Hocam muhakkak böyle örnekler var yalnız gerçekten eşek gibi çalışmak zorunda olanlar daha fazla. O rehavet bence çok aldatmasın seni. Istisnai durumlar onlar.
SM-N935F cihazımdan Gscimbom mobil uygulaması ile gönderildi
Almanya'nın Güçlü Olmasının Sebepleri
- Konbuyu başlatan Alper Yılmazlar
- Başlangıç tarihi
-
- Etiketler
- adidas almanya bmw mercedes-benz
SM-N935F cihazımdan Gscimbom mobil uygulaması ile gönderildi
Ornegini rahati yerinde olan dayilarin ustunden vermen sahane bir fikir olmus
! Ben de kendi rahatim yerinde diye kendi ustumden vereyim zaten Turk halkinin geneli benim gibi yasiyor ! İnsanlarin kazandigi paranin yoksulluk sinirinin cok altinda aclik sinirinda olan bir ulke icin harika mantikli ornekler . Evet aclik sinirinda yasayan insanlarimiz gercekten her gun mangal her gun keyif yapiyor . Hamak mangal cigara ucgeninde geciyor zaten Turk insaninin hayati .Arkadas resmi aclik sinirinda yasiyor insanlarin cogu siz gidip ense yapan insanlardan ornekler veriyorsunuz . Benim gidip Fransa'da Almanya'da calismayip sosyal yardimlarla hayat suren insani ulkenin geneli boylemis gibi ornek vermeme benziyor bu . Birazcik mantikli olun . Ne alakasi var isin keyfi yerinde olan yahut batan dayilarinizla . Almanya'daki ortalama yasam sartlari alim gucu gibi kavramlarla Turkiye'deki bir mi ya . Cidden Boyle dusynuyorsaniz gelin madem Turkiye'de yasayin ama Almanya'da biriktirdiginiz parayla Turkiye'de rahat bir yasam surmenizden bahsetmiyorum . İki yerde de asgari ucretle hayatta kalmaya calisin bakalim hangisinde daha zorlanacaksiniz hangisinde yasam sartlariniz daha boktan olacak .
Keyfi yerinde mi? Bahsettiğim adamların hepsi borç içinde yüzüyor ve asgari ücrete tabi çalışıyorlar ama yine de adamlar sorumluluk duygusundan yola çıktığımız zaman benden daha rahatlar.
Yaşamadığın bir ülke hakkında yorumlar yapıyorsun madem, bari mantık ve benzeri şeylerden bahsetme. Ben Almanya'da bir sürü insan tanıyorum zar zor geçinen. Borç ile izne gelip Türkiye'de hava atanlar gözünüzü boyuyor.
Ben her iki ülkenin de güçlüklerinden bahsediyorum ve tabiki de biliyorum Türkiye'de durumun daha zor olduğunu. Buna rağmen fikrim gayet açık, bizim insanımız daha rahat. Bu yüzden Türkiye'den Almanya'ya hangi yollardan olursa olsun gelip çalışanlar Almanya'daki mentaliteye ayak uydurmakta zorlanıyorlar.
genetik bilimine ne kadar haizsiniz bilmiyorum ancak tek basina bisey ifade etmez insani yasantilari cevresi etkiler. dunyanin en zeki adami ve kadininin cocugunu çinçinde yetistirin baskilayin her sartta en gereksiz adami yaratabilirsiniz. yasanti,deneyim, deger yargilari,guven ortami bireyin icinde bulundugu durumla alakalidir. ogrenme semalari carpik olan genetik olarak mukemmel olmaz. ayrica almanlar yuksek iq oranina sahip degildir sizin bildiginiz anlamda. ustbilis ozellikleri ogrenme ile gerceklesir. vaktin firsatin emegin gudulenmenin olmadigi ortamlarda hicbiseyi icsellestiremezsinizzz.
SM-A520F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
Gurbetcilerin bir kac hafta gelip memlekette herseyin muazzam oldugunu iddia edip geri döndükleri biliniyor zaten. Yanlis resimleri cekiyorlar.
Eğitim, görgü, din anlayışı, yaşam biçimi, birbirine saygı, örf adet, herşey onları bizden ileride yapıyor.
Komedi . Siz yasamayi rahatligi umursamazlik saniyorsunuz . Konfor rahatlik hayat kalitesi bunlar bi adamin
Yaşamak rahat olmak konfor hayat kalitesi gibi kavramlarla sorumsuz borc icinde bok gibi hayat yasayip degistirmek icin de bir halt yapmamayi birbirine karistiriyorsunuz siz . Turkcede bunlar farkli seyler Almancada da farklidir diye tahmin ediyorum anlamakta neden bu kadar zorlandiniz ki ?
Anayasa Mahkemesi’nin o kararı Almanya’nın gündeminde
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) gazeteci Deniz Yücel kararı Alman medyasına geniş yer tuttu. Yorumlarda, kararın önemli olduğu, umut verdiği ancak Türkiye'nin henüz demokrasiden uzak olduğu değerlendirmeleri öne çıktı.
Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle‘nin Türkçe servisi medyada çıkan yorumları derledi.
Straubinger Tagblatt gazetesi Die Welt gazetesi eski Türkiye muhabiri Deniz Yücel’e yönelik AYM kararına yer verdi.
Gazetenin yorumu özetle şöyle:
“Yücel’in lehine çıkan AYM kararı umut veriyor. Cumhurbaşkanının gücünün bir sonu olduğunu gösteriyor. Ama en nihayetinde Türkiye’nin gelecekte nasıl olacağına bir tek güç karar verebilir: Türklerin bizzat kendisi.”
Rhein-Zeitung gazetesi de Yücel kararının olumlu olduğunu ancak Türkiye’nin demokrasiden hala çok uzak olduğu yorumunu yaptı:
“Bu, Türk-Alman gazeteci için iyi bir haber. Ne var ki karar yine de şunun görülmesini engelleyemez: Türkiye gerçek demokrasiye, Ren ve Mozel Nehri’nin Boğaz’a uzak olduğu kadar uzak. Ülke hala en büyük gazeteci hapishanesi. Kararla Türkiye bir an için hukuk devletine geri döndü. Bu muhtemelen taktiksel sebeplerden dolayı oldu. Çünkü Deniz Yücel vakasının Türkiye-Almanya ilişkilerinde çok yüksek tahrip gücü vardı. Türkiye basın ve düşünce özgürlüğü konusunda ciddiyse, tüm gazetecileri serbest bırakmak zorunda olmalı. Ancak yine de düşünce özgürlüğü vurgusu yapan hakimin kararının etkisi olabilir. Karar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri sonrası Erdoğan için ikinci acı ve sembolik yenilgi. Erdoğan halkını artık geçmişe dönmeye zorlayabilir mi?”
Mannheimer Morgen gazetesinin yorumu ise şöyle:
“Mahkemenin basın özgürlüğünü vurgulaması ve bununla en azından istisnasız Erdoğan’ın talimatlarına uymadığını göstermesi anlamlı. Yücel’in kararı esas alınarak Türkiye’deki birçok tutuklu gazeteci serbest bırakılmak zorunda. Bu sadece yoğun baskı ile mümkün. Özellikle de az da olsa gücü biraz elinden alınan Erdoğan üzerinde…”
Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) gazeteci Deniz Yücel kararı Alman medyasına geniş yer tuttu. Yorumlarda, kararın önemli olduğu, umut verdiği ancak Türkiye'nin henüz demokrasiden uzak olduğu değerlendirmeleri öne çıktı.
Alman yayın kuruluşu Deutsche Welle‘nin Türkçe servisi medyada çıkan yorumları derledi.
Straubinger Tagblatt gazetesi Die Welt gazetesi eski Türkiye muhabiri Deniz Yücel’e yönelik AYM kararına yer verdi.
Gazetenin yorumu özetle şöyle:
“Yücel’in lehine çıkan AYM kararı umut veriyor. Cumhurbaşkanının gücünün bir sonu olduğunu gösteriyor. Ama en nihayetinde Türkiye’nin gelecekte nasıl olacağına bir tek güç karar verebilir: Türklerin bizzat kendisi.”
Rhein-Zeitung gazetesi de Yücel kararının olumlu olduğunu ancak Türkiye’nin demokrasiden hala çok uzak olduğu yorumunu yaptı:
“Bu, Türk-Alman gazeteci için iyi bir haber. Ne var ki karar yine de şunun görülmesini engelleyemez: Türkiye gerçek demokrasiye, Ren ve Mozel Nehri’nin Boğaz’a uzak olduğu kadar uzak. Ülke hala en büyük gazeteci hapishanesi. Kararla Türkiye bir an için hukuk devletine geri döndü. Bu muhtemelen taktiksel sebeplerden dolayı oldu. Çünkü Deniz Yücel vakasının Türkiye-Almanya ilişkilerinde çok yüksek tahrip gücü vardı. Türkiye basın ve düşünce özgürlüğü konusunda ciddiyse, tüm gazetecileri serbest bırakmak zorunda olmalı. Ancak yine de düşünce özgürlüğü vurgusu yapan hakimin kararının etkisi olabilir. Karar, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri sonrası Erdoğan için ikinci acı ve sembolik yenilgi. Erdoğan halkını artık geçmişe dönmeye zorlayabilir mi?”
Mannheimer Morgen gazetesinin yorumu ise şöyle:
“Mahkemenin basın özgürlüğünü vurgulaması ve bununla en azından istisnasız Erdoğan’ın talimatlarına uymadığını göstermesi anlamlı. Yücel’in kararı esas alınarak Türkiye’deki birçok tutuklu gazeteci serbest bırakılmak zorunda. Bu sadece yoğun baskı ile mümkün. Özellikle de az da olsa gücü biraz elinden alınan Erdoğan üzerinde…”
Almanya’da Yabancı İstihdamını Kolaylaştırıyor
Nüfustaki yaşlanma dolayısıyla nitelikli iş gücü ihtiyacı her yıl daha da büyüyen Almanya’da çalışmak isteyen AB dışından ülkelerden nitelikli elemanlar, herhangi bir iş sözleşmesi olmadan da çalışmak veya iş aramak için Almanya’ya gidebilecek
Geçen hafta Federal Meclis‘ten geçen yeni göç yasası, Cuma günü de Eyalet Temsilciler Meclisi‘nde onaylandı ve böylece yasalaştı. Sadece bir saat süren müzakereler sonucu, konuyla ilgili neredeyse 30 yıldır süren tartışmalar sona erdi ve Almanya’nın göç ülkesi olduğu tasdiklendi.
1974 yılından bu yana sadece Avrupa Birliği ülkeleri vatandaşlarını yabancı işçi olarak kabul eden Almanya, kapılarını yeniden Avrupa Birliği dışındaki, örneğin Türkiye gibi ülkelerden kalifiye elemanlara açma kararı aldı.
1 Ocak 2020'den itibaren uygulamaya girecek yeni göç yasası her branşta iş gücü göçünün önünü açıyor. Daha önce Almanya ve AB üyesi ülkelerdeki çalışanların aynı işi üstlenmeleri durumunda üçüncü ülkelerden iş gücü göçüne izin verilmiyordu.
Kabul edilen yeni yasayla artık aynı işi Almanya'da veya AB üyesi ülkelerde birinin yapıp yapmayacağına bakılmaksızın yurt dışından kalifiye elamanın istihdam edilmesinin yolu açıldı. Bugüne kadar söz konusu ülkelerden kalifiye elemanlar ve akademisyenler ancak Federal Çalışma Ajansı’nın açık tespit ettiği mesleklerde çalışabiliyordu. Bu kısıtlama da artık olmayacak.
Mesleki eğitim ya da üniversite diplomasına sahip olan ve Almanya’ya gitmeden önce bir iş sözleşmesi imzalayan vasıflı eleman gelip hemen çalışabilecek.
Nüfustaki yaşlanma dolayısıyla nitelikli iş gücü ihtiyacı her yıl daha da büyüyen Almanya’da çalışmak isteyen AB dışından ülkelerden nitelikli elemanlar, herhangi bir iş sözleşmesi olmadan da çalışmak veya iş aramak için Almanya’ya gidebilecek.
Buna göre, meslek diplomalarını Almanya’nın diplomatik temsilciliklerinde denkleştiren ve mesleği yapabilecek derecede Almanca konuşabildiğini kanıtlayan vasıflı elemanlar ve söz konusu branşlarda eğitimli akademisyenler somut bir iş teklifi olmadan, iş aramak için Almanya’ya gidip geçici oturum izniyle 6 aya kadar kalabilecek.
Ancak iş aramak için gidenler, AB vatandaşlarına kıyasla sosyal yardım alamayacak. Türkiye’den Almanya’ya iş aramak amaçlı gidecek nitelikli elemanların iş aradığı sürece kendi geçimini ya da varsa beraberindeki aile üyelerinin geçimini sağlayacağını Almanya’ya gitmeden önce belgelemesi gerekecek.
Almanya'ya gitmek isteyen ve şartları yerine getirenlere 6 aylık vizeyi büyükelçilikler verecek. Almanya'nın yıllık ortalama 350 bin kalifiye elamana ihtiyacı olduğu tahmin ediliyor.
Nüfustaki yaşlanma dolayısıyla nitelikli iş gücü ihtiyacı her yıl daha da büyüyen Almanya’da çalışmak isteyen AB dışından ülkelerden nitelikli elemanlar, herhangi bir iş sözleşmesi olmadan da çalışmak veya iş aramak için Almanya’ya gidebilecek
Geçen hafta Federal Meclis‘ten geçen yeni göç yasası, Cuma günü de Eyalet Temsilciler Meclisi‘nde onaylandı ve böylece yasalaştı. Sadece bir saat süren müzakereler sonucu, konuyla ilgili neredeyse 30 yıldır süren tartışmalar sona erdi ve Almanya’nın göç ülkesi olduğu tasdiklendi.
1974 yılından bu yana sadece Avrupa Birliği ülkeleri vatandaşlarını yabancı işçi olarak kabul eden Almanya, kapılarını yeniden Avrupa Birliği dışındaki, örneğin Türkiye gibi ülkelerden kalifiye elemanlara açma kararı aldı.
1 Ocak 2020'den itibaren uygulamaya girecek yeni göç yasası her branşta iş gücü göçünün önünü açıyor. Daha önce Almanya ve AB üyesi ülkelerdeki çalışanların aynı işi üstlenmeleri durumunda üçüncü ülkelerden iş gücü göçüne izin verilmiyordu.
Kabul edilen yeni yasayla artık aynı işi Almanya'da veya AB üyesi ülkelerde birinin yapıp yapmayacağına bakılmaksızın yurt dışından kalifiye elamanın istihdam edilmesinin yolu açıldı. Bugüne kadar söz konusu ülkelerden kalifiye elemanlar ve akademisyenler ancak Federal Çalışma Ajansı’nın açık tespit ettiği mesleklerde çalışabiliyordu. Bu kısıtlama da artık olmayacak.
Mesleki eğitim ya da üniversite diplomasına sahip olan ve Almanya’ya gitmeden önce bir iş sözleşmesi imzalayan vasıflı eleman gelip hemen çalışabilecek.
Nüfustaki yaşlanma dolayısıyla nitelikli iş gücü ihtiyacı her yıl daha da büyüyen Almanya’da çalışmak isteyen AB dışından ülkelerden nitelikli elemanlar, herhangi bir iş sözleşmesi olmadan da çalışmak veya iş aramak için Almanya’ya gidebilecek.
Buna göre, meslek diplomalarını Almanya’nın diplomatik temsilciliklerinde denkleştiren ve mesleği yapabilecek derecede Almanca konuşabildiğini kanıtlayan vasıflı elemanlar ve söz konusu branşlarda eğitimli akademisyenler somut bir iş teklifi olmadan, iş aramak için Almanya’ya gidip geçici oturum izniyle 6 aya kadar kalabilecek.
Ancak iş aramak için gidenler, AB vatandaşlarına kıyasla sosyal yardım alamayacak. Türkiye’den Almanya’ya iş aramak amaçlı gidecek nitelikli elemanların iş aradığı sürece kendi geçimini ya da varsa beraberindeki aile üyelerinin geçimini sağlayacağını Almanya’ya gitmeden önce belgelemesi gerekecek.
Almanya'ya gitmek isteyen ve şartları yerine getirenlere 6 aylık vizeyi büyükelçilikler verecek. Almanya'nın yıllık ortalama 350 bin kalifiye elamana ihtiyacı olduğu tahmin ediliyor.
Büyük böbrek ızgara tasarımlarıyla dikkat çeken M3 Sedan ve M4 Coupe, Almanya'da üretim bandına girdi.
Mekanik olarak aynı altyapıyı taşıyan performanslı ikili, buna rağmen farklı tesislerde imal edilecek. Dört kapılı M3, normal 3 Serisi Sedan ve 3 Serisi Touring ile birlikte Münih'te üretilecek.
Yeni M4 ise 4 Serisi Cabrio ve plug-in hibrit 530e Touring ile birlikte Dingolfing fabrikasından çıkacak.
MART 2021'DE YOLLARDA
Yeni BMW M3 ve M4'ün piyasaya sürülme tarihi Mart 2021 olarak açıklanırken, ileri aşamada aileye M4 Cabrio ve ilk M3 Touring'in katılacağı bilgisi paylaşıldı.
Oz elestiri yapamadigimiz surece bizden hic bisey olmaz. her seyi biz biliyoruz herseyi biz yapariz.Sadece karsimizdaki bireyleri elestirirz id bize gelince hep biz akliyiz.Empati mambati hic yok. Kisacasi Ulkece bir birimizden nefret ediyoruz. Once su sorunlari icimizde bi haleedebilsek caliskanlik tembellik konularina gelebiliriz.
Bizi kıskandıkları için daha iyi olmak adına fazladan çalışmaları.
İlaç üreticileri, üretimlerinde büyük bir artış bekliyor
Almanya'nın önde gelen ekonomik düşünce kuruluşlarından Ekonomi Araştırma Enstitüsü de (Ifo) Alman sanayicilerinin, gelecek 3 ay için üretim tahminlerinde bozulma yaşandığını bildirdi.
Açıklamada, ekimde 16,3 puan olan Ifo Sanayi Üretimi Beklenti Endeksi'nin kasımda 5,5 puana gerilediği belirtilerek, ilaç üreticilerinin üretimlerinde büyük bir artış bekledikleri kaydedildi.
Ifo Anketler Merkezi Müdürü Klaus Wohlrabe konuya ilişkin değerlendirmesinde, "İlaç sanayisi bir yükseliş yaşarken özellikle tüketici odaklı sektörler nefes almakta zorlanıyor." ifadesini kullandı.
Almanya'nın önde gelen ekonomik düşünce kuruluşlarından Ekonomi Araştırma Enstitüsü de (Ifo) Alman sanayicilerinin, gelecek 3 ay için üretim tahminlerinde bozulma yaşandığını bildirdi.
Açıklamada, ekimde 16,3 puan olan Ifo Sanayi Üretimi Beklenti Endeksi'nin kasımda 5,5 puana gerilediği belirtilerek, ilaç üreticilerinin üretimlerinde büyük bir artış bekledikleri kaydedildi.
Ifo Anketler Merkezi Müdürü Klaus Wohlrabe konuya ilişkin değerlendirmesinde, "İlaç sanayisi bir yükseliş yaşarken özellikle tüketici odaklı sektörler nefes almakta zorlanıyor." ifadesini kullandı.
Her alanda idol ülke olarak bizi görmeleri.
Almanya Başbakanı Angela Merkel, AB liderler zirvesinden sonra yaptığı konuşmada Türkiye konusunda varılan uzlaşmadan memnun olduğunu, dengeli bir karara vardıklarını söyledi.
Bu ikili de hakikaten bir şey var
Yunan medyası şu an topa tutuyo Almanya'yı, Fransa ve Avusturya Yunanistanın yanında yer alarak Türkiye'ye ağır kararlar aldırmak istiyorlardı, AB kurucusu Almanya buna karşı çıktı
Bu ikili de hakikaten bir şey var
Yunan medyası şu an topa tutuyo Almanya'yı, Fransa ve Avusturya Yunanistanın yanında yer alarak Türkiye'ye ağır kararlar aldırmak istiyorlardı, AB kurucusu Almanya buna karşı çıktı
Seslerini kessinler yunanlar. Bütün paralarini Almanlara borclularAlmanya Başbakanı Angela Merkel, AB liderler zirvesinden sonra yaptığı konuşmada Türkiye konusunda varılan uzlaşmadan memnun olduğunu, dengeli bir karara vardıklarını söyledi.
Bu ikili de hakikaten bir şey var
Yunan medyası şu an topa tutuyo Almanya'yı, Fransa ve Avusturya Yunanistanın yanında yer alarak Türkiye'ye ağır kararlar aldırmak istiyorlardı, AB kurucusu Almanya buna karşı çıktı