Almanya'nın Güçlü Olmasının Sebepleri - Sayfa 4 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Almanya'nın Güçlü Olmasının Sebepleri


Sorun haşa dinimizde değil. Sorun dinimizi bilmediğimizde. Yoksa Kuranin ilk ayet'i olan Iqra (oku) emrine uysak suan bu durumda olmayız. Asirlarca Islami hakkıyla kendine ornek teskil eden milletler birçok bilimdalinda çığır açtılar. Son yüzyıllar ama maalesef dinimizi tanimiyoruz. Islami bayramdan bayrama 2 sayfa Kuran okumaktan ibaret sana toplumlar olduk. Bu sebepten haşa kusuru burda aramamali. Tek kusur müslümanım diyenlerin Islami tanimamasi
 
sebepler aslinda cokca siralanabilir ancak baslica sebebin sosyal demokrasi oldugunu dusunuyorum. evet bu durumunda eksileri var ozellikle orda yasayan turklerin bu durumu kullandigi asikar. egitim sistemleri yapici yonlendiri nitelikte kimseyi sinavlarla bogusturmuyorlar. ve meslek okullarinin onemsiz oldugunu soylemek imkansizdir. okuyum kendimi kurtariyim diye bisey soz konusu degil gercekten okumakta gozu olanin okudugu ve bu bolumu okuyup ac kalacagim endisesi tasimayanlarin oldugu bir dunya(calismiyorsanda devlet sana bakmakla yukumlu.) devlet isi diye insanlar yirtinmiyor rahat edeyim diye birsey soz konusu degil isci haklari ust duzeyde. devlet ekonomisini duzenlerken calisan kazansin sahip olmasi gerekeni(ev araba alet arac gerec hersey) veya hizmeti en kalitelisinden alsin(bunu uretende yine kendisi) ve buyuyelim mantigi yatiyor. ac kaldim acikta kaldim kaygisi olmayan insanlarin kendini gerceklestirme yolunda izledigi adimlari goruyoruz almanyada.

SM-A520F cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Sorun haşa dinimizde değil. Sorun dinimizi bilmediğimizde. Yoksa Kuranin ilk ayet'i olan Iqra (oku) emrine uysak suan bu durumda olmayız. Asirlarca Islami hakkıyla kendine ornek teskil eden milletler birçok bilimdalinda çığır açtılar. Son yüzyıllar ama maalesef dinimizi tanimiyoruz. Islami bayramdan bayrama 2 sayfa Kuran okumaktan ibaret sana toplumlar olduk. Bu sebepten haşa kusuru burda aramamali. Tek kusur müslümanım diyenlerin Islami tanimamasi

Sorunun onemli bir parcasi Islam’in reforme olmamis olmasi
 
Aslında 2 tane etken var.

2 tane majör özellikleri. Bu ikisi çoğu şeyi direk etkiliyor tüm ülke de.

Disiplin ve iş ahlakı.

sent via GSC

Arttiriyorum. Ücüncü etken ise sistem.

Adamlarin hersey icin iyi kötü isleyen bir sistemi var. Saglik sistemi, egitim sistemi, ekonomi sistemi, enerji sistemi vs bunlarin hepsinin tartisilabilecek yönleri var ama genel olarak belirli bir seviyede isliyor hepsi.

Ama ek olarak Almanlarin önümüzdeki yüzyil icinde kendilerini epey bozacagini tahmin ediyorum. Nesiller arasinda cok büyük fark var gercekten.
 
Bilgisayarın tuşuna basınca bozulacağını düşünen insanlar var mı beni asıl merak ettiren o alamancılar bu konuda aydınlatın beni
 
2. dünya savaşı sonrası USA'nın verdiği büyük destek. Geç kapitalizm sonrası neo-liberalizme geçen ve bunu başarıyla USA önderliğinde uygulaması benzer durumda olan diğer 2 ülke içinde bakınız Japonya ve kapitalist Kore.

POCOPHONE F1 cihazımdan Gscimbom mobil uygulaması ile gönderildi
2. dünya savasi sirasinda adamlarda o zamanin sartlarina zaten herseyleri vardi HITLER hatasi rusyaya girmesi oldu
yaponlarda ayni pasifikte imparatorluktu cin bile tirsyordu ve amerikaya kafa tutuyorlardi onlarida atom bombasiyla durdurdular.
amerikalilar alman injönörlerini ve vagonlar dolusu plan proje götüdüler
örnek Werner von braun raketenwissenschaftler bunun gibi nicelerini
ve bütün alman istihbaratini.
 
Bir çok cevap ama hiç birı doğru değil. Yaklaşım zaten yanlış. Almanya bir çok konuda zirve bir Ülke. Yaklaşım da doğru bir yaklaşım değil. Almanya zirvelerde, yüzlerce ülkeden hangi sebeple biz o seviyede olalim ? Yada hangi vasif ile kendimizi Almanya ile kiyaslayabilecek konumda görelim ?
Batiyi yüceltmiş hümanism gibi akimlar yeni yeni yeşermiş bu topraklarda.
Geldigimiz seviyeye geldiysek bile, onu da ABD´ye borcluyuz. ABD dev bir üretici, ama ürününü satabilmen lazim ki, bunun bir kazanci olsun. ABD zamaninda bir Proje koydu masaya, ve bu projeyi cok tartistilar. Burada hedef ABD´nin üretiminden faydalayabilecek, tüketici ülkeler yaratmakti.
Zamaninda Türkiye´yi bir tüketici ülke olarak sectiler. Ve tüketici ülkelerin gelismesini saglarlar ki ileri yillarda o ülkeye teknoloji satisi saglayabilsinler. Bu bazi konularda bizim hizli gelismemizi sagladi zamaninda. Ancak ABD bu hizmeti bedavaya yapmaz, tüketici ülkeleri üretici ülke haline gelmemesi icin de calismak zorundadir ki yatirimlari bosa gitmesin. O yüzden üretime destek vermez (veremez) onlara bagli devlet, yada zaman zaman üreticilerimizi, yada üretmek isteyenleri kendisi baltalar. Zamaninda bu hadisiler olmustur, ve tesadüf degildir.

- Bu konu da bir cok arsiv belgesi vardir ABD´de, ve o dönemlerde political correctness yok. Türkiye tarzi ülkeler ile alakali, asiri asagalayaci bir üslup ile bahsediyorlar o belgeler icinde.

Almanya ise dünya savaslarindan önce dünyanin en büyük sanayi gücü. Büyük bir alt yapilari var, bunun üzerine de daha fazla üretmeye, fabrika kurmaya, markalasmaya devam ettiler. Hitler yikildi, Almanya yikildi, ancak Daimler, Opel, Siemens vesaire yikildi mi ? Hayir, caki gibi ayakta durdu. Ve East-India Kompanie´nin Hindistan isgal sürecinden beri dünya yavas yavas hükümdarlar tarafindan degil, Kompanie´ler yani büyük sirketler tarafindan yönetildigi bir sürece girmisti. Hitler´i basa getiren de bu sirketlerdir, cünkü Hitler bu sirketlere büyük destek, yatirim ve isgücü vaat ediyordu. Buna yigici sistem diyoruz, ancak kapitalizimde birileri kar etmeleri, cebine para atmalari gerek ki, bir sirketi, bir ülkeyi ileriye götürme motivasyonunu bulsunlar kendilerinde. Ekonomik olarak güclü ülke de, güclü sirketler/markalar ile olur.

Osmanli ise sanayilesmeyi yakalayamadi. Olayin sadece Ordu ve kara gücü ile olmayacagini cok gec anladi. Sanayi olmadigindan, ordun bile zayifladi. Koskocaman bir Agrar Kolonie olarak kalmis, diger bati devletler büyük sanayilesme adimlari atarken. Türkiye bu mirasa konmus, üretim diye baslamis, ancak kendini batinin sefkatli kollarina birakarak sürec icerisinde tembel bir Ülke modeli haline gelmis. Cünkü Türkiye icin ithal etmek, üretmekten ziyade cok daha tatlidir.


Yani kisacasi, Türkiye bu günleri kadar gelmis ise bile, bunu batiya borclu. Ancak büyük bir atilim saglamasi, daha büyük bir cöküs yasamadan mümkün görünmüyor. Elbette bunun garantisi yok, ama batinin sefkatli kollarindan kurtulmadigi sürece, kendi ayaginda durabilecek bir Ülke haline gelmesi zor. Bir Almanya olmayi felan gecin yani, mesele öncelik ile kendi ayaklarin üzerinde durmaktir.

Birde tabi ideolojik karmasalar icinde bogulma meselesi var. Sen zaten en güzel, en mükkemmel, en zeki isen, neden kendini gelistiresin ?
Batinin sagladigi olanaklar ile 1-2 seviye daha refah bir ülke de olunabilirdi belki, ama Devlet ve Millet olarak siyasi ideolojilere baglimligin, ülkenin dünya haritasi güc seviyesinden 10 kat daha asiri ise, senin ile pin pon topu gibi oynarlar.
 
Almanya'da geçtiğimiz yıl en çok Türkler vatandaşlık aldı

Almanya Federal İstatistik Dairesi (Destatis),2018 yılında Alman vatandaşlığı alanların toplam sayısını açıkladı. Alman vatandaşlığına geçen göçmen asıllılar arasında Türk pasaportlular birinci sırada.

Rapora göre 2018'de 112 bin 340 kişi Alman vatandaşlığına geçti. Bu, 2017'de 12 bin 200 kişiydi. 2018'de 16 bin 700 ile en çok Türk pasaportuna sahip kişilerin Alman vatandaşlığına geçtiği belirtildi. Bunun 2017'de 14 bin 984 olduğu belirtildi.

2018'de Alman vatandaşlığı alan göçmen asıllıların ülkede ortalama 17,3 yıldır yaşadıkları belirtilirken, yeni Alman vatandaşlarının yüzde 53,6'sının kadın, bunların yüzde 54,8'inin bekar, yaş ortalamalarının da 34,8 olduğu belirtildi.

Almanya'da, istisnai durumlar hariç vatandaş olabilmek için 8 yıl ikamet şartı bulunuyor. Türk vatandaşlarının çifte vatandaş olmalarına ise çok istisnai durumlar dışında müsaade edilmiyor.

Almanya Federal İstatistik Dairesi (Destatis),2018 yılında Alman vatandaşlığı alanların sıralaması ise şu şekilde oldu: Türkler 16 bin 700, İngilizler 6 bin 640, Polonyalılar 6 bin 220, Romanyalılar 4.325, Iraklılar 4 bin 080, İtalyanlar 4 bin 050, Arnavutlar 3 bin 840, Yunanlılar 3 bin 253, İranlılar 3 bin 080, Suriyeliler 2 bin 880, Afganlılar 2 bin 545, Sırplar 2 bin 475, Ukraynalılar 2 bin 455, Faslılar 2 bin 365 ve Hırvatlar 6 bin 640.

2018 Alman vatandaşlığına geçiş sayılarına dair Sol Parti Federal Göç ve Uyum Politikaları sözcüsü Gökay Akbulut'tan eleştiri geldi. Gökay yazılı açıklamasında, "Bugün kamuoyuyla paylaşılan yeni vatandaşlık oranlarına bakıldığında geçen yıl ile bu yıl arasında sadece yüz kişilik bir artış var. Bu da gösteriyor ki, Federal Koalisyon Hükümeti'nin uyum politikaları başarısız. Vatandaşlık, eşit katılım ve eşit haklara sahip olmak demek. Rakamlar, ülkede eşitsizliğin resmileştiğini gösteriyor. Almanya Avrupa'daki yeni vatandaş kazanma konusunda en son sırada yer alıyor. Demografik yapının da elzem kıldığı yeni vatandaş kazanma uygulamalarımızı daha da basitleştirmemiz şarttır" ifadesini kullandı.
Bunların hepsi de sorsan koyu milliyetçi ve koyu Akpli lol

CLT-L09 cihazımdan Tapatalk kullanılarak gönderildi
 
Üst Alt