Bizde tarım olayını nasıl size anlatayım:
Tahıl ürünü için olan olayı örnek vermek istiyorum(tütün, üzüm, zeytin, fındık, bahçecilik, seracılık o kadar çok sorun var ki) Türkiye'de destekleme alımının en büyük yekününü tahıl icra ediyor... Devlet çiftçiye destekleme yapıyor. Tavan ve taban fiyatı belirliyor. Atıyorum tavan fiyatı 100 lira, taban fiyatı 70 lira...Benim çiftçim rekolte ve kaliteli buğday için uğraşmıyor, en adi, hiç bir işe yaramayan yem için bile kullanılamayacak kalitede buğday üretiyor(kimyasal deyin, gdo deyin, kalitesiz ıslah edilmemiş tohum deyin, ne derseniz deyin)... Devlet bu işe yaramaz tahılı mecburen 70 liradan alıyor. Silolar tahılla dolup, taşıyor fakat bu tahılın büyük çoğunluğu telef oluyor. İçerdeki tahıl açığını kapatmak için Rusya'dan A kalite buğday ithal ediyor. Hal böyle olunca devlette tavan ve taban fiyatlarını düşürüyor ister, istemez. Bu her sene böyle hem fiyat, hem ürün, hem kullanılan kimyasallar ve gdolu tohumlar sonucu verimsiz hale gelen toprak oranı, hem de çiftçi olarak azala azala bu halimize geldik.. Burada çiftçiye eğitim vermeyen ve onları bu yola itmesini sağlayan sistemi sorgulanmalı. Kısaca çiftçi kalite bakımından tabiri yerindeyse hırsızlık yapıyor, devlette buna göz yumuyor.
Bir zamanlar kendi kendine yeten 7 ülkeden biriyken şimdilerde ithal etmezsen açlıktan ölecek duruma geldik. Bunda ülke olarak hepimiz suçluyuz.