The HINCAL Thread: Güncel - Sayfa 17 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu
Şampiyonluk maçlarının oynandığı gün, evde yardımcısıyla beraber Beşiktaş ve Galatasaray maçlarını takip ettiğini ileri süren Uluç, Terim'in aday kadrosunu görür görmez sonucun belli olduğunu iddia etti. Uluç, "Elini sıktım. "Şampiyonluğunuzu kutlarım" dedim ve ekledim.. "Bana da şimdi bir bardak soğuk su getir.. Yarın da bu sahneyi aynen, Öcal ve Kemal Ağabeylerine anlatırsın" diye bitirdim.." ifadelerini kullandı.

"Buz gibi oturan bir Fatih Terim..."
Galatasaray - Beşiktaş maçında, sarı kırmızılı ekibin ikili averaj kurma fırsatına değinen Hıncal Uluç, "Terim'e ilk defa "İkili averajda işi bitirmek" fırsatı sunuldu. Beşiktaş'a karşı ilk maçı 2 farklı kaybeden Galatasaray, rövanşta 2 farkla öne geçti. 3-1!. Ama ikili averaj denkliğinde, genel averaja bakıldığından ve orda açık ara Beşiktaş önde olduğundan 3-1 yetmiyordu. 1 gol daha lazımdı Galatasaray'a ve sahadaki Galatasaray, bu "şampiyonluk golü"nü aramıyordu. Sahada 3-1'i korumak için vakit geçiren oyuncular, kenarda buz kovasının üzerinde buz gibi oturan bir Fatih Terim vardı." dedi.

"Terim oyunu okumayı unutmuş..."
Galatasaray'ın son oynanan Yeni Malatyaspor maçında rakip ceza sahasına onlarca isabetsiz orta açtığını söyleyen Uluç, Terim'in "yerden oynayın" demeyi ihmal ettiğini, "oyun okuma yetisini" kaybettiğini yazdı. Uluç, "İkisini de yapmadan seyrediyor.. Yani okumayı unutmuş, ki bunu çoktandır söylüyorum." cümlelerini kurdu.

Son 3 maçta 3 farklı şampiyonluk fırsatının geldiğine değinen Uluç, bu kez Terim'i "şampiyonluğu istememekle" suçladı. Usta yazar, "Galatasaray, Muslera dışında 10 kişi ile rakip sahada iken Malatya'nın 2 eksik oynamasından nasıl faydalanılır, bir okuyan olsa.. Fatih Terim gibi bir hoca üst üste üç maç bunca hatayı nasıl yapar? Yoksa... Yoksa şampiyon olmayı istemiyor mu acaba?. Bilinçaltında başka hesaplar mı var?" imasında bulundu.
 
Aynen öyle şampiyonluğu istemedi
En azından ganyancı sergen in yarısı kadar dahi istemedi
Aklında sürekli yönetim, yalnızım dostlarım, belhanda, tff, beyaz sayfa vs. vardı.
Şampiyonluk gelse bunları hazmetmek zorunda kalacak kendi egosuyla savaşacaktı bu defa.
"Ee ben bir sürü haksızlığa uğradım ama şampiyon da olduk.o halde bana pek bir haksizlik yapılmamış " çatışması yaşayacaktı yani.
Kendiyle olan savaşı kaybetmemek için şampiyonluğu çok istemedi yani.
Akıl mantık almıyor averajin çok önemli oldugu Denizli maçında akbaba penaltı atıyor babel 55.te oyundan alınıyor filan.
Ve işin en acı tarafı biz tecrübeli vs diye kulübe ombdusman yapıp bütün yetkileri verecez hocaya.o hoca ki o kadar doymuş ki şampiyonluk kesmiyor illa birilerini nakavt etmek gibi farklı fanteziler deniyor.
Bir mucize lazım artık camiaya.
Tek puan tek gol için hayvan gibi isteyecek sevinecek genç heyecanlı bir teknik adam mucizesi lazım Fatih Hoca kalırsa bambaşka heyecan arayıp Galatasarayı puan ,maddiyat ve prestij olarak mahvedecektir.
Bir mucize olup teknik adam değişikliği şarttır ki bu teknik adam Erol bulut, hikmet karaman bile olsa Terim ile davamdan daha mantıklıdır.cunku hoca 1 yaş daha yaşlandı fantezileri akıl boyutunu aşacaktır.

SM-A715F cihazımdan Gscimbom mobil uygulaması ile gönderildi
 
Hiç katılmıyorum, FT şampiyon olsa eli daha güçlü olurdu.
Size rağmen şampiyon olduk derdi.
Siz TFF'ye teşekkür ederken, ben bu takımı şampiyon yaptım derdi.

Sanki 30 senelik FT hocamızı bilmiyoruz.

Gscimbom mobil
 
FATİH TERİM İHRAÇ EDİLMELİ!..

Galatasaray Başkanı'na "Düşman" diyen, ölümcül hastalığıyla canı için mücadele etmeyi bir kenara bırakıp, Galatasaray'ın üzerine çöken dağ gibi sorunları birer birer çözen, fiilen batmış kulübü mali açıdan düze çıkaran ve hocasının istediği hemen her futbolcuyu transfer eden, takımın rezil gidişine, en kritik anda, en kritik iki müdahaleyi yaparak (Ruhsuz, Başkan ve yönetime hakaret eden Belhanda'yı kovmak ve futbolcularına Galatasaray formasının şeref ve haysiyetini bilerek oynamalarını tokat gibi bir konuşma ile hatırlatmak) Galatasaray'ı yeniden şampiyonluk yoluna sokan Galatasaray Kulübü Başkanı'ndan son konuşmasında, hiç sıkılmadan ve yüzü kızarmadan "Mevcut Başkan için şu an yapabileceğim tek şey kendisine acil şifalar dilemek olacaktır" diyerek Galatasaray Başkanlık makamını hâlâ aşağılamaya ve Başkan'la dalga geçmeye devam eden Fatih Terim derhal "kesin ihraç" talebiyle Haysiyet Divanı'na sevk edilmelidir.
Hayır.. Siz Fenerli medya ile kaderlerini ve kalemlerini Fatih Terim'e bağlamışlara bakmayın.. Dün Mevlüt Tezel kardeşim ne güzel, ne açık, ne net yazmış?.
"Terim'in neredeyse çalıştığı bütün başkanlarla sorun yaşaması düşündürücü. Terim üst üste dört şampiyonluk ve UEFA Kupası'ndan sonra bile Faruk Süren ile anlaşamadı. Fiorentina'da başarılı bir sezon geçirirken Başkan Cecchi Gori ile sonrasında Milan Başkan Yardımcısı Adriano Galliani ile de anlaşamadı.
Terim, Galatasaray'da sportif açıdan başarısız geçen Özhan Canaydın dönemi hariç, Ünal Aysal, Dursun Özbek ve Mustafa Cengiz ile de büyük sorunlar yaşadı."

Fazlası yok, eksiği var.. Milli Takım'da iken de Federasyon başkanlarıyla sorun yaşadı.
Neden?. 1996-2000 yılları arasında Galatasaray'a arka arkaya kazandırdığı 4 şampiyonluk ve 99-2000 sezonunda da bunu UEFA Şampiyonluğu ile taçlandırması ki, bunu tekrarlayan tek takım yok ülkemizde.
705

Bu karizma Türkiye'yi aştı
, Avrupa'ya taştı ve onu sonunda Milan'a kadar götürdü ama..
Önce Fiorentina, sonra da Milan'da kulüp başkanları ile çatışmaya düştü.. Neredeyse efsane olduğu Floransa'dan ayrıldı. Milan'dan da çok kısa zamanda kovuldu.
Euro 2016'da gerek futbol, gerek sonuç olarak bozguna uğrayınca Milli Takım'dan da yollandı..
Ama kendi kusurlarını asla görmek gibi bir âdeti olmadığı için tüm suçu futbolculara yükledi. Galatasaray'a geldiği zaman hemen bütün Türkleri tasfiye etti ve baştan sona yabancılar lejyonu kurdu. Yedekler bile yabancıydı.
İçinde lider, onları da sürükleyecek gerçek Galatasaraylılar olmayınca bu lejyonerler çabuk çözüldüler..
Alaçatı olayı ve en yakın arkadaşı, ülkeye tanıttığı 100 Evler patronu Sabahattin'e üzerine hiç vazife olmayan bir sebeple kızması, altı saatlik yol Bodrum'dan gelirken bile kafasını düzeltmeyip dükkânı basması üzerine, oradaki garson ve komiler tarafından hırpalanması, Terim'in kafasını iyice dağıttı ve bir daha kendini toparlayamadı.
Türkleri ve gençleri, cezalar ve sakatlıklar yüzünden elinde yeterli lejyoner kalmayınca mecburen oynattığı o kadar açıktı ki, "Bu takım senin için oynamaz Hocam" diye yazdım..
Yabancılar zaten para için oynuyorlardı, lidersiz, başıboş.. Yerliler ise oynadıkları yerin esas sahibi iyileşir iyileşmez veya cezası biter bitmez, gene kulübeye döneceklerini biliyorlardı ve öyle de oluyordu.
Bu takım Fatih Terim için oynar mıydı?.
Öcal Ağabeyim ve benim gibi Terim'in en yakın dostlarından Şansal Büyüka da ağır eleştiriler yapmak zorunda kaldı..
"Galatasaray, bu sezon Fatih Terim'in cezalı olduğu 6 maçta 10 puan kaybetti.
- Şam-piyonluk 2 gollük averajla kaçtığına göre, bu 10 puan define gibi değerli...
- Hoca sahada olmalıydı... Bunu başaramadı, öfkesine teslim oldu.
- Temsilci raporlarına bakınca, hocanın aldığı cezalarda açıkçası bir maksat yok.
(Yani haklı cezalar aldı.)
- Ortalama mart ayında ciddi bir kaotik ortam oldu.
- Hoca neredeyse futboldan ve sahadan koptu, dikkatini rakip kulübün başkanına, TFF'ye ve hakemlerle uğraşmaya verdi.
- Kendince yalnız kaldı, Başkan ve yöneticilerin yapması gereken idari işlerle uğraştı.
- Fatih Terim yalnız bırakıldı mı? Evet bırakıldı. Bu yalnız kalışta kendi payı oldu mu? Evet oldu.
- Takım çok uzun bir durgunluk ve isteksizlik dönemi geçirirken, hoca futbolcuları ayağa kaldıramadı.
- Saha kenarında terden sırılsıklam olan Fatih Hoca'yı hiç alışılmadık biçimde sakin-sessiz maç izlerken gördük. Şaşırtıcıydı..."

Terim, Bodrum'a kapandığında güya konuşmadı ama, yardımcısı olmaktan öte adı geçmeyen Ümit Davala, eline verilen metni okudu ve Galatasaray Kulübü Başkanı'na saldırdı.
Fatih'ten çıt çıkmadı gene ve de tabii..
Ardından onun kadar da bilinmeyen, benim adını ve görevini ilk defa duyduğum Aslı İşliel diye biri, "Fatih Terim'in İletişim Koordinatörü" sıfatı ile ortaya çıktı, o da eline verilen metni okuyarak Galatasaray Başkanı'nı adeta kulübe ihanetle suçladı. O rezil, o ruhsuz, o taraftarın bile artık nefret ettiği Belhanda için Fatih Terim'in ağzından, "Kimse bana 'Belhanda'dan daha iyi Galatasaraylıyım' demesin" dedi. Yönetime hakaret ettiği için kovulan o nefretlik Belhanda, Terim'e göre "En Galatasaraylı futbolcu"ydu yani.. "En Galatasaraylısı Belhanda olan" takımın o rezil hallere düşmesi normaldi.
Sonunda Başkan'ın mecbur kaldığı tokadıyla kendine gelmesi de..
Terim'in sözcüsü, "Hoca, Başkan Cengiz'e hakkını helal etmemiştir" demeyi de unutmadı.
Şimdi, başını Burak Elmas ve Metin Öztürk'ün çektiği başkan adayları "Kim kazanırsa Terim'le çalışacak" diye bir protokol imzalayıp seçim öncesi açıklama kulisleri yapıyorlar.
Yani Galatasaray Başkanlık Makamı'na hakaret eden, aşağılayan Hoca'nın emrinde çalışmayı peşinen kabul ediyorlar..
Bunlar başkan olacak Galatasaray'a öyle mi?.
Bunlar "seçildikleri halde" güya başkan olacaklar ve Galatasaray'ı kulübün paralı, maaşlı, primli elemanı Fatih Terim yönetecek..
Onunla çalışan eski Başkan Ünal Aysal'ın "Son çalışma tarihi doldu" dediği Fatih Terim'in emrine girecekler yani bu başkan(!) adayları..
O zaman niye başkan oluyorsunuz beyler?.
Sevgili dostum Işın Çelebi'nin de bunlara katılması ve seçilirse Fatih Terim'le çalışacağını açıklaması, onun da asıl amacının koltuk olduğunu gösteriyor.
Işın Bakanım, Işın Dostum..
Talip olduğun koltuğu aşağılayan ve inatla, ısrarla özür de dilemeyen Fatih Terim'le nasıl çalışırsın, hele bi söyle bana..
Ama sakın, sakın ha "Seçilmek için benim de Fatih'e yaranmam lazım" deme!.
Ben hayatım boyunca birisi hakkında bu kadar yanılmış olamam çünkü..
 

Erman Toroğlu'ndan Fatih Terim'e şok sözler! "Kebapçı dövmeye gittin akıllanmadın"​

SABAH Spor yazarı Erman Toroğlu, Galatasaray'ın yeni başkan adayları ve Fatih Terim'le ilgili çok konuşulacak ifadeler kullandı. İşte son dakika haberinin detayları...

Şu andaki başkan konuşuyor, kendisine göre doğru olan şeyleri anlatmaya çalışıyor. Aday olur, olmaz ama başkan adayı olanlar 'Biz seçilirsek hep beraber Fatih hocayı getirelim' diyorlar! Yıllar önceydi, çok da eski değil. Fikret Orman ve Beşiktaş, hem Türkiye hem Avrupa'da iyi işler yapıyordu. Amma ve lakin kulübün içini biraz bildiğim için 'Bu Beşiktaş iyi gidiyor ama bu kafayla bu kamyonu vuracak' dedim.

Bakınız iyi olduğu zaman herkes yazar 'koçum, aslanım' diye; ama iyi olduğu zaman tehlikeyi görebiliyor musun? Neyi konuşabiliyor, neyi yazabiliyorsun? İnandığımı yazar söylerim. Kestirmeden şunu diyeyim: Bu Fatih Terim, tekrar ediyorum bu Fatih Terim bu kafa yapısıyla eğer Galatasaray'da teknik direktörlük yapmaya devam edecekse ve ederse Galatasaray'ı felakete sürükler.

'EMREDİN PADİŞAHIM' DİYECEKLER

Galatasaray kongreye gidecek. Şu andaki başkan konuşuyor, kendisine göre doğru olan şeyleri anlatmaya çalışıyor. Aday olur, olmaz ama başkan adayı olanlar 'Biz seçilirsek hep beraber Fatih hocayı getirelim' diyorlar. Yani bu başkan adayları Galatasaray'da kukla başkan olmaya hazırlar.

Fatih Terim ne derse 'emredin padişahım' diyecekler. Bir tek Mustafa Cengiz konuşuyor. Niye? Çünkü yaşadı, başından bazı şeyler geçti 'Kral çıplak' diyor. Yav kardeşim siz neden bahsediyorsunuz? Adam ölümden korkmuyor, Terim'den mi korksun?

Galatasaray'da koltuk peşinde olanlar daha bunu anlayamadılar! Ama oraya gelip Galatasaray başkanlığının nimetlerinden faydalanacaklarsa, bu nimetler neyse onları bilemem. Ve onlara karışamam. O zaman hepsine hayırlı işler demek lazım. Bunlara oy verecek Galatasaray kongre üyelerini de tebrik etmek lazım. Ne de olsa onlar batıya açılan pencereler.

PENCERELER TERİM'E AÇILIYOR

Ne batıya açılan penceresisiniz kardeşim... Sizde bütün pencereler Terim'e açılıyor. Kukla olmaya niyetliyseniz oraya başkan adayı olursunuz. Bu tarz hareket ederseniz, Galatasaray bu tarz hareket ederse Fikret Orman'dan sonraki dönemden daha kötü olacaktır!

Beşiktaş'a bir başkan geldi, Sergen'i getirdi, paraları düşürdü, kendi yağıyla kavruldu ve büyük başarı elde ettiler, hem de hakkıyla. Fatih Terim'e gak deyince su verdiler, guk deyince tuz verdiler. Devrede bile 5 oyuncu aldı yönetim.

Bırakın bu transferleri adam G.Saray'a büyük hizmetler verdi. Florya deyin, Ada deyin, Kemerburgaz deyin. G.Saray'a yaptığı en büyük hizmet de bu başkan kasadan para çalmadı. Kasadaki gelirleri kendine harcamadı!

BIRAKMA VAKTİN GELDİ

Terim bu yönetime isyan ediyor ve düşman diyor ve bu düşmanlarla çalışıyor. Neden? Çünkü o zaman gider de yerine bir teknik adam gelir, doğru iş yapar, doğru takım kurarsa bir de şampiyon olursa daha gelemeyecek. Ama Terim şu andaki görüntüsüyle kendi geçmişine leke sürüyor.

Hakikaten Galatasaray'da güzel günler geçirdi; ama artık bırakma vaktin geldi kardeşim. Ya daha yukarı çık, oralarda çalış, aşağıda elemanların çalışsın ya da sen eleman olmak istemiyorsan bırak.

Hem eleman olmayacağım diyorsun, hem hocalık yapayım diyorsun, hem başkan olayım diyorsun hem de yönetim benim dediğimden çıkmasın diyorsun. Trollerin var mı bilmem. Seyirci seyirci dediğine göre demek ki onlarla da işin zor. Biliyorsun bazı şeyler vatan millet demekle olmaz.

Vatan millet kol ister, bacak ister, kelle ister. Sen sırça köşkte yaşayayım her şeyi ben yapayım ve haklı olayım diyorsun. Yapacağın en doğru işi tavsiye olarak söyledim. Ben karşıdan bakıyorum. Seni de severim, dost acı söyler. Hiçbir şekilde hayat boyu düşmanlığım olmadı, anlaşamadığımız konular oldu. Kötülüğünü hiç istemedim.

BİR TEK POLAT AYAĞA KALDIRIR

Bak Fatih hoca; ne zaman o uçakta gazeteci dövdüler ya, sen o Milli Takım'da bu işe karışan oyuncuları evine gönderemedin; orada büyük yara aldın. Sonra kebapçıyı dövmeye gittin akıllanmadın, ikinci yarayı aldın. Sonra da yönetim istememesine rağmen Arda'yı aldın. Bu kadarını yapman da benim senin hakkında düşüncelerim için kafi olsa gerek.
 
Erman Toroğlu' nun yazısı için ayrı başlık açmaya üşendim, böyle daha iyi oldu sanki...

Her ikisinin yazılarında katılmadığım noktalar olsa da -ana tema bakımından- haklı bulduklarım daha çok. Aslında hemen herkesin farkında olduğu konular...
 
Adam izlediğini anlayamayacak kadar yaşlanmış. Ne izlerse izlesin, iyi oyun kötü oyun farketmeden hep aynı şeyleri söylüyor artık, bunamanın en önemli işareti. Maçı unutuyor.
 
Şampiyonluk maçlarının oynandığı gün, evde yardımcısıyla beraber Beşiktaş ve Galatasaray maçlarını takip ettiğini ileri süren Uluç, Terim'in aday kadrosunu görür görmez sonucun belli olduğunu iddia etti. Uluç, "Elini sıktım. "Şampiyonluğunuzu kutlarım" dedim ve ekledim.. "Bana da şimdi bir bardak soğuk su getir.. Yarın da bu sahneyi aynen, Öcal ve Kemal Ağabeylerine anlatırsın" diye bitirdim.." ifadelerini kullandı.

"Buz gibi oturan bir Fatih Terim..."
Galatasaray - Beşiktaş maçında, sarı kırmızılı ekibin ikili averaj kurma fırsatına değinen Hıncal Uluç, "Terim'e ilk defa "İkili averajda işi bitirmek" fırsatı sunuldu. Beşiktaş'a karşı ilk maçı 2 farklı kaybeden Galatasaray, rövanşta 2 farkla öne geçti. 3-1!. Ama ikili averaj denkliğinde, genel averaja bakıldığından ve orda açık ara Beşiktaş önde olduğundan 3-1 yetmiyordu. 1 gol daha lazımdı Galatasaray'a ve sahadaki Galatasaray, bu "şampiyonluk golü"nü aramıyordu. Sahada 3-1'i korumak için vakit geçiren oyuncular, kenarda buz kovasının üzerinde buz gibi oturan bir Fatih Terim vardı." dedi.

"Terim oyunu okumayı unutmuş..."
Galatasaray'ın son oynanan Yeni Malatyaspor maçında rakip ceza sahasına onlarca isabetsiz orta açtığını söyleyen Uluç, Terim'in "yerden oynayın" demeyi ihmal ettiğini, "oyun okuma yetisini" kaybettiğini yazdı. Uluç, "İkisini de yapmadan seyrediyor.. Yani okumayı unutmuş, ki bunu çoktandır söylüyorum." cümlelerini kurdu.

Son 3 maçta 3 farklı şampiyonluk fırsatının geldiğine değinen Uluç, bu kez Terim'i "şampiyonluğu istememekle" suçladı. Usta yazar, "Galatasaray, Muslera dışında 10 kişi ile rakip sahada iken Malatya'nın 2 eksik oynamasından nasıl faydalanılır, bir okuyan olsa.. Fatih Terim gibi bir hoca üst üste üç maç bunca hatayı nasıl yapar? Yoksa... Yoksa şampiyon olmayı istemiyor mu acaba?. Bilinçaltında başka hesaplar mı var?" imasında bulundu.
3-1 lik BJK maçı konusunda haklı. 4-1 olsa biz şampiyon olacaktık ama takım bunun farkında değilmiş gibi oynadı. Terim de extra bir şey yapmadı kenarda.
 
Üst Alt