Çoğunluktan olmak doğrudur gibi bir önermem yok tabii. Ama marjinal olmak için bir şeyin peşinde düşmek de doğru değil. Ortada belli başlı rakamlar-gerçekler var. Bunlar ışığında hareket etmek doğru olacaktır ki taraftarın çoğunluğunun yaptığı şey de bu. Basit olan aslında.
Bazı arkadaşlar zoru seviyor ama zor yolları da tecrübe etti aslında bizim taraftarımız. Pek keyifli gelmedi bana oralar. Bir de ekstrem eleştiriler ve asılsız iddialar var ama onların pek önemi yok, gördüğüm zaman şamarlayıp geçiyorum şahsen. Gerçek verilerle tabii, fiziksel bir durum yok.
Burada önemli olan neyi referans aldığımız. Hocanın referansları sağlam, güven veriyor. En azından taraftarın büyük kısmına. Bunda bir mantık hatası göremiyorum.
Tr-Rte Ft-GS ilişkisi kuruluyor. Çok mantıksız gibi gelmese de başta kulağa, aslında çok alakasız bir karşılaştırma. Mantık hatası var.
Sebebi ise Fatih Terim Galatasaray'la gerçekten başarılı oluyor. Gerçekten kulüp tarihinin en başarılı dönemlerini onunla yaşamış. Gerçek başarılar elde etmiş yandaş gazetecilerin, televizyonların pompaladığı suni bir gündem değil. Buraya dikkat. Ortada kupalar var, şampiyonluklar var. Avrupa kupası var. Eğer FT-GS ilişkisine paralel şekilde Türkiye'nin en güçlü dönemlerini Rte ile yaşadığına inanıyorsanız karşılaştırma sizin açınızdan bir anlam kazanır.
Yani işin realite tarafı FT-GS ikilisi başarılı. Bunu inkar eden karşı argümanını getirsin ve örneklerle açıklasın. Aynı denklem TR-RTE arasında da varsa bunu yazan kişi açısından, hiç sıkıntı yok. Saygı duyarım.
Şunu ekleyeyim bu karşılaştırmanın asıl sebebi ikisinin de otoriter figürler olması. Bundan dolayı çağrışım yapıyor büyük ihtimalle.
