Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Diyeceğim tek şey; oyuncularımız yorgundu ve bu fazlasıyla yansıdı.
Diyeceğim tek şey; oyuncularımız yorgundu ve bu fazlasıyla yansıdı.
STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
- Konbuyu başlatan Emre Saykal
- Başlangıç tarihi
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Geçen sezon 11. haftadan sonra seri yakalamıştık.Hadi inşallah.
Geçen sezon 11. haftadan sonra seri yakalamıştık.Hadi inşallah.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Her şeye rağmen lider olmamız çok güzel. Fakat bize kapanan rakipleri bu sezon neredeyse hiç açamadık. Tek yolu rakip defans oyuncuları hata yapacak ve 2 gol falan bulacağız. Çoğu maçta da gol yiyoruz. İyi oynadığımız çok maç olduğunu düşünmüyorum bu sezon.
Her şeye rağmen lider olmamız çok güzel. Fakat bize kapanan rakipleri bu sezon neredeyse hiç açamadık. Tek yolu rakip defans oyuncuları hata yapacak ve 2 gol falan bulacağız. Çoğu maçta da gol yiyoruz. İyi oynadığımız çok maç olduğunu düşünmüyorum bu sezon.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Rieradan sol bek olmaz defansif yönden hiçbirsey yok. Yekta bu takımda hiçbir zaman hiçbir mevkide oynayamaz. Burak tamamen kendine oynuyor, ne pas ne top sürme var ancak boş kaleye ayagına top gelcek atıcak. Aydın sevdasından artık vazgecilmeli.
Rieradan sol bek olmaz defansif yönden hiçbirsey yok. Yekta bu takımda hiçbir zaman hiçbir mevkide oynayamaz. Burak tamamen kendine oynuyor, ne pas ne top sürme var ancak boş kaleye ayagına top gelcek atıcak. Aydın sevdasından artık vazgecilmeli.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
yektayı çıkarıp amrabatı almak sorun değil de yektayı çıkarıp ortayı emre veya hamite emanet etmek büyük hata
yektayı çıkarıp amrabatı almak sorun değil de yektayı çıkarıp ortayı emre veya hamite emanet etmek büyük hata
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Arkadaşlar bilmem katılır mısınız ?
Bence bu seneki en büyük sorun agresif-isyan eden oyuncu eksikliği. Geçen sezon Melo ve Engin bu işi yapıyorlardı. Ujfalusi keza öyle. Böyle bir oyuncumuz yok bu sezon.
Arkadaşlar bilmem katılır mısınız ?
Bence bu seneki en büyük sorun agresif-isyan eden oyuncu eksikliği. Geçen sezon Melo ve Engin bu işi yapıyorlardı. Ujfalusi keza öyle. Böyle bir oyuncumuz yok bu sezon.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
gecen sezon sampiyon oldukya
oyuzden
gecen sezon sampiyon oldukya
oyuzden
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
[video=youtube;oR369_26VBA]https://www.youtube.com/watch?v=oR369_26VBA[/video]
[video=youtube;oR369_26VBA]https://www.youtube.com/watch?v=oR369_26VBA[/video]
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
görkem damdan aşağı atlasın aynı şey yazdıklarınla dur ne oldu bi mersin beraberliği toz pembe yi dağıttı galiba olacak böyle şeyler fener bizim deplasmanda 4 tane attığımız takıma 47 maç sonra kendi sahasında mağlup oldu oluyor yani durun bakalım geçen sezon 11. haftadan sonra açılmıştık İnşallah tekrar kendimize geliriz bunu yapacak gücümüz var
görkem damdan aşağı atlasın aynı şey yazdıklarınla dur ne oldu bi mersin beraberliği toz pembe yi dağıttı galiba olacak böyle şeyler fener bizim deplasmanda 4 tane attığımız takıma 47 maç sonra kendi sahasında mağlup oldu oluyor yani durun bakalım geçen sezon 11. haftadan sonra açılmıştık İnşallah tekrar kendimize geliriz bunu yapacak gücümüz var
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
İşte bizim için asıl tehlike bu. Hoca iyi oynadığımızı sanıyor. Maçı izlerken bizim evdeki herkes yenemeyeceğimizi, hatta emre çömezinin yüzünden bir duran toptan gol y,yeceğimizi söylüyordu. Bu görünüyordu da. Top bizdeydi, ama etkili oyun oynamıyorduk. Emre lüzumsuz faullerine devam ediyordu. Rakibin duran toptan başka şansı yoktu ve bu çömez habire duran top şansı yaratıyordu. Herkes bunu gördü ama hoca görmedi. Takımın üstüne ölü toprağı örtülmüştü. Herkes yürüyerek oynuyor, topa gitmeye üşeniyordu. Belki takım yorgundu ama yorgun olmayan bir yığın oyuncu vardı. Eğer yetersiz iseler bu oyuncuları isteyen, transfer ettiren, veya takımda tutan oydu. Amrabat'ın, Burak'ın, Dany'nin ne olduğunu biliyordu. Taraftar bilemeyebilirdi, ama onun bilmesi lazımdı. Bu forumda ben ve benim gibi birkaç adam bunlar iyi transfer değil, takımı zor gününde maç alacak adamlar değil diyebilirken onun da bunları görmesi gerekiyordu. Ligin en kötü topunu oynayan MİY karşısında bu kadar silik top oynamamamız gerekiyordu. Rotasyonda kullanacak yedek kulübesinden maçı çevirecek oyuncu olamaması sanki hocanın sorumluluğu değilmiş gibi davranılması ne kadar adil yorumu size bırakıyorum.
Sonuç olarak beraberliğe değil hocanın bu oyunu beğenmesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Tıpkı kovulduğu sezondaki rezil maçlardaki gibi. Korktum ilerisi için.
İşte bizim için asıl tehlike bu. Hoca iyi oynadığımızı sanıyor. Maçı izlerken bizim evdeki herkes yenemeyeceğimizi, hatta emre çömezinin yüzünden bir duran toptan gol y,yeceğimizi söylüyordu. Bu görünüyordu da. Top bizdeydi, ama etkili oyun oynamıyorduk. Emre lüzumsuz faullerine devam ediyordu. Rakibin duran toptan başka şansı yoktu ve bu çömez habire duran top şansı yaratıyordu. Herkes bunu gördü ama hoca görmedi. Takımın üstüne ölü toprağı örtülmüştü. Herkes yürüyerek oynuyor, topa gitmeye üşeniyordu. Belki takım yorgundu ama yorgun olmayan bir yığın oyuncu vardı. Eğer yetersiz iseler bu oyuncuları isteyen, transfer ettiren, veya takımda tutan oydu. Amrabat'ın, Burak'ın, Dany'nin ne olduğunu biliyordu. Taraftar bilemeyebilirdi, ama onun bilmesi lazımdı. Bu forumda ben ve benim gibi birkaç adam bunlar iyi transfer değil, takımı zor gününde maç alacak adamlar değil diyebilirken onun da bunları görmesi gerekiyordu. Ligin en kötü topunu oynayan MİY karşısında bu kadar silik top oynamamamız gerekiyordu. Rotasyonda kullanacak yedek kulübesinden maçı çevirecek oyuncu olamaması sanki hocanın sorumluluğu değilmiş gibi davranılması ne kadar adil yorumu size bırakıyorum.
Sonuç olarak beraberliğe değil hocanın bu oyunu beğenmesi beni hayal kırıklığına uğrattı. Tıpkı kovulduğu sezondaki rezil maçlardaki gibi. Korktum ilerisi için.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Fatih Terim - Onu Çekmeyin Bunu Çekin - Video - Alkışlarla Yaşıyorum
beyler bu ne ya anlamadım ?
Fatih Terim - Onu Çekmeyin Bunu Çekin - Video - Alkışlarla Yaşıyorum
beyler bu ne ya anlamadım ?
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
en azından 1 puanla atlattık bu kötü oyunu.
en azından 1 puanla atlattık bu kötü oyunu.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Fatih hoca "arka arkaya pozisyonlara giren bizdik" falan demiş, ben sadece ikinci yarıyı seyredebildim, özetlerden gördüğüm kadarıyla ilk yarıda pozisyonlarımız var ama ikinci yarı gol hariç (ki o da korner sonrasında uzaktan vurulan bir şutun kaleciden dönmesi sonucu oldu) pozisyonumuz yok. Burak'ın çaprazdan girip dışarı vurduğu bir yarım pozisyon belki sayılabilir o kadar. İkinci yarıdaki oyunumuz gerçekten kötüydü ama ilk yarı pozisyonlar bulmuşsak belki bir nebze daha iyi oynamışızdır. Yine de ikinci yarının tamamında böyle kötü oynamışken Fatih Terim'in ilk yarı nasıl oynamış olursak olalım Terim'in maç geneli hakkında böyle konuşması bence doğru değil.
1. Ben bu akşam standar maç saatleri dışında oynanan maçlarda büyük takımların puan kaybetmesi olayına cidden inanıyorum. Dikkat edin, 19-20 dışında saatlerde (erkeni kastediyorum tabi) oynanan maçlarda büyük takımlar hep zorlanır, kötü oynar. Zaten bu erken oynanan maçların %99'u deplasmanda oluyor, bir de bu saat durumu eklenince direk etki ediyor. Hep o saatlerde oynamaya alışmış oyuncuların vücut ritmine aykırı mı oluyor nedir? Hele 13-14 gibi baya gündüz oynarsa daha da fazla etkilenme oluyor. Anadolu takımları sık sık (veya arada sırada en azından) oynadıkları için sanırım o kadar etkilenmiyorlar ama büyük takımlar senede taş çatlasa kupa falan da dahil 2-3 maç oynadıkları için etkileniyor. Biz bir de bu maça çıkarken duble deplasman yaptık, biraz yorgunduk açıkçası, o da biraz ekstrası işin. İkinci yarıda daha kötü olmamızın sebebi de bu yorgunluk olabilir biraz.
2. Duran toplardan geçen sene daha çok gol atıyorduk, bu sene zorlanıyoruz. Gerçi golü duran toptan attık ama organizasyonla değil, karambolden. Böyle maçları duran toplarla çözmek lazım. İkinci yarıdaki duran toplarımızda hiç pozisyon yaratamadık gol hariç. Ben bunu çalışmamış olmamıza da bağlıyorum. Korner ve duran top planlarımız yok mu anlamıyorum. Kimin attığı, nasıl kullanacağımız, ön direk/arka direk, koşular, vs belli mi hiç? Hele Burak'ın attığı bir frikik var, çok gereksiz. Selçuk varsa o kullansın şu duran topları, hele sol çaprazdan uzaksa bile orta yapsın, kessin içeri. Bin kat tehlikeli olacağı kesin. Geçen hafta Cris öyle atmadı mı? Neden Burak oradan şut dener ki böyle bir şansımız varken? Melo'nun eksikliği de duran toplarda hissediliyor, hem savunmada hem hücumda bu belli. Attığı golleri zaten hatırlatmama gerek yok sanırım ama Melo olsa yediğimiz golde o topu keserdi sanırım, kale sahasına atılan benzer topları hep o kesiyordu oynadığında. Bu sene performansı düşükken de aynısı geçerli. Muslera'ya da yakışmadı o pozisyon ayrıca, gerçi iyi kornerdi ama kaleci çıkıp topa dokunamıyorsa hatalıdır her türlü.
3. Yekta ilk 11'de oynadığı bu son maçlarda iyiydi ama o kadar zamandır oynamamış bir oyuncunun aniden arka arkaya deplasman maçları kaldıramayacağı tahmin edilemez miydi? Melo'nun sakatlığı geçti diye biliyorum ben? Yanlış mıyım? Hiç değilse 1 devre (hocanın tercihine göre iki devreden herhangi biri olabilirdi) kullanılamaz mıydı? O kadar mı hazır değil bu adam şimdi? Hazır değil diye oynamıyorsa neden sene başında açıkça hazır değilken sürekli 90dk oynuyordu? Fatih Terim'in buna bir röportajında "ŞL maçları yaklaşıyor, hazır olması için oynatıyoruz" dediğini net hatırlıyorum. Şimdi ufukta çok kritik ŞL maçlarımız yok mu yine? Nasıl hazır olacak Melo? 1 ay topa değmeden çat diye M.United karşısına mı çıkacak?
4. Aydın ve Amrabat'ın kurtarıcı rolü de bana mantıklı gelmiyor. İkisi de hızlı falan ama dar alanda etkisi azalan oyuncular, tipik kontra oyuncuları. Deplasmanda, kapalı ve sert bir savunmada, kısıtlı sürede, maç zora girmiş ve rakip morallenmişken ne kadar etkili olmalarını bekliyoruz anlamadım ben. Kulübede bu ikisinin olması zora giren maçları çözme sorunu yaratıyor bence. Aydın ve Amrabat'ı kötülemiyorum burada (gerçi Aydın'ı kötüleyedebilirim ama konumuz o değil) sadece sonradan girip giden maçı geri çevirecek oyuncu tipleri olmadığını anlatıyorum. Elmander varken Burak'ın yedek kalma durumu da kısmen benzerdi, tamam Burak en azından kapalı defanslar için de öyle veya böyle bir tehdit kabul ama yine de daha çok geniş alan oyuncusu. Şu maçlarda kulübede Sercan da sakatken (hatta sakat olmasa da Sercan için de benzer şeyler söylenebilir) Baros'un oturmuyor olması bana saçma geliyor açıkçası. Sene başından beri takımla çalışmış ve 3-5 maç oynamış Baros geçen senelerdeki gibi "formsuz dahi olsa" Aydın'mış, Amrabat'mış falan bunlardan önce oyuna girip maçın kaderini değiştirecek adam olabilirdi. Zaten bunu yine geçen sene yine en formsuz zamanlarında sonradan girip kazandırdığı puanlarla gösterdi. Hani o geçen sene sezon ortasına doğru biraz form tutup goller-asistler yaptığı zamanları kastetmiyorum, sene başında seri yakalamadan önce takım olarak kötü oynadığımız maçlarda son dakikalara yakın girip pek birşey oynamadığı halde kazandırdığı penaltılardan falan bahsediyorum. Skorun 1-0 değil 1-1 olması dışında geçen sene sezon başlarında sonradan girip penaltı kazandırdığı yanılmıyorsam deplasmandaki Karabük maçından ne farkı vardı şimdi bu maçın? Bu maçta da girse ters bir topta falan oraları karıştırabilirdi. Ben bu Fatih Terim'in bir oyuncuyu (hele Baros'u) böyle tamamen silme olayını sevmiyorum, aşırı delice disiplinsiz birşey yapmadığı sürece (yani gereksiz kart falan gibi basit saha içi disiplinsizlikler değil, antrenmana gelmeme, hocayla kavga etme falan gibi ciddi şeyler) neden böyle yapıyoruz ki? Ki öyle ciddi olayların bile işe gelince affedildiğini geçen seneki Melo olayıyla gördük. Memnun değilsen transfer döneminde "yerini de olması gerektiği gibi doldurarak" halletmeye çalışırsın, olmadıysa gel dersin, hem işini yap, hem kendini göster, hem bize faydalı ol. Zaten hesapta yokken Necati de gitmiş, kullanalım işte tehlikeli adamı. Keşke şu Fener maçında son dakikadaki golü atmış olsaydı, muhtemelen şimdi kadroda olurdu en azından. Her ne kadar evvelki dandik senemizde oynadığı 3-5 çok kötü maç yüzünden yerin dibine sokulmuş olsa da Serkan Kurtuluş'a da aynı şeyi yapmıştık. Takımda sağ bek yokken, kupa maçında falan bile 1 maç forma vermemiştik adama. Sanki birini vurmuş falan gibi muamele etmenin ne alemi var sözleşmeli oyuncuna? O kadar da kötü bir oyuncu olmadığını Gençlerbirliği (yanılmıyorsam) maçında bize karşı gösterdi bu arada bence.
4. Riera'nın sol bek oynaması olayı beni tatmin etmiyor arkadaş. Hakan Balta'dan daha fazla hücuma katılıyor gibi duruyor doğru ama Hakan Balta'dan daha etkili mi hücumda o kadar bindirmesine falan rağmen değil bence. Bindiriyor ama etkili bir top kullandığını daha görmedim. Balta'nın toplam 5 ortasından birisi etkili oluyorsa, Riera'nın toplam 20 ortasından yine 1'i etkili oluyor. Rakamları biraz abartılı sallamış olabilirim ama buna yakın bir durum işte. Bazı maçlarda bolca bindirmesi faydalı olabilir kabul ama deplasmanda oynayacak sol bek değil. Balta'nın hataları yok mu? Elbette var ama defansif olarak daha iyi olduğu (en azından deplasman maçlarında) bence tartışılmaz.
5. Dany-Cris-Semih meselesi. Hiçbiri mükemmel stoperler değil, hepsinin kusurları var doğru ama iyi bir takım savunması kurgusunda işimizi görebilecek stoperler bence. Deplasman maçında Cris'in oynaması bence doğru ama 3 maç arka arkaya 35 yaşındaki Cris dersek düşünürüm. Orada bir hata olduğu kesin. Dany bile ondan genç olmasına rağmen bugün bariz yorgundu, ilk kez hızını ve gücünü kullanamadığı pozisyonlar gördüm. Semih desek tecrübe eksikliğinden kaynaklı hatalı ilk hamle sorununu aşabilmiş değil ama ona her türlü güveniyoruz. İçerideki, favori olduğumuz maçlarda onu sahada Cris yerine görmeyi tercih ederim. Ceyhun'un kulübede bu kadar çok unutulması da beni düşündürüyor, adam biraz form tutsa arada stoperde de kullanamaz mıyız?
6. Şut meselesi. Fenerbahçe maçının özetini seyrettim, şaşırdım. Özetlerin nerdeyse tamamı Fenerbahçe'nin 10 kadar etkili uzaktan şutundan oluşuyordu. Bakın korner dönüşü falan bile olsa şut çektiğimiz pozisyonda golü atıyoruz. Fenerbahçe tamam içeride oynadı, tamam hemen hemen sahadaki tüm oyuncuları (Topal-Meireles-Baroni-Stoch-vs) uzaktan baya iyi şut yeteneği olan oyuncular ama bizde de Selçuk var, Hamit var, Burak var, Umut var, hadi sayarsak Emre var. Bunlar da bolca şut çekmeli. Tabi deplasmanda Fenerbahçe'nin bu maçta çektiği kadar çeksinler demiyorum ama 5 tane, hadi o değilse bile 3 tane etkili şutumuz olmaz mı ya? Az farkla dışarı gidenleri falan da sayacağım yani.
7. Engin'in dönüşü bence iyi olacak. Öncelikle yaratıcı orta saha eksiğimiz biraz azalacak. Selçuk'un yaratıcılığı pastan ibaret. O da alan daraldıkça doğal olarak azalıyor. Xavi olsa bile bu böyle. Engin gibi adam geçebilen, aralara girip rakip defansı zorlayan bir orta sahaya ihtiyaç var. Amrabat çizgiden birebirleri sevdiği için kanatta oynarken yeteri kadar onu yapamıyor. Emre zaten çalım olarak anca topa basıp kendi eksininde dönüp takibi yanıltabilirse var, onda da kaleye dik değil, paralel kat eder. Engin kanatta bile oynasa orta alana yaklaştığı zaman bu şekilde adam eksileterek yaratıcı olabilir. Hamit'in bile sınırlı dribling yeteneği becerbildiği anlarda etkili oluyor.
8. İki satır yorum yapalım diye girdik, bir başladık aklıma geleni yazdıkça uzadıkça uzadı, destan oldu. Gecenin bu saatinde 1 saattir yazı yazıyorum. Öncelikle sabredip okuduğunuz için teşekkür ediyorum. Hakikaten buraya kadar okuduysanız alıntı falan yapın, 1-2 cevap yazın, beğendiyseniz de beğen tuşuna basın (hakikaten beğendiyseniz ama) da okunduğumu bileyim bari. Biliyorum uzun yazılar okunmuyor, hele böyle maçtan saatler sonra maç başlığına gecenin bir saati yazılmış yazılar hiç okunmuyor ama yazmış bulunduk işte Admin'ler size de sesleneyim, eğer bu tarz maç/teknik yorumların toplandığı başlıklar varsa benim bilmediğim kopyalayıverseniz çok makbule geçer.
Fatih hoca "arka arkaya pozisyonlara giren bizdik" falan demiş, ben sadece ikinci yarıyı seyredebildim, özetlerden gördüğüm kadarıyla ilk yarıda pozisyonlarımız var ama ikinci yarı gol hariç (ki o da korner sonrasında uzaktan vurulan bir şutun kaleciden dönmesi sonucu oldu) pozisyonumuz yok. Burak'ın çaprazdan girip dışarı vurduğu bir yarım pozisyon belki sayılabilir o kadar. İkinci yarıdaki oyunumuz gerçekten kötüydü ama ilk yarı pozisyonlar bulmuşsak belki bir nebze daha iyi oynamışızdır. Yine de ikinci yarının tamamında böyle kötü oynamışken Fatih Terim'in ilk yarı nasıl oynamış olursak olalım Terim'in maç geneli hakkında böyle konuşması bence doğru değil.
1. Ben bu akşam standar maç saatleri dışında oynanan maçlarda büyük takımların puan kaybetmesi olayına cidden inanıyorum. Dikkat edin, 19-20 dışında saatlerde (erkeni kastediyorum tabi) oynanan maçlarda büyük takımlar hep zorlanır, kötü oynar. Zaten bu erken oynanan maçların %99'u deplasmanda oluyor, bir de bu saat durumu eklenince direk etki ediyor. Hep o saatlerde oynamaya alışmış oyuncuların vücut ritmine aykırı mı oluyor nedir? Hele 13-14 gibi baya gündüz oynarsa daha da fazla etkilenme oluyor. Anadolu takımları sık sık (veya arada sırada en azından) oynadıkları için sanırım o kadar etkilenmiyorlar ama büyük takımlar senede taş çatlasa kupa falan da dahil 2-3 maç oynadıkları için etkileniyor. Biz bir de bu maça çıkarken duble deplasman yaptık, biraz yorgunduk açıkçası, o da biraz ekstrası işin. İkinci yarıda daha kötü olmamızın sebebi de bu yorgunluk olabilir biraz.
2. Duran toplardan geçen sene daha çok gol atıyorduk, bu sene zorlanıyoruz. Gerçi golü duran toptan attık ama organizasyonla değil, karambolden. Böyle maçları duran toplarla çözmek lazım. İkinci yarıdaki duran toplarımızda hiç pozisyon yaratamadık gol hariç. Ben bunu çalışmamış olmamıza da bağlıyorum. Korner ve duran top planlarımız yok mu anlamıyorum. Kimin attığı, nasıl kullanacağımız, ön direk/arka direk, koşular, vs belli mi hiç? Hele Burak'ın attığı bir frikik var, çok gereksiz. Selçuk varsa o kullansın şu duran topları, hele sol çaprazdan uzaksa bile orta yapsın, kessin içeri. Bin kat tehlikeli olacağı kesin. Geçen hafta Cris öyle atmadı mı? Neden Burak oradan şut dener ki böyle bir şansımız varken? Melo'nun eksikliği de duran toplarda hissediliyor, hem savunmada hem hücumda bu belli. Attığı golleri zaten hatırlatmama gerek yok sanırım ama Melo olsa yediğimiz golde o topu keserdi sanırım, kale sahasına atılan benzer topları hep o kesiyordu oynadığında. Bu sene performansı düşükken de aynısı geçerli. Muslera'ya da yakışmadı o pozisyon ayrıca, gerçi iyi kornerdi ama kaleci çıkıp topa dokunamıyorsa hatalıdır her türlü.
3. Yekta ilk 11'de oynadığı bu son maçlarda iyiydi ama o kadar zamandır oynamamış bir oyuncunun aniden arka arkaya deplasman maçları kaldıramayacağı tahmin edilemez miydi? Melo'nun sakatlığı geçti diye biliyorum ben? Yanlış mıyım? Hiç değilse 1 devre (hocanın tercihine göre iki devreden herhangi biri olabilirdi) kullanılamaz mıydı? O kadar mı hazır değil bu adam şimdi? Hazır değil diye oynamıyorsa neden sene başında açıkça hazır değilken sürekli 90dk oynuyordu? Fatih Terim'in buna bir röportajında "ŞL maçları yaklaşıyor, hazır olması için oynatıyoruz" dediğini net hatırlıyorum. Şimdi ufukta çok kritik ŞL maçlarımız yok mu yine? Nasıl hazır olacak Melo? 1 ay topa değmeden çat diye M.United karşısına mı çıkacak?
4. Aydın ve Amrabat'ın kurtarıcı rolü de bana mantıklı gelmiyor. İkisi de hızlı falan ama dar alanda etkisi azalan oyuncular, tipik kontra oyuncuları. Deplasmanda, kapalı ve sert bir savunmada, kısıtlı sürede, maç zora girmiş ve rakip morallenmişken ne kadar etkili olmalarını bekliyoruz anlamadım ben. Kulübede bu ikisinin olması zora giren maçları çözme sorunu yaratıyor bence. Aydın ve Amrabat'ı kötülemiyorum burada (gerçi Aydın'ı kötüleyedebilirim ama konumuz o değil) sadece sonradan girip giden maçı geri çevirecek oyuncu tipleri olmadığını anlatıyorum. Elmander varken Burak'ın yedek kalma durumu da kısmen benzerdi, tamam Burak en azından kapalı defanslar için de öyle veya böyle bir tehdit kabul ama yine de daha çok geniş alan oyuncusu. Şu maçlarda kulübede Sercan da sakatken (hatta sakat olmasa da Sercan için de benzer şeyler söylenebilir) Baros'un oturmuyor olması bana saçma geliyor açıkçası. Sene başından beri takımla çalışmış ve 3-5 maç oynamış Baros geçen senelerdeki gibi "formsuz dahi olsa" Aydın'mış, Amrabat'mış falan bunlardan önce oyuna girip maçın kaderini değiştirecek adam olabilirdi. Zaten bunu yine geçen sene yine en formsuz zamanlarında sonradan girip kazandırdığı puanlarla gösterdi. Hani o geçen sene sezon ortasına doğru biraz form tutup goller-asistler yaptığı zamanları kastetmiyorum, sene başında seri yakalamadan önce takım olarak kötü oynadığımız maçlarda son dakikalara yakın girip pek birşey oynamadığı halde kazandırdığı penaltılardan falan bahsediyorum. Skorun 1-0 değil 1-1 olması dışında geçen sene sezon başlarında sonradan girip penaltı kazandırdığı yanılmıyorsam deplasmandaki Karabük maçından ne farkı vardı şimdi bu maçın? Bu maçta da girse ters bir topta falan oraları karıştırabilirdi. Ben bu Fatih Terim'in bir oyuncuyu (hele Baros'u) böyle tamamen silme olayını sevmiyorum, aşırı delice disiplinsiz birşey yapmadığı sürece (yani gereksiz kart falan gibi basit saha içi disiplinsizlikler değil, antrenmana gelmeme, hocayla kavga etme falan gibi ciddi şeyler) neden böyle yapıyoruz ki? Ki öyle ciddi olayların bile işe gelince affedildiğini geçen seneki Melo olayıyla gördük. Memnun değilsen transfer döneminde "yerini de olması gerektiği gibi doldurarak" halletmeye çalışırsın, olmadıysa gel dersin, hem işini yap, hem kendini göster, hem bize faydalı ol. Zaten hesapta yokken Necati de gitmiş, kullanalım işte tehlikeli adamı. Keşke şu Fener maçında son dakikadaki golü atmış olsaydı, muhtemelen şimdi kadroda olurdu en azından. Her ne kadar evvelki dandik senemizde oynadığı 3-5 çok kötü maç yüzünden yerin dibine sokulmuş olsa da Serkan Kurtuluş'a da aynı şeyi yapmıştık. Takımda sağ bek yokken, kupa maçında falan bile 1 maç forma vermemiştik adama. Sanki birini vurmuş falan gibi muamele etmenin ne alemi var sözleşmeli oyuncuna? O kadar da kötü bir oyuncu olmadığını Gençlerbirliği (yanılmıyorsam) maçında bize karşı gösterdi bu arada bence.
4. Riera'nın sol bek oynaması olayı beni tatmin etmiyor arkadaş. Hakan Balta'dan daha fazla hücuma katılıyor gibi duruyor doğru ama Hakan Balta'dan daha etkili mi hücumda o kadar bindirmesine falan rağmen değil bence. Bindiriyor ama etkili bir top kullandığını daha görmedim. Balta'nın toplam 5 ortasından birisi etkili oluyorsa, Riera'nın toplam 20 ortasından yine 1'i etkili oluyor. Rakamları biraz abartılı sallamış olabilirim ama buna yakın bir durum işte. Bazı maçlarda bolca bindirmesi faydalı olabilir kabul ama deplasmanda oynayacak sol bek değil. Balta'nın hataları yok mu? Elbette var ama defansif olarak daha iyi olduğu (en azından deplasman maçlarında) bence tartışılmaz.
5. Dany-Cris-Semih meselesi. Hiçbiri mükemmel stoperler değil, hepsinin kusurları var doğru ama iyi bir takım savunması kurgusunda işimizi görebilecek stoperler bence. Deplasman maçında Cris'in oynaması bence doğru ama 3 maç arka arkaya 35 yaşındaki Cris dersek düşünürüm. Orada bir hata olduğu kesin. Dany bile ondan genç olmasına rağmen bugün bariz yorgundu, ilk kez hızını ve gücünü kullanamadığı pozisyonlar gördüm. Semih desek tecrübe eksikliğinden kaynaklı hatalı ilk hamle sorununu aşabilmiş değil ama ona her türlü güveniyoruz. İçerideki, favori olduğumuz maçlarda onu sahada Cris yerine görmeyi tercih ederim. Ceyhun'un kulübede bu kadar çok unutulması da beni düşündürüyor, adam biraz form tutsa arada stoperde de kullanamaz mıyız?
6. Şut meselesi. Fenerbahçe maçının özetini seyrettim, şaşırdım. Özetlerin nerdeyse tamamı Fenerbahçe'nin 10 kadar etkili uzaktan şutundan oluşuyordu. Bakın korner dönüşü falan bile olsa şut çektiğimiz pozisyonda golü atıyoruz. Fenerbahçe tamam içeride oynadı, tamam hemen hemen sahadaki tüm oyuncuları (Topal-Meireles-Baroni-Stoch-vs) uzaktan baya iyi şut yeteneği olan oyuncular ama bizde de Selçuk var, Hamit var, Burak var, Umut var, hadi sayarsak Emre var. Bunlar da bolca şut çekmeli. Tabi deplasmanda Fenerbahçe'nin bu maçta çektiği kadar çeksinler demiyorum ama 5 tane, hadi o değilse bile 3 tane etkili şutumuz olmaz mı ya? Az farkla dışarı gidenleri falan da sayacağım yani.
7. Engin'in dönüşü bence iyi olacak. Öncelikle yaratıcı orta saha eksiğimiz biraz azalacak. Selçuk'un yaratıcılığı pastan ibaret. O da alan daraldıkça doğal olarak azalıyor. Xavi olsa bile bu böyle. Engin gibi adam geçebilen, aralara girip rakip defansı zorlayan bir orta sahaya ihtiyaç var. Amrabat çizgiden birebirleri sevdiği için kanatta oynarken yeteri kadar onu yapamıyor. Emre zaten çalım olarak anca topa basıp kendi eksininde dönüp takibi yanıltabilirse var, onda da kaleye dik değil, paralel kat eder. Engin kanatta bile oynasa orta alana yaklaştığı zaman bu şekilde adam eksileterek yaratıcı olabilir. Hamit'in bile sınırlı dribling yeteneği becerbildiği anlarda etkili oluyor.
8. İki satır yorum yapalım diye girdik, bir başladık aklıma geleni yazdıkça uzadıkça uzadı, destan oldu. Gecenin bu saatinde 1 saattir yazı yazıyorum. Öncelikle sabredip okuduğunuz için teşekkür ediyorum. Hakikaten buraya kadar okuduysanız alıntı falan yapın, 1-2 cevap yazın, beğendiyseniz de beğen tuşuna basın (hakikaten beğendiyseniz ama) da okunduğumu bileyim bari. Biliyorum uzun yazılar okunmuyor, hele böyle maçtan saatler sonra maç başlığına gecenin bir saati yazılmış yazılar hiç okunmuyor ama yazmış bulunduk işte
Admin'ler size de sesleneyim, eğer bu tarz maç/teknik yorumların toplandığı başlıklar varsa benim bilmediğim kopyalayıverseniz çok makbule geçer.Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
çok isteksizdik. hiç motive değildik. adamların biraz üstüne gitsek dağıtırdık. defansları sıfırdı. duran toptan nobre atabilirdi o da gerçekleşti. ama maçı kazanmak için hiç birşey yapmadık. son dakikalarda baskı kuracak kadar güçlü değildik yorulduk. kadroda rotasyon iyi olabilirdi. ama ne orta sahayı ne de defans dörtlüsünü tam olarak oturtamadık hala ve hocanın rotasyon yapmamasını da bu nedenle doğal karşılamak gerekiyor.
çok isteksizdik. hiç motive değildik. adamların biraz üstüne gitsek dağıtırdık. defansları sıfırdı. duran toptan nobre atabilirdi o da gerçekleşti. ama maçı kazanmak için hiç birşey yapmadık. son dakikalarda baskı kuracak kadar güçlü değildik yorulduk. kadroda rotasyon iyi olabilirdi. ama ne orta sahayı ne de defans dörtlüsünü tam olarak oturtamadık hala ve hocanın rotasyon yapmamasını da bu nedenle doğal karşılamak gerekiyor.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Reira harici hepsine imzamı basarım... sonuç olarak maçın kaybedilişi Fatih hocanın rotasyona gitmeyişi idi... rotasyon kesinlikle yapmalı idi.. neden yapmadığını hiç çözemedim..
Fatih hoca "arka arkaya pozisyonlara giren bizdik" falan demiş, ben sadece ikinci yarıyı seyredebildim, özetlerden gördüğüm kadarıyla ilk yarıda pozisyonlarımız var ama ikinci yarı gol hariç (ki o da korner sonrasında uzaktan vurulan bir şutun kaleciden dönmesi sonucu oldu) pozisyonumuz yok. Burak'ın çaprazdan girip dışarı vurduğu bir yarım pozisyon belki sayılabilir o kadar. İkinci yarıdaki oyunumuz gerçekten kötüydü ama ilk yarı pozisyonlar bulmuşsak belki bir nebze daha iyi oynamışızdır. Yine de ikinci yarının tamamında böyle kötü oynamışken Fatih Terim'in ilk yarı nasıl oynamış olursak olalım Terim'in maç geneli hakkında böyle konuşması bence doğru değil.
1. Ben bu akşam standar maç saatleri dışında oynanan maçlarda büyük takımların puan kaybetmesi olayına cidden inanıyorum. Dikkat edin, 19-20 dışında saatlerde (erkeni kastediyorum tabi) oynanan maçlarda büyük takımlar hep zorlanır, kötü oynar. Zaten bu erken oynanan maçların %99'u deplasmanda oluyor, bir de bu saat durumu eklenince direk etki ediyor. Hep o saatlerde oynamaya alışmış oyuncuların vücut ritmine aykırı mı oluyor nedir? Hele 13-14 gibi baya gündüz oynarsa daha da fazla etkilenme oluyor. Anadolu takımları sık sık (veya arada sırada en azından) oynadıkları için sanırım o kadar etkilenmiyorlar ama büyük takımlar senede taş çatlasa kupa falan da dahil 2-3 maç oynadıkları için etkileniyor. Biz bir de bu maça çıkarken duble deplasman yaptık, biraz yorgunduk açıkçası, o da biraz ekstrası işin. İkinci yarıda daha kötü olmamızın sebebi de bu yorgunluk olabilir biraz.
2. Duran toplardan geçen sene daha çok gol atıyorduk, bu sene zorlanıyoruz. Gerçi golü duran toptan attık ama organizasyonla değil, karambolden. Böyle maçları duran toplarla çözmek lazım. İkinci yarıdaki duran toplarımızda hiç pozisyon yaratamadık gol hariç. Ben bunu çalışmamış olmamıza da bağlıyorum. Korner ve duran top planlarımız yok mu anlamıyorum. Kimin attığı, nasıl kullanacağımız, ön direk/arka direk, koşular, vs belli mi hiç? Hele Burak'ın attığı bir frikik var, çok gereksiz. Selçuk varsa o kullansın şu duran topları, hele sol çaprazdan uzaksa bile orta yapsın, kessin içeri. Bin kat tehlikeli olacağı kesin. Geçen hafta Cris öyle atmadı mı? Neden Burak oradan şut dener ki böyle bir şansımız varken? Melo'nun eksikliği de duran toplarda hissediliyor, hem savunmada hem hücumda bu belli. Attığı golleri zaten hatırlatmama gerek yok sanırım ama Melo olsa yediğimiz golde o topu keserdi sanırım, kale sahasına atılan benzer topları hep o kesiyordu oynadığında. Bu sene performansı düşükken de aynısı geçerli. Muslera'ya da yakışmadı o pozisyon ayrıca, gerçi iyi kornerdi ama kaleci çıkıp topa dokunamıyorsa hatalıdır her türlü.
3. Yekta ilk 11'de oynadığı bu son maçlarda iyiydi ama o kadar zamandır oynamamış bir oyuncunun aniden arka arkaya deplasman maçları kaldıramayacağı tahmin edilemez miydi? Melo'nun sakatlığı geçti diye biliyorum ben? Yanlış mıyım? Hiç değilse 1 devre (hocanın tercihine göre iki devreden herhangi biri olabilirdi) kullanılamaz mıydı? O kadar mı hazır değil bu adam şimdi? Hazır değil diye oynamıyorsa neden sene başında açıkça hazır değilken sürekli 90dk oynuyordu? Fatih Terim'in buna bir röportajında "ŞL maçları yaklaşıyor, hazır olması için oynatıyoruz" dediğini net hatırlıyorum. Şimdi ufukta çok kritik ŞL maçlarımız yok mu yine? Nasıl hazır olacak Melo? 1 ay topa değmeden çat diye M.United karşısına mı çıkacak?
4. Aydın ve Amrabat'ın kurtarıcı rolü de bana mantıklı gelmiyor. İkisi de hızlı falan ama dar alanda etkisi azalan oyuncular, tipik kontra oyuncuları. Deplasmanda, kapalı ve sert bir savunmada, kısıtlı sürede, maç zora girmiş ve rakip morallenmişken ne kadar etkili olmalarını bekliyoruz anlamadım ben. Kulübede bu ikisinin olması zora giren maçları çözme sorunu yaratıyor bence. Aydın ve Amrabat'ı kötülemiyorum burada (gerçi Aydın'ı kötüleyedebilirim ama konumuz o değil) sadece sonradan girip giden maçı geri çevirecek oyuncu tipleri olmadığını anlatıyorum. Elmander varken Burak'ın yedek kalma durumu da kısmen benzerdi, tamam Burak en azından kapalı defanslar için de öyle veya böyle bir tehdit kabul ama yine de daha çok geniş alan oyuncusu. Şu maçlarda kulübede Sercan da sakatken (hatta sakat olmasa da Sercan için de benzer şeyler söylenebilir) Baros'un oturmuyor olması bana saçma geliyor açıkçası. Sene başından beri takımla çalışmış ve 3-5 maç oynamış Baros geçen senelerdeki gibi "formsuz dahi olsa" Aydın'mış, Amrabat'mış falan bunlardan önce oyuna girip maçın kaderini değiştirecek adam olabilirdi. Zaten bunu yine geçen sene yine en formsuz zamanlarında sonradan girip kazandırdığı puanlarla gösterdi. Hani o geçen sene sezon ortasına doğru biraz form tutup goller-asistler yaptığı zamanları kastetmiyorum, sene başında seri yakalamadan önce takım olarak kötü oynadığımız maçlarda son dakikalara yakın girip pek birşey oynamadığı halde kazandırdığı penaltılardan falan bahsediyorum. Skorun 1-0 değil 1-1 olması dışında geçen sene sezon başlarında sonradan girip penaltı kazandırdığı yanılmıyorsam deplasmandaki Karabük maçından ne farkı vardı şimdi bu maçın? Bu maçta da girse ters bir topta falan oraları karıştırabilirdi. Ben bu Fatih Terim'in bir oyuncuyu (hele Baros'u) böyle tamamen silme olayını sevmiyorum, aşırı delice disiplinsiz birşey yapmadığı sürece (yani gereksiz kart falan gibi basit saha içi disiplinsizlikler değil, antrenmana gelmeme, hocayla kavga etme falan gibi ciddi şeyler) neden böyle yapıyoruz ki? Ki öyle ciddi olayların bile işe gelince affedildiğini geçen seneki Melo olayıyla gördük. Memnun değilsen transfer döneminde "yerini de olması gerektiği gibi doldurarak" halletmeye çalışırsın, olmadıysa gel dersin, hem işini yap, hem kendini göster, hem bize faydalı ol. Zaten hesapta yokken Necati de gitmiş, kullanalım işte tehlikeli adamı. Keşke şu Fener maçında son dakikadaki golü atmış olsaydı, muhtemelen şimdi kadroda olurdu en azından. Her ne kadar evvelki dandik senemizde oynadığı 3-5 çok kötü maç yüzünden yerin dibine sokulmuş olsa da Serkan Kurtuluş'a da aynı şeyi yapmıştık. Takımda sağ bek yokken, kupa maçında falan bile 1 maç forma vermemiştik adama. Sanki birini vurmuş falan gibi muamele etmenin ne alemi var sözleşmeli oyuncuna? O kadar da kötü bir oyuncu olmadığını Gençlerbirliği (yanılmıyorsam) maçında bize karşı gösterdi bu arada bence.
4. Riera'nın sol bek oynaması olayı beni tatmin etmiyor arkadaş. Hakan Balta'dan daha fazla hücuma katılıyor gibi duruyor doğru ama Hakan Balta'dan daha etkili mi hücumda o kadar bindirmesine falan rağmen değil bence. Bindiriyor ama etkili bir top kullandığını daha görmedim. Balta'nın toplam 5 ortasından birisi etkili oluyorsa, Riera'nın toplam 20 ortasından yine 1'i etkili oluyor. Rakamları biraz abartılı sallamış olabilirim ama buna yakın bir durum işte. Bazı maçlarda bolca bindirmesi faydalı olabilir kabul ama deplasmanda oynayacak sol bek değil. Balta'nın hataları yok mu? Elbette var ama defansif olarak daha iyi olduğu (en azından deplasman maçlarında) bence tartışılmaz.
5. Dany-Cris-Semih meselesi. Hiçbiri mükemmel stoperler değil, hepsinin kusurları var doğru ama iyi bir takım savunması kurgusunda işimizi görebilecek stoperler bence. Deplasman maçında Cris'in oynaması bence doğru ama 3 maç arka arkaya 35 yaşındaki Cris dersek düşünürüm. Orada bir hata olduğu kesin. Dany bile ondan genç olmasına rağmen bugün bariz yorgundu, ilk kez hızını ve gücünü kullanamadığı pozisyonlar gördüm. Semih desek tecrübe eksikliğinden kaynaklı hatalı ilk hamle sorununu aşabilmiş değil ama ona her türlü güveniyoruz. İçerideki, favori olduğumuz maçlarda onu sahada Cris yerine görmeyi tercih ederim. Ceyhun'un kulübede bu kadar çok unutulması da beni düşündürüyor, adam biraz form tutsa arada stoperde de kullanamaz mıyız?
6. Şut meselesi. Fenerbahçe maçının özetini seyrettim, şaşırdım. Özetlerin nerdeyse tamamı Fenerbahçe'nin 10 kadar etkili uzaktan şutundan oluşuyordu. Bakın korner dönüşü falan bile olsa şut çektiğimiz pozisyonda golü atıyoruz. Fenerbahçe tamam içeride oynadı, tamam hemen hemen sahadaki tüm oyuncuları (Topal-Meireles-Baroni-Stoch-vs) uzaktan baya iyi şut yeteneği olan oyuncular ama bizde de Selçuk var, Hamit var, Burak var, Umut var, hadi sayarsak Emre var. Bunlar da bolca şut çekmeli. Tabi deplasmanda Fenerbahçe'nin bu maçta çektiği kadar çeksinler demiyorum ama 5 tane, hadi o değilse bile 3 tane etkili şutumuz olmaz mı ya? Az farkla dışarı gidenleri falan da sayacağım yani.
7. Engin'in dönüşü bence iyi olacak. Öncelikle yaratıcı orta saha eksiğimiz biraz azalacak. Selçuk'un yaratıcılığı pastan ibaret. O da alan daraldıkça doğal olarak azalıyor. Xavi olsa bile bu böyle. Engin gibi adam geçebilen, aralara girip rakip defansı zorlayan bir orta sahaya ihtiyaç var. Amrabat çizgiden birebirleri sevdiği için kanatta oynarken yeteri kadar onu yapamıyor. Emre zaten çalım olarak anca topa basıp kendi eksininde dönüp takibi yanıltabilirse var, onda da kaleye dik değil, paralel kat eder. Engin kanatta bile oynasa orta alana yaklaştığı zaman bu şekilde adam eksileterek yaratıcı olabilir. Hamit'in bile sınırlı dribling yeteneği becerbildiği anlarda etkili oluyor.
8. İki satır yorum yapalım diye girdik, bir başladık aklıma geleni yazdıkça uzadıkça uzadı, destan oldu. Gecenin bu saatinde 1 saattir yazı yazıyorum. Öncelikle sabredip okuduğunuz için teşekkür ediyorum. Hakikaten buraya kadar okuduysanız alıntı falan yapın, 1-2 cevap yazın, beğendiyseniz de beğen tuşuna basın (hakikaten beğendiyseniz ama) da okunduğumu bileyim bari. Biliyorum uzun yazılar okunmuyor, hele böyle maçtan saatler sonra maç başlığına gecenin bir saati yazılmış yazılar hiç okunmuyor ama yazmış bulunduk işte
Reira harici hepsine imzamı basarım... sonuç olarak maçın kaybedilişi Fatih hocanın rotasyona gitmeyişi idi... rotasyon kesinlikle yapmalı idi.. neden yapmadığını hiç çözemedim..
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
defansta rotasyon yapma ama ortada yanda yap melo amrabat kesinlikle oynamalı idi.. hatta tek forvete dön ortaya al ceyhunu teknik taktik meselesi.. helede Fatih hocanın çok iyiydik demesine şaşırıyorum resmen.. rakiplerimize belki bu kadar kapalı defans yapmıyorlar ama bizede yapmalarının sebebi iyi takım olmamız iyi takımsak eger maçı çözmemiz gerekiyor..
defansta rotasyon yapma ama ortada yanda yap melo amrabat kesinlikle oynamalı idi.. hatta tek forvete dön ortaya al ceyhunu teknik taktik meselesi.. helede Fatih hocanın çok iyiydik demesine şaşırıyorum resmen.. rakiplerimize belki bu kadar kapalı defans yapmıyorlar ama bizede yapmalarının sebebi iyi takım olmamız iyi takımsak eger maçı çözmemiz gerekiyor..
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
ujfa ne zaman dönecek acaba gerçi dönse o yaşta ne akdar adapte olur orasıda ayrı
ujfa ne zaman dönecek acaba gerçi dönse o yaşta ne akdar adapte olur orasıda ayrı
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
defansımız tek kelimeyle berbat arkadaşlar. ötesi yok.nobre 6 kişinin içinden çıkıyor kafa vuruyor, bizimkiler de izliyor.bence fatih hoca defansıfımız üzerine yoğunşlaşsın bundan sonra. yoksa daha çok saçma puanlar kaybederiz. saçma diyorum çünkü mersin puan bırakılacak bir takım değildi
defansımız tek kelimeyle berbat arkadaşlar. ötesi yok.nobre 6 kişinin içinden çıkıyor kafa vuruyor, bizimkiler de izliyor.bence fatih hoca defansıfımız üzerine yoğunşlaşsın bundan sonra. yoksa daha çok saçma puanlar kaybederiz. saçma diyorum çünkü mersin puan bırakılacak bir takım değildi
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
gerçekten de değildi. çok kötüydüler.
gerçekten de değildi. çok kötüydüler.
Cevap: STSL 12/13 H:11 | Mersin İ.Y 1-1 Galatasaray | Maç Sonucu | 11 Kasım
Ujfayı unutun derim.Artık toparlayamaz.Zaten sezona da kötü başlamıştı.
Ujfayı unutun derim.Artık toparlayamaz.Zaten sezona da kötü başlamıştı.