evliya - Sayfa 12 | GSCimbom - En İyi Galatasaray Taraftar Portalı ve Forumu
uzak doğu ve amerika kıtasına gönderilen Peygamber var mı bilmiyorum ama geneli mezopotamya ve çevresinden çıkmıştır. bir işim vardı dışarıya çıkmam gerekti .
@Hakan Yazıcı somut delil olarak kuranı diyorum kabul etmiyorsun . göster bir hatasını iptal et o zaman kabul etme . böyle kuru kuru reddedilmez.
asıl cahillik budur. doğru zamana ve yere döre değişmez isterse 10 yıl isterse 1000 yıl fark etmez.

meryemlerin karıştırılması hata değil mi?

mektubat- Rabbani (k.s.) gibi kaynaklar vereyim .

mektubatı ben de severim : )

"Bu yolda ilerlerken, Allah-û Tealâ'nın İsm-i Zâhirleri o kadar çok tecelli etti ki, her şeyde ayrı ayrı göründü. Hâttâ kadınlar şeklinde, onların organları halinde ayrı ayrı zahir oldu. Bu taifeye o kadar bağlandım ki, nasıl anlatsam, kendimi tutamıyorum. Kadınların şeklindeki zuhur başka hiçbir şeyde yoktu. Emir alemindeki latifelerin halleri ve acaip güzellikler bu şekilde olduğu kadar başka hiçbir şekilde görünmüyordu..." (İmam-ı Rabbani, Mektub I.6)
 
meryemlerin karıştırılması hata değil mi?



mektubatı ben de severim : )

"Bu yolda ilerlerken, Allah-û Tealâ'nın İsm-i Zâhirleri o kadar çok tecelli etti ki, her şeyde ayrı ayrı göründü. Hâttâ kadınlar şeklinde, onların organları halinde ayrı ayrı zahir oldu. Bu taifeye o kadar bağlandım ki, nasıl anlatsam, kendimi tutamıyorum. Kadınların şeklindeki zuhur başka hiçbir şeyde yoktu. Emir alemindeki latifelerin halleri ve acaip güzellikler bu şekilde olduğu kadar başka hiçbir şekilde görünmüyordu..." (İmam-ı Rabbani, Mektub I.6)
Meryem'lerin karıştırılması derken ? ayetleri söyler misin ?

İmam-ı Rabbani (k.s.) gibi bir hakikat kahramanının seyr-i manevide neler gördüğünü neler yaşadıgını bilemem . İsm-i zahir derken isimlerinin tecellileri manaları olabilir mesela koyun gibi bir varlıkta Allah'ın Rahim ,Kerim , Musavvir gibi isimleri vardır. ancak derin yorum getirmem de hatadır ancak üstüne hadis söylenmiş bir zatın tasavvufi inceliği anlatan hallerini kıyasa kalkmadan önce ince esrarlı şeyleri muhakeme etmek buna bina edip inkar etmek büyük hatadır.

birçok kapısı olan bir binaya bir kapıdan giren insan o binayı inkar edemez kapıların birinden ya kilitli yahut ilim yetersizliği nedeniyle girememesi o binanın yok olduguna kanıt değildir.

hadis : ümmetimden sıla isimli biri gelecek onun sayesinde çokları Cennet'e girecek .

sıla İmam- Rabbani'nin lakabıdır.
 
nette biraz bakındım ateist forumda da bu konuya yer verilmiş. (orda da üyeliğim var görüşlerini okuyorum ) bu konuya detaylı izahat verilmiş uzun yazıyı yapıştırmıyorum
 
bu da başka bir izahat


ya geç bunları kardeşim zorlama hepsi

tevratta imran, musa-harun ve meryemin babası

kuranda isanın annesi olan meryemin babasının adının imran olduğu yazıyor(inanmıyorsan ali imran suresine bak)

aynı meryeme harunun kızkardeşi falan denmiş

ama sen kendince ikna olmaya devam edebilirsin


GSC App
 
Meryem'lerin karıştırılması derken ? ayetleri söyler misin ?

İmam-ı Rabbani (k.s.) gibi bir hakikat kahramanının seyr-i manevide neler gördüğünü neler yaşadıgını bilemem . İsm-i zahir derken isimlerinin tecellileri manaları olabilir mesela koyun gibi bir varlıkta Allah'ın Rahim ,Kerim , Musavvir gibi isimleri vardır. ancak derin yorum getirmem de hatadır ancak üstüne hadis söylenmiş bir zatın tasavvufi inceliği anlatan hallerini kıyasa kalkmadan önce ince esrarlı şeyleri muhakeme etmek buna bina edip inkar etmek büyük hatadır.

birçok kapısı olan bir binaya bir kapıdan giren insan o binayı inkar edemez kapıların birinden ya kilitli yahut ilim yetersizliği nedeniyle girememesi o binanın yok olduguna kanıt değildir.

hadis : ümmetimden sıla isimli biri gelecek onun sayesinde çokları Cennet'e girecek .

sıla İmam- Rabbani'nin lakabıdır.
Birazcık araştırırsanız söz konusu hadisin "mudal" olarak nitelendirildiğini görebilirsiniz. Ayrıca hadis sahih bile olsa o isim ya da lakaba hayiz başka insanları da baz alabilir.
 
arkadaşım sen islami kaynak göster kabul ederim demedin mi ?
kütüb-i sitte islam dünyasında doğruluğu sahih hadislerin toplandığı kaynak . bu hadislerin içinde islami usuller mucizeler kanunlar birçok şey anlatılmış.
bu hadisler bir sürü ağızdan değişik çevrelerden nakledilmiş. tevatür halini almış.

bir şeyi inkar ederken altını doldur bu nedenlerle yalandır yanlıştır de sonra inkar et.

örnek vereyim günümüz hristiyanlığında insanların günahına bedel Hz. İsa (a.s.) çarmıha gerilerek idam edildi ve insanlar masum oldu . (kendilerine göre )
bu cümle ile haşa Allah günahsız bir insanı insanlara bedel katlederek diğer insanları arındırmış. bu inanış ne akla ne hikmete ne adalete uygun .
bu durum incil'de geçiyor yani açık bir hata .

sen de böyle yapabiliyorsan yap. yoksa klavyeden çıkan harfler nasıl bir insandan geliyorsa şu alem de tesadüf oyuncağı değildir. matematiksel olarak da böyle bir ihtimal imkansızdır

ateizme dair başlıklar ve sayfalar okudum hem de gerçek insanların yaşamlarından . hatta bazılarıyla da konuştum .
hiçbiri de altını dolduramıyor .
İslâmî kaynak göster kabul ederim demedim. Konuştuğumuz konu da inanç değil zaten. İslam tarihi ve kaynakları. Okuduğunu anladığın zaman ya da tarihi kaynağın ne demek olduğunu öğrenince gel.
 
Ağabey alay etmeyelim tek başına 10 kişiyle çarpışan adamdan zarar gelmez cemaatçi olmasının dışında ben erhan kardeşimizi sevdim iyi bir renktaş sadece tasavvufu bırakıp şeriata yönelmesi gerek gibi geldi zira samimi olarak inanıyor ona da ağabeylik yap ağabey yiğidi milli yapmak için uğraştığının 100de 1ini erhana vakfet bence
 
bu da başka bir izahat


verdiğin sitedeki açıklama "Meryem Harun peygamberin soyundan geldiği için Kuran’da ”Ey Harunun kız kardeşi” diye hitap ediliyor. " şeklinde. oysa isa'nın annesi olan meryem harun'un soyundan gelmez , yakub'un oğullarından yahuda'nın soyundan gelir... öte taraftan yine isa'nın annesi olan meryem'e 'imran kızı' diye de hitap ediyor kur'an (tahrim suresi 12) . ancak meryem'in kısıtlı kaynaklara göre kabul edilen ebeveynleri aziz yohakim ile anna'dır , imran ise, harun ve musa'nın (ve kız kardeşleri miriyam'ın) babası, ve elbette imran soyunun, yusuf'un (ve dolayısıyla isa'nın) soyuyla uzaktan akrabalık diyebileceğimiz bağlantısı da kendilerinden çok öncesine, ta levi'ye uzanıyor. bu durumda imran, kendisinden yüzlerce yıl sonra dünyaya geldiği söylenen isa'nın dedesi nasıl olabilir ki..?
 
verdiğin sitedeki açıklama "Meryem Harun peygamberin soyundan geldiği için Kuran’da ”Ey Harunun kız kardeşi” diye hitap ediliyor. " şeklinde. oysa isa'nın annesi olan meryem harun'un soyundan gelmez , yakub'un oğullarından yahuda'nın soyundan gelir... öte taraftan yine isa'nın annesi olan meryem'e 'imran kızı' diye de hitap ediyor kur'an (tahrim suresi 12) . ancak meryem'in kısıtlı kaynaklara göre kabul edilen ebeveynleri aziz yohakim ile anna'dır , imran ise, harun ve musa'nın (ve kız kardeşleri miriyam'ın) babası, ve elbette imran soyunun, yusuf'un (ve dolayısıyla isa'nın) soyuyla uzaktan akrabalık diyebileceğimiz bağlantısı da kendilerinden çok öncesine, ta levi'ye uzanıyor. bu durumda imran, kendisinden yüzlerce yıl sonra dünyaya geldiği söylenen isa'nın dedesi nasıl olabilir ki..?
Yahu izahat verilmiş o dönemde insanlar soylarına göre de cagrilirdi mesela senin 10 kuşak önce yaşamış deden senin baban gibi çarpılabiliyordu misal deniz oğlu şato gibi.

Arkadaşım evirip cevirmiyorim basit bir forum atışması da değil.
Yav mucizeleri birçok kaynakta geçmiş tek yalanına rastlanmamış o dönemin nice inatçı kafiri bilerek inkarin haricinde kabul etmiş nasıl bakıyorsunuz anlamıyorum.
Unutma ebedi ateş var denilen bir mesele senin hayat meselendir yerinde olsam tarafsız bakardım.
Ummi bir insanin getirdigi geçmiş ve gelecekten haber veren ayetlerin içine ve onu biz koruyacağız ayeti de varken hasa Peygamberin ayet ilave etme imkanı var mı?
Doğruyu bulmak isteyen insanların bazıları sırf mübarek yüzüne bakıp da iman etmişler.
 
Yahu izahat verilmiş o dönemde insanlar soylarına göre de cagrilirdi mesela senin 10 kuşak önce yaşamış deden senin baban gibi çarpılabiliyordu misal deniz oğlu şato gibi.

yazılanı okumadan cevap veriyorsun.

meryem'i soyuna göre çağıracaksan dahi 'imran kızı' diyemezsin çünkü meryem imran'ın soyundan gelmiyor diyorum.. meryem'i soyuna göre çağıracaksan bu anca yusuf, davud ya da süleyman vesaire ya da onların gen havuzundan isimler olabilir. harun ya da imran dediğin zaman ise kothat'tan ishak'a / ibrahim'e uzanan soyu takip ediyorsun..

demem o ki musa, harun ya da imran'ın, isa'nın annesi meryemle olan akrabalıkları , senin herhangi biriyle olan akrabalığın kadar, yani tamamen başka bir soydan imran. kaldı ki, "ey harun'un kız kardeşi" zaten soya gönderme yapan bir çağırma da değildir, çünkü soysal bi sıfatlamada kardeşlik kavramı kullanılmaz..
 
---------------------------------------------

Eşari, Maturidi, Ebu Hanife gibi ilk dönem alimlerin eserlerine bakıldığında, onların kullandıkları üslup son derece ilim ahlakına uyan bir üsluptu. Hiç kimse yazdığı kitabı, vay efendim böyle şahane, yok efendim şöyle mükemmel diye övmez. İlmin ahlakı da bunu gerektirir.

Ancak ne zaman ki batınilik islam anlayışına girmiş, tasavvufi akımlar islama zehrini akıtmış, eserlerin ilham kaynağı olma zarureti ortaya çıkmış, işte o zaman kişiler kitaplarını kendi çabalarıyla yazmadıklarını iddia etmek için birbirleriyle yarışmışlardır. Haliyle de kendi eserlerini övmeye başlamışlardır. Hatta yere göğe sığdıramaz olmuşlar, işin suyunu çıkarıp direkt Allah'tan indirildiğini iddia etme hadsizliğini göstermişlerdir. Kibir ve büyük taslamanın birer günah olduğunu unutmuşlardır.

Bir insan kendi kitabını neden över? Eğer bu kitabın aslında kendisine ait olmadığını, daha yüce bir kaynaktan geldiğini söylerse, o zaman o kitabı öve öve bitiremeyecek bir kapı aralamış olur. Yani kendisine bir ilahilik, kitabına bir kutsilik katarak reklamın dik alasını yapar, müritlerini de en parlak oğlanlardan toplamış olur.

Bu anlayış, islama sonradan dahil edilmiş olup tasavvuf anlayışının Allah'ın indirdiği dini bozmasıyla kendine geniş bir yayılma alanı bulmuş ve günümüze kadar gelmiştir.
Burada diğer mesajlarımda adını zikrettiğim sözde alimler de işte bu tahrif ve tahrip edilmiş gelenek dininin birer uzantısı, birer temsilcisidir.
 
Bu temsilcilerden biri olan Said Nursi'nin yazdığı Risale-i Nur için dizdiği övgülere bakalım:

"Risale-i nur, öyle bir ibrişimdir ki, kainat ve kainattaki mevcudadın tespihatları onda dizilmiştir."
"Risale-i nur, kainata baharın feyzini veren bir ab-ı hayat, ayn-ı rahmet, mahzai hakikattir. (Rahmetin kaynağı, hakikatin ta kendisi) (oha)
"Risale-i nur, ilahi lütuf, mücevherler sandığı, menbai envardır. (Nurların kaynağı)


Allah bile indirdiği Kuran'ı bu kadar övmedi kardeşim. Yani bakınca Kuran'a yapılan övgüler, Said'in kitabına dizdiklerinin yanında sönük kalıyor.
Ayrıca biz, rahmetin kaynağını, hakikatin kendisini Kuran sanıyorduk, özür dileriz.


Diğer yandan:


Nur Suresi 35. Ayet

"Göklerin ve yerin nuru Allah'tır"

VS.

Said Nursi:

"Risale-i nur, nurların kaynağıdır"




Tarafını seç, maceraya başla.
 
@Gürkan Karadeniz
bir insan ancak bu kadar kendini rezil rüsvay eder. Bu hezeyanlarını sakın ola başka yerde deme seni alay konusu yaparlar.
hem bilgisi yok hem fikri var :) tasavvuf batınılikmiş vay be !!!
bak bakalım şu ayet hadislere acaba tasavvufu ne kadar biliyorsun sen ?

1- emmare olan nefsin kötü huylarının yok edilmesi tasavvufun en temel noktalarındandır .Tasavvuf, ölmeden önce ölmektir.

Mûsâ kavmine demişti ki: "Ey kavmim! Şüphesiz siz buzağıyı (tanrı) edinmekle kendinize zulmettiniz. Onun için yaratanınıza tövbe edin de nefislerinizi öldürün. Öyle yapmanız yaratıcınızın katında sizin için daha iyidir; böylece Allah tövbenizi kabul etmiş olur. Çünkü acıyıp tövbeleri kabul eden ancak O'dur." (Bakara, 2/54)

Nefsini kötülüklerden arındıran kurtuluşa ermiştir, (şems-9)

O, ümmîlere[546], içlerinden, kendilerine âyetlerini okuyan, onları temizleyen, onlara kitabı ve hikmeti öğreten bir peygamber gönderendir. Hâlbuki onlar, bundan önce apaçık bir sapıklık içinde idiler.(cuma-2)

2- fenafillah (Allah'ın iradesinde kendi iradesini yok etme )

(Savaşta) onları siz öldürmediniz, fakat Allah onları öldürdü. Attığın zaman da sen atmadın, fakat Allah attı. Mü’minleri, tarafından güzel bir imtihanla denemek için Allah öyle yaptı.[244] Şüphesiz Allah hakkıyla işitendir, hakkıyla bilendir.* (enfal-17)

3- sadık mürdşid-i kamilin önemi ve gerekliliği

Ey iman edenler, Allah'tan korkun, O'na yaklaşmaya vesile arayın" (Maide, 5/35)

biraz da hadisler sunalım

ihsan ve murakabe


(Allahü teâlâyı görür gibi ibadet et! Sen Onu görmüyorsan da, O seni görüyor.) [Buhari]

batıni ledünni gizli ilimler :

Derken kullarımızdan bir kul buldular ki, biz ona katımızdan bir rahmet vermiş, kendisine tarafımızdan bir ilim (ledün ilmi) öğretmiştik. (Kehf suresi, 65)


“Bildikleriyle amel edene bilmedikleri öğretilir." (hadis)

40 gün Allah için ihlasla ibadet yapanın, kalbinden diline hikmet pınarları akar.(hadis)

’Şayet bildiklerimi bilseydiniz; az güler, çok ağlardınız.” (Buhari, Küsuf, 2; Müslim, Salat, 112) (bildiklerini açıklamıyor çünkü bazı ilimlerin ehil olmayana açıklanması haramdır )

bu eser bana ait değildir hakikattir diyen alimler o eserin önemine arz ediyor yoksa kendileri kibirli kimseler olsaydı mümkün değil yükselemezlerdi.
 
Tasavvufu peygamber bilmiyordu Erhan, halifeler de bilmiyordu. Sahabler de taabin de. Senin tasavvufu öğrendiğin gibi islam dünyasının da öğrendiği zamanlar çöküşün başladığı tarihler oldu. İslamın yüzlerce kez uyardığı ve öğütlediği akıl, bilim, üretme gitti ve yerini dünya işlerinden elini eteğini çekip çilehanelerde gün doldurup ömür tüketen, böylelikle benliğinden kurtulup Allah ile bir olacağına inanan şuursuzluk hali geldi.

Ayetleri alet etme bu safsataya bari.

Batiniliğin ne olduğunu, Hasan Sabbah'ı da ben mi anlatayım sana?
 
Üst Alt