Scuderia Ferrari S.p.A.
Lüks İtalyan otomobil üreticisi Ferrari'nin ve Formula 1 yarış takımıdır. Modena, Emilia-Romagna, İtalya bölgesinde kurulmuştur. Merkezi buradadır. Fabrikası 2. Dünya Savaşı'nda müttefikler tarafından bombalandığı için fabrika 27 km doğudaki Maranello, Emilia-Romagna bölgesine taşınmıştı.
Ekip, "Şahlanan At" lakabıyla da bilinir. 1950 Formula 1 sezonundan bu yana her dünya şampiyonasında yarışan, Formula 1'in en eski, en köklü, en prestijli ve en başarılı takımıdır. Scuderia, Enzo Ferrari tarafından 1929 yılında kurulmuş olup, uzunca bir dönem Alfa Romeo'nun yarış bölümü olarak faaliyet göstermiştir. Kurucusu Enzo Ferrari, Alfa Romeo yarış pilotu idi. (Costruzioni Meccaniche Nazionali) Scuderia Ferrari, yani yarış takımı, spor otomobil üreten Ferrari'den daha önce kurulmuştur.
Scuderia Ferrari'nin kuruluşundan 10 yıl sonra, 1939'da Alfa Romeo yarış bölümünden Auto Avio Costruzioni adıyla, şirket ilk arabasını 1940 yılında yaptı. Ancak, ilk Ferrari rozetli arabasını 1947'de üretti. 1947 yılında spor otomobil üretmek amacıyla Ferrari'nin kurulması ile birlikte Alfa Romeo bünyesinden ayrılıp, "Gestione Sportiva" adıyla Ferrari'nin bünyesi altına geçmiştir. İlk yıllarında Formula 1, Formula 2 hem de Le Mans'da varlık gösteren takım 70'lere doğru Le Mans'tan ve 60'larda da F2'den çekilmiştir. F1'de ise hâlen varlığını sürdürmektedir.
Formula 1 dışındaki önemli başarıları arasında Dünya Sportscar Championship, 24 Hours of Le Mans, 24 Hours of Spa, 24 Hours of Daytona, 12 Hours of Sebring, Bathurst 12 Hour, Grand tourer gibi turnuvalarda yarıştı. Ekip aynı zamanda tifosi olarak bilinen tutkulu taraftar tabanıyla da tanınır. Monza'daki İtalya Grand Prix takımın kendi evindeki yarışı olarak kabul ediliyor. Kimi destekçileri için bu GP'i kazanmak tüm sezondan daha önemli kabul edilir. Hatta ekip mentalitesi de buna eğilimlidir.
Markanın kuruluş fikri, 16 Kasım gecesi Bologna'da Ferrari'nin tekstil mirasçıları Augusto ve Alfredo Caniato ve varlıklı amatör yarışçı Mario Tadini'den mali yardım istediği bir akşam yemeğinde ortaya çıktı.
1933'te Alfa Romeo ekonomik zorluklar yaşadı ve kendi takımını yarışlardan çekti. O andan itibaren, fabrika Scuderia'ya güncel Monoposto Tipo B otomobilini piyasaya sürdüğünde, Scuderia Ferrari, Alfa Romeo'nun yarış takımı haline geldi. 1935'te Enzo Ferrari ve Luigi Bazzi, radyatör kapağına Ferrari rozeti takan ilk otomobil olan Alfa Romeo Bimotore'u yaptı.
Alfa Romeo Bimotore
Auto Avio Costruzioni 815
Buna ek olarak Ferrari, diğer takımların hak kazanamadığı sadece kendilerinin aldığı ek bir "miras" ödemesi hakkına da sahip - Bu, günümüzde yılda fazladan 35 milyon USD demek. Bu, Ferrari'nin spordaki uzun ömürlülüğü, prestiji ve başarısı nedeniyle diğer takımlardan farklı muamele gördüğünün en açık göstergesidir. Bununla birlikte, politik olarak, yıllar boyunca sporun yönetimiyle de yakından yer aldı, ilgilendi ve etki konumundan yararlandı. Bu yüzden Formula 1'in FIA ile beraber hem yöneticisi hem yarışmacısı demek yanlış olmaz. Yine bazı konularda diğer takımların elinde olmayan ve sadece Ferrari'nin elinde olan bir tür veto hakkı da var.
Ferrari, takımın F1'deki başarısından bağımsız olarak ürünlerini çok iyi satabilen bir takıma harika bir örnek. Arkalarında her yıl yeni kitleler yaratabilen zengin, prestijli, karizmatik bir geçmişin yanı sıra takımı tüm hayatları boyunca takip eden son derece sadık hayranlara sahip olan Ferrari, dünya çapında ürün satarak düzenli bir kar elde ediyor.
Sadece kıyafet değil, ticari satış da F1 takımlarının taraftar sadakatinden en iyi şekilde yararlanmaları için başka bir büyük gelir kaynağı. Bunun yanı sıra diğer yarışan takımlara da ürün satarak gelirini artırıyorlar. Haas takım patronu Guenter'in "Takım olarak bir aracın ne kadar parçası dışardan alınabiliyorsa o kadarını Ferrari'den alıyoruz" söylemi akıllara gelebilir.
Takımın ayrıca bazı sert kuralları vardır, kimsenin takımı özellikle de kamuya açık alanda eleştirmesinden hoşnut olmazlar. Bunun yapılması sonucu çalışanlarıyla yollarını ayırmasıyla tanınır. Bunlara sürücüleri de dahil. O yüzden takım korkunç hatalar yapmış bile olsa, sürücüleri genelde sessiz kalmayı tercih ediyorlar. Fernando Alonso, bunu başaramadığı için yollanan sürücü etiketine uygun bir isim diyebiliriz. Farklı kuralların olduğu takım örneğinden gidecek olursak, bu ekipte şık olmak da zorunluluktur.
Sıcak günlerin yaşandığı GP'lerde, hatta buna çöl iklimindeki yarışlar da dahil, Pit ekibindeki mühendis, duvar yönetimi ya da teknikerler asla şort giyemezler. Diğer tüm takımların şort ile bulunduğu pit yolunda Ferrari garajındaki çalışanlar defileyi andıran giyimi ile dikkatleri kendine çekmeyi yine bir şekilde başarıyor.
Aşk ve tutkunun ikonudur.
Sadece kıyafet değil, ticari satış da F1 takımlarının taraftar sadakatinden en iyi şekilde yararlanmaları için başka bir büyük gelir kaynağı. Bunun yanı sıra diğer yarışan takımlara da ürün satarak gelirini artırıyorlar. Haas takım patronu Guenter'in "Takım olarak bir aracın ne kadar parçası dışardan alınabiliyorsa o kadarını Ferrari'den alıyoruz" söylemi akıllara gelebilir.
Takımın ayrıca bazı sert kuralları vardır, kimsenin takımı özellikle de kamuya açık alanda eleştirmesinden hoşnut olmazlar. Bunun yapılması sonucu çalışanlarıyla yollarını ayırmasıyla tanınır. Bunlara sürücüleri de dahil. O yüzden takım korkunç hatalar yapmış bile olsa, sürücüleri genelde sessiz kalmayı tercih ediyorlar. Fernando Alonso, bunu başaramadığı için yollanan sürücü etiketine uygun bir isim diyebiliriz. Farklı kuralların olduğu takım örneğinden gidecek olursak, bu ekipte şık olmak da zorunluluktur.
Sıcak günlerin yaşandığı GP'lerde, hatta buna çöl iklimindeki yarışlar da dahil, Pit ekibindeki mühendis, duvar yönetimi ya da teknikerler asla şort giyemezler. Diğer tüm takımların şort ile bulunduğu pit yolunda Ferrari garajındaki çalışanlar defileyi andıran giyimi ile dikkatleri kendine çekmeyi yine bir şekilde başarıyor.
Aşk ve tutkunun ikonudur.
