Eski hali olsa önde baskıyla başlatır, Benfica'yı boğma planıyla sahaya çıkardı. Bir sürü de pozisyon bulurduk. Maç sonucu 5-1 olurdu ama muhtemelen.
Oyunu geriden kurma işinden de vazgeçtik bu maç, ki doğrusu da buydu. Duran toplarda da fiziksel üstünlüğümüzü kullanma planımız vardı, kaleye uzak mesafelerden olsa bile. Belhanda kötü kullanınca oradan iş çıkmadı. Nagatomo ve Onyekuru kötü oynadı, Diagne etkisizdi onların dışında herkes görevini yaptı ama ekstra iş yapan olmayınca Benfica'ya gücümüz yetmedi.
Hoca doğrusunu yaptı Porto deplasmanında da iyi oynamıştık ama kaybettik. Orada gol de kaçırmıştık baya. Bütçelere vs baktığında çok anormal bir sonuç değil ki hakem düzgün bir yönetim gösterseydi sonuç çok farklı da olabilirdi. Tabii oyuncu değişiklikleri noktasında neden bu kadar beklediğini anlamadım.
5-1 yenilmezdik de belki 3-2 falan yenilirdik. (5-1'i biraz abartarak söylediğini düşünüyorum)
Peki dünkü "Sabaha kadar oynasak da 2 gol bulmamızın imkansız olduğu, turu geçmemiz için ufak da olsa umudumuzun olmadığı futbolu" mu yoksa 3-2 kaybedecek olsak da önde basarak bize o 2 golü getirecek oyun planını mı tercih etmeliydik Ahmet?
Porto deplasmanı farklıydı biraz, o puan maçıydı, 1 puan bizim işimize gelecekti daha 3 maç vardı. O maç için kurgulanan plan kesinlikle doğyuydu. Buna elimizde forvet olarak Sinan'ın olduğunu ve bu yüzden kontatak oynamaktan başka çaremiz olmadığını da katarsak, o oyun planı en iyisiydi, işe de yaramıştı. Biraz becerikli olsak galibiyetle dönerdik.
Ama dünkü maçta oyunu biraz daha karşı alana yıkmamızı daha doğrusu en azından bunu denememizi beklerdim. Kendi yarı alanımızda olan faulde tüm uzun boyluları ceza alanına gönderip toğu şişirmeyi bize ve hocaya pek yakıştıramadım. Maç topiğinde de yazdım bunu en son 90larda CL'de Göteborg yapıyordu. Badou, Belhanda ve Donk gibi pas özürlü orta sahayla bunu nasıl yapardık orası da muamma tabi farkındayım da elimizdeki oyunculara baktığımızda ne kadar leş de olsa Selçuk'la başlamak biraz daha mantıklı olurdu Donk yerine. Mesela Donk'un Onyekuru'ya defansın arkasına attığı 2 uzun top vardı ofsaytla kesilen. Selçuk o tarz pasları daha iyi atabilirdi.
Hoca'nın artık ben her yerde kazanmak için çıkarım topumu oynarım felsefesinden uzaklaşıp yeri geldiğinde rakibin gücünü de göz önüne alarak beklemeyi bilen oyun tarzını da denemesi onun adına olumlu bir gelişme, bu yaşta değişime ve gelişime açık olduğunu gösteriyor taktir ediyorum ama dünkü maç bunu yapması gereken maç değildi.
CL deplasmanlarında eyvallah bunu yap, ilk maçı deplasmanda oynadığın eleme maçlarında bunu yap ama 2 gol lazımsa bu kadar beklemek doğru değil.
Peşin edit: Dünyada bizim için en uygun hocanın Fatih Terim olduğunu düşünen birisiyim. (Nagelsman'ı vs. getiremeyeceğimiz için)