1) Her ne kadar eldeki kadronun yetersiz olduğu ortaya çıkmış olsa da bu mağlubiyetin izahı olamaz, faturayı mancini ve futbolcular eşit şekilde bölüşmeli.
2) Aydın, Ceyhun ve Riera oyuna katkı açısından sınıfta kalmakla birlikte bu takımın oyuncusu olamayacaklarını bir kez daha ispat ettiler.
3) Mancini, Burak'ı kanatta oynatmakta ısrar etmekle ve Umut'u oyuna son 15 dakikada dahil etmekle hata etti.
4) Mancini geldikten sonra gol kısırlığı yaşamaya başladık. Oynanan futbola bakınca özellikle ilk yarıda bir çok pozisyon var ama bunları gole çeviremedik. Son vuruşlarda sıkıntı var, burada oyuncular da kabahatli. Takım oyunun hakimi gibi görünüyor ama bize rakip olamayacak bir takıma gol atamıyoruz. Skoru alamadıktan sonra istersen yüzde 90 topa sahip ol, hiç bir anlam ifade etmiyor.
5) Özellikle Aydın ve Burak pozisyon almakta yaptıkları hatalar ile oyun kurgusuna zarar verdiler. Burak hem kanat hem forvette etkili olabilecek fizik kapasiteye sahip olmadığı için pozisyona girmekte zorlandı. Kaleciden dönüp Bruma'nın tamamladığı kafa vuruşu çok etkisizdi. Bu seviyede böylesine de marke pozisyonda o kafa vuruşunu direk köşeye bırakabilmesi gerekirdi. Burak'ın bu dengesiz yapısı ve mental noksanlığı kendisine tam anlamı ile güvenmemizin önündeki en büyük engel olarak öne çıkıyor.
6) Madem Amrabat'ı deneyecektin, maçın bitimine 10 dakika kalmasını niye bekledin? Burak ile kanatta verim alamayacağını görmek için daha ne olması gerekiyor? Gruptan çıkma şansımız yüzde 30lara düştü, şampiyonluğu da ezeli rakibimize mi kaptıralım, bu senenin planı sıfır başarı mı?
7) Bruma transferi ciddi anlamda sorgulanmalıdır. Bu çocuğa geleceğin ronaldosu diyenlere soruyorum. Kopenhag diye bir takımla oynuyorsunuz, 90 dakikada bir tane adam eksiltememiş, kaleye bir tane bile şutu olmayan, top kontrolü vasat ve kanatta oynaması için transfer edilmiş bir oyuncudan bahsediyoruz. 2-3 tane isabetli ortadan başka bir etkinliği yok. Potansiyeli var deniliyor ama potansiyel puan kazandırmıyor. Sneijder'in yokluğunu doldurabilecek yeterlilikte olmadığı aşikar olmakla birlikte en az Amrabat transferi kadar sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Bu oyuncuyu kim veya kimler izledi, neye dayanılarak bu yatırım yapıldı? Bu oyuncunun scouting raporlarını kimler hazırladı?
8) Riera'yı haftalarca oynatmayıp onun yerine Dany'i monte eden Mancini neden haftalar sonra Riera'yı oynatmaya karar verdi? Riera maç boyunca ayakta duramadı, vasatın altında kötüye yakın bir performans sergiledi ve yenilen gol onun kanadından geldi. Onun yerine Dany ile başlayıp, geriyi üçleyip pek ala Eboue'yi önde oynatabilirdi. Bunu neden düşünmedi?
9) Yediğimiz golde ve maç içindeki buna benzer bir kaç pozisyonda daha Semih'in konsantrasyon noksanlığından kaynaklı defansif anlamda yaşadığımız sıkıntılar mevcut. Semih o pozisyonda iki defa içeriye baktı, adam almakla topa yönelmek arasında kararsız kaldı, kademeye girmekte geç kalınca da golü yememiz kaçınılmaz oldu. Arkadaş, içeriye bakıyorsun, sonra topa bakıyorsun, eğer kimseyi marke etmeyeceksen o zaman bir zahmet içeriye atılan topa ayağını uzatıp uzaklaştıracaksın. En kötü kornere çıkaracaksın o topu. Sen hem kimseyi marke etme, hem de topa hamle yapmayıp izlemekle yetin. Afedersin ama sen nasıl stopersin diye sorarlar adama. Bale yapar gibi futbol oynamaya çalışırsan bu takımın oyuncusu olamazsın Semih kardeşim. Aklın maç esnasında başka yerlerde. Bu kafayla en fazla Emre ve Aydın'ın yolundan gidersin, benden söylemesi.
10) Böyle bir takıma yediğinden fazla gol atamıyorsan kabahati kendinde arayacaksın. Hakem her ne kadar berbat olsa dahi rakibin hiçbir etkinliği olmayan bir maçta eğer gol atamıyorsan bunda herkesin kabahati var. Teknik adamın da, son vuruşlarda gevşek ve beceriksiz olan oyuncuların da.
11) Devre arasında kadroya ciddi anlamda takviyeler yapılması gerektiği bir kez daha ortaya çıktı. Özellikle yerli oyuncularımız bu seviye için çok yetersiz kalıyorlar. Fakat federasyonun getirmiş olduğu saçma kurallar sonucunda bunu sağlayabilmek pek kolay görünmüyor. Eğer siyasetin yöneticileri Türk futbolunun önünü açmak istiyorlarsa bu konuya acilen el atmalılar. El atmıyorlarsa da futbolda hiç bir başarı beklemeye hakları yok, bu çok açık. Sen senelerce alt yapıya yatırım yapma, ondan sonra 4 tane yabancıyı tribüne gönder. Dünyanın neresinde var böyle bir garabet? Hayır, getirilen bu kurallar sonucunda milli takımın bir başarısı olsa anlayacağım. Bakın İspanya'ya, İtalya'ya, Hollanda'ya. Onlar mı daha başarılı biz mi? Yabancıları kısıtlayınca alt yapıdan oyuncu mu çıkartıyoruz? Tam tersi, bizim insanımız zaten profesyonellikten uzak olduğu için daha fazla yayılıp yatıyor. 12-13 senede bir Arda Turan çıkıyor, onu da yok pahasına elimizden çıkartıyoruz. Biraz yıldızı parlayacak gibi olan gurbetçi yerliler bize burun kıvırıyor, sanki dünya starı olmuşlar gibi. Ulan bu takımda Drogba, Sneijder gibi dünya markaları oynuyor. 20 yaşına basmamış dünkü bebeler, siz kimsiniz de Galatasaray'a burun kıvırıyorsunuz? Ondan sonra Emre, Aydın, Ceyhun gibi 2.lig seviyesindeki oyuncularla şampiyonlar liginde mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz. Böyle mantıksız bir zihniyetle mi alt yapısı takır takır işleyen ve yabancı sınırı olmayan Avrupa devlerine karşı yarışacağız? Biz hala şikeyi konuşalım, aylarca senelerce televizyonlarda bir takım insanlar birbirlerini yesinler, 70 milyondan oyuncu çıkaramayalım, ondan sonra da yabancı kotası koyalım, değeri 2 milyonu geçmeyecek anadolu topçusu 8 milyona transfer olsun. Onun yapacağı katkıyı belki 500 bin liraya alacağın yabancı oyuncu yapacak, hem de daha fazlasını. Ama olmaz, futbolumuz batar. varsın 8 milyon harcansın, menajerler kazansın, Türk oyuncusu alsın o parayı. Sonra ederinden 10 kat alan son derece profesyonel Türk oyuncusundan biz gelişme kaydetmesini bekleyelim. Biz daha çok izleriz ŞL ligi kupasını kaldıran takımları. Ama o biz olamayız maalesef. Bir İngiliz, İtalyan veya İspanyol takımı olsaydık belki. Bir Türk takımı olarak bunu yapabilmek imkansızın da ötesinde.
Sen elinde bir tane Avrupa'da itibarı olan, yarışacak takımın varken onu da bu saçma sapan iç çekişmelerin, siyasetin uğruna al aşağı edip itibarsızlaştırıyorsun. Elini kolunu bağlıyorsun resmen. Başarı kazanmaya çalışan bir takımın var, nasıl yaparım başarı kazanmasını engellerimin hesabını yapacak kadar alçalmış, daha kendi pisliğini temizlemekten aciz, beceriksiz insanların eline Türk futbolunu emanet ediyorsun. Bunu da hem kendisi hem de ülkesinin ismini şikeye bulaştırmış takımlarını kurtarmak ve oy kaybetmemek uğruna yapıyorsun. Bu işe yatırım yapanların, oyunu kuralına göre oynamaya çalışanların hakkını gasp etmiş oluyorsun. Bu tabloyu gördükten sonra yaşananları bir Galatasaray taraftarı olarak hazmedemiyorum. Bana bu stresi ve üzüntüyü yaşatanlara da hakkımı helal etmiyorum!
1) Her ne kadar eldeki kadronun yetersiz olduğu ortaya çıkmış olsa da bu mağlubiyetin izahı olamaz, faturayı mancini ve futbolcular eşit şekilde bölüşmeli.
2) Aydın, Ceyhun ve Riera oyuna katkı açısından sınıfta kalmakla birlikte bu takımın oyuncusu olamayacaklarını bir kez daha ispat ettiler.
3) Mancini, Burak'ı kanatta oynatmakta ısrar etmekle ve Umut'u oyuna son 15 dakikada dahil etmekle hata etti.
4) Mancini geldikten sonra gol kısırlığı yaşamaya başladık. Oynanan futbola bakınca özellikle ilk yarıda bir çok pozisyon var ama bunları gole çeviremedik. Son vuruşlarda sıkıntı var, burada oyuncular da kabahatli. Takım oyunun hakimi gibi görünüyor ama bize rakip olamayacak bir takıma gol atamıyoruz. Skoru alamadıktan sonra istersen yüzde 90 topa sahip ol, hiç bir anlam ifade etmiyor.
5) Özellikle Aydın ve Burak pozisyon almakta yaptıkları hatalar ile oyun kurgusuna zarar verdiler. Burak hem kanat hem forvette etkili olabilecek fizik kapasiteye sahip olmadığı için pozisyona girmekte zorlandı. Kaleciden dönüp Bruma'nın tamamladığı kafa vuruşu çok etkisizdi. Bu seviyede böylesine de marke pozisyonda o kafa vuruşunu direk köşeye bırakabilmesi gerekirdi. Burak'ın bu dengesiz yapısı ve mental noksanlığı kendisine tam anlamı ile güvenmemizin önündeki en büyük engel olarak öne çıkıyor.
6) Madem Amrabat'ı deneyecektin, maçın bitimine 10 dakika kalmasını niye bekledin? Burak ile kanatta verim alamayacağını görmek için daha ne olması gerekiyor? Gruptan çıkma şansımız yüzde 30lara düştü, şampiyonluğu da ezeli rakibimize mi kaptıralım, bu senenin planı sıfır başarı mı?
7) Bruma transferi ciddi anlamda sorgulanmalıdır. Bu çocuğa geleceğin ronaldosu diyenlere soruyorum. Kopenhag diye bir takımla oynuyorsunuz, 90 dakikada bir tane adam eksiltememiş, kaleye bir tane bile şutu olmayan, top kontrolü vasat ve kanatta oynaması için transfer edilmiş bir oyuncudan bahsediyoruz. 2-3 tane isabetli ortadan başka bir etkinliği yok. Potansiyeli var deniliyor ama potansiyel puan kazandırmıyor. Sneijder'in yokluğunu doldurabilecek yeterlilikte olmadığı aşikar olmakla birlikte en az Amrabat transferi kadar sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Bu oyuncuyu kim veya kimler izledi, neye dayanılarak bu yatırım yapıldı? Bu oyuncunun scouting raporlarını kimler hazırladı?
8) Riera'yı haftalarca oynatmayıp onun yerine Dany'i monte eden Mancini neden haftalar sonra Riera'yı oynatmaya karar verdi? Riera maç boyunca ayakta duramadı, vasatın altında kötüye yakın bir performans sergiledi ve yenilen gol onun kanadından geldi. Onun yerine Dany ile başlayıp, geriyi üçleyip pek ala Eboue'yi önde oynatabilirdi. Bunu neden düşünmedi?
9) Yediğimiz golde ve maç içindeki buna benzer bir kaç pozisyonda daha Semih'in konsantrasyon noksanlığından kaynaklı defansif anlamda yaşadığımız sıkıntılar mevcut. Semih o pozisyonda iki defa içeriye baktı, adam almakla topa yönelmek arasında kararsız kaldı, kademeye girmekte geç kalınca da golü yememiz kaçınılmaz oldu. Arkadaş, içeriye bakıyorsun, sonra topa bakıyorsun, eğer kimseyi marke etmeyeceksen o zaman bir zahmet içeriye atılan topa ayağını uzatıp uzaklaştıracaksın. En kötü kornere çıkaracaksın o topu. Sen hem kimseyi marke etme, hem de topa hamle yapmayıp izlemekle yetin. Afedersin ama sen nasıl stopersin diye sorarlar adama. Bale yapar gibi futbol oynamaya çalışırsan bu takımın oyuncusu olamazsın Semih kardeşim. Aklın maç esnasında başka yerlerde. Bu kafayla en fazla Emre ve Aydın'ın yolundan gidersin, benden söylemesi.
10) Böyle bir takıma yediğinden fazla gol atamıyorsan kabahati kendinde arayacaksın. Hakem her ne kadar berbat olsa dahi rakibin hiçbir etkinliği olmayan bir maçta eğer gol atamıyorsan bunda herkesin kabahati var. Teknik adamın da, son vuruşlarda gevşek ve beceriksiz olan oyuncuların da.
11) Devre arasında kadroya ciddi anlamda takviyeler yapılması gerektiği bir kez daha ortaya çıktı. Özellikle yerli oyuncularımız bu seviye için çok yetersiz kalıyorlar. Fakat federasyonun getirmiş olduğu saçma kurallar sonucunda bunu sağlayabilmek pek kolay görünmüyor. Eğer siyasetin yöneticileri Türk futbolunun önünü açmak istiyorlarsa bu konuya acilen el atmalılar. El atmıyorlarsa da futbolda hiç bir başarı beklemeye hakları yok, bu çok açık. Sen senelerce alt yapıya yatırım yapma, ondan sonra 4 tane yabancıyı tribüne gönder. Dünyanın neresinde var böyle bir garabet? Hayır, getirilen bu kurallar sonucunda milli takımın bir başarısı olsa anlayacağım. Bakın İspanya'ya, İtalya'ya, Hollanda'ya. Onlar mı daha başarılı biz mi? Yabancıları kısıtlayınca alt yapıdan oyuncu mu çıkartıyoruz? Tam tersi, bizim insanımız zaten profesyonellikten uzak olduğu için daha fazla yayılıp yatıyor. 12-13 senede bir Arda Turan çıkıyor, onu da yok pahasına elimizden çıkartıyoruz. Biraz yıldızı parlayacak gibi olan gurbetçi yerliler bize burun kıvırıyor, sanki dünya starı olmuşlar gibi. Ulan bu takımda Drogba, Sneijder gibi dünya markaları oynuyor. 20 yaşına basmamış dünkü bebeler, siz kimsiniz de Galatasaray'a burun kıvırıyorsunuz? Ondan sonra Emre, Aydın, Ceyhun gibi 2.lig seviyesindeki oyuncularla şampiyonlar liginde mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz. Böyle mantıksız bir zihniyetle mi alt yapısı takır takır işleyen ve yabancı sınırı olmayan Avrupa devlerine karşı yarışacağız? Biz hala şikeyi konuşalım, aylarca senelerce televizyonlarda bir takım insanlar birbirlerini yesinler, 70 milyondan oyuncu çıkaramayalım, ondan sonra da yabancı kotası koyalım, değeri 2 milyonu geçmeyecek anadolu topçusu 8 milyona transfer olsun. Onun yapacağı katkıyı belki 500 bin liraya alacağın yabancı oyuncu yapacak, hem de daha fazlasını. Ama olmaz, futbolumuz batar. varsın 8 milyon harcansın, menajerler kazansın, Türk oyuncusu alsın o parayı. Sonra ederinden 10 kat alan son derece profesyonel Türk oyuncusundan biz gelişme kaydetmesini bekleyelim. Biz daha çok izleriz ŞL ligi kupasını kaldıran takımları. Ama o biz olamayız maalesef. Bir İngiliz, İtalyan veya İspanyol takımı olsaydık belki. Bir Türk takımı olarak bunu yapabilmek imkansızın da ötesinde.
Sen elinde bir tane Avrupa'da itibarı olan, yarışacak takımın varken onu da bu saçma sapan iç çekişmelerin, siyasetin uğruna al aşağı edip itibarsızlaştırıyorsun. Elini kolunu bağlıyorsun resmen. Başarı kazanmaya çalışan bir takımın var, nasıl yaparım başarı kazanmasını engellerimin hesabını yapacak kadar alçalmış, daha kendi pisliğini temizlemekten aciz, beceriksiz insanların eline Türk futbolunu emanet ediyorsun. Bunu da hem kendisi hem de ülkesinin ismini şikeye bulaştırmış takımlarını kurtarmak ve oy kaybetmemek uğruna yapıyorsun. Bu işe yatırım yapanların, oyunu kuralına göre oynamaya çalışanların hakkını gasp etmiş oluyorsun. Bu tabloyu gördükten sonra yaşananları bir Galatasaray taraftarı olarak hazmedemiyorum. Bana bu stresi ve üzüntüyü yaşatanlara da hakkımı helal etmiyorum!
1) Her ne kadar eldeki kadronun yetersiz olduğu ortaya çıkmış olsa da bu mağlubiyetin izahı olamaz, faturayı mancini ve futbolcular eşit şekilde bölüşmeli.
2) Aydın, Ceyhun ve Riera oyuna katkı açısından sınıfta kalmakla birlikte bu takımın oyuncusu olamayacaklarını bir kez daha ispat ettiler.
3) Mancini, Burak'ı kanatta oynatmakta ısrar etmekle ve Umut'u oyuna son 15 dakikada dahil etmekle hata etti.
4) Mancini geldikten sonra gol kısırlığı yaşamaya başladık. Oynanan futbola bakınca özellikle ilk yarıda bir çok pozisyon var ama bunları gole çeviremedik. Son vuruşlarda sıkıntı var, burada oyuncular da kabahatli. Takım oyunun hakimi gibi görünüyor ama bize rakip olamayacak bir takıma gol atamıyoruz. Skoru alamadıktan sonra istersen yüzde 90 topa sahip ol, hiç bir anlam ifade etmiyor.
5) Özellikle Aydın ve Burak pozisyon almakta yaptıkları hatalar ile oyun kurgusuna zarar verdiler. Burak hem kanat hem forvette etkili olabilecek fizik kapasiteye sahip olmadığı için pozisyona girmekte zorlandı. Kaleciden dönüp Bruma'nın tamamladığı kafa vuruşu çok etkisizdi. Bu seviyede böylesine de marke pozisyonda o kafa vuruşunu direk köşeye bırakabilmesi gerekirdi. Burak'ın bu dengesiz yapısı ve mental noksanlığı kendisine tam anlamı ile güvenmemizin önündeki en büyük engel olarak öne çıkıyor.
6) Madem Amrabat'ı deneyecektin, maçın bitimine 10 dakika kalmasını niye bekledin? Burak ile kanatta verim alamayacağını görmek için daha ne olması gerekiyor? Gruptan çıkma şansımız yüzde 30lara düştü, şampiyonluğu da ezeli rakibimize mi kaptıralım, bu senenin planı sıfır başarı mı?
7) Bruma transferi ciddi anlamda sorgulanmalıdır. Bu çocuğa geleceğin ronaldosu diyenlere soruyorum. Kopenhag diye bir takımla oynuyorsunuz, 90 dakikada bir tane adam eksiltememiş, kaleye bir tane bile şutu olmayan, top kontrolü vasat ve kanatta oynaması için transfer edilmiş bir oyuncudan bahsediyoruz. 2-3 tane isabetli ortadan başka bir etkinliği yok. Potansiyeli var deniliyor ama potansiyel puan kazandırmıyor. Sneijder'in yokluğunu doldurabilecek yeterlilikte olmadığı aşikar olmakla birlikte en az Amrabat transferi kadar sorgulanması gerektiğini düşünüyorum. Bu oyuncuyu kim veya kimler izledi, neye dayanılarak bu yatırım yapıldı? Bu oyuncunun scouting raporlarını kimler hazırladı?
8) Riera'yı haftalarca oynatmayıp onun yerine Dany'i monte eden Mancini neden haftalar sonra Riera'yı oynatmaya karar verdi? Riera maç boyunca ayakta duramadı, vasatın altında kötüye yakın bir performans sergiledi ve yenilen gol onun kanadından geldi. Onun yerine Dany ile başlayıp, geriyi üçleyip pek ala Eboue'yi önde oynatabilirdi. Bunu neden düşünmedi?
9) Yediğimiz golde ve maç içindeki buna benzer bir kaç pozisyonda daha Semih'in konsantrasyon noksanlığından kaynaklı defansif anlamda yaşadığımız sıkıntılar mevcut. Semih o pozisyonda iki defa içeriye baktı, adam almakla topa yönelmek arasında kararsız kaldı, kademeye girmekte geç kalınca da golü yememiz kaçınılmaz oldu. Arkadaş, içeriye bakıyorsun, sonra topa bakıyorsun, eğer kimseyi marke etmeyeceksen o zaman bir zahmet içeriye atılan topa ayağını uzatıp uzaklaştıracaksın. En kötü kornere çıkaracaksın o topu. Sen hem kimseyi marke etme, hem de topa hamle yapmayıp izlemekle yetin. Afedersin ama sen nasıl stopersin diye sorarlar adama. Bale yapar gibi futbol oynamaya çalışırsan bu takımın oyuncusu olamazsın Semih kardeşim. Aklın maç esnasında başka yerlerde. Bu kafayla en fazla Emre ve Aydın'ın yolundan gidersin, benden söylemesi.
10) Böyle bir takıma yediğinden fazla gol atamıyorsan kabahati kendinde arayacaksın. Hakem her ne kadar berbat olsa dahi rakibin hiçbir etkinliği olmayan bir maçta eğer gol atamıyorsan bunda herkesin kabahati var. Teknik adamın da, son vuruşlarda gevşek ve beceriksiz olan oyuncuların da.
11) Devre arasında kadroya ciddi anlamda takviyeler yapılması gerektiği bir kez daha ortaya çıktı. Özellikle yerli oyuncularımız bu seviye için çok yetersiz kalıyorlar. Fakat federasyonun getirmiş olduğu saçma kurallar sonucunda bunu sağlayabilmek pek kolay görünmüyor. Eğer siyasetin yöneticileri Türk futbolunun önünü açmak istiyorlarsa bu konuya acilen el atmalılar. El atmıyorlarsa da futbolda hiç bir başarı beklemeye hakları yok, bu çok açık. Sen senelerce alt yapıya yatırım yapma, ondan sonra 4 tane yabancıyı tribüne gönder. Dünyanın neresinde var böyle bir garabet? Hayır, getirilen bu kurallar sonucunda milli takımın bir başarısı olsa anlayacağım. Bakın İspanya'ya, İtalya'ya, Hollanda'ya. Onlar mı daha başarılı biz mi? Yabancıları kısıtlayınca alt yapıdan oyuncu mu çıkartıyoruz? Tam tersi, bizim insanımız zaten profesyonellikten uzak olduğu için daha fazla yayılıp yatıyor. 12-13 senede bir Arda Turan çıkıyor, onu da yok pahasına elimizden çıkartıyoruz. Biraz yıldızı parlayacak gibi olan gurbetçi yerliler bize burun kıvırıyor, sanki dünya starı olmuşlar gibi. Ulan bu takımda Drogba, Sneijder gibi dünya markaları oynuyor. 20 yaşına basmamış dünkü bebeler, siz kimsiniz de Galatasaray'a burun kıvırıyorsunuz? Ondan sonra Emre, Aydın, Ceyhun gibi 2.lig seviyesindeki oyuncularla şampiyonlar liginde mücadele etmek zorunda bırakılıyoruz. Böyle mantıksız bir zihniyetle mi alt yapısı takır takır işleyen ve yabancı sınırı olmayan Avrupa devlerine karşı yarışacağız? Biz hala şikeyi konuşalım, aylarca senelerce televizyonlarda bir takım insanlar birbirlerini yesinler, 70 milyondan oyuncu çıkaramayalım, ondan sonra da yabancı kotası koyalım, değeri 2 milyonu geçmeyecek anadolu topçusu 8 milyona transfer olsun. Onun yapacağı katkıyı belki 500 bin liraya alacağın yabancı oyuncu yapacak, hem de daha fazlasını. Ama olmaz, futbolumuz batar. varsın 8 milyon harcansın, menajerler kazansın, Türk oyuncusu alsın o parayı. Sonra ederinden 10 kat alan son derece profesyonel Türk oyuncusundan biz gelişme kaydetmesini bekleyelim. Biz daha çok izleriz ŞL ligi kupasını kaldıran takımları. Ama o biz olamayız maalesef. Bir İngiliz, İtalyan veya İspanyol takımı olsaydık belki. Bir Türk takımı olarak bunu yapabilmek imkansızın da ötesinde.
Sen elinde bir tane Avrupa'da itibarı olan, yarışacak takımın varken onu da bu saçma sapan iç çekişmelerin, siyasetin uğruna al aşağı edip itibarsızlaştırıyorsun. Elini kolunu bağlıyorsun resmen. Başarı kazanmaya çalışan bir takımın var, nasıl yaparım başarı kazanmasını engellerimin hesabını yapacak kadar alçalmış, daha kendi pisliğini temizlemekten aciz, beceriksiz insanların eline Türk futbolunu emanet ediyorsun. Bunu da hem kendisi hem de ülkesinin ismini şikeye bulaştırmış takımlarını kurtarmak ve oy kaybetmemek uğruna yapıyorsun. Bu işe yatırım yapanların, oyunu kuralına göre oynamaya çalışanların hakkını gasp etmiş oluyorsun. Bu tabloyu gördükten sonra yaşananları bir Galatasaray taraftarı olarak hazmedemiyorum. Bana bu stresi ve üzüntüyü yaşatanlara da hakkımı helal etmiyorum!
Maçta da yazdım; Uzatmaların 3.dk sı oynanıyor kalmış 1 dk. Chedjou top çıkaracak defanstan, sağa sola sanki bakındı şöyle bir...3-0 üstün takımın oyuncusu edasıyla bakındı bakındı.
Lakayt bir şekilde yatay bir pas verdi. Benden çıksında nerde patlarsa patlasın hesabı.
İşte o an takımın 90 lık özeti gibiydi.
Çünki takımın tamamı aynen onun gibiydi maç boyunca...
aslında genel olarak kötü değildik ama birazda şansımızın olması gerekirdi tabi birde kolay pozisyon harcamamak lazım ve kalemize gelen her topun tehlikeli olmaması gerek inşallah mancini bi çaresini bulacaktır bunların
bugün bu maçtan galipde ayrılabilirdik ama olmadı deplasmanda realden mutlak puan almalıyız
4 uncu yildiz kac para ediyor ? Alinti yaptigin kisinin yorumu tamamen dogru. Hem ekonomik hem de avrupa arenasi anlaminda fener etkisiz eleman. Besiktasin arkasinda ikinci olacagimiza, eger illa ikinci olacaksak bu sene ozelinde fenerin arkasinda ikinci olalim
durumlari bilmiyor gibi yorumlar yapilmasin