Mali Genel Kurul’da ibra edilemeyen Galatasaray yönetiminin en çalışkan isimlerinden biri olan Genel Sekreter Ali Haşhaş, tarihi kararın acısını derinden hissettiğini belirtti ve “Her gün ağlamak istiyorum. Bunu hak etmedik” dedi.
Tarihe geçen genel kurul sonrası görüştüğümüz Ali Haşhaş son derece üzüntülüydü. Genel kurul öncesi cuma günü Başkan Adnan Polat ile buluştuklarını belirten Haşhaş bir gerçeğin altını çizerek, “Seçim kararını pazartesi ya da salı günü (dün) açıklayacaktık. Bu sözü başkanımız Adnan Polat’tan almıştık. Ama nasip olmadı. Yönetim olarak dağılmıştık. Bir yıl daha devam edemezdik. Seçim kararını duyuracaktık ancak basiretimiz bağlandı” dedi ve devam etti...
"Değerlerimiz zarar görmesin"
Galatasaray’ın değerleri çok önemli. Göreve kim gelirse, gelsin bu değerlere zarar vermemek lazım. Gelen yönetim kulübe hizmet için gelecek. Biz o kadar çalıştık, gecemizi gündüzümüze kattık. 3 yıl boyunca Galatasaray için savaştık. Büyük bir kulübüz ve üniversitesiyle, lisesiyle inanılmaz bir aristokrasi alt yapısına sahibiz. Mühim olan Galatasaray’ın bu değerlerini kaybetmemesi.
"Bir yıl daha devam edemezdik"
Yönetiminin iki ayağı yoktu, üç bacağı sakattı. Bunu biz de görüyorduk. Bir yıl daha devam edemezdik. Herşey yarım da olsa işi götürüp, koşturuyorduk. Keşke müsaade etselerdi de seçime gitseydik. Karar vermiştik, seçime gidecektik. Dört aydır zaten bunu konuşuyorduk. “Seçim yapmalıyız” diye hep bunu tartışıyorduk aramızda. Nitekim ben ve Işın Çelebi, Başkan Adnan Polat ile cuma günü görüştük. Bu durumu kendisi de kabul etti.
Mali Genel Kurul sonrası pazartesi ya da salı günü (dün) seçime gideceğimizi açıklayacaktık. Bu durumun daha önce açıklanmasını istedik, hatta toplantı sırasında da söyledik. Ama başkan, “Divan Kurulu’nda ben bir laf ettim. Sözümün arkasında duracağım” dedi. Seçim kararı alsaydı, kahraman olurdu başkan. Adeta basiretimiz bağlandı. İbra edilmedik. Bu üyelerin almış olduğu bir karardır.
"Teşekkürü bile çok gördüler"
Kaderimizde bu varmış. Alnımıza ibra olmamış bir yönetici olarak bu yazıldı. Nasip böyleymiş. İnşallah bundan sonra kulübü yönetecek cesur yürekli arkadaşlarımız bu durumları göze alır. Bu bir sevda. G.Saray için işlerimizi geri planda bıraktık. 3 sene sonra çocuklarımıza anlatacak bir şeyimiz olacaktı. “Hizmet ettik, işte yaptıklarımız” deyip Galatasarayımızla gurur duyacaktık. “Teşekkürler aldık” diyecektik. Onu bile diyemiyoruz. Onu bile çok gördüler.
"Her gün ağlamak istiyorum"
Üzülüyorum, 3 yıl boyunca elimizden geldiğinde çaba gösterdik. Çok üzülüyoruz bu duruma. Vücut kimyam bozuldu. Stadımızı yaptık, bitirdik hizmete açtık. Teşekkür beklerken nelerle karşılaştık. Adnan Polat için “Kötü çalıştı” diyebilir misiniz?. Yaptıkları orada. Tarih yazdı. Ailemizle kavga ettik. Her gün ağlamak istiyorum. G.Saray’ın 5 kuruşu için yeri geldi, dünya ile kavga ettik, düşman edindik. Ama bu yapılanları kesinlikle hak etmedik.”
Kaynak: Hürriyet
Tarihe geçen genel kurul sonrası görüştüğümüz Ali Haşhaş son derece üzüntülüydü. Genel kurul öncesi cuma günü Başkan Adnan Polat ile buluştuklarını belirten Haşhaş bir gerçeğin altını çizerek, “Seçim kararını pazartesi ya da salı günü (dün) açıklayacaktık. Bu sözü başkanımız Adnan Polat’tan almıştık. Ama nasip olmadı. Yönetim olarak dağılmıştık. Bir yıl daha devam edemezdik. Seçim kararını duyuracaktık ancak basiretimiz bağlandı” dedi ve devam etti...
"Değerlerimiz zarar görmesin"
Galatasaray’ın değerleri çok önemli. Göreve kim gelirse, gelsin bu değerlere zarar vermemek lazım. Gelen yönetim kulübe hizmet için gelecek. Biz o kadar çalıştık, gecemizi gündüzümüze kattık. 3 yıl boyunca Galatasaray için savaştık. Büyük bir kulübüz ve üniversitesiyle, lisesiyle inanılmaz bir aristokrasi alt yapısına sahibiz. Mühim olan Galatasaray’ın bu değerlerini kaybetmemesi.
"Bir yıl daha devam edemezdik"
Yönetiminin iki ayağı yoktu, üç bacağı sakattı. Bunu biz de görüyorduk. Bir yıl daha devam edemezdik. Herşey yarım da olsa işi götürüp, koşturuyorduk. Keşke müsaade etselerdi de seçime gitseydik. Karar vermiştik, seçime gidecektik. Dört aydır zaten bunu konuşuyorduk. “Seçim yapmalıyız” diye hep bunu tartışıyorduk aramızda. Nitekim ben ve Işın Çelebi, Başkan Adnan Polat ile cuma günü görüştük. Bu durumu kendisi de kabul etti.
Mali Genel Kurul sonrası pazartesi ya da salı günü (dün) seçime gideceğimizi açıklayacaktık. Bu durumun daha önce açıklanmasını istedik, hatta toplantı sırasında da söyledik. Ama başkan, “Divan Kurulu’nda ben bir laf ettim. Sözümün arkasında duracağım” dedi. Seçim kararı alsaydı, kahraman olurdu başkan. Adeta basiretimiz bağlandı. İbra edilmedik. Bu üyelerin almış olduğu bir karardır.
"Teşekkürü bile çok gördüler"
Kaderimizde bu varmış. Alnımıza ibra olmamış bir yönetici olarak bu yazıldı. Nasip böyleymiş. İnşallah bundan sonra kulübü yönetecek cesur yürekli arkadaşlarımız bu durumları göze alır. Bu bir sevda. G.Saray için işlerimizi geri planda bıraktık. 3 sene sonra çocuklarımıza anlatacak bir şeyimiz olacaktı. “Hizmet ettik, işte yaptıklarımız” deyip Galatasarayımızla gurur duyacaktık. “Teşekkürler aldık” diyecektik. Onu bile diyemiyoruz. Onu bile çok gördüler.
"Her gün ağlamak istiyorum"
Üzülüyorum, 3 yıl boyunca elimizden geldiğinde çaba gösterdik. Çok üzülüyoruz bu duruma. Vücut kimyam bozuldu. Stadımızı yaptık, bitirdik hizmete açtık. Teşekkür beklerken nelerle karşılaştık. Adnan Polat için “Kötü çalıştı” diyebilir misiniz?. Yaptıkları orada. Tarih yazdı. Ailemizle kavga ettik. Her gün ağlamak istiyorum. G.Saray’ın 5 kuruşu için yeri geldi, dünya ile kavga ettik, düşman edindik. Ama bu yapılanları kesinlikle hak etmedik.”
Kaynak: Hürriyet