Kuntz şu anda 3. Sınıf bir hoca mı?
Evet.
Ama en iyi jenerasyonlarımızla(!) en iyi hocalarımızla(!) da henüz hiç bir turnuvaya elimizi kolumuzu sallaya sallaya, lider olarak gitmedik hep ıkına ıkına, süper oynamayarak, bizim maçımız dışında neredeyse Avustralya açıkta Serena Williams’ın son maçını 3-0 kazanması şartına bağlı olarak turnuvalara gittik. Faroe Adaları, Lüksemburg tarzı takımlara da çokça kaybettik.
Zamanının en iyi milli takım oyuncusu Hasan Şaş’ın yorumcu olarak maçtan önce “Bu İzlanda takımına topu versen elinle topu 3 kere karşı kaleye götür desen götüremez” dediği İzlanda’dan gerçekten 3 yedik. İzlanda bu takımlara ayarında olmasa da o zaman herhangi bir turnuvaya katılamamış vasat bir takım olarak görülüyordu, sonradan Dünya Kupasına bile katıldılar o ayrı. Ya biz San Marino’dan gol yemiş ülkeyiz; çok da büyütmeyelim kendimizi; fiyasko yaşamamış ülke değiliz.
Oyuncular net olarak yerli hoca istiyor sanırım, bu yeniçerilere bu fırsatı vermemeliyiz; koca bir ülkenin milli takımını artık büyük organizasyonlarda izleme isteği, bazı yavşak topçuların antrenmanda 10 dk az koşma, laylaylom idman yapma isteğine kurban edilmemeli. Düzeltilmesi gereken şeylerin en başında bu geliyor.
Kısacası Terim de gelse Sergen de gelse Pep de gelse Klopp da gelse biz yine böyle malca mağlubiyetler alacağız, hiç bir gruptan da kolay çıkamayacağız. Çünkü biz futbolda bir şeyleri oturtmuş, bazı şeyleri otomatik yapabilen bir ülke olamadık, olamayacağız da; biz bir futbol ülkesi olamayacağız. Kaosa devam.
O yüzden Kuntz’u göndermek bize bir şey getirmeyecek, Lucescu’yı göndermenin, Hiddink’i göndermenin, Terim’i göndermenin getirmediği gibi.
Sergen gelsin 3 ay sonra da hangi yabancı hocayı istiyoruz diye konuşacağız.
O yüzden en azından ülkenin parasını düşünelim bari, artık araba alırken hangisi daha az yakıyormuş sorusu neredeyse ilk kriter olduya, teknik direktörün de en az yakanı ilk kriter olmalı.
Zaten milli maçlar da artık zerre heyecanlandırmıyor, bunun sebebi de maks %5 falan futbolla ilgilidir.