STSL 18/19 H:21 | Kayserispor 1-0 Fenerbahçe | MS | 8 Şubat - Sayfa 41 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

STSL 18/19 H:21 | Kayserispor 1-0 Fenerbahçe | MS | 8 Şubat


Galatasaray'ın kadro dışı bıraktığı adam stoperde, Beşiktaş'ın kadro dışı bıraktığı adam orta saha, Trabzon'un kadro dışı bıraktığı adam 10 numarada, Kendilerinin kadro dışı bıraktığı adamlardan birisi kalede diğeri sağ kanatta oynuyor ama hala hakem makem diye ağlıyorlar kendi berbat hallerini görmeyip.

Twitter'da gördüm süper bir yorum leş gibi kadroları ve oyunları var hala hakem diyo angutlar.
 
Mali Moç efsane kadro kurdu yalnız. Forveti kaleyi tutturamaz, stoperi topa zıplayamaz, orta sahası yanındakine pas atamaz. Adam ant içmiş fenerbahçeyi düşürecek. Ben bu adama saygı duyarım arkadaş. Kimsenin yapamadığını yapıyor.
 
Gelin bir hakemin maç içerisindeki gelgitlerini ve bundan önceki şeceresini analiz edelim. Alper Ulusoy ligimizin kötü hakemlerinden biri. Evet gerçekten kötü bir hakem, bakın diğer pek çok hakem için kötü hakem demem. Mesela Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Ali Palabıyık, Halis Özkahya gibi hakemler eyyamcıdırlar ama teknik olarak kötü diyemem ama bu arkadaş için rahatlıkla berbat bir hakem diyebilirim. Aslında kendisi Süper Lig'e ilk çıktığında yan hakemdi ve aslında iyi bir yardımcı hakemlik performansı vardı. Fakat kendisi bayrak yerinde düdük istedi ve yandan ortaya dikey geçiş yaptı. Bence son derece yanlış bir karar verdi. Belki orta hakem olmak için fiziken yeterliydi ama mental olarak kesinlikle bu göreve uygun değildi. Kendisini orta hakem olarak ilk gösterdiği maç Advocaat zamanında Mehmet Topal'ın 90.dakikada elle düzeltip gol attığı Fenerbahçe-Osmanlıspor maçıydı. Tüm Türkiye'nin gördüğü eli maçta görememiş ve maçı Osmanlı'dan alıp Fener'e hediye etmişti. Geçtiğimiz sezon yönettiği Galatasaray-Karabükspor maçıyla da Galatasaray taraftarına kendisini tanıttı. Galatasaray'ın 2-1 önde girdiği son 10 dakikada Karabük lehine futbol sahalarında görüp görülebilecek en dandik penaltıyı çalmış, Maicon'un son dakika golü olmasa az kalsın puan kaybına sebep olacaktı. Bu sayede yırtmış oldu. Beşiktaşlılar da kendisini aynı sezon içerisindeki Konya deplasmanında tanıdı. Tam da Fenerbahçe ile kendi sahalarındaki derbiden 1 hafta önce oynanan maçta bileğine basılan Talisca'ya gösterdiği komik sarı kartla Beşiktaş'ın en önemli gol silahını Fenerbahçe derbisi öncesi cezalı duruma düşürüyordu. Bu sezon ise ligin ilk yarısında yönettiği Galatasaray-BB Erzurumspor maçında Roudriges'in uzaydan bile görülen formadan çekilişinde çalamadığı penaltı ile Galatasaray taraftarına bir kez daha saç baş yolduramyı başarıyordu.

41217

Geçtiğimiz hafta yönettiği Alanya maçının son 10 dakikasında "Ya Galatasaray gol atar da maçı kazanırsa" korkusu maçı izleyen taraflı tarafsız herkes tarafından hissediliyor, öyle ki tam da Galatasaray'ın baskı kurduğu dakikalarda Alanya kalecisinin kendi takım arkadaşını düşürdüğü pozisyona faul uydurarak baskıyı kırıyor, en az 2 dakikası oynanmayan uzatmayı da alelacele sonlandırıyordu. Dikkat edilirse yönettiği maçlar, yaptığı hatalar, verdiği kararlar hep Fenerbahçe'nin lehine, Galatasaray ile Beşiktaş'ın da aleyhine tecelli ediyordu ne hikmetse.

Geliyoruz bu akşama, maçın 5.dakikasında Tolgay hızlı bir Kayseri hücumunu faulle kesince önce bir duraksadı. Sarı kart göstermesi gerekiyordu ama daha da maçın başıydı. Göstermesem mi acaba diye bir süre düşündü ve sonra aklına geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçının henüz 5.dakikasında Luyindama'ya bundan çok daha hafif bir pozisyonda gösterdiği kart geldi. Orada daha ucuzuna kartı gösterdim, burada daha barizini uyarı ile geçersem çok belli ederim kendimi diye düşünüp sarı kartı cebinden istemeye istemeye çıkarttı. Mensah ilk yarıda 6 faul yaptı ve ona da kart gösteremedi Ulusoy. Niye gösteremedi biliyor musunuz, çünkü geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçınının ilk yarısında da tam 6 faul yapan Ceyhun'a kart gösterememişti. Orada Alanya'nın taktik faullerine göz yumdum, burada şimdi Mensah'a çok faulden kart verirsem gene taraflı oluşum göze batar diye düşündü. Dedim ya hem kötü hakem hem de kafasında bin tane şey düşünüp tasarlıyor. Soldado'ya gösterdiği sarı karttan sonra Soldado mutlak İngilizce bir küfür etmiş olmalı ki cebinden direkt kırmızı kart çıkardı. Bilmeyenler olabilir kendisinin İngilizcesi çok iyidir. Zaten FIFA kokardı vardı önceden. Kendisine küfredilen insan dayanamaz, cezayı keser. Soldado'daki olay da budur.

Maçın 2.yarısında bu durumu avantaja çevirmek adına bütün takdir haklarını Fenerbahçe lehine kullanmaya başladı. Faulleri ters çalıyor, kartlık hareketleri görmezden geliyordu. Kayseri'nin sayılmayan golünde VAR monitörüne giderken zaten golü iptal etmeye kesin karar vermişti. Monitörde sadece faule gerekçe aradı ve buldu, golü iptal etti. Ama Fenerbahçe çok zayıftı ve Kayseri'ye direnecek gücü yoktu. Golü geçte olsa yedi. Alper Ulusoy maçın sonunda tam 5 dakika duraklama ilave etti. Halbuki geçen haftaki Alanya maçı en az 5-6 dakika uzaması gerekirken 4 dakika vermişti ve o 4 dakikayı da 2 dakikası oynanmamışken bitirmişti. Bugünse 5 dakika bittikten sonra maçı 1 dakika daha oynattı ve öyle bitirdi.

Sözün özü; bu Fenerbahçeli ve kötü bir hakem olan arkadaş bu akşam sezonu kapadı. Bir daha maç alır ama öyle kritik maçlara gidemez. Bence bu akşamın en büyük getirisi de bu hakemin darbe almasıdır.
 
Gelin bir hakemin maç içerisindeki gelgitlerini ve bundan önceki şeceresini analiz edelim. Alper Ulusoy ligimizin kötü hakemlerinden biri. Evet gerçekten kötü bir hakem, bakın diğer pek çok hakem için kötü hakem demem. Mesela Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Ali Palabıyık, Halis Özkahya gibi hakemler eyyamcıdırlar ama teknik olarak kötü diyemem ama bu arkadaş için rahatlıkla berbat bir hakem diyebilirim. Aslında kendisi Süper Lig'e ilk çıktığında yan hakemdi ve aslında iyi bir yardımcı hakemlik performansı vardı. Fakat kendisi bayrak yerinde düdük istedi ve yandan ortaya dikey geçiş yaptı. Bence son derece yanlış bir karar verdi. Belki orta hakem olmak için fiziken yeterliydi ama mental olarak kesinlikle bu göreve uygun değildi. Kendisini orta hakem olarak ilk gösterdiği maç Advocaat zamanında Mehmet Topal'ın 90.dakikada elle düzeltip gol attığı Fenerbahçe-Osmanlıspor maçıydı. Tüm Türkiye'nin gördüğü eli maçta görememiş ve maçı Osmanlı'dan alıp Fener'e hediye etmişti. Geçtiğimiz sezon yönettiği Galatasaray-Karabükspor maçıyla da Galatasaray taraftarına kendisini tanıttı. Galatasaray'ın 2-1 önde girdiği son 10 dakikada Karabük lehine futbol sahalarında görüp görülebilecek en dandik penaltıyı çalmış, Maicon'un son dakika golü olmasa az kalsın puan kaybına sebep olacaktı. Bu sayede yırtmış oldu. Beşiktaşlılar da kendisini aynı sezon içerisindeki Konya deplasmanında tanıdı. Tam da Fenerbahçe ile kendi sahalarındaki derbiden 1 hafta önce oynanan maçta bileğine basılan Talisca'ya gösterdiği komik sarı kartla Beşiktaş'ın en önemli gol silahını Fenerbahçe derbisi öncesi cezalı duruma düşürüyordu. Bu sezon ise ligin ilk yarısında yönettiği Galatasaray-BB Erzurumspor maçında Roudriges'in uzaydan bile görülen formadan çekilişinde çalamadığı penaltı ile Galatasaray taraftarına bir kez daha saç baş yolduramyı başarıyordu.

Ekli dosyayı görüntüle 41217

Geçtiğimiz hafta yönettiği Alanya maçının son 10 dakikasında "Ya Galatasaray gol atar da maçı kazanırsa" korkusu maçı izleyen taraflı tarafsız herkes tarafından hissediliyor, öyle ki tam da Galatasaray'ın baskı kurduğu dakikalarda Alanya kalecisinin kendi takım arkadaşını düşürdüğü pozisyona faul uydurarak baskıyı kırıyor, en az 2 dakikası oynanmayan uzatmayı da alelacele sonlandırıyordu. Dikkat edilirse yönettiği maçlar, yaptığı hatalar, verdiği kararlar hep Fenerbahçe'nin lehine, Galatasaray ile Beşiktaş'ın da aleyhine tecelli ediyordu ne hikmetse.

Geliyoruz bu akşama, maçın 5.dakikasında Tolgay hızlı bir Kayseri hücumunu faulle kesince önce bir duraksadı. Sarı kart göstermesi gerekiyordu ama daha da maçın başıydı. Göstermesem mi acaba diye bir süre düşündü ve sonra aklına geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçının henüz 5.dakikasında Luyindama'ya bundan çok daha hafif bir pozisyonda gösterdiği kart geldi. Orada daha ucuzuna kartı gösterdim, burada daha barizini uyarı ile geçersem çok belli ederim kendimi diye düşünüp sarı kartı cebinden istemeye istemeye çıkarttı. Mensah ilk yarıda 6 faul yaptı ve ona da kart gösteremedi Ulusoy. Niye gösteremedi biliyor musunuz, çünkü geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçınının ilk yarısında da tam 6 faul yapan Ceyhun'a kart gösterememişti. Orada Alanya'nın taktik faullerine göz yumdum, burada şimdi Mensah'a çok faulden kart verirsem gene taraflı oluşum göze batar diye düşündü. Dedim ya hem kötü hakem hem de kafasında bin tane şey düşünüp tasarlıyor. Soldado'ya gösterdiği sarı karttan sonra Soldado mutlak İngilizce bir küfür etmiş olmalı ki cebinden direkt kırmızı kart çıkardı. Bilmeyenler olabilir kendisinin İngilizcesi çok iyidir. Zaten FIFA kokardı vardı önceden. Kendisine küfredilen insan dayanamaz, cezayı keser. Soldado'daki olay da budur.

Maçın 2.yarısında bu durumu avantaja çevirmek adına bütün takdir haklarını Fenerbahçe lehine kullanmaya başladı. Faulleri ters çalıyor, kartlık hareketleri görmezden geliyordu. Kayseri'nin sayılmayan golünde VAR monitörüne giderken zaten golü iptal etmeye kesin karar vermişti. Monitörde sadece faule gerekçe aradı ve buldu, golü iptal etti. Ama Fenerbahçe çok zayıftı ve Kayseri'ye direnecek gücü yoktu. Golü geçte olsa yedi. Alper Ulusoy maçın sonunda tam 5 dakika duraklama ilave etti. Halbuki geçen haftaki Alanya maçı en az 5-6 dakika uzaması gerekirken 4 dakika vermişti ve o 4 dakikayı da 2 dakikası oynanmamışken bitirmişti. Bugünse 5 dakika bittikten sonra maçı 1 dakika daha oynattı ve öyle bitirdi.

Sözün özü; bu Fenerbahçeli ve kötü bir hakem olan arkadaş bu akşam sezonu kapadı. Bir daha maç alır ama öyle kritik maçlara gidemez. Bence bu akşamın en büyük getirisi de bu hakemin darbe almasıdır.

Okurken sıkılmayacağınız ,sürükleyici bir başyapıt.
Alexsandr kurkov
 
Gelin bir hakemin maç içerisindeki gelgitlerini ve bundan önceki şeceresini analiz edelim. Alper Ulusoy ligimizin kötü hakemlerinden biri. Evet gerçekten kötü bir hakem, bakın diğer pek çok hakem için kötü hakem demem. Mesela Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Ali Palabıyık, Halis Özkahya gibi hakemler eyyamcıdırlar ama teknik olarak kötü diyemem ama bu arkadaş için rahatlıkla berbat bir hakem diyebilirim. Aslında kendisi Süper Lig'e ilk çıktığında yan hakemdi ve aslında iyi bir yardımcı hakemlik performansı vardı. Fakat kendisi bayrak yerinde düdük istedi ve yandan ortaya dikey geçiş yaptı. Bence son derece yanlış bir karar verdi. Belki orta hakem olmak için fiziken yeterliydi ama mental olarak kesinlikle bu göreve uygun değildi. Kendisini orta hakem olarak ilk gösterdiği maç Advocaat zamanında Mehmet Topal'ın 90.dakikada elle düzeltip gol attığı Fenerbahçe-Osmanlıspor maçıydı. Tüm Türkiye'nin gördüğü eli maçta görememiş ve maçı Osmanlı'dan alıp Fener'e hediye etmişti. Geçtiğimiz sezon yönettiği Galatasaray-Karabükspor maçıyla da Galatasaray taraftarına kendisini tanıttı. Galatasaray'ın 2-1 önde girdiği son 10 dakikada Karabük lehine futbol sahalarında görüp görülebilecek en dandik penaltıyı çalmış, Maicon'un son dakika golü olmasa az kalsın puan kaybına sebep olacaktı. Bu sayede yırtmış oldu. Beşiktaşlılar da kendisini aynı sezon içerisindeki Konya deplasmanında tanıdı. Tam da Fenerbahçe ile kendi sahalarındaki derbiden 1 hafta önce oynanan maçta bileğine basılan Talisca'ya gösterdiği komik sarı kartla Beşiktaş'ın en önemli gol silahını Fenerbahçe derbisi öncesi cezalı duruma düşürüyordu. Bu sezon ise ligin ilk yarısında yönettiği Galatasaray-BB Erzurumspor maçında Roudriges'in uzaydan bile görülen formadan çekilişinde çalamadığı penaltı ile Galatasaray taraftarına bir kez daha saç baş yolduramyı başarıyordu.

Ekli dosyayı görüntüle 41217

Geçtiğimiz hafta yönettiği Alanya maçının son 10 dakikasında "Ya Galatasaray gol atar da maçı kazanırsa" korkusu maçı izleyen taraflı tarafsız herkes tarafından hissediliyor, öyle ki tam da Galatasaray'ın baskı kurduğu dakikalarda Alanya kalecisinin kendi takım arkadaşını düşürdüğü pozisyona faul uydurarak baskıyı kırıyor, en az 2 dakikası oynanmayan uzatmayı da alelacele sonlandırıyordu. Dikkat edilirse yönettiği maçlar, yaptığı hatalar, verdiği kararlar hep Fenerbahçe'nin lehine, Galatasaray ile Beşiktaş'ın da aleyhine tecelli ediyordu ne hikmetse.

Geliyoruz bu akşama, maçın 5.dakikasında Tolgay hızlı bir Kayseri hücumunu faulle kesince önce bir duraksadı. Sarı kart göstermesi gerekiyordu ama daha da maçın başıydı. Göstermesem mi acaba diye bir süre düşündü ve sonra aklına geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçının henüz 5.dakikasında Luyindama'ya bundan çok daha hafif bir pozisyonda gösterdiği kart geldi. Orada daha ucuzuna kartı gösterdim, burada daha barizini uyarı ile geçersem çok belli ederim kendimi diye düşünüp sarı kartı cebinden istemeye istemeye çıkarttı. Mensah ilk yarıda 6 faul yaptı ve ona da kart gösteremedi Ulusoy. Niye gösteremedi biliyor musunuz, çünkü geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçınının ilk yarısında da tam 6 faul yapan Ceyhun'a kart gösterememişti. Orada Alanya'nın taktik faullerine göz yumdum, burada şimdi Mensah'a çok faulden kart verirsem gene taraflı oluşum göze batar diye düşündü. Dedim ya hem kötü hakem hem de kafasında bin tane şey düşünüp tasarlıyor. Soldado'ya gösterdiği sarı karttan sonra Soldado mutlak İngilizce bir küfür etmiş olmalı ki cebinden direkt kırmızı kart çıkardı. Bilmeyenler olabilir kendisinin İngilizcesi çok iyidir. Zaten FIFA kokardı vardı önceden. Kendisine küfredilen insan dayanamaz, cezayı keser. Soldado'daki olay da budur.

Maçın 2.yarısında bu durumu avantaja çevirmek adına bütün takdir haklarını Fenerbahçe lehine kullanmaya başladı. Faulleri ters çalıyor, kartlık hareketleri görmezden geliyordu. Kayseri'nin sayılmayan golünde VAR monitörüne giderken zaten golü iptal etmeye kesin karar vermişti. Monitörde sadece faule gerekçe aradı ve buldu, golü iptal etti. Ama Fenerbahçe çok zayıftı ve Kayseri'ye direnecek gücü yoktu. Golü geçte olsa yedi. Alper Ulusoy maçın sonunda tam 5 dakika duraklama ilave etti. Halbuki geçen haftaki Alanya maçı en az 5-6 dakika uzaması gerekirken 4 dakika vermişti ve o 4 dakikayı da 2 dakikası oynanmamışken bitirmişti. Bugünse 5 dakika bittikten sonra maçı 1 dakika daha oynattı ve öyle bitirdi.

Sözün özü; bu Fenerbahçeli ve kötü bir hakem olan arkadaş bu akşam sezonu kapadı. Bir daha maç alır ama öyle kritik maçlara gidemez. Bence bu akşamın en büyük getirisi de bu hakemin darbe almasıdır.

Bu herifin yönettiği Başakşehir maçı oldu mu acaba.
 
Gelin bir hakemin maç içerisindeki gelgitlerini ve bundan önceki şeceresini analiz edelim. Alper Ulusoy ligimizin kötü hakemlerinden biri. Evet gerçekten kötü bir hakem, bakın diğer pek çok hakem için kötü hakem demem. Mesela Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Ali Palabıyık, Halis Özkahya gibi hakemler eyyamcıdırlar ama teknik olarak kötü diyemem ama bu arkadaş için rahatlıkla berbat bir hakem diyebilirim. Aslında kendisi Süper Lig'e ilk çıktığında yan hakemdi ve aslında iyi bir yardımcı hakemlik performansı vardı. Fakat kendisi bayrak yerinde düdük istedi ve yandan ortaya dikey geçiş yaptı. Bence son derece yanlış bir karar verdi. Belki orta hakem olmak için fiziken yeterliydi ama mental olarak kesinlikle bu göreve uygun değildi. Kendisini orta hakem olarak ilk gösterdiği maç Advocaat zamanında Mehmet Topal'ın 90.dakikada elle düzeltip gol attığı Fenerbahçe-Osmanlıspor maçıydı. Tüm Türkiye'nin gördüğü eli maçta görememiş ve maçı Osmanlı'dan alıp Fener'e hediye etmişti. Geçtiğimiz sezon yönettiği Galatasaray-Karabükspor maçıyla da Galatasaray taraftarına kendisini tanıttı. Galatasaray'ın 2-1 önde girdiği son 10 dakikada Karabük lehine futbol sahalarında görüp görülebilecek en dandik penaltıyı çalmış, Maicon'un son dakika golü olmasa az kalsın puan kaybına sebep olacaktı. Bu sayede yırtmış oldu. Beşiktaşlılar da kendisini aynı sezon içerisindeki Konya deplasmanında tanıdı. Tam da Fenerbahçe ile kendi sahalarındaki derbiden 1 hafta önce oynanan maçta bileğine basılan Talisca'ya gösterdiği komik sarı kartla Beşiktaş'ın en önemli gol silahını Fenerbahçe derbisi öncesi cezalı duruma düşürüyordu. Bu sezon ise ligin ilk yarısında yönettiği Galatasaray-BB Erzurumspor maçında Roudriges'in uzaydan bile görülen formadan çekilişinde çalamadığı penaltı ile Galatasaray taraftarına bir kez daha saç baş yolduramyı başarıyordu.

Ekli dosyayı görüntüle 41217

Geçtiğimiz hafta yönettiği Alanya maçının son 10 dakikasında "Ya Galatasaray gol atar da maçı kazanırsa" korkusu maçı izleyen taraflı tarafsız herkes tarafından hissediliyor, öyle ki tam da Galatasaray'ın baskı kurduğu dakikalarda Alanya kalecisinin kendi takım arkadaşını düşürdüğü pozisyona faul uydurarak baskıyı kırıyor, en az 2 dakikası oynanmayan uzatmayı da alelacele sonlandırıyordu. Dikkat edilirse yönettiği maçlar, yaptığı hatalar, verdiği kararlar hep Fenerbahçe'nin lehine, Galatasaray ile Beşiktaş'ın da aleyhine tecelli ediyordu ne hikmetse.

Geliyoruz bu akşama, maçın 5.dakikasında Tolgay hızlı bir Kayseri hücumunu faulle kesince önce bir duraksadı. Sarı kart göstermesi gerekiyordu ama daha da maçın başıydı. Göstermesem mi acaba diye bir süre düşündü ve sonra aklına geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçının henüz 5.dakikasında Luyindama'ya bundan çok daha hafif bir pozisyonda gösterdiği kart geldi. Orada daha ucuzuna kartı gösterdim, burada daha barizini uyarı ile geçersem çok belli ederim kendimi diye düşünüp sarı kartı cebinden istemeye istemeye çıkarttı. Mensah ilk yarıda 6 faul yaptı ve ona da kart gösteremedi Ulusoy. Niye gösteremedi biliyor musunuz, çünkü geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçınının ilk yarısında da tam 6 faul yapan Ceyhun'a kart gösterememişti. Orada Alanya'nın taktik faullerine göz yumdum, burada şimdi Mensah'a çok faulden kart verirsem gene taraflı oluşum göze batar diye düşündü. Dedim ya hem kötü hakem hem de kafasında bin tane şey düşünüp tasarlıyor. Soldado'ya gösterdiği sarı karttan sonra Soldado mutlak İngilizce bir küfür etmiş olmalı ki cebinden direkt kırmızı kart çıkardı. Bilmeyenler olabilir kendisinin İngilizcesi çok iyidir. Zaten FIFA kokardı vardı önceden. Kendisine küfredilen insan dayanamaz, cezayı keser. Soldado'daki olay da budur.

Maçın 2.yarısında bu durumu avantaja çevirmek adına bütün takdir haklarını Fenerbahçe lehine kullanmaya başladı. Faulleri ters çalıyor, kartlık hareketleri görmezden geliyordu. Kayseri'nin sayılmayan golünde VAR monitörüne giderken zaten golü iptal etmeye kesin karar vermişti. Monitörde sadece faule gerekçe aradı ve buldu, golü iptal etti. Ama Fenerbahçe çok zayıftı ve Kayseri'ye direnecek gücü yoktu. Golü geçte olsa yedi. Alper Ulusoy maçın sonunda tam 5 dakika duraklama ilave etti. Halbuki geçen haftaki Alanya maçı en az 5-6 dakika uzaması gerekirken 4 dakika vermişti ve o 4 dakikayı da 2 dakikası oynanmamışken bitirmişti. Bugünse 5 dakika bittikten sonra maçı 1 dakika daha oynattı ve öyle bitirdi.

Sözün özü; bu Fenerbahçeli ve kötü bir hakem olan arkadaş bu akşam sezonu kapadı. Bir daha maç alır ama öyle kritik maçlara gidemez. Bence bu akşamın en büyük getirisi de bu hakemin darbe almasıdır.
Bu herifi bundan sonra daha dikkatli izlicem
 
Gelin bir hakemin maç içerisindeki gelgitlerini ve bundan önceki şeceresini analiz edelim. Alper Ulusoy ligimizin kötü hakemlerinden biri. Evet gerçekten kötü bir hakem, bakın diğer pek çok hakem için kötü hakem demem. Mesela Cüneyt Çakır, Fırat Aydınus, Ali Palabıyık, Halis Özkahya gibi hakemler eyyamcıdırlar ama teknik olarak kötü diyemem ama bu arkadaş için rahatlıkla berbat bir hakem diyebilirim. Aslında kendisi Süper Lig'e ilk çıktığında yan hakemdi ve aslında iyi bir yardımcı hakemlik performansı vardı. Fakat kendisi bayrak yerinde düdük istedi ve yandan ortaya dikey geçiş yaptı. Bence son derece yanlış bir karar verdi. Belki orta hakem olmak için fiziken yeterliydi ama mental olarak kesinlikle bu göreve uygun değildi. Kendisini orta hakem olarak ilk gösterdiği maç Advocaat zamanında Mehmet Topal'ın 90.dakikada elle düzeltip gol attığı Fenerbahçe-Osmanlıspor maçıydı. Tüm Türkiye'nin gördüğü eli maçta görememiş ve maçı Osmanlı'dan alıp Fener'e hediye etmişti. Geçtiğimiz sezon yönettiği Galatasaray-Karabükspor maçıyla da Galatasaray taraftarına kendisini tanıttı. Galatasaray'ın 2-1 önde girdiği son 10 dakikada Karabük lehine futbol sahalarında görüp görülebilecek en dandik penaltıyı çalmış, Maicon'un son dakika golü olmasa az kalsın puan kaybına sebep olacaktı. Bu sayede yırtmış oldu. Beşiktaşlılar da kendisini aynı sezon içerisindeki Konya deplasmanında tanıdı. Tam da Fenerbahçe ile kendi sahalarındaki derbiden 1 hafta önce oynanan maçta bileğine basılan Talisca'ya gösterdiği komik sarı kartla Beşiktaş'ın en önemli gol silahını Fenerbahçe derbisi öncesi cezalı duruma düşürüyordu. Bu sezon ise ligin ilk yarısında yönettiği Galatasaray-BB Erzurumspor maçında Roudriges'in uzaydan bile görülen formadan çekilişinde çalamadığı penaltı ile Galatasaray taraftarına bir kez daha saç baş yolduramyı başarıyordu.

Ekli dosyayı görüntüle 41217

Geçtiğimiz hafta yönettiği Alanya maçının son 10 dakikasında "Ya Galatasaray gol atar da maçı kazanırsa" korkusu maçı izleyen taraflı tarafsız herkes tarafından hissediliyor, öyle ki tam da Galatasaray'ın baskı kurduğu dakikalarda Alanya kalecisinin kendi takım arkadaşını düşürdüğü pozisyona faul uydurarak baskıyı kırıyor, en az 2 dakikası oynanmayan uzatmayı da alelacele sonlandırıyordu. Dikkat edilirse yönettiği maçlar, yaptığı hatalar, verdiği kararlar hep Fenerbahçe'nin lehine, Galatasaray ile Beşiktaş'ın da aleyhine tecelli ediyordu ne hikmetse.

Geliyoruz bu akşama, maçın 5.dakikasında Tolgay hızlı bir Kayseri hücumunu faulle kesince önce bir duraksadı. Sarı kart göstermesi gerekiyordu ama daha da maçın başıydı. Göstermesem mi acaba diye bir süre düşündü ve sonra aklına geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçının henüz 5.dakikasında Luyindama'ya bundan çok daha hafif bir pozisyonda gösterdiği kart geldi. Orada daha ucuzuna kartı gösterdim, burada daha barizini uyarı ile geçersem çok belli ederim kendimi diye düşünüp sarı kartı cebinden istemeye istemeye çıkarttı. Mensah ilk yarıda 6 faul yaptı ve ona da kart gösteremedi Ulusoy. Niye gösteremedi biliyor musunuz, çünkü geçen haftaki Alanyaspor-Galatasaray maçınının ilk yarısında da tam 6 faul yapan Ceyhun'a kart gösterememişti. Orada Alanya'nın taktik faullerine göz yumdum, burada şimdi Mensah'a çok faulden kart verirsem gene taraflı oluşum göze batar diye düşündü. Dedim ya hem kötü hakem hem de kafasında bin tane şey düşünüp tasarlıyor. Soldado'ya gösterdiği sarı karttan sonra Soldado mutlak İngilizce bir küfür etmiş olmalı ki cebinden direkt kırmızı kart çıkardı. Bilmeyenler olabilir kendisinin İngilizcesi çok iyidir. Zaten FIFA kokardı vardı önceden. Kendisine küfredilen insan dayanamaz, cezayı keser. Soldado'daki olay da budur.

Maçın 2.yarısında bu durumu avantaja çevirmek adına bütün takdir haklarını Fenerbahçe lehine kullanmaya başladı. Faulleri ters çalıyor, kartlık hareketleri görmezden geliyordu. Kayseri'nin sayılmayan golünde VAR monitörüne giderken zaten golü iptal etmeye kesin karar vermişti. Monitörde sadece faule gerekçe aradı ve buldu, golü iptal etti. Ama Fenerbahçe çok zayıftı ve Kayseri'ye direnecek gücü yoktu. Golü geçte olsa yedi. Alper Ulusoy maçın sonunda tam 5 dakika duraklama ilave etti. Halbuki geçen haftaki Alanya maçı en az 5-6 dakika uzaması gerekirken 4 dakika vermişti ve o 4 dakikayı da 2 dakikası oynanmamışken bitirmişti. Bugünse 5 dakika bittikten sonra maçı 1 dakika daha oynattı ve öyle bitirdi.

Sözün özü; bu Fenerbahçeli ve kötü bir hakem olan arkadaş bu akşam sezonu kapadı. Bir daha maç alır ama öyle kritik maçlara gidemez. Bence bu akşamın en büyük getirisi de bu hakemin darbe almasıdır.

Iyi analiz. Bir de Tolgayin kufrettigi an var. Ona direk kirmiziyi gosteremedi.

SM-G965U cihazımdan Gscimbom mobil uygulaması ile gönderildi
 
Niye bu kadar ağladı bunlar?Maçın ilk yarısını izlemedim ama Soldado yaptığını kabul edip özür dilemiş.Penaltıları mı verilmedi,gol attılar hakem mi iptal etti.Tek dertleri çöp hocalarının hatasıyla maçı verdiklerini kabul edememek.Kendi Fatih Terim’leri olmadığı için bunun ezikliğini yaşıyorlar ve Ersun’u efsaneleştirmeye çalışıyorlar.
 
Üst Alt