Bu sene ayyuka çıkan bir gerçek. Maçın hemen beşinci dakikasında hocaya sallayanlar, gol saati geciktikçe kulübede star varmışçasına oyuncu değişikliği isteyenler ve maç sonunda ortadan kaybolanlar... Maç sonunda ortadan kaybolanlar diyorum; çünkü takım ikinci yarı maç kaybetmedi. Dolayısıyla gelen puan ve galibiyetler sonrası acımasızca eleştirenler ortadan kayboluyor.
Ortada çok komik bir çelişki olduğunu düşünüyorum. Bilmem katılır mısınız!
Oyuncuların başlıklarına baktığımız zaman Muslera dışında (ki o bile eleştirildiği oluyor) neredeyse herkes yerin dibine sokuluyor. İkinci dönem Feghouli dışında herkes tarafından memnuniyetle kabul gören bir oyuncu yok. Kadro bu kadar eleştiriliyorken aynı orantıda hoca da eleştiriliyor. Ya hoca kötüdür, ya da oyuncular. İkisinin kötü olma ihtimali yok! Çünkü daima galip geliyoruz. Sonuçlara bakarsak burada iyi olan bana kalırsa hoca. Öyle ya da böyle bu takım gol atıp ikinci yarı namağlup şampiyonluğa gidiyorsa burada hoca faktörü vardır.
Unutmayınız ki bu takım bu sene sadece ligde değil, masa başında da büyük bir savaş veriyor. Bir yandan TFF, bir yandan 17 takımın baskısı, bir diğer yandan içimizdeki genel kurul. Ortam böyleyken, Türkiye Süper Lig kalitesi yerin dibindeyken Fatih Terim ve takımından Avrupa standartlarında oyun bekliyorsunuz. Kimse kusura bakmasın Beşiktaş'ı, Fenerbahçe'si, Tranbzospor'u, Başakşehir'i bu haldeyken, ortam kalitesiz ve çirkefken, hepsinden önemlisi takımdaki oyuncuların bireysel yetenekleri sınırlıyken kimse bizden iyi oyun beklemesin. Kendimizi yükseklerde görmeyi bırakalım ve olduğumuz noktayı kabullenelim. Bu beğenmediğiniz hoca ve takımının pazar günü şampiyon olma ihtimali çok yüksek.
Ortada çok komik bir çelişki olduğunu düşünüyorum. Bilmem katılır mısınız!
Oyuncuların başlıklarına baktığımız zaman Muslera dışında (ki o bile eleştirildiği oluyor) neredeyse herkes yerin dibine sokuluyor. İkinci dönem Feghouli dışında herkes tarafından memnuniyetle kabul gören bir oyuncu yok. Kadro bu kadar eleştiriliyorken aynı orantıda hoca da eleştiriliyor. Ya hoca kötüdür, ya da oyuncular. İkisinin kötü olma ihtimali yok! Çünkü daima galip geliyoruz. Sonuçlara bakarsak burada iyi olan bana kalırsa hoca. Öyle ya da böyle bu takım gol atıp ikinci yarı namağlup şampiyonluğa gidiyorsa burada hoca faktörü vardır.
Unutmayınız ki bu takım bu sene sadece ligde değil, masa başında da büyük bir savaş veriyor. Bir yandan TFF, bir yandan 17 takımın baskısı, bir diğer yandan içimizdeki genel kurul. Ortam böyleyken, Türkiye Süper Lig kalitesi yerin dibindeyken Fatih Terim ve takımından Avrupa standartlarında oyun bekliyorsunuz. Kimse kusura bakmasın Beşiktaş'ı, Fenerbahçe'si, Tranbzospor'u, Başakşehir'i bu haldeyken, ortam kalitesiz ve çirkefken, hepsinden önemlisi takımdaki oyuncuların bireysel yetenekleri sınırlıyken kimse bizden iyi oyun beklemesin. Kendimizi yükseklerde görmeyi bırakalım ve olduğumuz noktayı kabullenelim. Bu beğenmediğiniz hoca ve takımının pazar günü şampiyon olma ihtimali çok yüksek.