işe yaramaz transferler ile 70.000.000 Euro düzeyinde rekor zarar ile UEFA'dan alınan 200.000 Euro'luk ceza ve FFP ile ilgili sıkıntılı sürece girilmesi.
10. Hamzaoğlu'nun gönderiliş zamanlaması. Sene başında veya bu sene sonunda değil ani biçimde sudan sebep ile gönderilerek Denizli gibi 80'lerde kalmış bir ismin takımın başına getirilmesi. Her alanda çelişkili işler ve söylenen yalanlar. Başkanın sahibi olduğu otel ile ilgili çıkan fuhuş skandalı söylemleri. Burak Yılmaz'ın yerine hiç bir isim alınmadan transfer dönemi kapanmışken satılışı.
Daha da uzar gider onları da sizler bulup bu başlıktan paylaşabiliriz...