nedir ne demek

huşu isim, eskimiş 1 . Alçak gönüllülük. 2 . din b. (***) Tanrı'ya boyun eğme, gönlü korku ve saygı ile dolu olma: "Süleymaniye'yi olduğu kadar Köln katedralini de aynı huşu ile tavaf ettiklerini gözlerimle gördüm."- H. Taner.

1. Kendisiyle yakın ilişki kurulup sevilen, sayılan kimse: "Ben yeni tanıdım ama, kızın eski ahbapları imişler!" 2.Samimiyet, içtenlik bildiren bir seslenme sözü: Baksana ahbap!

Şırfıntı! Şırfıntı ya da Şırpıntı, Seviyesi düşük, cilveli, isterik kadınlar için kullanılan, bayağı ve adi sözcüklerinin anlamını karşılayan sıfat. Her hareketlerinden şırfıntı oldukları belli oluyordu! Şırfıntı Sözcüğünün İngilizce Karşılığı! Slut

sahra topu açık arazide savaşan birliklere destek ateşi sağlamak amacıyla kullanılan, büyük kalibreli kolay taşınabilen ateşli silahların ortak adı. İlk olarak 15. yüzyılda Fransız ordusunda, ağır kuşatma silahlan ile hafif sahra topları arasında bir aynm yapılmaya başladı. Günümüzde...

SOY a. (esk. türkç. sab, söz'den). Ed. 1. Dede Korkut kitabı'nda şiirsel anlatımlı, coşkulu söz; şiir; destansı hikâyenin manzum bölümü anlamında kullanılan sözcük. 2. Soysoylamak, Dede Korkut kitabı'nda çoğu kez boy boylamak (BOY) sözüyle birlikte yer alan ve şiirli söz söylemek, destansı...

beyaz ingilizcesi 1. white. 2. white spot. 3. fair-skinned. 4. clean copy. 5. blank paper. 6. print. regular (typeface) (as distinguished from boldface and italic); lightface. 7. slang heroin. –ın adı var, esmerin tadı. proverb Blondes have the name but brunettes have the attraction...

rutin sıfat Fransızca routine 1 . Alışılagelen, sıradan, sıradanlık, çeşitlilik göstermeyen, alışılagelmiş düzen içinde yapılan: "Genç olmasına karşın belli bir pişkinliği, yırtılmışlığı, rutini vardı."- H. Taner. 2 . isim Alışkanlıkla elde edilmiş beceri.

güya zarf (gü:ya Farsça) Sözde, sanki: "Onlara çaktırmadan güya konuştuklarımızı yazıyorum."- A. Gündüz.

duru sıfat 1 . Bulanıklığı olmayan, temiz, berrak: "Duru su."- . 2 . Pürüzsüz (ten): "Bu, duru beyaz tenli ve kıpkızıl dudaklı bir körpe Rus kızıydı."- Y. K. Karaosmanoğlu. 3 . mecaz Arınmış, karışık olmayan (dil, üslup).

Rafah faciası İkinci Dünya savaşı içinde İngiltere'ye ısmarlanan denizaltıları almaya giden denizciler ve eğitime gönderilen havacıları taşıyan Refah şilebinin Kıbrıs açıklarında batırılması olayı (23 haziran 1941). Savaş öncesinde türk hükümetinin İngiltere'ye sipariş ettiği 4 denizaltı, 4...