1990'lı yılların başlarından beri TRT'de futbol başta çeşitli spor organizasyonlarını izlemiş biri olarak, TRT'nin hatasız yayınladığı çok az maça şahit oldum. Hadi eskiden teknoloji kısıtlıydı, telefondan maç anlatımlarına bile katlanabiliyordu bu halk ama yıl oldu 2016 ve bu kanal hala yayını kopmadan maç tamamlayamıyor. Dün akşamki Galatasaray-Canaria basketbol karşılaşmasının da en coşkulu anlarında yayın kesildi ve 2 dakika bağlantı sağlanamadı.
Kimi zaman seste sorun yaşanır senkron kayması olur, kimi zaman görüntü gider ve yıllardır bunca spor karşılaşmasını yayınlamalarına rağmen bu aksaklıkları bir türlü gideremezler. İngiliz taraftarlar İngilizce küfür ediyor diye maçı Ankara'dan sunmaları bu zamanki en absürt durumdu sanırım. 2000 UEFA finalini iyi verdiler diye hatırlanabilir ama o maçta tarihe geçen penaltı atışları sırasında çalan telefonun polifonik melodisi bugün bile hafızalarda.
Dünya Kupası yayınladınız, Avrupa Şampiyonaları yayınladınız, olimpiyatlar sizde, bir dönem Formula 1, La Liga, Bundesliga, şu sıralar EuroCup, PTT 1. Lig ve en önemlisi Şampiyonlar Ligi sizde ama doğru dürüst bir yayın altyapısı, ekipmanı, yönetmeni bulup kaliteyi üst seviyelere çıkarmak, seviye aynı kalsa bile en azından hiç sorunsuz bir yayın aktarmak bu kadar mı zor. Çok eleştirilen Lig TV bir haftada 50'ye yakın maç yayını yapıyor ve yayın kesilmesi yok denecek kadar az seviyelerde. TRT'nin bir başka komik tarafı da eğer yayın yurt dışındaysa problemin nedenini anında yabancı yayın kuruluşlarına atıp kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar ama İstanbul'da oynanan pek çok maçta da yayın hatalarının önüne geçemediklerinin farkında değiller.
Spiker ve yorumcu tercihleri de zaten yıllardır alay edilen bir başka konu. Bitmek bilmez Ömer Üründül sevdası herkesin malumu..
Kimi zaman seste sorun yaşanır senkron kayması olur, kimi zaman görüntü gider ve yıllardır bunca spor karşılaşmasını yayınlamalarına rağmen bu aksaklıkları bir türlü gideremezler. İngiliz taraftarlar İngilizce küfür ediyor diye maçı Ankara'dan sunmaları bu zamanki en absürt durumdu sanırım. 2000 UEFA finalini iyi verdiler diye hatırlanabilir ama o maçta tarihe geçen penaltı atışları sırasında çalan telefonun polifonik melodisi bugün bile hafızalarda.
Dünya Kupası yayınladınız, Avrupa Şampiyonaları yayınladınız, olimpiyatlar sizde, bir dönem Formula 1, La Liga, Bundesliga, şu sıralar EuroCup, PTT 1. Lig ve en önemlisi Şampiyonlar Ligi sizde ama doğru dürüst bir yayın altyapısı, ekipmanı, yönetmeni bulup kaliteyi üst seviyelere çıkarmak, seviye aynı kalsa bile en azından hiç sorunsuz bir yayın aktarmak bu kadar mı zor. Çok eleştirilen Lig TV bir haftada 50'ye yakın maç yayını yapıyor ve yayın kesilmesi yok denecek kadar az seviyelerde. TRT'nin bir başka komik tarafı da eğer yayın yurt dışındaysa problemin nedenini anında yabancı yayın kuruluşlarına atıp kendilerini kurtarmaya çalışıyorlar ama İstanbul'da oynanan pek çok maçta da yayın hatalarının önüne geçemediklerinin farkında değiller.
Spiker ve yorumcu tercihleri de zaten yıllardır alay edilen bir başka konu. Bitmek bilmez Ömer Üründül sevdası herkesin malumu..
