Sorun büyük maç kaybetmesi değil, sorun büyük maçlarda orta sahayı bile zor geçen bir anlayışla oynatması. Bu tarz maçlar takımın inancını ve güvenini pekiştiren maçlar oluyor. 2011-2012'de feneri 3-1 yenene kadar öyle ahım şahım bir futbol oynamıyorduk ama o maçtaki olağanüstü performanstan sonra muazzam bir özgüven artışı oldu ve sezonun tamamına yansıdı. Psikolojik üstünlükler böyle gelir.
Artı Tudor küçük maçları halletti, onlar artık cepte diye de bir durum yok, yarın bir gün onları da kaybetmeye başlayabilir. Yapması gereken özgüveni yüksek ve oyuna hükmeden bir zihniyet aşılamak, ama Tudor'un zihniyetinde rakibe önlem aldırmak değil, rakibe önlem almak öncelikli. Kendi yapabileceklerinden çok rakibin ne yapacağını önemsiyor. 27 rekabet müsabakasında 2 kere kazanabilmiş olması boşuna değil.
Bu kadar avantajlar, 8-9 puanlık farklar... Başakşehir'e alacağı tek yenilgi ile hepsi elden uçup gidebilir, ne liderlik kalır ne de avantaj. İnşallah şu önümüzdeki 2 derbide şaşırtıcı bir değişim gösterir de şampiyonluk gitmez. Olumsuz sonuçlardan ziyade olumsuz performans devam ederse o eziklik psikolojisi ve özgüven kaybı ile puan kayıpları çorap söküğü gibi gelecektir çünkü. Göstereceği sağlam bir performans ile kara bulutları dağıtma şansı var ama ne kadar mümkün göreceğiz.