Gazi Mustafa Kemal'in Bilinmeyen Yönleri | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Gazi Mustafa Kemal'in Bilinmeyen Yönleri


Köpekleri çok severdi

Bu aralar, belki de bir köpeğimizin olmasının verdiği duyarlılıkla Atatürk'ün köpeklere olan ilgisini ve anılarını büyük bir ilgiyle okudum. Değişik dönemlerde farklı köpekleri olmuş. Bir ara kedisi de varmış. Ama içlerinde onu en etkileyen Foks'muş.
Yalova kaplıcalarına gittiğinde seyyar fotoğrafçıdan 50 liraya satın almış. Sabah gezisinde fotoğrafçı Hasan Efendi'nin sehpasının altında görüp beğenmiş. Bunu sezen Hasan Efendi hediye etmek istemiş ama kabul etmemiş. Parasını vermiş, almış.
O bir sokak köpeğiymiş ama Çankaya Köşkü'ne geldikten sonra yaşamı her şeyiyle değişmiş. Atatürk nerede, o orada. Atatürk'ün yatak odasında, karyolasının ayak ucunda kendisi için özel olarak diktirilen bir minderde yaşarmış. En önemli görüşmelerinde bile hep onun yanında olurmuş.
"Atatürk'ün Foks'a düşkünlüğünü bilen bazı kimseler, sofrada çok zaman onun bahsini açarlar, sadakatinden, büyüklüğünden dem vurup neslini üreterek memlekete yaymayı teklif ederlerdi. Dalkavukluğuyla dikkati çekenler, Foks'un asil kandan geldiğini söyleyecek kadar ileri gidip 'Köpek değil, adeta insan. İnsandan da akıllı' derlerdi..."
Atatürk, Foks'un ne yiyip ne içtiğinden, ne zaman çiftleşeceğine kadar hemen her şeyiyle yakından ilgilenirdi. Ama gün gelir, Foks'la yolları ayrılır. Köşke ikinci bir köpek gelmesini kıskanan Foks, bir gün kendisini kaldırmak isteyen Atatürk'ün elini ısırır. Bunun üzerine bir aylık bir gözetime alınır. Ardından yeniden Atatürk'e karşı büyük bir bağlılık ve sevgi gösterir. Ama yakınları "Sahibini ısıran köpekten hayır gelmez" diyerek, ilaçla sonsuza dek uyutulması için Atatürk'e ısrar ederler. İzin verdi mi vermedi mi bilinmez ama Foks o günlerde öldürülür.
Atatürk bir süre sonra Foks'la Atatürk Orman Çiftliği'nde yeniden karşılaşır. Ama bu kez camekan içinde. Bedeni doldurulmuş cam gözlü köpeğine fazla bakamaz. "Ben onu sevmiştim. Böyle görmek istemem. Kaldırın onu" der ve ekler:
"Her ısırana kızılmaz. Foks can acıtmak, fenalık yapmak için ısırmamıştır..." Foks'un doldurulmuş cansız bedeni, ertesi gün hemen kaldırılır. Uzun yıllar Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı'nda muhafaza edilen Foks, Anıtkabir'de Genel Kurmay Başkanlığı tarafından düzenlenen ve 26 Ağustos 2002'de Cumhurbaşkanı Sezer tarafından açılan Atatürk ve Kurtuluş Savaşı Müzesi'nde sergilenir. Hâlâ orada.

1."ATA" LAFINI SEVMEZDİ

"Atatürk" hitabını ilk kez donemin Türk Dil Kurumu Başkanı bir
konuşmasında kullanmış, Mustafa Kemal de çok beğenerek soyadı olarak
almıştı.Kendisine "Ata" diye hitap edilmesinden hiç hoşlanmazdı.

2.EN SEVDİĞİ YEMEK
Manastır Askeri Lisesi yıllarından kalan bir alışkanlıkla hayatı
boyunca en sevdiği yemek kuru fasulye ve pilav olarak kaldı. Tatlıya
düşkün değildi ama cani istediğinde çok sevdiği gül reçelini tercih
ederdi.

3.EN BÜYÜK HAYALİ DÜNYA TURUNA ÇIKMAKTI
Ömrü yetseydi bir dünya turuna çıkıp Türk dili ve tarihi üzerindeki
çalışmalarını genişletmek en büyük hayaliydi.

4.BAŞUCU KİTABI "ÇALIKUŞU"YDU
Binlerce kitabi vardı. Ama bunların arasında bir tanesini hayatı
boyunca hatta cephede bile başucundan ayırmadı. Reşat Nuri
Güntekin'in ünlü "Çalıkuşu" romanını hep yanında taşır, her gün rast
gele bir yerinden acar, birkaç sayfa okurdu.

5.KABUL SALONUNDAKI AT YAVRUSU
Hayvanlara düşkünlüğü o dereceydi ki bir gün misafirlerinin de görebilmesi için yeni doğmuş bir tayla annesinin Çankaya Köşkü kabul salonuna getirilmesini bile
emretmişti.

6.TAM BİR SALON ADAMI
En sevdiği dans valsti. Müzik zevki çeşitlilik gösteriyordu.Klasik
Bati müziği dışında Anadolu ezgilerini de severek dinlerdi.

7.GÖMLEKLERİNİN TÜMÜ BEYAZDI
Gömleklerinin hepsi beyazdı. Bu gömlekler ilk yıllarda İsviçre`de
özel olarak dikilirken sonra yerli mali kullanma kampanyasına öncülük
edebilmek için Beyoğlu`nda bir terziye diktirilmeye başlanmıştı.

8.DOLABINDA LACİIVERTE YER YOKTU
Takım elbiselerinin tasarımlarını hep kendisi çizerdi. Lacivert takım
giymeyi sevmezdi.

9.ÖLÇÜLERİ
Boyu 1.74 idi. Hayatının son dönemlerine kadar 76 olan kilosu
hastalığının ilerlemeye başlamasıyla 46'ya kadar düşmüştü. 43 numara
siyah rugan ayakkabı giyerdi.

10.RUMELİ ŞİVESİ
Özenli ve temiz bir Türkçe konuşurdu. Ancak bazı kelimeleri Rumeli
şivesiyle telaffuz ederdi.

11.HAZİN BİR HİKAYE
Hayatında bir donem çok önemli yer tutan Mustafa Kemal`in
evlenmesinden sonra hayatına trajik bir şekilde son veren Fikriye
Hanim'ın mezarının nerede olduğu bilinmiyor.

12.CUMHURBAŞKANLIĞINDAN SIKILIYORDU.
Hayatinin çoğunu geçirdiği savaş cephelerinden sonra Cumhurbaşkanı
olarak geçirdiği yıllar ona bir tecrit yaşantısı gibi geliyor, çok
sevdiği halkından ve sade bir vatandaş yaşamından uzaklaştığını
düşünüyordu.

13.PAPA`NIN TEMSİLCİSİNE ELBİSE
Kıyafet Kanunu çerçevesinde tüm din adamlarının dini kıyafetleriyle
sokağa çıkmaları yasaklanınca, Monsenyör Roncalli`ye kendi terzisi
Kemal Milaslı eliyle bir koleksiyon hazırlattı.

14.KENDİSİ TIRAŞ OLMAZDI
Sabah kahvaltılarıyla arası hiç hoş değildi.Yataktan kalkar kalkmaz
odasındaki divanin üzerine bağdaş kurarak oturur, günün ilk kahvesini
sigarasını içerdi. Bir özelliği de kendi kendine tıraş olmamasıydı.

15.DÜZEN TAKINTISI VARDI
Evinde, çevresinde hatta konuk olduğu evlerde bile eğri duran
eşyaları düzeltmeden rahat edemezdi.

16.HOŞGÖRÜLÜ LİDER
Köylünün birinin gazete kağıdına sardığı tutunu içmeye çalışırken eli
yanmış, "Alın bunu kendi içsin" diyerek Atatürk`e küfretmişti.
Mahkemeye çıkarılacaktı. Atatürk olayı dinledikten sonra "Onu
mahkemeye vereceğinize doğru dürüst sigara içmesini temin edin" dedi.

17.SİGARA PAZARLIĞI
Hastalığının başlangıcında kendisini muayene eden Dr.Fissinger günde
kaç paket sigara içtiğini sormuş, Atatürk "sekiz" demişti. Doktor
bunu günde bir pakete indirmesi gerektiğini söyleyince gülümseyerek
cevap vermişti: "Ben zaten bir paket içiyorum. Bundan sonra bunu
sizin izninizle yapacağım".

18."BU NASIL HALKÇILIK?"
Bir sabah milletvekilleri ile trene binmişti. Kondüktörün
milletvekillerinden bilet parası almamasına sasırmış nedenini
sormuştu.Trenin milletvekillerine bedava olduğunu öğrenince epey
sinirlenmiş, "Ne de güzel halkçılık ama" demişti.

19."LAİKLİK ADAM OLMAKTIR!"
İlk mecliste bir oturum sırasında üyelerden biri laikliğin ne manaya
geldiğini anlamadığını söyleyince Gazi çok sinirlenmiş ve elini
kürsüye vurarak bir din bilgini olan üyeye cevap vermişti: "Adam
olmak demektir hocam, adam olmak!"

20.KURBANLARI BAĞIŞLARDI
Gittiği yurt gezilerinde kendisi için kurban edilen hayvanlara
bakamaz böyle durumlarda sırtını döner ya da kesilmelerini engellerdi.

21.YABANCI DİLE MERAKI
Askeri lisede öğrenmeye başladığı Fransızca'yı sonraki yıllarda
geliştirdi. Zengin bir kelime bilgisi vardı. Konuşurken araya
Fransızca sözcükler de eklerdi.

22.FASULYESİNE POKER
Kumardan hoşlanmaz ama arkadaşlarıyla fasulyesine poker oynardı. Oyun
sonunda kazandıklarını iade ederdi.

23.KAN GÖRMEYE DAYANAMAZDI
Cephelerde düşmanla göğüs göğüse savaşmış biri olarak en ilginç
özelliği savaş meydanları dışında kan görünce fenalaşmasıydı.

24.KULAKLARI DUYAN TEK KİŞİ
Fransız tarihçisi Herriot Ankara`ya geldiğinde Gazi`nin kulaklarının
duyuyor olmasına sasırmış anılarında bunu esprili bir dille
anlatmıştı: "T.C`de bir tane kulakları duyan kişi var onu da
Cumhurbaşkanı yapmışlar".

25.BİR RİCASI BAŞ TACIDIR
Bir gün halk arasında dolaşırken çarşaflı bir kadına
rastlamış, "Hafız Hanim benim hatırım için başındaki örtüyü acar
mısın?" diye sormuştu. Kadın bas örtüsünü açarak, Atatürk`ün önünde
eğildi ve ellerini öptü.

26.BİLARDO VE YÜZME
Sportmen kişiliği vardı. Her gün at biner, yüzmeye gider ve bilardo
oynardı.

27.EN BAŞARILI DERS
Eğitim hayatı boyunca en başarılı dersi matematikti. Pozitif
bilimlere ilgisi hayatı boyunca sürdü.

28.YAGCILARA GECIT YOK
Yağcılara çok kızardı Bir aksam sofrasında kendisine gereksiz şekilde
iltifat eden Abdülhak Hamit`e müdahale etti.

29.SON YILBASI GECESI
1937`yi 1938`e bağlayan son yılbaşı gecesini Dışişleri Bakanı Tevfik
Rüştü Aras ile bas basa geçirmişti. O gece dolabındaki bazı
elbiseleri bakana hediye etmişti.

30.KÖŞKTEKİ GÜVERCİNLİK
Kuşları çok severdi. Çankaya Köşkü`nde özel bir bakıcının ilgilendiği
güvercinliği vardı.

 
Bizim devlet idaresinde ki ana programımız CHP programıdır,bunun kapsadığı prensipler idarede siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır,fakat bu prensipleri gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır,biz ilhamlarımızı gökten ve gaipden değil doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.” ( atatürk - son meclis konuşması )
https://www.youtube.com/watch?v=lZ-KajhkqMU
 
Bizim devlet idaresinde ki ana programımız CHP programıdır,bunun kapsadığı prensipler idarede siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır,fakat bu prensipleri gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır,biz ilhamlarımızı gökten ve gaipden değil doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.” ( atatürk - son meclis konuşması )
https://www.youtube.com/watch?v=lZ-KajhkqMU

Provakatör seni. Her atatürk başlığında bunu paylaşmanın amacı ne ?

Ne yani şimdi bunu izleyenlerin Atatürk e olan bakış açısı mı değişecek ?

Amacın nedir ya senin ? Rahmetli sayesinde kula kulluk etmekten çıkıp Allaha kulluk etmeye başladınız sorun ne yani ?
 
Bizim devlet idaresinde ki ana programımız CHP programıdır,bunun kapsadığı prensipler idarede siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır,fakat bu prensipleri gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır,biz ilhamlarımızı gökten ve gaipden değil doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.” ( atatürk - son meclis konuşması )
https://www.youtube.com/watch?v=lZ-KajhkqMU

Mağaradan yeni mi çıktın? Bu meclis konuşmasını herkes biliyor zaten. Her başlıkta paylaşmana gerek yok.
 
Bizim devlet idaresinde ki ana programımız CHP programıdır,bunun kapsadığı prensipler idarede siyasette bizi aydınlatıcı ana hatlardır,fakat bu prensipleri gökten indiği sanılan kitapların dogmalarıyla asla bir tutmamalıdır,biz ilhamlarımızı gökten ve gaipden değil doğrudan doğruya hayattan almış bulunuyoruz.” ( atatürk - son meclis konuşması )
https://www.youtube.com/watch?v=lZ-KajhkqMU

Tamam duyduk, bildik, öğrendik. Ne değişti? Veya şöyle sorayım, ne amaçlıyordun ve ne buldun?

Bir de şu mevlana olaylarını araştır bakayım. Sonuçlarıda buraya yaz.
 
Murat Urhan

Atatürkle ilgili yaptığın çalışmalar için teşekkür ederim kardeşim. Gerçekten hakkında bilmediğim birkaç şeyide sayende öğrenmiş oldum.

Umarım bu kategoriye daha fazla destek verilir.

Provakatörler ve niyetini belli edenleride konudan uzaklaştırmanız daha iyi olur sanki.

En azından YÜCE TÜRK HALKININ herzaman kalbinde olan bir başkomutanı , önderi , kula kulluk eden şahsiyetlerin pis fikirleriyle ezdirmeyelim.
 
Murat Urhan

Atatürkle ilgili yaptığın çalışmalar için teşekkür ederim kardeşim. Gerçekten hakkında bilmediğim birkaç şeyide sayende öğrenmiş oldum.

Umarım bu kategoriye daha fazla destek verilir.

Provakatörler ve niyetini belli edenleride konudan uzaklaştırmanız daha iyi olur sanki.

En azından YÜCE TÜRK HALKININ herzaman kalbinde olan bir başkomutanı , önderi , kula kulluk eden şahsiyetlerin pis fikirleriyle ezdirmeyelim.

Ben teşekkür ederim abi. Elimizden geldiği kadar şurayı adına yakışır bir şekilde dolduracağız.

Atamızın ruhu şad olsun..
 
Şimdiye kadar küfrü basmadıysam, daha da bu forumda küfür etmem. Büyük mücadele verdim ve kazandım :)

@Murat Murhan Eline sağlık kardeşim, çok güzel paylaşımlarda bulunuyorsun. Kuru kuru sadece beğeni vermek istemedim.
 
Hamdın, yandın oldun dermişim :D Bak bunlar hep o tablet kılıfı sayesinde oluyor :D

Bundan sonra naif düşünme devri bitti valla Ozan bey :D madem insanlar çekinmeden bam teline basabiliyor, bizde basarız yani sorun yok. Önümüzde ki hafta Osmanlı tarihi ile alakalı bir yazı dizisine başlıyorum, hani bunlar alternatif, ''derin'' tarih yazmayı çok seviyor ya birazda biz yazalım bakalım...
 
Bundan sonra naif düşünme devri bitti valla Ozan bey :D madem insanlar çekinmeden bam teline basabiliyor, bizde basarız yani sorun yok. Önümüzde ki hafta Osmanlı tarihi ile alakalı bir yazı dizisine başlıyorum, hani bunlar alternatif, ''derin'' tarih yazmayı çok seviyor ya birazda biz yazalım bakalım...

Alternatif üretmeye gerek yok. Olanı yazmak kafi Mehmet bey :D Evvelinde TP'de vardı o konular ama savruldu gitti. Neyse siz başlarsanız biz de tablet kılıfımızı alır geliriz. Lakin şunu unutmamak lazım. Genelde bir iki kaçak hamle sonrası ortadan kaybolma huyları var. Tezlerini sonuna kadar hakaret etmeden savunabilen her insanla her şekilde tartışırız. Ama ortama altın günlerinden fırlamış dedikoducu teyze kisvesinde dalıp, ondan sonra ''Ay benim kulaklarım işitmiyor.'' tarzı tornistan yapanlarla iletişim kurmak bir hayli zor.
 
Bundan sonra naif düşünme devri bitti valla Ozan bey :D madem insanlar çekinmeden bam teline basabiliyor, bizde basarız yani sorun yok. Önümüzde ki hafta Osmanlı tarihi ile alakalı bir yazı dizisine başlıyorum, hani bunlar alternatif, ''derin'' tarih yazmayı çok seviyor ya birazda biz yazalım bakalım...

Oooo süper, merakla bekliyorum :D
 
Alternatif üretmeye gerek yok. Olanı yazmak kafi Mehmet bey :D Evvelinde TP'de vardı o konular ama savruldu gitti. Neyse siz başlarsanız biz de tablet kılıfımızı alır geliriz. Lakin şunu unutmamak lazım. Genelde bir iki kaçak hamle sonrası ortadan kaybolma huyları var. Tezlerini sonuna kadar hakaret etmeden savunabilen her insanla her şekilde tartışırız. Ama ortama altın günlerinden fırlamış dedikoducu teyze kisvesinde dalıp, ondan sonra ''Ay benim kulaklarım işitmiyor.'' tarzı tornistan yapanlarla iletişim kurmak bir hayli zor.

Madem insanlar ''sansürsüz'' tarih konuşmak için can atıyor, birazda tabulaştırdıkları Osmanlı tarihinden bahsedelim ama değil mi ? Bu nedir arkadaş hangi kanalı açsam cumhuriyet dönemi ve Atatürk tartışılıyor.
 
Delinin biri birakti tasi dokuz akilli kuyuyu bekliyor.
Yahu birakin istedikleri kadar turesinler.

Sanki islam devletleri sadece vahy yoluyla gelen sistemlerle ayakta durmuslar,devlet yonetim biçimi ile inanc hayatini mixleyen adamla muhabbet ne faide saglar ki ¿
 
Üst Alt