Tarafinizi secin trump mi yoksa dso mu?
Sebebini de yazarsaniz daha guzel olur
Sebebini de yazarsaniz daha guzel olur
Galiba bir tek benim beynim reddediyor sizin gordugunuz gercegi.
Sebebini de yazarsaniz daha guzel olur
Galiba bir tek benim beynim reddediyor sizin gordugunuz gercegi.
Trump'ı savunacak değilim ama Who'nun başında bu kıtipiyoz durduğu sürece asla güvenmem.Tarafinizi secin trump mi yoksa dso mu?
Gercekten birlesmis milletlere bagli bir orgutun hedef tahtasina konulmasindan ve komplo teorileriyle yipratilmasindan baska cozum yok mu? Butun dunyaya silah pompalayan, ulkelere haddini bildiren abd ve yanci devletleri dunya saglik orgutunun liderini degistirtecek ve istedigi gibi yonetecek kudrete sahip degil mi?Trump'ı savunacak değilim ama Who'nun başında bu kıtipiyoz durduğu sürece asla güvenmem.
Salgın başladığından beri çeşitli haberlerle salgında payı olduğu iddia edilen Bill Gates bu örgütün finans sağlayıcılarında ülkelerden bile önde geliyor.
"
WHO'nun ikinci en büyük finansörü ise, Bill ve Melinda Gates Vakfı. Bu vakıf, örgütün bütçesinin yüzde 9,76'sını finanse ediyor. Bu da yıllık yaklaşık 250 milyon dolara denk geliyor. Eğer ABD gönüllü katkının tümünü keserse, Bill ve Melinda Gates Vakfı, WHO'nun en büyük finansörü durumuna gelecek.
Üçüncü sıradaki finansör ise, dünya genelinde aşıların yaygınlaştırılması için çalışan, en büyük finansörü yine Bill ve Melinda Gates Vakfı olan GAVI İttifakı. GAVI'nin bütçeye katkısı da yüzde 8,39.
"
Ayrıca bu etiyopyalı ülkesinde sağlık bakanı iken Çin'le çok yakın ilişkilerde bulunmuş. Üstelik ülkesinde bile tutulan bir isim değil. Sağlık bakanı iken ülkedeki kolera salgınını gizlediği öne sürülüyor.
Gercekten birlesmis milletlere bagli bir orgutun hedef tahtasina konulmasindan ve komplo teorileriyle yipratilmasindan baska cozum yok mu? Butun dunyaya silah pompalayan, ulkelere haddini bildiren abd ve yanci devletleri dunya saglik orgutunun liderini degistirtecek ve istedigi gibi yonetecek kudrete sahip degil mi?
Bence kendi beceriksizlikleri icin suclayacak yerler lazimdi bunu da guclerini kullanarak butun insanlara asilayabildiler. Adam olsalar bu olusumu guclendirip butun ulkelere ozellikle fakir ulkelere daha fazla yardim edebilecek duruma getirme yolunu secerlerdi. Boyle bir amaclari olmadigi cok acik, trump ve cogu dunya lideri basarili bir dso yerine basarisiz bir dso'yu en basinda daha cok isterdi zaten. Fakir ulkelerden baska kimsenin umrunda olmayan siyaset ustu bir olusumdan bu kadar nefret edilmesini saglamak basaridir.
Boyle ismi buyuk, yaptiklari buyuk ama gucu az bir olusumun karalanmasi ve siyasete malzeme edilmesi yanlis diye dusunuyorum.
DSO'ye guvenim tam, hatali bazi kararlari olsa da ona bok atanlardan cok daha temiz oldugu asikar.
Mesele bu zaten kimsenin derdi dso ile degil gelistirme gibi bir dertleri yok. Zaten abd'nin cin'in dso'ye ihtiyaci da yok. Basindaki herifin de bir yanlisini gormedim su ana kadar, trump cin yanlisi olmakla sucladi o kadar, bu kadar farkli ulkeden insanin oldugu ve denetlenen bir olusum icin komik bir iddia. Orgutte calisan farkli milletlerden binlerce kisi var orada boyle bir tekel olmasi zaten cok zayif ihtimal ama abd ve yandaslari istese o herifi asagi indirir, her adimini da kontrol ediyorlardir zaten. Dso umurlarinda degil. Her seyde oldugu gibi bunda da kutuplasip kendimize muhtac edelim dusuncesindeler. Bunu yaparken de siyasi kazanc sagliyorlar.Şeytanın avukatlığını yapmak istemiyorum gerçekten ama bazı eksik noktaların var. ABD'nin örgüte yardımı zaten yıllık 400 milyon doların üzerinde. Her ülkenin WHO'ya kendi nüfusuna, bütçesine ve büyüklüğüne göre belirlenmiş bir katkısı, bir nevi üyelik ücreti var. Bu ücretler, örgütün bütçesinin yaklaşık yüzde 17'sini oluşturuyor.
Örgütteki başkanlık seçimi aslında diğer kuruluşlardaki gibi coğrafik dönüşüme göre değilken Afrika ve Çin'in talepleri doğrultusunda bu yönde bir seçim oluyor. ABD ise liyakat esaslı seçim istemesine rağmen bu adam seçiliyor. Yani lideri değiştirmek ve yönlendirmek tekelde değil. En azından görünürde böyle.
Bu oluşum oldukça güçlü aslında ama en ufak bir başarısızlıklarında "biz danışma birimiyiz ülkeler insanlarını korumak zorunda" gibi saçma açıklamalara girebiliyorlar. 2014'te Batı Afrika'daki Ebola krizinde de yine geç kalmıştı ama aynen bu açıklamayı yaptılar.
Benim derdim dsö ile değil şu an tepesindeki arkası karanlık Etiyopyalı ile. Duygu sömürüsüne gerek yok abi afirka ülkelerinin en büyük düşmanı kendi liderleridir.