ŞL 18/19 D Grubu M:3 | Galatasaray 0-0 Schalke 04 | MS | 24 Ekim | beIN Sports - Sayfa 103 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu
Dostum yontem ne o zaman ? Hadi benim dedigim oldu diyelim ajax cikti tecrubesizliklerine yenildiler , deplasman macinda 4 uncu dk penalti kirmizi kart vs eledik

O zaman bu mantikla ceyrek finalde "kim gelirse gelsin" elenecegiz anlami cikiyor

Ya da avrupa ligine kalir da iki tur sonra arsenalle eslesirsek bu takimla abumeyang ve lacazette i durduramaz pacavra oluruz anlami cikiyor

Cozum ne ? Bu takim ne yaparsa finale yurur ?
Bu takım final minal yürüyemez.

Avrupa ligine gidip Arsenal gibi takım karşısına çıkmasın diye dua edip orada tercube kazanır bazı oyuncular gelecek adına.

Hocanın da söylediği gibi bu takımın bir kısmı değişmesi gerekir Avrupa'da bir hedef oluşacak ise.

Sadece santrfor transferi ile bitmiyor bu değişim ayrıca.

Santrfor, maestro, önlibero, stoper ve Ndiaye Yerine kaliteli Box to Box.

Transfer ile hepsi olur veyahut bir kısmını alt yapıdan mı hal ederiz bilmem artık ama bu ffp Naletinden dolayı hiç kolay bir operasyon olmayacağı kesin
 
İkinci maça kadar sakatlar gelir takım az kondüsyon yuklerse ve Hocada az Sinan inadından vazgecerse ben ilk devreyi gruptan çıkarak ligde de zirvede tamamlayacagimiza inanıyorum. Ama bunlarin olması lazım yoksa zor. İmkansız değil bu dediklerimin olması aşırı zor da değil bakalım. Ben umutsuz değilim. Takımda potansiyel yok değil sadece bir kıvılcım ve akılcı kadro lazim sakatsiz
 
Peki yonetim gomisi hatali satti veya yerini dolduramadi kabul

Fb nin santraforu slimani resmi 10+ macta kac golde ? Frey icin dusunceniz ? Onlarda da rvp , sow , emenike , kuyt lardan buraya dusmedi mi

Basaksehir senelerdir tek adebayor ile idare etmiyor mu ? Yani yanina alinan napolioni ya da bajic bize gelse kufredersiniz

Hele bjk ? Demba ba tuttu sattilar , gomez tuttu o da gitti , aboubakar i 10 a almadilar gitti

Cenk leblebi gibi gol atarken gonderdiler devre arasi , ve ligi 4 uncu bitirdiler , negredo tam gol atmaya basladi 1 milyona sattilar

Son mac vagner taraftara el kol yaparken mustafa pektemekten medet umuyorlardi

GS de olmayan forvet denilen eren in saydiklarimdan hepsinden fazla golu var

Ne cenk i ne taliscayi ne aboubakari ne de negredo yu tutabildiler , yerini de dolduramadilar

GS ye kizin ama bunlari da gorun .. ki bunlar iyi zamanlarimiz , daha da dusecek seviye , bundan kacis yok

Sen 7 TL para kazandiginda avrupalinin 1 euro kazancina geliyorsun . Atiyorum italya ligi 8 incisi 30 milyon euro yayin geliri aliyor , 200 milyon tl ediyor senin paranla , sen sampiyon olsan 70-80 aliyorsun

Iyi oyuncular da elbette hem vitrin hem parayi seciyor . Eskiden ucuk rakamlar odeyip akil celebiliyordun , artik o da yok ..

Yorumlari yaparken bunlari da dusunup hesaba katin
Rakip takimlarinin santrafor kalitesizligi , formsuzlugu veya senelerce tek forvet ile idare ediyor olmalari (basaksehir) bizi hic ilgilendirmiyor.

Bjk evet Demba ba, Cenk, Gomez, Aboubakar, negredo'yu sattılar ama yerine adam almadılar mi?
3 kulvarda yarışan , hepsinde hedeflerinin olduğu bir ortamda yönetim forvet transferi yapmıyorsa benim gözümde klübe ihanet etmis demektir.

CL de gruplardan çıktığımız, Ligde şampiyon olduğumuz takdirde azimsanmayacak gelirden göz göre göre, bile bile vazgecmek Galatasaray'a yapılan büyük bir hainliktir.

Futbolcu stabilirsin bunda hiçbir sıkıntı yok.
Ederini bulan her futbolcu klubun ve futbolcunun menfaatleri dogrultusunda satılır, kimse vazgecilmez değildir.

Ama yerine adam alacaksin. Bu kadar basit.
Bir taraftar olarak ben başka bir açıdan bakamıyorum olaya.
 
İkinci maça kadar sakatlar gelir takım az kondüsyon yuklerse ve Hocada az Sinan inadından vazgecerse ben ilk devreyi gruptan çıkarak ligde de zirvede tamamlayacagimiza inanıyorum. Ama bunlarin olması lazım yoksa zor. İmkansız değil bu dediklerimin olması aşırı zor da değil bakalım. Ben umutsuz değilim. Takımda potansiyel yok değil sadece bir kıvılcım ve akılcı kadro lazim sakatsiz

Sakatların geri gelmesini geçtim, o zamana kadar yeni sakatlar vermeyiz inşallah.

sent via GSC
 
Maçı izlerken kapatmamak için kendimi zor tuttum, şampiyonlar liginin en kalitesiz takımları arasında zirveye otururuz. Plzen bile reale karşı defalarca pozisyon buldu ve 2-1 kaybettiler. Eksiklere tamam da mücadele sıfırdı. maçın ilk 15 dakikasını izledikten sonra 0-2 yeniliriz diye düşündüm. allahtan adamlar beceriksiz çıktı yoksa 4e kadar gidebilecekleri gibi, eren davarı kalecinin suratına isabet ettirmese galibiyet bile alabilirdik. futbol böyle ilginç bir oyun, rakibe gelince ilk kez bu kadroyu sürdüler. hocaları belliki dersine iyi çalışmış. forveti olmayan takımımızın kanatlarını kilitlediğinde ve defansif ama savaşçı ortasahayı sürünce beraberlik olacağı belliydi. fakat ben biz ne de olsa bir şekilde yeriz diye düşündüm. bu konuda hem şansımız, hem musleranın ekstra performansı biraz da onların beceriksizliği sebebiyle 1 puanı kurtardık. maça bakılırsa maçın kaybedeni kesinlikle schalkedir, maçı izleyen biri bunu kabul eder zaten.

tabi hocaları ne zaman ki bu GS bize gol mol atamaz diye kanaat getirdi, o zaman ofansa dönüp forvetleri aldı ama iş işten geçmişti. beraberlik için geldikleri belliydi, muhtemelen de galibiyete yönetlik kadro sürmediği için çok pişmandır. 2. yarı tamamiyle işkence idi, adeta en çok topu kim kaptıracak yarışına girmiş bizimkiler. ortasahada döve döve oynadı schalke bizimkileri. diğer mevkilerde de yine fizik gücüyle bizimkileri biçtiler. bunda fizik olarak iyi yüklememe yapılması, schalkenin alman takımı ve disiplinli olması, bizim ülke futbolu gibi amatör ruhlu değil daha profesyonel bir kulüp olup daha iyi yönetilmesinin dışında, terimin ilk yarıdaki presinin de etkisi var. henüz 30. dakikada oyuncularımız güçlerinin %30'unu kaybetti ve daha 30. dakikadan fizik gücümüz %70'e kadar düştü. bu dakikalarda schalkenin fizik gücü %95 kadar falandı. bizimkiler arkasından solurken adamlar terlemedi bile. schalkenin pas oyunu ve pozisyon tutuşları güzeldi. fener ve beşektaşlıların bundesliga 16.sı dediklerine aldanmamak gerekir. takımları belliki toparlanmış, bundan sonra schalke ivme kazanacaktır, zaten 16. oldukları için değil, geçen senenin 2.si oldukları için burdalar. bu önemli bir nokta, kalitesizlikten ziyade onlarda formsuzluk var.

iç sahada bu kadar ezilmek ve mahkum oynamak kabul edilemez. kalecileri toydu, kaleye 3-4 şut çekebilsek golü mutlaka bulabilirdik. grubun en kolay 2. maçı buydu, bunu yokları oynayarak kaybettik belki ama oyuna bakıncada hak etmediğimiz 1 puanı alarak aslında kazançlı duruma düştük. dışardaki porto maçı en zoruydu, orda da kusursuza yakın oynadık ama bu seferde porto şanslıydı.

matematiksel olarak schalke ve GS'nin gruptan çıkma ihtimalleri %51-49. fakat oynanan oyuna baktığımızda bu takıma 3.lük bile fazla. Drogbalarla Sneijderlerle gol arayan bi takım muğdatlarla sürünüyordu dün. buralara nasıl gelinebildi bu da ayrı bir yönetimsel sorun. Türkiye olarak, biz iyi yönetilmiyoruz. insanı üzüyor o kadrodan bu kadroya düşmek ama genel olarak durum böyle, türk futbolu bitti, fener kuytlu kadrosundan beşiktaş dembalı kadrosundan GS ise drogbalı kadrosundan bu noktalara düştü. tff şapkasını eline alıp düşünmeli, bu kalitede bi futbol nasıl bu kadar kalitesizliğe büründü.

bunda döviz kurunun önemi de büyük, sen tarıklara milyon eurolar saçarsan maliyetin bir anda 6-7 katına çıkar, üstelik sen tl bazında gelire sahipsin genel olarak. Italya liginde ortasıralardaki takım 30 milyon euro yayın geliri alıyor. 210 milyon tl yapar bu da, sen türkiyede şampiyon olduğunda sadece 80-90 milyon TL alıyorsun, arkadaşlar bütçeler çok düşük. bu bütçelerle biz avrupada rekabet edemeyiz. yalnız hem ülke hem futbol olarak bunlar daha iyi günlerimiz. kurdaki artışın devamında kulüpler iyice küçülmeye gidecektir. hükümet de dolar karışıtı olduğu için dolar kullanımını tasvip etmeyecektir, tffden yabancı sınırının 3'e düşürülme hamlesi -ekonomi böyle gittiği sürece- bekliyorum. bu da bizi daha çok muğdatlara mahkum edecektir. düşüş sadece bizim takımda yok bu gerçek ama en kötü yapılanma bizde olduğu için bedel ödüyoruz. fiziken çok güçsüzüz. bu takım profesyonel yönetilmiyor ve profesyonel çalıştırılmıyor. lafım fatih terim özelinde değil. genel bir yönetim problemi var. tff desek o zaten tıpkı ülke gibi yönetiliyor.

2. tura kalmayıp uefaya gidelim diyenler var. bu takım için uefa avrupa ligi de oldukça güçlü. sağlam takımlar var. üstelik üstten düşenler de olacaktır. avrupa liginde çeyrek finali bile göremeyiz bu kadro yapılanmasıyla. o yüzden bizim için önemli şey her zaman en büyük kulvarda oynayabilmek, artı bu kulvardan gelecek para. Gruptan çıkarsak çok iyi para kazanırız. Porto maçında bu takım kötü değildi, loko maçında da öyle. eğer 2. turda porto tarzında daha ortasiklet bir takım çekersek bu saçma kadroyla çeyreği bile zorlayabiliriz. first class takım gelirse muhtemelen bjknın sonu gibi olur, ama buna yapacak bir şey yok. büyük takımlarla oynayan neredeyse her takım bu sene fark yemezse bir sonraki sene yiyor. yani fark yiyeceğiz diye üst tura çıkmamak vizyonsuzluktur. Roma bile evinde 1-7 yenildi. artık büyük takımlar makası çok fazla açtı, onlarla oyayacak ortasınıf ve alt-orta sınıf takımların fark yemeleri sıradanlaştı.

schalkenin toparlandığı gibi takımımız biraz daha eli yüzü düzgün takım görünümüne girsin orada gollü beraberlik mümkün olabilir. bu leş kadroyla bile 3 maçta 1 gol yedik ki o da porto deplasmanı duran top idi.

diğer bir noktada bizim maçtan bir gün önce bayern maçını izleyen olduysa aek atina ile yunanistanda oynadığı deplasmanda bayern haddini bilerek oynadı. bayern münih standart ataklar yaparken geride hiç bir şekilde boşluk vermedi. fatih terim'in şampiyonlar liginde oynattığı futbolu beğenmiyorum. 90 dakika full ofans oynatmanın bi alemi yok, dün daha rolantili ve geriyi sağlama alarak oynamalıydık. bayerni izleyen anlamıştır. bir şekilde gol bulacakları çok belliydi münihin fakat onlar doğru zamanı bekledi. açık oynayıp hurra saldırsalar aek çok yüksek ihtimal gol bulurdu. CL'nin esprisi öncelikle gol yememektir, ligdeki konya maçı gibi gol atmak değildir. tüm maçlara yenilmemek için çıkılmalıdır. gol için de doğru zaman beklenmeli, doğru oynayıp açık vermediğinizde o gol mutlaka gelecektir, gelemezse de yenilmezsiniz bu kadar basit.

arsenal dortmun maçlarının sanırım tümünden 4 yemiştik, realle farklı biten maçlar da bu mentalitedeydi. dün akşamki gibi boşluk verdik. bugün schalke kaçırdı ama her maç böyle kaçırmıyorlar, belki porto olsa dünkü maçı bu zihnitette 4-0 kaybederdik. burada konya değil her ligin şampiyonu ya da en üst sırada bitirenleri oynuyor. yani burası top class seviye ve hatanın dönüşü çok zor oluyor. isveç liginin danimarka liginin 1. sıradaki takımları bile bir şekilde diş geçiriyor rakiplerine. ligleri her ne kadar üst seviyede olmasa bile sonuçta o ülkenin en iyi takımıdır. çin liginin şampiyonuyla bile yapsak diş geçirecektir. artık tüm takımlar mücadele ediyor. sağlam oynamadan maç kazanmak zor. umarım diğer maçlarda bu saçma zihniyette çıkmayız. takımımın en hayret verdiği oyunu mancini ile juve deplasmanında oynamıştık. GS forması yerine napoli forması giydirseniz bizimkilere izlediğimizde sanki diğer avrupa takımları gibi oynuyordu. yer tutması defans yapması efsaneydi ve o defansa rağmen. penaltıya kurban giderek beraberliğe razı olduk. koca juventusa penaltıya kadar neredeyse pozisyon bile vermedik. kolayca topclass deplasmanda kazanıyorduk neredeyse. realde olsa, bayern de olsa herkes bu ligde haddini bilerek oynuyor, ama bizim hocamız bu konuda yanlış düşünüyor
 
Son düzenleme:
Maçı izlerken kapatmamak için kendimi zor tuttum, şampiyonlar liginin en kalitesiz takımları arasında zirveye otururuz. Plzen bile reale karşı defalarca pozisyon buldu ve 2-1 kaybettiler. Eksiklere tamam da mücadele sıfırdı. maçın ilk 15 dakikasını izledikten sonra 0-2 yeniliriz diye düşündüm. allahtan adamlar beceriksiz çıktı yoksa 4e kadar gidebilecekleri gibi, eren davarı kalecinin suratına isabet ettirmese galibiyet bile alabilirdik. futbol böyle ilginç bir oyun, rakibe gelince ilk kez bu kadroyu sürdüler. hocaları belliki dersine iyi çalışmış. forveti olmayan takımımızın kanatlarını kilitlediğinde ve defansif ama savaşçı ortasahayı sürünce beraberlik olacağı belliydi. fakat ben biz ne de olsa bir şekilde yeriz diye düşündüm. bu konuda hem şansımız, hem musleranın ekstra performansı biraz da onların beceriksizliği sebebiyle 1 puanı kurtardık. maça bakılırsa maçın kaybedeni kesinlikle schalkedir, maçı izleyen biri bunu kabul eder zaten.

tabi hocaları ne zaman ki bu GS bize gol mol atamaz diye kanaat getirdi, o zaman ofansa dönüp forvetleri aldı ama iş işten geçmişti. beraberlik için geldikleri belliydi, muhtemelen de galibiyete yönetlik kadro sürmediği için çok pişmandır. 2. yarı tamamiyle işkence idi, adeta en çok topu kim kaptıracak yarışına girmiş bizimkiler. ortasahada döve döve oynadı schalke bizimkileri. diğer mevkilerde de yine fizik gücüyle bizimkileri biçtiler. bunda fizik olarak iyi yüklememe yapılması, schalkenin alman takımı ve disiplinli olması, bizim ülke futbolu gibi amatör ruhlu değil daha profesyonel bir kulüp olup daha iyi yönetilmesinin dışında, terimin ilk yarıdaki presinin de etkisi var. henüz 30. dakikada oyuncularımız güçlerinin %30'unu kaybetti ve daha 30. dakikadan fizik gücümüz %70'e kadar düştü. bu dakikalarda schalkenin fizik gücü %95 kadar falandı. bizimkiler arkasından solurken adamlar terlemedi bile. schalkenin pas oyunu ve pozisyon tutuşları güzeldi. fener ve beşektaşlıların bundesliga 16.sı dediklerine aldanmamak gerekir. takımları belliki toparlanmış, bundan sonra schalke ivme kazanacaktır, zaten 16. oldukları için değil, geçen senenin 2.si oldukları için burdalar. bu önemli bir nokta, kalitesizlikten ziyade onlarda formsuzluk var.

iç sahada bu kadar ezilmek ve mahkum oynamak kabul edilemez. kalecileri toydu, kaleye 3-4 şut çekebilsek golü mutlaka bulabilirdik. grubun en kolay 2. maçı buydu, bunu yokları oynayarak kaybettik belki ama oyuna bakıncada hak etmediğimiz 1 puanı alarak aslında kazançlı duruma düştük. dışardaki porto maçı en zoruydu, orda da kusursuza yakın oynadık ama bu seferde porto şanslıydı.

matematiksel olarak schalke ve GS'nin gruptan çıkma ihtimalleri %51-49. fakat oynanan oyuna baktığımızda bu takıma 3.lük bile fazla. Drogbalarla Sneijderlerle gol arayan bi takım muğdatlarla sürünüyordu dün. buralara nasıl gelinebildi bu da ayrı bir yönetimsel sorun. Türkiye olarak, biz iyi yönetilmiyoruz. insanı üzüyor o kadrodan bu kadroya düşmek ama genel olarak durum böyle, türk futbolu bitti, fener kuytlu kadrosundan beşiktaş dembalı kadrosundan GS ise drogbalı kadrosundan bu noktalara düştü. tff şapkasını eline alıp düşünmeli, bu kalitede bi futbol nasıl bu kadar kalitesizliğe büründü.

bunda döviz kurunun önemi de büyük, sen tarıklara milyon eurolar saçarsan maliyetin bir anda 6-7 katına çıkar, üstelik sen tl bazında gelire sahipsin genel olarak. Italya liginde ortasıralardaki takım 30 milyon euro yayın geliri alıyor. 210 milyon tl yapar bu da, sen türkiyede şampiyon olduğunda sadece 80-90 milyon TL alıyorsun, arkadaşlar bütçeler çok düşük. bu bütçelerle biz avrupada rekabet edemeyiz. yalnız hem ülke hem futbol olarak bunlar daha iyi günlerimiz. kurdaki artışın devamında kulüpler iyice küçülmeye gidecektir. hükümet de dolar karışıtı olduğu için dolar kullanımını tasvip etmeyecektir, tffden yabancı sınırının 3'e düşürülme hamlesi -ekonomi böyle gittiği sürece- bekliyorum. bu da bizi daha çok muğdatlara mahkum edecektir. düşüş sadece bizim takımda yok bu gerçek ama en kötü yapılanma bizde olduğu için bedel ödüyoruz. fiziken çok güçsüzüz. bu takım profesyonel yönetilmiyor ve profesyonel çalıştırılmıyor. lafım fatih terim özelinde değil. genel bir yönetim problemi var. tff desek o zaten tıpkı ülke gibi yönetiliyor.

2. tura kalmayıp uefaya gidelim diyenler var. bu takım için uefa avrupa ligi de oldukça güçlü. sağlam takımlar var. üstelik üstten düşenler de olacaktır. avrupa liginde çeyrek finali bile göremeyiz bu kadro yapılanmasıyla. o yüzden bizim için önemli şey her zaman en büyük kulvarda oynayabilmek, artı bu kulvardan gelecek para. Gruptan çıkarsak çok iyi para kazanırız. Porto maçında bu takım kötü değildi, loko maçında da öyle. eğer 2. turda porto tarzında daha ortasiklet bir takım çekersek bu saçma kadroyla çeyreği bile zorlayabiliriz. first class takım gelirse muhtemelen bjknın sonu gibi olur, ama buna yapacak bir şey yok. büyük takımlarla oynayan neredeyse her takım bu sene fark yemezse bir sonraki sene yiyor. yani fark yiyeceğiz diye üst tura çıkmamak vizyonsuzluktur. Roma bile evinde 1-7 yenildi. artık büyük takımlar makası çok fazla açtı, onlarla oyayacak ortasınıf ve alt-orta sınıf takımların fark yemeleri sıradanlaştı.

schalkenin toparlandığı gibi takımımız biraz daha eli yüzü düzgün takım görünümüne girsin orada gollü beraberlik mümkün olabilir. bu leş kadroyla bile 3 maçta 1 gol yedik ki o da porto deplasmanı duran top idi.

diğer bir noktada bizim maçtan bir gün önce bayern maçını izleyen olduysa aek atina ile yunanistanda oynadığı deplasmanda bayern haddini bilerek oynadı. bayern münih standart ataklar yaparken geride hiç bir şekilde boşluk vermedi. fatih terim'in şampiyonlar liginde oynattığı futbolu beğenmiyorum. 90 dakika full ofans oynatmanın bi alemi yok, dün daha rolantili ve geriyi sağlama alarak oynamalıydık. bayerni izleyen anlamıştır. bir şekilde gol bulacakları çok belliydi münihin fakat onlar doğru zamanı bekledi. açık oynayıp hurra saldırsalar aek çok yüksek ihtimal gol bulurdu. CL'nin esprisi öncelikle gol yememektir, ligdeki konya maçı gibi gol atmak değildir. tüm maçlara yenilmemek için çıkılmalıdır. gol için de doğru zaman beklenmeli, doğru oynayıp açık vermediğinizde o gol mutlaka gelecektir, gelemezse de yenilmezsiniz bu kadar basit.

arsenal dortmun maçlarının sanırım tümünden 4 yemiştik, realle farklı biten maçlar da bu mentalitedeydi. dün akşamki gibi boşluk verdik. bugün schalke kaçırdı ama her maç böyle kaçırmıyorlar, belki porto olsa dünkü maçı bu zihnitette 4-0 kaybederdik. burada konya değil her ligin şampiyonu ya da en üst sırada bitirenleri oynuyor. yani burası top class seviye ve hatanın dönüşü çok zor oluyor. isveç liginin danimarka liginin 1. sıradaki takımları bile bir şekilde diş geçiriyor rakiplerine. ligleri her ne kadar üst seviyede olmasa bile sonuçta o ülkenin en iyi takımıdır. çin liginin şampiyonuyla bile yapsak diş geçirecektir. artık tüm takımlar mücadele ediyor. sağlam oynamadan maç kazanmak zor. umarım diğer maçlarda bu saçma zihniyette çıkmayız. takımımın en hayret verdiği oyunu mancini ile juve deplasmanında oynamıştık. GS forması yerine napoli forması giydirseniz bizimkilere izlediğimizde sanki diğer avrupa takımları gibi oynuyordu. yer tutması defans yapması efsaneydi ve o defansa rağmen. penaltıya kurban giderek beraberliğe razı olduk. koca juventusa penaltıya kadar neredeyse pozisyon bile vermedik. kolayca topclass deplasmanda kazanıyorduk neredeyse. realde olsa, bayern de olsa herkes bu ligde haddini bilerek oynuyor, ama bizim hocamız bu konuda yanlış düşünüyor
Muhteşem bir yorum. Zevkle okudum başından sonuna kadar, çok da beğendim.

sent via GSC
 
Üst Alt