Bir cogunuza sacma gelecek ama Kas'ta gun dogumunu, Nemrut'ta gun batimini izlememissen, Agri Dagi'ni eteklerinden izlemissen, Ishak Pasa Sarayi'ni gormemissen, Kars havasini icine cekmemissen, Trabzon'da hamsili pilav yememissen, Konya'da Mevlana muzesine gitmemissen, Urfa'da Balikli Golu gormemissen, Sumela'ya cikmamissan... mesela Duzce'de findik toplamissan, Burdur'da pancar capalamamissan.... herkes Bodrum'a giderken sen az otede kimsenin bilmedigi Akbuk'te denizen girmemissen, Kapadokya'da magara kiliseleri, cuke benzeyen peri bacalarini, yet alti sehierini gormemissen, Ankara'da sabah Anadolu Uygarliklari ve Medeniyetleri Muzesine gitmemis, oglen de yolun uzerindeki lokantada manti yememis, Anitkabir'e gidip sukranlarini sunmamissan.... Uskudar'da kanaat lokantasinda binbir turlu yemeklerden hangisini yesem diye dusunup kararsiz kalmamissan, Istiklal'de tavuk suyuna limon sıkıp icmemissen.... yuksek kaldirimda gezinmemissen, pavyona, Maksim gazinosuna gitmemissen.... Cicek pasajinda efkar dagitmamissan, Vefa'da boza icmemissen.... mahalle maci yapmamissan, komsunun camini kirmamissan, Gungoren Stadi'nda amator lig maci izlememis, Ali Sami Yen'de oley cekmemis, Saracoglu'nda Inbe fener diye bagirmamis, Inonu'de okulu asıp milli maca gitmemissen.... Galata Kulesin'den, Camlica Tepesi'nden, Beyazit'taki herhangi bir hanin catisindan, Piyer Loti'den Halic-Bogaz manzarasi seyretmemissen, Sahaflar'da, Selanik Pasaji'nda, Aksaray Koprualti'nda, Mahmutpasa'da, Dogubank'ta, Carsamba Pazari'nda alisveris yapmamissan, Kumburgaz'da Marmara denizine, Kilyos'ta Karadeniz'e girmemissen.... Canakkale'de Sehitligi ziyaret etmemissen, Pamukkale'nin travertenlerinde pacalarini dizine kadar siyirip sicacik suya girmemissen, Truva'yi, Efes'i gezmemissen, Bergama'da, Aspendos'ta sahnede haykirmamissan, Ayasofya'nin mozaiklerini, Kariye'nin fresklerini gormemissen, Topkapi Sarayi'ni gezmemissen, Kutsal Emanetler'de Kuran-I Kerim'i dinlerken duygulanmamissan, Ramazan ayinda kucucuk mahalle caminde sıkış tıkış teravih namazi kilmamissan, dolup tasan koruklu belediye otobusune en arka kapidan binip biletini elden ele sofore kadar uzattirmamissan..... Kasim ayinda Rum sevgilinle birlikte kasvetli bir sonbahar gunu Ada vapuruna binip 1.5 saat fokur fokur dalgali denizde yol almamissan, Taksim parkinda el ele yururken yagmur basladiginda Istiklal'deki pasajlardan birine kendini atip rastgele bir film izlememissen..... ve memleketin daha nice guzel yerlerini gormemis, kucuk buyuk bir cok hayati yasamamis, mezarliklardan gecerken kendini yalniz ve fakir, ilkokulda, lisede, universitede kantinden bir simit bir cay alip arkadaslarinla paylasirken zengin hissetmemissen, kalan uc kurusu at yarisinda kaybedip tekrar fakirlesmemissen... Pazar sabahlari kardeslerinle gazetenin spor sayfalari icin kavga etmemis, sobada ekmek, sucuk kizartmamis, yumurta kaynatmamis, cay yapmamissan..... kardesin kardesi vurdugu, daha ilkokula giderken bir takim abilerin seni cevirip sagci misin solcu musun diye sordugu, evinizin camindan rastgele kursun girdigi, subaylarin televizyondan devrim yapildigini acikladigi gunleri gormemissen.... ve her seye ragmen gulemissen.... ve daha nice guzellikleri, cirkinlikleri gormemis duymamissan Turkiye'de yasadim diyemezsin ki. Bugun yasadigimiz hayat degil ki. Kendimizi kandirmayalim. Hic bir hissiyat, maneviyat kalmadi. Herkes tuttugunu opuyor, birbirlerine laf sokusturmak icin cabaliyor. Gelenek, goreneklerimiz, kulturumuz yok olup gitti. Ozumuzu kaybettik. Yeni nesil icin uzuluyorum dogrusu.
Ben Istanbul'da dogdum buyudum. Cocuklugumda her mevsimi ayri guzeldi Istanbul'un. Yazin 40 derece sicagini da kisin gogsunu delen ruzgarini da ozluyorum. Otobuse, taksiye binmek varken saatlerce yururdum. Fatih'ten Cerrahpasa'ya okula giderken diz boyu kardan gectigim gunler bile guzeldi diyebiliyorum simdi. Ama yok. Bugunku Istanbul'a donmem. Guzelim sehrin a.q.lar.
Herkesin beklentileri, tatmin olacaklari seviyeler degisik. Ben eger bana hizmet versin diye oy atip sectigim adam tarafindan ha bire azarlanacaksam orada oturamam. Ben esek gibi calisirken kendileri odedigim vergilerle saraylarda gununu gun edecekse, orada oturamam. Hakkimi aramark icin gittigim karakolda haksiz duruma dusurulup bir de dayak yiyeceksem, orada oturamam. Sesimi cikartmak istedigimde yuzume biber gazini yiyeceksem, orada oturamam. Cocugumu okutmak icin ya imam hatip ya ozel okul diye diretirlerse orada oturamam. 5 km'lik yolu iki saatte gideceksem, Allah'in dagindan gelmis taksici ile minibuscu ile benim olan yolu vermedim diye kafa goz gireseceksem, orada oturamam. Elin pis Suriyelisi atm'den maas cekerken, 80 yasindaki ninem, dedem dilenmemek icin mendil saticam diye ugrasacaksa orada oturamam. Eskiden sabahin icine kadar disarilarda dolanirdik. Simdi en gec saat 9'da evde guvende hissetmek istiyorum kendimi.
Simdilik tatilden tatile gelir cayimi icer giderim. On sene sonra emekli olacak kadar biriktirebilmissem hic degilse uc bes ay kalacagim bir yer bakarim.