Türkiye Futbol Direktörü Fatih Terim, Ukrayna ile oynanacak kritik mücadelesi öncesi bir basın toplantısı düzenledi. İşte o kunşmadan yansıyanlar:
"Bildiğiniz gibi Dünya Kupası sürecinde bizi bekleyen 2 tane önemli karşılaşma var, Ukrayna ve arkasından hemen İzlanda maçı var. Bu maçlar için teknik ve taktik anlamda iyi hazırlandığımızı düşünüyorum. Oyuncularımıza Hırvat maçından sonraki ilk buluşmamızda iki takımı da iyi anlattığımızı düşünüyorum. Eğer bu çalışmalarımızı sahaya yansıtabilirsek ümit ediyorum ki düşündüğümüz şekilde yolumuza devam ederiz diye düşünüyorum.
Yarın Konya’da maça gelecek seyirciler ve TV başında bizi destekleyen olan tüm halkımızdan iyi dilek ve dualarını esirgememelerini rica ediyorum.
Futbol Direktörü ne iş yapar?
Gönül ister ki maçlarımızı ve takımımızı, rakiplerimizi konuşalım, onların analizini yapalım ancak biliyorum ki bu basın toplantısında gündeminizde başka şeyler var. Birkaç şey söyledikten sonra sorularınıza geçeriz. Ancak öncelikle medyayı ve kamuoyunu yakından takip ettiğimi bilmenizi istiyorum. Türkiye Futbol Direktörlüğü kavramı ve görev tanımının ne olduğuna ilişkin sanıyorum bir kafa karışıklığı var, bunu açayım istiyorum. Türk futbolunun gelecek tasarımdan, ilgili kuruşlarla istişare ederek plan program oluşturup bunları hayata geçirerek kısa orta ve uzun vadede sonuçları elde etmeye yönelik bir kavram. Direkt olarak TFF’ye bağlıyım. Dolaylı olaraksa akademi, iş dünyası ve STK’larla dirsek teması halinde oluyorum. Bu arada altyapısından milli takımlarına ülke ve bölge örgütlenmesinden çok geniş bir yelpazede bir iş futbol direktörlüğü. Daha net anlaşılması için başka bir program yaptık. Önümüzdeki maçlar sonrası TFF’nin kendi sayfasından Türkiye Futbol Direktörlüğü faaliyet raporu yayınlanacak, bunun talimatını verdim. Yani sizlerin maçtan maça gördüğünüz benim ve ekibimin akademik çalışmalarına, neler yaptığımıza, neler yapmak istediğimize oradan çok rahat takip edip ulaşabileceksiniz. Türk futbolunun gelişimi ve marka değerinin arttırılması için projesi olan kim varsa bizatihi onlara da kapımın açık olduğunu tekrarlamak istiyorum.
"Aldığım ve almadığım oyuncularımı yedirmem"
Buradaki emekçiler üzerlerine alınmasınlar, emeğinize saygı duyuyorum. Şimdi çoğunuz yine maç öncesi yaşanan, servis edilen, yazılan, söylenen, duyum ve yalanla beslenmeden dolayı patlamamı, kızmamı bekliyorsunuz, anlıyorum halinizden. Ama beklentileri karşılayamayacağım kusura bakmayın. Planlarının bir parçası ve aleti olmayacağım. Sorumluluk içerisinde davranmaya, ihtiyacımız olan sağduyuyu ve sakinliği göstermeye çalışacağım.
Hepiniz biliyor ve görüyorsunuz ki son günlerde çıkan kadroya aldığım veya almadığım oyuncularla ilgili kabul edilmez yazı ve yorumlardan haksızca ithamlardan gerçekten derin üzüntü duyduğumu bilmenizi isterim. Oradan buldum buradan duydum diyerek atılan çirkin ithamların hepsiyle tek tek mücadele edeceğimden emin olabilirsiniz, geçmişte olduğu gibi.
Kendi açımdan gerekeni söylemişken meselenin şahsi olmadığını dile getirmiştim. Böyleyken bedelini ödemeye göze almış ve hatta milli menfaatleri kendi dünya duruşu ve karakterinin önüne koyarak sağ duyudan uzak yorumlarla karşı çıkanlarla, beni planlarının önünde görenleri, yıpratma çabası içinde olanları kendimi de kadroya aldığım ya da almadığım oyuncularımı da yedirmem. Onlar da bu ülkenin birer evlatlarıdır. Yaşananlar ne olursa olsun kimseye haksızlık yapılmasına seyirci kalmam, gönlümde de buna razı gelmez. İçimde bulunduğum durumu gayet iyi özetleyen bir söz var: “Göz o ki dağın arkasını göre akıl o ki başına geleceğini bile” Bundan hareketle sanıyorum herkes benim uzun bir süre önce fark ettiğim içimde olduğum dağın arkasını görmeye yeni başladılar.
Bu sürecin sadece kişisel olmadığını ve hoca kararı ve oyuncu tepkisine indirgemekten daha öte olduğunu önümüzdeki günler daha net görürüz diye düşünüyorum. Türk futbolunun geleceği için herkesi aklıselime ve sağduyuya davet ediyorum. Maçtan önce oyuncularımız ihtiyacımız olan bu duyguyu gösterecek şekilde sahaya çıkacaklar. Bu maç sırasında terinin son damlasına kadar emek verdiklerini herkese gösterecekler. Onlara güveniyorum.
Benim bazen sizden istediklerim oluyor. Daha nitelikli ve daha sorumlu bir spor yayıncılığı konusunda biraz daha dikkat ve özen rica ediyorum. Diğer yandan eleştirisinin medenice ve ahlaklıca arkasında duranlar tercih ve kararlarıma katılmasa da saygı çerçevesinde fikrini beyan edenler, istemeden de olsa gönlünü kırdıklarım, geçmişteki manipüle edilmiş bilgilerden ahımız var diyenler, bunların hepsinin başımın üstünde yeri vardır.
Bugün milli takım ve kadro meselesiyle ilgili söyleyeceğim son sözler aşağı yukarı bunlardır. Kadroda olmayan oyuncularla ilgili soru almayacağım. Anlayış göstereceğinize inanıyorum. Genç arkadaşlarımız etkileniyor. Onlara bu haksızlığı yapmak istemem. Başka bir niyetim yok.
Ajansspor