Anasiyla salak kardeşinin olduğu bolumleri atlayarak izlemekte fayda var.
Neredeyse müziksiz sahne yok yaw bazen konuşmalar falan duyulmuyor bir de herkes mütemadiyen özlü sözlerle derdini anlatıyor dediğin gibi ama zaten tiyatral çekilmiş bir dizi sahneler falan da öyledir. Kurgusu müthiş, diyaloglar-flashbackler, oyunculuklar efsane. Düşün Haluk Bilginer ve Tuncel Kurtiz'in gençliğini oynayan elemanlar performans olarak rahatlıkla yarışır üstatlarla. Seviyeyi düşün. Müzikleri de güzel aslında ama ayarı kaçmış biraz. Süresi çok uzun olunca boş sahneler de oluyor müzik eşliğinde. Beğenmemeni anlıyorum o sebeple.
Netflix'ten bağımsız;
Kerpeten Ali: 30. Bölüm
Cengiz: 34. Bölüm
Eyşan: 34. Bölüm
kanka izlemeyi dusunuyordum sayende bu fikirden uzaklastimNetflix ne alaka?
Eğer o kadar erkense iyi. (Şu anki hıza göre. Yoksa 30 bölüm çok) Şaşırdım. O zaman İkinci sezon daha iyi sanırım atlayarak geçelim şu bölümleri bakalım.
Netflix ne alaka?
Eğer o kadar erkense iyi. (Şu anki hıza göre. Yoksa 30 bölüm çok) Şaşırdım. O zaman İkinci sezon daha iyi sanırım atlayarak geçelim şu bölümleri bakalım.
Bölüm sürelerini düşürmüşlerdi galba 45-50 dk. YouTube bölümleri uzun.
Dizi Netflix’te yok ki? YouTube’den izliyordum ben.
Ramiz Dayı'nın gençliğinden ayrı bir dizi çıkar. O kadar iyi bir diziydi. Kurtlar Vadisi'nin yeri ayrıdır tabii ama Ezel muazzamdı yav. Türk sinema tarihinin zirvesi...
Spoiler’den yaparak cevap ver. Millet spoiler yemesin. Kerpeten, Eyşan, şu Yiğit Özşener’in oynadığı karakter; Ezel’in kim olduğunu kaçıncı bölüm öğrenecekler?
40a kadar her şey halloluyor sonra başka bir hikaye başlıyor, zaten mevzu onların Ezelin kim olduğunu öğrenmesi değil, dizide çok fazla ters köşe var ve doğal olarak racon var.
Lakin şahsen ben 20li yaşlarda izledim, şu an hiç izlememiş olsam bana da çok uzun olması sıkıcı gelebilirdi gerçi ikinci kez Behzat Ç.'ye başladım ve akıyor.
Demek istediğim Ezel'i iyi yapan temelde kurgusu ve karakter odaklı bir yapım olması, çok sert geçişler var ve belli noktalarda "hass.tr" dedirtiyor. Mesela 18. bölümde Ramizin kumarhaneciler kralına koyduğu racondan keyif almadıysan zaten dizinin geri kalanı da seni çok sarmayacaktır.
bölüm bölüm bu kadar detayı hatırlaman beni tedirgin ediyor40a kadar her şey halloluyor sonra başka bir hikaye başlıyor, zaten mevzu onların Ezelin kim olduğunu öğrenmesi değil, dizide çok fazla ters köşe var ve doğal olarak racon var.
Lakin şahsen ben 20li yaşlarda izledim, şu an hiç izlememiş olsam bana da çok uzun olması sıkıcı gelebilirdi gerçi ikinci kez Behzat Ç.'ye başladım ve akıyor.
Demek istediğim Ezel'i iyi yapan temelde kurgusu ve karakter odaklı bir yapım olması, çok sert geçişler var ve belli noktalarda "hass.tr" dedirtiyor. Mesela 18. bölümde Ramizin kumarhaneciler kralına koyduğu racondan keyif almadıysan zaten dizinin geri kalanı da seni çok sarmayacaktır.
Ben hiç bir şeyi unutmam yeğen.bölüm bölüm bu kadar detayı hatırlaman beni tedirgin ediyor
Neredeyse müziksiz sahne yok yaw bazen konuşmalar falan duyulmuyor bir de herkes mütemadiyen özlü sözlerle derdini anlatıyor dediğin gibi ama zaten tiyatral çekilmiş bir dizi sahneler falan da öyledir. Kurgusu müthiş, diyaloglar-flashbackler, oyunculuklar efsane. Düşün Haluk Bilginer ve Tuncel Kurtiz'in gençliğini oynayan elemanlar performans olarak rahatlıkla yarışır üstatlarla. Seviyeyi düşün. Müzikleri de güzel aslında ama ayarı kaçmış biraz. Süresi çok uzun olunca boş sahneler de oluyor müzik eşliğinde. Beğenmemeni anlıyorum o sebeple.
Yahu diyorum size.
8. bölüme geldim adamdan normal diyalog duymadım. Hep ya racon kesiyor ya da şiir okuyor