ali koç'un futboldan 2 yıl men cezası alması | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

ali koç'un futboldan 2 yıl men cezası alması


2007 yılında oynanan beşiktaş maçından sonra ali koç'un hakemlere, federasyona küfretmesi ve selçuk dereli'yi tehdit edip, odaya hapsetmesi sonuch verilen cezadır. sonrasında tahkim bu cezayı 1 yıla indirmiştir. selçuk dereli bu süreçler sonrası ilgili şahıs hakkında tazminat davası açıp kazanmıştır. peki ali koç o maç sonrası hangi açıklamaları yapmıştı?

"Ali Koç: ''Şerefsizler, hırsızlar emeğimizi çaldı''

Fenerbahçe Yöneticisi Ali Koç maç sonrası hakem Selçuk Dereli ve Futbol Federasyonu'na oldukça ağır sözlerle eleştirerek, "Beşiktaş'ı ezdik ezdik ezdik. Şerefsizler, hırsızlar emeğimizi çaldı." dedi.

Koç, maçın hakemi Selçuk Dereli'yi hedef alarak yaptığı açıklamada, yöneticiliğe başladığından beri yapıcı olmaya çalıştığını belirterek, "Yüzler doğal olarak asık ama elendiğimiz için asık değil. Beşiktaş'ı iki maçta da ezdik ezdik ezdik. Ama gördüklerimden utandım. Şerefsizler, hırsızlar emeğimizi çaldı. Baki Mercimek'in üç defa atılması lazımdı. Bir keresinde topsuz alanda Tuncay'a vole çaktı, yardımcı hakem kart gösterilmesi gerektiğini söyledi Dereli'ye. Bir hakem çıkıyor karda yürürken iz bırakmaz misali maçı yönetiyor. Yeter artık yani bu şekilde lige bile devam etmenin manası yok. Turu geçsek de bunları söyleyecektim. Taraftarımızı galeyana getirip ceza almamızı istediler. Ulusoy ve ekibinin bu oyuna son vermesi lazım. Yenildiler de bunları söylüyorlar diyen varsa da utansın. Gitsin maçı baştan izlesin. Ben Fenerbahçe başkanı olsam lige bile devam etmem." dedi."

kısacası bu adam hep aynıymış.
 
bu da dava tutanağındaki ifadeler :

Tutanaklardaki en önemli kısım, Aziz Yıldırım’ı mahkum ettiren sözlerdi... Fenerbahçe Başkanı, 26 Nisan 2007’de Şükrü Saracoğlu Stadı’nda oynanan maç sonrası Selçuk Dereli’ye aynen şunları söylemiş:

- Senin o FIFA kokartını ellerimle ....... sokacağım.
- Bir daha bu stada gelemeyeceksin.
- Pozisyonları gördün, ...... döndün.
- Sana maç yönettirmeyeceğim. Yurt dışında da maç yönetemeyeceksin.

Selçuk Dereli’nin Cumhuriyet Savcılığı’na yaptığı suç duyurusunda, Aziz Yıldırım ile birlikte Ali Koç, Mahmut Uslu ve Murat Özaydınlı’nın ‘satılmış, tetikçi, şerefsiz, hırsız’ dediği de ifade edildi.
 
Gidişatı bana geçen hafta Saray'da ziyaret ettiği kader ortağı Tayyip Erdoğan'ı hatırlatıyor. İnşallah Fenerbahçe Spor Kulübene de Yeni Türkiye refahını yaşatır.
 
1569011963261.png

Haluk Ulusoy'dan kendisini eleştiren Ali Koç'a ağır uyarı: Gençliğine veriyorum, konuşmalarına dikkat etmeli..
Tatil için Antalya'ya giden Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Haluk Ulusoy, Atatürk Havalimanı'nda basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

Ulusoy, Fenerbahçe Asbaşkanı Ali Koç'un Beşiktaş-Fenerbahçe derbisi sonrasında yaptığı, "Şerefsizler, hırsızlar.. Emeğimizi çaldınız" sözleri hakkında sert açıklamalar yaptı.

İşte Ulusoy'un sözleri:

SÖZLERİMİN ALTINDAN ALİ KOÇ KALKAMAZ!"-
"Koç ve Ulusoy, dost iki ailedir. Ali Koç'un dedesi, benim tanıdığım bir insan. Yakın ilişki içinde olduğumuz Koç ailesine mensup birinden böyle bir açıklama duymak beni çok üzdü. Sadece bazı cümleleri değil, tüm açıklamaları bende rahatsızlık uyandırdı! Tekrar söylüyorum, Koç ailesinin mensubu Ali Koç bu sözleri söylememeliydi. Ulusoy soyadını ağzına aldığı anda biraz daha dikkatli konuşması lazım. Ben onun seviyesine inmek ve cevap vermek istemiyorum. Çünkü eski günlerime dönmek istemiyorum. Çünkü, eski günlerdeki gibi Haluk Ulusoy konuşmaya başlarsa, bunun altından ne Ali Koç, ne de başka bir kimse kalkabilir!"

MAHKEMEYE GİDECEK!-
Ali Koç'un dün akşamki maçın ardından yaptığı, "Şerefsizler, hırsızlar emeğimizi çaldılar" şeklindeki açıklamalarının kime yönelik olduğunun sorulması üzerine ise Ulusoy şunları söyledi:

"Ali Koç bu sözleri, herhalde bir yerlere söylüyor. Onu hakemlere söylüyorsa, hakemler de federasyonumuzun hakemidir. Birinci derecede hakemlere söyleniyorsa, ikinci derecede federasyonumuza geliyor. Muhakkak, disiplin talimatları uygulanacaktır. Bununla da kalınmayacak, federasyon olarak yargı yoluna da gideceğiz. Sadece Ali Koç hakkında değil, bu çirkin konuşmaları kim yapmışsa gerekli olan her şeyi yapacağız. Bütün bunları önümüzdeki hafta salı günü yönetim kurulu toplantımızda da görüşeceğiz. Belki şahıslar da bireysel kendileri bireysel olarak mahkeme yoluna gidecektir!"
 
Twitter’da Ali Koc vizyonunu anlatan bir flooda denk geldim, sirayla paylasmayi deneyecegim
Yazan kisi mehmetsenol, kim bilmiyorum ama guzel ozetlemis

“Ali Koç Olayı”ndan yola çıkarak Galatasaray-Fenerbahçe rekabeti, kültürü ve farklılıkları üzerine bir kaç şey söylemek istiyorum.

Futbol, gerçekten asla sadece futbol değil.

Ali Koç, eylem ve konuşmalarıyla daha derindeki çelişkiyi ortaya çıkarıyor.

Anlatmayı deneyeceğim.


Ali Koç, hedefe neden Fatih Terim‘i koydu?

Şalgam satarak çocuklarını büyütmüş bir babanın evladı, tırnaklarıyla kazıya kazıya bugüne gelen torun sahibi birine neden saldırıyor?

Burjuva kültürü aldığı varsayılan, ayaklı vizyon gibi dolaşan biri nasıl oldu da bu noktaya geldi?


Ülkenin “modern” bir Holdinginin parlak velihatı, ailesinin korunaklı sınırı dışındaki ilk sınavında bu kadar erken bu noktaya nasıl gelir?

Aslında bugünlerde arka arkaya yaşananlar, Fenerbahçe ile Galatasaray arasındaki 112 yıllık farkı da ortaya koyan turnusol kağıdır.

Çok eksiği de olsa, bazen yalpalasa da Modernleşmeye inanmış bir camia olarak Galatasaray, her türlü maddi zorluklarına rağmen Batı futboluna adapte olmayı, hatta bazı dönemlerde de onlarla ciddi rekabet etmeyi başarabiliyor.

Ama “Batı kültürüyle büyümüş, modernleşmeye inanmış” bir Başkanına sahip olan bir camia olarak Fenerbahçe, en hafif tabiriyle önüne bakıp kendi eksiklerini onarmaya girişeceğine yine rakibini aşağıda çekmeye çalışıyor...

Kader gibi, hep aynı şeyi yaşıyoruz.

Başka bir deyişle;

Adana’dan çıkan bu toprakların tipik çocuğu Fatih Terim, Galatasaray’ın bu kültürüne kolayca eklemlenip hedefini Avrupa’ya çevirebiliyor ve büyük başarılar alabiliyor....

Vizyonlu Ali Koç’un camiasının, Aykut’undan Ersun Yanal’ına yetiştirdiği hiçbir öz evladı, bunun yakınından kıyısından geçemiyor, yine ülke içi kısır rekabet ile “günü kurtarmaya” devam ediyorlar...


Bu, o cenahta hiç sorgulanmayacak. Bu yüzden hiç yanıtlanmayacak.

Oysa Fenerbahçelilerle toplumda birarada yaşıyoruz.

Çocukluk arkadaşlarımız var, iş arkadaşlarımız var, ailemizde var...


Biliyorum ki, hepsinin Ali Koç seçildiğinde en büyük umutları, Galatasaray’ın artık refleks haline getirdiği modern, Batı kafalı hamle üstünlüğünün nihayet kendi kulüplerinde de olacağı beklentisiydi...


Seçilirken şunlrı vaad eden bir Başkan vardı ve herkesi inandırmıştı:

“Futbol anlayışımız baştan aşağı değişmeli. Günü kurtarma felsefesi, rasyonel, içinde bulunduğumuz mali durumun da göz önünde bulundurularak orta vadeli tohumlar atılarak baştan aşağı değişmeli....”

“... Çağa uygun yönetim vizyonu. Gittiğimiz, görüştüğümüz yerlerde bambaşka bir dünya, bambaşka bir vizyon var.... Fenerbahçe'nin örnek kulüp olması. Ne demek bu? Toplam faydayı yukarıya çıkartmak. Tüm kulüplerin bir araya gelerek değeri artırmak, seyir zevkini artırmak...."


O dönemde Fenerbahçe’ye modern futbol yönetimi felsefesi geliyor diye endişe duyan Galatasaraylıları ilk feahlatan şey, seçildiğinin daha ilk günlerinde, yanına aldığı ve halen devam eden Comoli’nin “cebimizde 100 kişilik liste var” dediğinde buna inanmış görünen Ali Koç’tu.


Tipik bir “Batı hayranı Şark kafası” biriyle karşı karşıya olduğumuzu anlamakta gecikmedik...

6 yıldır işsiz birini sprotf direktör olarak almış, en abuk lafını bile doğru olarak kabul ediyordu:
“Wenger’e oyuncu soruyoruz. Direktörümüz hergün Wenger’le görüşüyor (!)

Rahatlamıştık.

Bu kafa, bildiğimiz aynı kafaydı:

Kendisi üretemeyen, fikri olmayan, Batı’nın herşeyini doğru kabul eden, öz güveni eksik Şark kafası.


Sonrası malum:

Philip Cocu’nun gelişi... Ellerindeki aslında fena olmayan futbolcu havuzunun jet hızıyla boşaltılması...

“100 Kişilik Hazır Liste”den inanılmaz transferler.

Harcanan yaklaşık 40 milyon Euro...



Sezonla tüm hataların anında ortaya çıkması...

Küme düşme hattına iniş...

Daha 6 ay önce Ersun Yanal’ı isteyen bir kongre üyesine kürsüden “siz benim vizyonumu hiç anlamamışsınız” diye dalga geçen Ali Koç’un U dönüşü..

Tolgay’dan Serdar’a “fırsat” transferleri... vs.


Ve şimdi, “futbol” alanında net kaybeden, başarısız olan Ali Koç’un futbolu bırakıp “masa başı”na girdiğini görüyoruz.

Fenerbahçe’yi 112 yıldır Avrupa’dan uzak tutan tam bu.
Ayrıcalıklı olma, sahada değil diğer alanlarda güçlü olma, güce yakın olma tutkusu...



Ama herşey eninde sonunda geliyor o 90 dakikaya, o yeşil sahanın içinde olacaklara dayanıyor.

Evet, orada futbol, yetenek bilgi, deneyim çalışıyor.

Hakemin penaltıları görmezden de gelse, kart da çıkarmasa, sonuçta apaçık gol olan golü o hakem bile iptal edemiyor!


Sen ne kadar kendi kendini kandırıp 114 yıllık Galatasaray’ın başarılarını Fetö’ye, Ağar’a, Ulusoy’a filan bağlamak için yırtınsan da Dortmund, Milan, Arsenal, Real Madrid ve daha onlarcasını tek tek sahada yenip o başarılara ve sadece kendi müzesinde olan kupalara ulaşıyor.


Bugüne geleyim.

Ali Koç, sınırlı birikimi, bilgisi ve vizyonuyla geçen yılın benzeri bir transfer sezonu ile bu sene de kendini tekrar edeceğinin sinyallerini veriyor.

Ama sahada benzeri bir sonucu şimdiden görüyor ve klasik, iyi bilinen şark kafasına geçiş yapıyor:


Masa başına geç.. itiraz et, randevu al, buluş, kural hatası de, kafa karıştır, başvuru yap, tablo hediye et, tahrik et, kavga ortamına çekmeye, rakibinin en güçlü yapı taşına bel altı vurmaya çalış...


Galatasaray, Asla bu “çağrıya” yanıt vermemeli.

Ali Koç Vizyonu’nun tam da bahsetttiği “günü kurtarma felsefesi” olduğunu biz görüyoruz, (umarız) görüyorlar.

Sondan önceki son hamleler bunlar; bu yüzden bu kadar saldırgan, bu kadar bel altı...


Evet, Coğrafya kaderdir ve rakibimiz Fenerbahçe’dir.

Bu yüzden Galatasaray kendi ana hedefi üzerinde yürürken de bunların yarattığı küçük arızalarla uğraşacak mecburen.


Biz Galatasaray’ın 114 yıllık ana vizyonunu küçültmeye çalışan dönemleri, adımları, konuşmaları kıyasıya kendi içimizde bu yüzden eleştiriyoruz. Bu bizi diri tutuyor hep.

Bu yüzden Fatih Terim “Şampiyonlar Ligi müziğini özlemişim” dediğinde yüzümüze gülümseme yayılıyor.



Evet, son yıllarda iyi performans gösteremiyoruz, çok puan alamıyoruz.

Ama uğraşıyoruz, çabalıyoruz, ona göre takım kurmak istiyoruz, ona göre gidip futbolcu almayı düşünüyoruz.

Vazgeçmiyoruz, deniyoruz.

Biliyoruz ki, biz birgün bunu başaracağız.


Bitmez bu öykü...

Herkese sevgiler...

Yazan mehmetsenol
 
Moderatör tarafında düzenlendi:
bir de dikkatimi şu çekiyor, cumhurbaşkanı konuşurken bir konuşmasında "faizler inmeli"diyor ve ali koç buna gülüyor. gezide olanlar zaten biliniyor ki chpli olduğu da söyleniyor yani muhalif kimliği gözükmesine rağmen;

fb başkanı olduktan sonra sürekli iktidar desteği göstern sözleri keza bu mevzuda "hükümet federasyonu engelleyemiyor." sözleri bariz ikilik barındırıyor. işi düştüğünde iktidar destekçisi; düşmediğinde iktidar düşmanı tavırları var.
 
bir de dikkatimi şu çekiyor, cumhurbaşkanı konuşurken bir konuşmasında "faizler inmeli"diyor ve ali koç buna gülüyor. gezide olanlar zaten biliniyor ki chpli olduğu da söyleniyor yani muhalif kimliği gözükmesine rağmen;

fb başkanı olduktan sonra sürekli iktidar desteği göstern sözleri keza bu mevzuda "hükümet federasyonu engelleyemiyor." sözleri bariz ikilik barındırıyor. işi düştüğünde iktidar destekçisi; düşmediğinde iktidar düşmanı tavırları var.

arka planda çok açık birşeyler var reis bu adamı cok acık sevmiyor hatta biryerlerde geziciler diye hitap ettigini duymustum

bu aileden en iyi rahmetli mustafa kocla anlasıyordu reis ki kendisi aklı selim ılımlı bir iş adamıydı

koç ailesini tamamen kaybetmek istemiyor cephe almak istemiyor sanırım ama biryandan özellikle bunlar tüsiadcı solcu tayfa oldukları icin sevmiyorda

ama arkada başka şeylerde döndügü aşikar er yada geç kokusu çıkacak elbet ve bu açıgı bizzat alicik kendisi verecek cünkü bunda o çene varken imkanı yok normal duramaz
 
Bunlar dogdugundan beri her istedikleri olmus insanlar
Hic bir zaman itirazla elestiriyle karsilasmamis insanlar
Bu konularda da kendini hic yetistirmemis
Bunu futbol ona ogretecek
Sadece parayla nufuzla basi seylerin olmayacagini ogrenecek

Aile uzun yillar profesyonellerle calismaya alismis bir aile
Vehbi kocun da bu konuda cok anekdotu var
Oyle ogrendigi icin kendisine duayem diye pazarlanmis birine anahtari teslim ettti
Ama o profesyoneller nasil secilir hic farkinda bile olmamis hayati boyunca
Sirketlerde her bolumde onlarca rakibi eleyerek ekarte ederek gelen bir rekabet var
Secilim cogunlukla zaten kendiiginden gelisiyor
Bunlari hic dusunmemis bile
O yuzden gecen sene kotuye gidince panikledi, karakteri de musaitmis demek ki evvela tukurduklerini birer birer yaladi
Simdi de mizikladi, masa basi islere giristi, bel alti vurmaya basladi, daha onceki ne yaptiysa oyle yapayim bari dedi
Vizyon oldu minyon

Su son olayla iyice kuculdu
Ailenin simdiden zaten prestijleri buyuk erozyona ugradi, bakalim daha ne kadar alcalmaya tahammul edecekler
Ben asil ileride ailenin adini karalayacak isler ayyuka ciktiginda neler olacak onu merak ediyorum
 
100 sene öncesinin toprak ağaları ya da geçmişin fırsatçı tüccarları şimdi ki bizim iş adamları.

Çoğunda vizyon misyon sınırı bu. Yoksa bu kadar devlet desteğiyle çoğunun fasoncu değil katma değer üreten kendi uluslararası markaları olması gerekirdi.

Devleti farklı mecralara yönlendirip memleketin gelişmesine fazlasıyla faydaları olabilirdi ama işte fırsatçı tüccar ve köy ağası kafası genlerine işlenmiş.
 
bir de dikkatimi şu çekiyor, cumhurbaşkanı konuşurken bir konuşmasında "faizler inmeli"diyor ve ali koç buna gülüyor. gezide olanlar zaten biliniyor ki chpli olduğu da söyleniyor yani muhalif kimliği gözükmesine rağmen;

fb başkanı olduktan sonra sürekli iktidar desteği göstern sözleri keza bu mevzuda "hükümet federasyonu engelleyemiyor." sözleri bariz ikilik barındırıyor. işi düştüğünde iktidar destekçisi; düşmediğinde iktidar düşmanı tavırları var.
bu is hayatinda gayet dogalmis abi ya. danimarka hukumeti bile ikili turkiyele iliskileriyle oynuyor yani ali koc kim ki oynamasin.
 
Üst Alt