Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı - Sayfa 10 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu

Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı


Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



Bu arada geçen sene en çok dakika alan oyuncumuz 2.274 ile Arda Turan.



2. oyuncu ise 2.206 dakika ile Mustafa Sarp.



Anlaşılacağı gibi Mustafa Sarp'ı kimse kesemez:D



Not:Lig maçları için geçerlidir.
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



Pardon Sinan Bey özür sizin yazınıza yorum yapmak gibi bir küstahlık yapmışım. Sizin gibi futbol üstadlarının sözü üzerine söz söylemek ne haddimize. Kusura bakmayın bir an için sizi tanıyamadım da. Siz bilginizle ulaşılamayacak yerlere yükselmiş bir insansınız. Affedin beni ne olur. Ha bu arada o iki yazınızıda okumuştum. Sizler göklerden herşeyi hemen görüyorsunuz.Biz ayakları yerden kesilmeyenlerin herşeyi bir anda görmesi mümkün değil. Part 1 ve Part 2'yi büyük zevkle okudum. İnanın ufkum açıldı. Heyecanımdan ne yapacağımı bilemez oldum. Dünyaya başka bir açıyla bakmayı öğrendim. Daha çok şey öğrenmek için Part 3 ü heyecanla bekliyorum. Ne olur bizleri bilginizden mahrum bırakmayın. Biran önce yazın.



Duran arkadaşım eğer yazılarımı okumuş olsaydın sürekli benimle bir idrar yarışı içine girmezdin, her benden alıntı yapışında "ben demiştim, ben şöyle yapmıştım" arkadaş muhalefet olacağın zaman başkasından alıntı yap ne bilim Caner'den yap birinden yap işte her seferinde benden alıntı yapıp sonra üzerine "ben demiştim, ben şöyle yapmıştım" dersen bu bir idrar yarışı olur, bir yazıyı ortalama 100 kişi okuyor ve o 100 kişiden birtek sen muhalefet oluyorsun ilginç, hani dicem mavi tayt üzerine kırmızı don giyen halk kahramanımısın yoksa halkın sözcüsümüsün dilmisin nesin anlayamadım.Ben sana "bana laf sokmadan önce bir kaç yazımı oku" dediğimde nedense o kısmı atlamış ve sana yöneltiğim iğneleyici "Kabullenemediğin Gerçekleri" hedef almışsın ve buda senin kendini savunmak yerine direkt olarak saldırıya geçtiğini kanıtlıyor, bir yazımda gelmiş laf atıyorsun hadi dedik katılmayabilir, bir yazımdan alıntı yapıyorsun "bu ne biçim yazı ben hiç birşey anlamadım" diye zırvalayıp "A yönüne giden ve Z yönünden gelmekte olan kamyonları birbirine (hani A ile B bile değil) çarpıştırıp konuyu o kadar alakasız yere çekerek" laf atmaya çalıştın ve üzerine gereken cevabı alınca eline yüzüne bulaştırdın daha sonra sürekli benden alıntı yaparak " ben demiştim, ben şöyle yapmıştım" diyerek bir iğneleme politikası içindesin, hadi inkar et ben seni tahrik etmiyorum de, dostum birini iğnelerken "bana laf sokma" denildiğinde kendini savun sonra saldırıya geç, ozaman rengini daha az belli edersin hadi onu geçtim foruma girip şuraya bildiğini yazacağına bana laf sokuşturmaya çalışmışsın yazık... ben sana açık açık sölüyorum benimle idrar yarıştırma, en azından benden alıntı yaparken senin gıcık olduğun bir yazı dahi olsa "ben buna katılmıyorum, bence değil, bana göre yanlış" gibi cümleler kur ki bende sana saygı duyayım, son kez söylüyorum "ahmet çakal, gibi adamları izleyip" orda duyduklarınız ile gelip burda ben şöle demiş ben böle demiştim diyerek millete salça olmayın, özelliklede foruma köşe yazısı bırakan her hangi x kişiye hiç laf atmayın çünkü buna hakkınız yok, bu benim seninle son muhatap oluşum, abim yaşındasın laflarımı ağırlaştırmak istemiyorum eğer bir bilgin varsa benim gibi haftada en az 2 yazı bırak görelim. "nokta"





Konuya dönecek olursak, Ali Turan ile ilgili bir kaç yazı gördüm tabi sizin görüşünüzdür saygı duyarım ama Ali Turan'ın sağ bek olarak eleştirmemekte fayda var sonuçta stoper, stoperde gördükten sonra hakkında yorum yapmak en iyisi, stoper olarak Neil ile uyumunu merak etmiyor değilim, bakalım ilerde neler olur kısmet...
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



Duran arkadaşım eğer yazılarımı okumuş olsaydın sürekli benimle bir idrar yarışı içine girmezdin, her benden alıntı yapışında "ben demiştim, ben şöyle yapmıştım" arkadaş muhalefet olacağın zaman başkasından alıntı yap ne bilim Caner'den yap birinden yap işte her seferinde benden alıntı yapıp sonra üzerine "ben demiştim, ben şöyle yapmıştım" dersen bu bir idrar yarışı olur, bir yazıyı ortalama 100 kişi okuyor ve o 100 kişiden birtek sen muhalefet oluyorsun ilginç, hani dicem mavi tayt üzerine kırmızı don giyen halk kahramanımısın yoksa halkın sözcüsümüsün dilmisin nesin anlayamadım.Ben sana "bana laf sokmadan önce bir kaç yazımı oku" dediğimde nedense o kısmı atlamış ve sana yöneltiğim iğneleyici "Kabullenemediğin Gerçekleri" hedef almışsın ve buda senin kendini savunmak yerine direkt olarak saldırıya geçtiğini kanıtlıyor, bir yazımda gelmiş laf atıyorsun hadi dedik katılmayabilir, bir yazımdan alıntı yapıyorsun "bu ne biçim yazı ben hiç birşey anlamadım" diye zırvalayıp "A yönüne giden ve Z yönünden gelmekte olan kamyonları birbirine (hani A ile B bile değil) çarpıştırıp konuyu o kadar alakasız yere çekerek" laf atmaya çalıştın ve üzerine gereken cevabı alınca eline yüzüne bulaştırdın daha sonra sürekli benden alıntı yaparak " ben demiştim, ben şöyle yapmıştım" diyerek bir iğneleme politikası içindesin, hadi inkar et ben seni tahrik etmiyorum de, dostum birini iğnelerken "bana laf sokma" denildiğinde kendini savun sonra saldırıya geç, ozaman rengini daha az belli edersin hadi onu geçtim foruma girip şuraya bildiğini yazacağına bana laf sokuşturmaya çalışmışsın yazık... ben sana açık açık sölüyorum benimle idrar yarıştırma, en azından benden alıntı yaparken senin gıcık olduğun bir yazı dahi olsa "ben buna katılmıyorum, bence değil, bana göre yanlış" gibi cümleler kur ki bende sana saygı duyayım, son kez söylüyorum "ahmet çakal, gibi adamları izleyip" orda duyduklarınız ile gelip burda ben şöle demiş ben böle demiştim diyerek millete salça olmayın, özelliklede foruma köşe yazısı bırakan her hangi x kişiye hiç laf atmayın çünkü buna hakkınız yok, bu benim seninle son muhatap oluşum, abim yaşındasın laflarımı ağırlaştırmak istemiyorum eğer bir bilgin varsa benim gibi haftada en az 2 yazı bırak görelim. "nokta"





Konuya dönecek olursak, Ali Turan ile ilgili bir kaç yazı gördüm tabi sizin görüşünüzdür saygı duyarım ama Ali Turan'ın sağ bek olarak eleştirmemekte fayda var sonuçta stoper, stoperde gördükten sonra hakkında yorum yapmak en iyisi, stoper olarak Neil ile uyumunu merak etmiyor değilim, bakalım ilerde neler olur kısmet...



Kardeşim senin niyetin belli. Seviyeyi düşürmeye gerek yok. Seninle o dediğin yarışa girmekte istemem. Seninle o konuda yarışamayacağımı da şimdiden kabulleniyorum.



Yazdığın kaç yazı var bilmiyorum ama total futbolla ilgili iki yazın var Part1, Part2 onları okudum ve yorumumuda yaptım ister beğenirsin ister beğenmezsin. Sen yazılarına devam et. Alıntı konusunda da alınmana gerek yok zaten ya 2 ya da 3 alıntı yaptım oda yanlış anlamalara yol açmasın herkes üstüne alınmasın diye. Ama bundan sonra alıntıda yapmamaya dikkat ederim ancak ismini unuturda alıntı yaparsam şimdiden kusura bakma diyorum.



Ahmet Çakalı hiç sevmem. İzlememde. Geçen yıl 3-4 maç dışında takımımızın tüm maçlarını izledim. Yorumlarımı da maçlara göre yaparım. Spor programı olarakta genellikle TRT de yayınlanan Stadyumu izlerim. Bu yıl ise ne maç izliyorum ne de spor programı Rijkaard olduğu sürecede belki sadece derbileri izlerim.



Neyse konu dışına çıkmak ve olayı uzatmak istemem olay burda kapansın. Sen yazılarına devam et. Ben de eleştirilerime devam edeyim.:m05::m05:
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



Ayhan hem teknik hem de presçi bir oyuncu ama yanında sarp, Elano var iken o da birşey yapamaz. Ayhan'ın yanına Barış, Emre Çolak gibi ya çok çalışan yada genel olarak kaliteli ve genç oyuncular gerek.



Bence yöentim Rijkaard'ı, Sarp ve Elano'yu oynatması için zorluyor, bunun başka bir açıklaması olamaz. Mantıksal entegrelerim kısadevre yaptı.
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



Ben bütün bu oynadığımız "şey"in 1-2 oyuncuyla açıklanmasını doğru bulmuyorum. Öyle bir oyun(!) oynuyoruz ki bunu ne 1-2 oyuncuyla açıklayabiliriz ne de başka bir unsurla. Takım dizilişi,sistem,kondisyon vb. birçok unsur eksikken bu gerçeği kapatmak için 1-2 oyuncuya yüklenmenin,onları kurbanlık koyun seçmenin ve olaylara tek pencereden bakmanın eksiklik olduğunu düşünüyorum.Olaya total(!) bakarsak hemen her futbolcumuzda belirli eksikliklerin(özellikle fiziksel yeterlilik konusunda) olduğu görülüyor.

Yani bir box-to-box oyuncuyla GS'nin çehresinin değişmesini beklemek iyimserlik gibi... Bizim takımda denge yok ve oynadığımız oyundan anladığımız birşey de yok. Herkes kafasına göre takılıyor. Takım olamadıktan sonra(yetersiz de olsa,kötü de oynasa) tüm suçu 1-2 futbolcuya atıp diğer tüm faktörlerin olumsuzluklarını minimize etmek hakikaten olaylara geniş bakmamaktır.

Eğer takım olabilmişsen ya da ne oynadığın az veya çok belliyse;yedek takımla çıksan bile sana bir "done" verebilir birşeyler hakkında.O yüzden burada belirli futbolcuların yetersizlikleriyle,yönetimin yanlışlarıyla beraber; Rijkaard'ın da hatalarını ve eksikliklerini görmemek veya görüp de yokmuymuş gibi davranmak eksikliktir.



işte doğru olan budur.Ellerin dert görmesin.Canayı oturtup Mustafayı oynatanı sorgulamazlar Mustafa niye böyle derler.Yeni Gelen İnsua ile bizim oyuncuların arasındaki o kadar açık bir kondisyon farkı var ki.Adam belli ki Liverpoolda iyi çalıştırılmış.Siz hala mustafa,ayhanla yiyin kendinizi..
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



işte doğru olan budur.Ellerin dert görmesin.Canayı oturtup Mustafayı oynatanı sorgulamazlar Mustafa niye böyle derler.Yeni Gelen İnsua ile bizim oyuncuların arasındaki o kadar açık bir kondisyon farkı var ki.Adam belli ki Liverpoolda iyi çalıştırılmış.Siz hala mustafa,ayhanla yiyin kendinizi..



Ben ne körü körüne Rijkaard'çıyım, ne de anti-Rijkaard'çıyım. Gördüğüm "şey"i söylüyorum.Kişilerle sorunumuzun olmaması gerekiyor ki sağlıklı tespit yapabilelim. Evet süper kalitede bir orta saha olmayabilir,ama bu oynadığımız futbolun tek başına açıklaması olamaz.

Geçen sene Rijkaard'ın tüm hatalarına rağmen sabredilmesi gereken önemli bir insan olduğu düşüncesindeydim. Bu sene de şampiyon olamazsak gönderilsin demiyorum ama doğru dürüst hadi o da olmadı belirli bir "done" veren oyun istiyorum.Böyle sahada ne olduğu belli olmayan bir Galatasaray sadece Ayhan ve Mustafa ile açıklanamayacak kadar büyük bir sorunsaldır.

Gözlerin dert görmesin eyvellah....
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



Olaya sırf Mustafa, Ayhan sorunsalından ya da bizim takımın sorunsalından bakmak çok doğru gelmiyor bana. Evet bu iki oyuncu da yetersizdir görece Ayhan, Mustafa ve Barış'dan iyidir, fakat o da yetersizdir. Bence sorunun temeli yıllardır ülkede devam eden kaos futbolu. Bu kaos futbolunda belirli dizilişler ve oyun mandaliteleri yer alabilir. Yıllardır hep benim kafamda şöyle bir soru vardır mesala. Emre, Okan ve Suat üçlüsü ( o dönemi çok iyi bilmiyorum, videolar, belgeseller, konuşmalar vs. vs. üzerinden çıkarsama yapcam) olmasaydı bizim bir dönem oynadığımız sürekli baskılı, tempolu, oyunu önde tutan futbolumuzu oynayabilir miydik? Bence burası çok büyük bir soru işareti. Ülkede yıllardır devam eden bir kaos futbolu, oyunculara dayalı bir sistem anlayışı var. Belirli dönemlerde belirli oyuncular gelir, onlar birbirine uyum sağlar, teknik direktörde oyunculardan maksimum verimi alırsa o dönem, daha sonrasında da belki ondan sonraki birkaç yıl, mevcut oyuncu yapısı korunursa kotarılabilir. Bu konuda en iyi örnek bizim 2000'li yıllardır. Takımdan belirli oyuncular gidince 2000 ve daha öncesindeki futboldan bir kopuş yaşandı. Zaten 2000'lerden beri futbolumuz tam bir iniş-çıkış grafiği çiziyor, sistemler değişiyor gelen oyunculara dayalı ya da td'ye dayalı fakat bir türlü belirli bir istikrar sağlanamıyor.



Yönetim burda çok akıllı davranarak Rijkaard'ı getirdi, geleceğin takımını kurmak, belirli bir oyun şablonu sağlamak için. Chealse, Barça örneği gibi, hepimiz biliriz, Barça sürekli pas oyunu, Chealse biraz daha fiziğe dayalı, dayanıklı, Barça kadar olmasa da gene belirli pas trafiği olan bir takım, iyi kötü-Moriunho ve Rijkaard sayesinde bu takımlar sistemlerini oturtmuşlar zamanında. Yıllardır süregelen Türk futbol yapısı, oyuncuların belirli özellikleri sisteme daha doğrusu total futbol sistemine ne kadar uygun. Aslında bu kilit sorudan başlamak gerekir. Bugün Mustafa sorundur, evet Ayhan sorundur, Servet sorundur, Ali sorundur takımdaki Türk oyuncuların neredeyse hepsi sorundur, Arda biraz sivrilmese eminim ki o da sorunun bir parçası olarak algılanacaktı ki bence o da belirli noktalarda sorundur, hızlı olmaması, bazen topu ayağında çok tutması vs. vs. Belirli oyuncuların belirli yaştan sonra daha önceki kazanmış oldukları alışkanlıklardan sıyrılması zor olacaktır. Mesala Selçuk İnan vs. vs birçok isim geçiyor forumda. Ben Selçuk İnan ya da diğer birkaç Türk oyuncu orta sahaya gelse bile tam olarak sorunu gene aşacağımıza inanmıyorum.



Mesala dikkat ettiyseniz Fener'de bizim yaşadığımız sorunları yaşamaya başladı. Ki onların şu anki kadro yapısı bana göre Rijkaard'ın oynatmak istediği sisteme bize göre biraz daha yatkın. Ne zaman Aykut takımın motoru olan Alex ve ona bağlı sistemden biraz kopmaya çalıştı, herşey allak bullak oldu. Bizim kafamızdaki oyunu oynatmaya çalışıyor Aykut'ta. Yetersizdir, bunu gerçekleştiremez vs. vs. ayrı bir tartışma konusu.. Belki bu durum biraz da Türk futbolcuların, bir çarkın dişlileri olduğunda ve sadece o görevi mükemmel yapmaları istendiğinde üzerilerinde bir baskı hissetmesi, sahada sadece belirli şeyler yapması istenildiğinde bocalamasından kaynaklanabilir. Oyunculara göre bir taktik belirlemekle oyuncuların bir sistem içerisinde oynamasını beklemek çok farklı şeyler. Örnek olarak Servet'in kendime olan güvenim azaldı açıklaması, bir yerde okumuştum. Hatta gene örnek çok sevilen, mücadelesinden dolayı zamanında alkışlanan Servet'in sisteme uymaması ve sonucunda "kazma" şeklinde bu oyuncuyu tabir etmeya başlamamız.



Bu sorunları aşmak için bence daha fazla sabır gerekiyor ki açıkca söyleyim o sabır bende de kalmadı. Ben artık futbol izlemek istiyorum vs. vs. Rijkaard'ın kafasındaki anlayış tabi hepimizin düşündüğü o anlayış kafasında halen var ise bunu gerçekleştirmesi bence çok güç olacak. En büyük engel de Türk futbol ve oyuncu yapısı.

Ekstra bu Mustafa, Ayhan vs. sorunsalı ve Rijkaard üzerine düşünürken aklıma birşey geldi. Sanırsam Rijkaard karakter olarak hemen kestirip atmayan, mücadeleci bir yapısı var. Sorunun var olduğu yerde sorunu oyuncu değişikliği yapmaktan daha ziyade o sorunun üzerine oyuncu ile daha fazla giderek çözmeye çalışıyor. Mesala bir Aykut olayı. Forumda herkes kanser olduktan sonra Aykut'u kesti.



Çözüm olarak benim sunacaklarım aslında herkese basit gelebilir. Burda orta saha tercihi yaparken bence futbol altyapısını Avrupa'da almış, belirli sistemler içinde oynarken zorlanmayan oyunculardan seçmemiz gerekiyor. Trabzonspor vs. vs. ortasahasından gelen oyuncular ya da diğer Türk takımlarının orta sahalarında öne çıkan oyuncular bizdeki bu sorunu aşmamıza imkan verememesi gibi bir ihtimal de var önümüzde. Ben eminimki Mustafa yerine X Türk futbolcusu olsa ben de dahil kötü cümleler sarfedecektik. O noktadaki açıklarımız kapansa bu sefer dönüp defanstaki Servet, zamanla Sabri, hatta Neill ( bazen ağır kalıyor ) sorunsalımız olup ortaya çıkacaktı.

Total futbol diyoruz, eğer totalsa Mustafa ve Ayhan sorunsalının oluşmasında bir Servet sorunsalı bir Ali Turan sorunsalı, forvet hattımızın ilerde sürekli baskı kurmama sorunsalını vs. vs. hepsini bir arada düşünmeliyiz. Mesala Ayhan ve Barış dahi olsa orta sahamızda defansın ileri doğru çıkması, Servet'in bir sihir sonucunda ayağa düzgün pas yapabilmesi, daha sonra forvet hattının ilerde bir baskı kurması ile de dönemsel olarak orta saha sorunumuz görece çözülebilir, en azından orta saha sorunu bu kadar göze batmaz..

Kesinlikle bu iki futbolcu bir sorun oluşturur fakat bu iki futbolcunun sorun oluşturmasında diğerlerinin sorun oluşturması da büyük etkendir. Bence biraz daha bütün pencereden bakmalıyız. Mustafa gider, Ayhan gider X ve Y oyuncuları gelir, orta sahamız biraz toparlanır fakat görmek istediğimiz futbol sahaya yansımayabilir.

Bu problemleri uzun süre konuşmaya devam edeceğiz. Burda ben mutluyum biraz tabi Galatasaraylı olmamdan dolayı. Bence Rijkaard ve bu sıkıntılı dönem son çaremiz. Türk futbolundaki varolan bu sorun ancak Rijkaard gene diyorum ancak ve ancak Rijkaard gibi teknik direktörle aşılabilir. Bugün orta saha problemini çözeriz, yarın defans hattı problemimiz olur, daha sonra forvet hattının defansa yardım etmemesi problemimiz olur. Sorun Türk futbol ve oyuncu yapısı ile Rijkaard gibi bir teknik direktörün uygulatmaya çalıştığı sistemin ne kadar uyum göstereceği. Zaman hepimize gösterecek ya Rijkaard'ın zorlaması ile bir anda diyalektikteki temel niceliğin niteliğe dönüşmesi gibi bir şey olacak mı takımda ya da herşey kötü bir sonla mı bitecek. Suyun belirli bir sıcaklıkta ısıtılırken sürekli niceliğinin değişmesi ve daha sonra bir aşamada, kırılma noktasında nitelik değiştirerek buhar olması gibi birşey yaşancak mı ya da birisi gelip su dolu çaydanlığa tekme mi atacak. Zaman gösterecek her şeyi.Benim temel sorunsalım umarım arka planda o su kaynıyordur ve takım genel olarak kendi içinde belirli değişimler yaşıyodur bizim hemen görmediğimiz.

Mustafa ve Ayhan sorunsalı birşekilde aşılabilir, fakat bu total futbol, pas futbolu ile Türk futbol ve oyuncularının belirli özelliklerinden kaynaklanan sorunsalı aşabilir miyiz orası biraz muamma. Umarım nicelik olarak yavaş yavaş su ısınıyordur ve bir kaç müdahale ya da transfer ile artık su nitelik değiştirerek buharlaşır ve biz de total futbol, pas futbolu vs. vs. izlemeye başlarız.



Biraz uzun oldu, özür :)
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



dünkü maçın kondisyon olrak en iyileri sarp ile ayhanda oynıçaklar tabi yaw çok fazla abartıyonuz
 
Cevap: Mustafa Sarp, Ayhan Sorunsalı



Olaya sırf Mustafa, Ayhan sorunsalından ya da bizim takımın sorunsalından bakmak çok doğru gelmiyor bana. Evet bu iki oyuncu da yetersizdir görece Ayhan, Mustafa ve Barış'dan iyidir, fakat o da yetersizdir. Bence sorunun temeli yıllardır ülkede devam eden kaos futbolu. Bu kaos futbolunda belirli dizilişler ve oyun mandaliteleri yer alabilir. Yıllardır hep benim kafamda şöyle bir soru vardır mesala. Emre, Okan ve Suat üçlüsü ( o dönemi çok iyi bilmiyorum, videolar, belgeseller, konuşmalar vs. vs. üzerinden çıkarsama yapcam) olmasaydı bizim bir dönem oynadığımız sürekli baskılı, tempolu, oyunu önde tutan futbolumuzu oynayabilir miydik? Bence burası çok büyük bir soru işareti. Ülkede yıllardır devam eden bir kaos futbolu, oyunculara dayalı bir sistem anlayışı var. Belirli dönemlerde belirli oyuncular gelir, onlar birbirine uyum sağlar, teknik direktörde oyunculardan maksimum verimi alırsa o dönem, daha sonrasında da belki ondan sonraki birkaç yıl, mevcut oyuncu yapısı korunursa kotarılabilir. Bu konuda en iyi örnek bizim 2000'li yıllardır. Takımdan belirli oyuncular gidince 2000 ve daha öncesindeki futboldan bir kopuş yaşandı. Zaten 2000'lerden beri futbolumuz tam bir iniş-çıkış grafiği çiziyor, sistemler değişiyor gelen oyunculara dayalı ya da td'ye dayalı fakat bir türlü belirli bir istikrar sağlanamıyor.



Yönetim burda çok akıllı davranarak Rijkaard'ı getirdi, geleceğin takımını kurmak, belirli bir oyun şablonu sağlamak için. Chealse, Barça örneği gibi, hepimiz biliriz, Barça sürekli pas oyunu, Chealse biraz daha fiziğe dayalı, dayanıklı, Barça kadar olmasa da gene belirli pas trafiği olan bir takım, iyi kötü-Moriunho ve Rijkaard sayesinde bu takımlar sistemlerini oturtmuşlar zamanında. Yıllardır süregelen Türk futbol yapısı, oyuncuların belirli özellikleri sisteme daha doğrusu total futbol sistemine ne kadar uygun. Aslında bu kilit sorudan başlamak gerekir. Bugün Mustafa sorundur, evet Ayhan sorundur, Servet sorundur, Ali sorundur takımdaki Türk oyuncuların neredeyse hepsi sorundur, Arda biraz sivrilmese eminim ki o da sorunun bir parçası olarak algılanacaktı ki bence o da belirli noktalarda sorundur, hızlı olmaması, bazen topu ayağında çok tutması vs. vs. Belirli oyuncuların belirli yaştan sonra daha önceki kazanmış oldukları alışkanlıklardan sıyrılması zor olacaktır. Mesala Selçuk İnan vs. vs birçok isim geçiyor forumda. Ben Selçuk İnan ya da diğer birkaç Türk oyuncu orta sahaya gelse bile tam olarak sorunu gene aşacağımıza inanmıyorum.



Mesala dikkat ettiyseniz Fener'de bizim yaşadığımız sorunları yaşamaya başladı. Ki onların şu anki kadro yapısı bana göre Rijkaard'ın oynatmak istediği sisteme bize göre biraz daha yatkın. Ne zaman Aykut takımın motoru olan Alex ve ona bağlı sistemden biraz kopmaya çalıştı, herşey allak bullak oldu. Bizim kafamızdaki oyunu oynatmaya çalışıyor Aykut'ta. Yetersizdir, bunu gerçekleştiremez vs. vs. ayrı bir tartışma konusu.. Belki bu durum biraz da Türk futbolcuların, bir çarkın dişlileri olduğunda ve sadece o görevi mükemmel yapmaları istendiğinde üzerilerinde bir baskı hissetmesi, sahada sadece belirli şeyler yapması istenildiğinde bocalamasından kaynaklanabilir. Oyunculara göre bir taktik belirlemekle oyuncuların bir sistem içerisinde oynamasını beklemek çok farklı şeyler. Örnek olarak Servet'in kendime olan güvenim azaldı açıklaması, bir yerde okumuştum. Hatta gene örnek çok sevilen, mücadelesinden dolayı zamanında alkışlanan Servet'in sisteme uymaması ve sonucunda "kazma" şeklinde bu oyuncuyu tabir etmeya başlamamız.



Bu sorunları aşmak için bence daha fazla sabır gerekiyor ki açıkca söyleyim o sabır bende de kalmadı. Ben artık futbol izlemek istiyorum vs. vs. Rijkaard'ın kafasındaki anlayış tabi hepimizin düşündüğü o anlayış kafasında halen var ise bunu gerçekleştirmesi bence çok güç olacak. En büyük engel de Türk futbol ve oyuncu yapısı.

Ekstra bu Mustafa, Ayhan vs. sorunsalı ve Rijkaard üzerine düşünürken aklıma birşey geldi. Sanırsam Rijkaard karakter olarak hemen kestirip atmayan, mücadeleci bir yapısı var. Sorunun var olduğu yerde sorunu oyuncu değişikliği yapmaktan daha ziyade o sorunun üzerine oyuncu ile daha fazla giderek çözmeye çalışıyor. Mesala bir Aykut olayı. Forumda herkes kanser olduktan sonra Aykut'u kesti.



Çözüm olarak benim sunacaklarım aslında herkese basit gelebilir. Burda orta saha tercihi yaparken bence futbol altyapısını Avrupa'da almış, belirli sistemler içinde oynarken zorlanmayan oyunculardan seçmemiz gerekiyor. Trabzonspor vs. vs. ortasahasından gelen oyuncular ya da diğer Türk takımlarının orta sahalarında öne çıkan oyuncular bizdeki bu sorunu aşmamıza imkan verememesi gibi bir ihtimal de var önümüzde. Ben eminimki Mustafa yerine X Türk futbolcusu olsa ben de dahil kötü cümleler sarfedecektik. O noktadaki açıklarımız kapansa bu sefer dönüp defanstaki Servet, zamanla Sabri, hatta Neill ( bazen ağır kalıyor ) sorunsalımız olup ortaya çıkacaktı.

Total futbol diyoruz, eğer totalsa Mustafa ve Ayhan sorunsalının oluşmasında bir Servet sorunsalı bir Ali Turan sorunsalı, forvet hattımızın ilerde sürekli baskı kurmama sorunsalını vs. vs. hepsini bir arada düşünmeliyiz. Mesala Ayhan ve Barış dahi olsa orta sahamızda defansın ileri doğru çıkması, Servet'in bir sihir sonucunda ayağa düzgün pas yapabilmesi, daha sonra forvet hattının ilerde bir baskı kurması ile de dönemsel olarak orta saha sorunumuz görece çözülebilir, en azından orta saha sorunu bu kadar göze batmaz..

Kesinlikle bu iki futbolcu bir sorun oluşturur fakat bu iki futbolcunun sorun oluşturmasında diğerlerinin sorun oluşturması da büyük etkendir. Bence biraz daha bütün pencereden bakmalıyız. Mustafa gider, Ayhan gider X ve Y oyuncuları gelir, orta sahamız biraz toparlanır fakat görmek istediğimiz futbol sahaya yansımayabilir.

Bu problemleri uzun süre konuşmaya devam edeceğiz. Burda ben mutluyum biraz tabi Galatasaraylı olmamdan dolayı. Bence Rijkaard ve bu sıkıntılı dönem son çaremiz. Türk futbolundaki varolan bu sorun ancak Rijkaard gene diyorum ancak ve ancak Rijkaard gibi teknik direktörle aşılabilir. Bugün orta saha problemini çözeriz, yarın defans hattı problemimiz olur, daha sonra forvet hattının defansa yardım etmemesi problemimiz olur. Sorun Türk futbol ve oyuncu yapısı ile Rijkaard gibi bir teknik direktörün uygulatmaya çalıştığı sistemin ne kadar uyum göstereceği. Zaman hepimize gösterecek ya Rijkaard'ın zorlaması ile bir anda diyalektikteki temel niceliğin niteliğe dönüşmesi gibi bir şey olacak mı takımda ya da herşey kötü bir sonla mı bitecek. Suyun belirli bir sıcaklıkta ısıtılırken sürekli niceliğinin değişmesi ve daha sonra bir aşamada, kırılma noktasında nitelik değiştirerek buhar olması gibi birşey yaşancak mı ya da birisi gelip su dolu çaydanlığa tekme mi atacak. Zaman gösterecek her şeyi.Benim temel sorunsalım umarım arka planda o su kaynıyordur ve takım genel olarak kendi içinde belirli değişimler yaşıyodur bizim hemen görmediğimiz.

Mustafa ve Ayhan sorunsalı birşekilde aşılabilir, fakat bu total futbol, pas futbolu ile Türk futbol ve oyuncularının belirli özelliklerinden kaynaklanan sorunsalı aşabilir miyiz orası biraz muamma. Umarım nicelik olarak yavaş yavaş su ısınıyordur ve bir kaç müdahale ya da transfer ile artık su nitelik değiştirerek buharlaşır ve biz de total futbol, pas futbolu vs. vs. izlemeye başlarız.



Biraz uzun oldu, özür :)



Bu yazına cevap olarak başladım, ancak konu başka yerlere geldi :)



https://www.gscimbom.com/forum/meti...miz-hatalar-nedir_-ne-yapilmasi-gerekir_.html
 
Üst Alt