bok bomeer
10 numara ekip
Sosyal medyanın neden seçimler için sağlıklı bir ölçüt olmadığını çok net gösteriyor tablo. Twitter ve reddit'e göre Labour kazanıyordu herifler tarihi hezimet yaşadı
şunu kabul edelim ki eski nesiller, şimdiki nesillerin yaşadığı zorlukları anlamıyorlar. misal benim babam lise terk, zamanında tanıdık vasıtasıyla devlet memuru olmayı başarmış. şimdi memur olabilmek için üniversiteyi bitir, kpss'ye gir, iyi bir puan al, mülakata gir, sonra bir yerden torpil bul. eşek ölecek de ters dönecek, karnı güneş görecek. ayrıca iş bulma, iş dünyasındaki rekabet, diğer şirketlerle mücadele, ev veya araba sahibi olabilme, alım gücü. daha bir sürü şey var böyle sayabileceğim.
Babanıza sorun bakalım Ahmet bey, kendisi kaç yaşında ev sahibi olabilmiş.
Biz de onlarınkini anlayamayız ama.
34 yaşında. oturduğumuz evin sahibi evi satmaya karar vermişti, babam da yeni bir kiralık ev aramak yerine oturduğumuz evi satın aldı. babamın maddi durumu gençliğinde bayağı iyiydi, fakir edebiyatı yapacak halim yok vallaha.
Son düzenleme:
ya hocam neyini anlamayacağız? tamam onlar da zorluklar yaşamışlar ama bizim şu çağda yaşadıklarımız başka bir şey. mesela şu 68 kuşağı. sorsan hepsi deniz gezmiş'i tanıyor. birbirlerini yemekten başka ne yapmışlar acaba? onların yüzünden bu ülkede darbe oldu. dayım anlatırdı o günleri, kendisi sağcı biri. komünistler mahalleyi basmasın diye gece nöbet tutarlarmış. ben de dedim, komünistler de zaten hobi olsun diye mahalle basıyorlardı.
Mesela benim ailem zor koşullards okumuşlar, maddi imkansızlıklardan dolayı. Sonrasında taşındıkları şehirde vs. bayağı zorlanmışlar iş bulamamak ve maddi kaygılardan dolayı. Onu da geçtim benim gözlemim çok tüketen bir kuşak değiller bizim nesilde hatta bizden sonraki nesillerde tüketim çılgınlık seviyesinde ve açıkçası yaşadığımız yokluk daha az mertebelerde.
Darbe dönemi genç olanların psikolojik etkilenmesi ve 90-2000 arası dönemi saymıyorum bile bence biz daha rahat bir dönemde çocukluk geçirdik.
Tabii dediğin sıkıntılara katılıyorum ama aynı şeyleri yaşamadık ki bayağı farklı tecrübelerimiz var.
boomer denilen kuşak Amerika'da şimdiki nesillere göre rahat yaşamış gerçekten maddi konularda. WW2 sonrası refahla alakalı. Ama bu diğer ülkeler için geçerli değil genelde. Bizim için hiç değil bence.
bizim neslimiz tüketmeyi seviyor. çünkü teknoloji birden hayatımıza girdi. tüplü televizyonla büyürken önce masaüstü bilgisayarlar, internet, cep telefonu, daha sonra akıllı telefonlar, mobil internet, akıllı tv vs. ve biz bu teknolojiye çok kolay adapte olduk. eskiden sevdiğin bir şarkıyı dinlemek, filmi izlemek şimdiki gibi bir tık uzağımızda değildi. işin tuhaf yanı ev ve araba satın alamıyoruz ama gidip son model telefonu almak için her şeyi yapıyoruz. kendimizi böyle rahat ve güvende hissediyoruz. bizim neslimizin de özelliği bu. ancak şu da var önceki nesiller gibi gelenekçi değiliz. her şeyi sorgulamaya çalışıyoruz. elimizdeki teknolojiyi iyi şekilde kullananlar da var.
Bizim neslin en büyük sıkıntısı risk almıyor, cesur değil. Aslında benim temel şikayetim bu noktada olurdu.
İşte mesela önceden aileler para biriktirmeye çok önem verirdi, biz daha gündelik yaşıyoruz.
biz ki adalardan, modalardan gelmiş bir neslin evlatlarıyız
aslında şimdi para biriktirmeye daha çok önem vermeliyiz çünkü iş garantisi diye bir şey yok.
ben de aşırı rahat yaşamışlar demiyorum zaten. ancak kabul etmek gerekir ki eskiden ev ve araba sahibi olmak, iş bulmak, işsiz kalma korkusu yaşamak şimdiki gibi had safhada değildi. 45 yaşında emekli olup, emekli ikramiyesiyle ev sahibi olan bir sürü insan var bu ülkede.
O açıdan haklısın tabi. Farklı dönemler, farklı şartlar, farklı dertler yani hangisinin daha iyi olduğunu belirlemek pek mümkün değil. En azından benim yeterli bilgim yok öyle bir değerlendirme yapmak için..